You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Yıl:1 <strong>Sayı</strong>:2 Nisan 2018 (3 ayda bir yayınlanır)<br />
SEKTÖREL BİLGİLENDİRME ve KÜLTÜR DERGİSİ<br />
ARDAHAN İLİMİZİ<br />
GEZİNTİYE ÇIKTIK<br />
SAİT FAİK ABASIYANIK<br />
TÜRK ÖYKÜ ve ROMAN YAZARI, ŞAİR<br />
EKONOMİ-FİNANS<br />
VERGİ HABERLERİ<br />
SATIN ALMA<br />
YÖNETİMİ<br />
UTEST DÜNYANIN<br />
HER YERİNDE...<br />
İŞ HAYATINDA<br />
DUYGUSAL ZEKA
Değerli okuyucularımız;<br />
<strong>Utestten</strong> <strong>Dergi</strong>mizin ikinci sayısında yeniden siz değerli okurlarımızla buluştuğumuz için çok<br />
mutluyuz. <strong>Dergi</strong>mizin bu sayısında sizler için faydalanacağınızı ve keyifle okuyacağınızı düşündüğümüz<br />
bir çalışma yaptık.<br />
Günümüzde teknolojinin gelişmesi ile bilgiye ulaşım kolaylaşmıştır. Ancak bilgiye ulaşmak tek başına<br />
yeterli değil elbette. Bilginin üretim ve hizmete dönüşebilmesi için kaliteli ve uzmanlaşmış bir kadro ile<br />
Ar-ge ve yenilik faaliyetlerine yeterli önem verilmeli, bunun için gerekli yatırımlar yapılmalıdır. Tüm<br />
bunların yanında devletimizin de desteklerini artırması ile ülkemizin üretim yapan firmaları<br />
kurumsallaşmalı ve yurt dışında bulunan rakipleri ile rekabet edebilir hale gelmelidirler.<br />
Kurumsal altyapısını tamamlamak üzere olan şirketimiz satış, üretim, finans, muhasebe, insan<br />
kaynakları ve Ar-ge konusunda sektörde faaliyet gösteren birçok firmaya önderlik etmeyi amaçlamakta<br />
ve buna yönelik çalışmalarını hızla devam ettirmektedir.<br />
Şirketimiz yoğun ve meşakkatli bir altyapı çalışması yaparken ekibimizle birlikte bir farklılık yaratmak<br />
ve sektörümüzün ilgilileri ile aramızda bir bağ kurabilmek için amatör olarak bu dergiyi çıkarıyoruz.<br />
<strong>Dergi</strong>mizin hazırlanmasında emeği geçen Utest A.Ş. şirket çalışanlarımıza ve idarecilerimize vermiş<br />
oldukları destekleri için teşekkür ediyorum.<br />
Bir sonraki sayımızda yeniden buluşmak ümidiyle hoşça ve esen kalın…<br />
Ayhan CAN<br />
Utest A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı<br />
Genel Yayın Yönetmeni<br />
Yıl: 1 <strong>Sayı</strong>: 2<br />
(3 ayda bir süreli yayındır)<br />
ASO 1. Org. San. Bölgesi<br />
Ural Caddesi No:18 06935<br />
Sincan - Ankara / TÜRKİYE<br />
T. +90 312 394 3875<br />
F. +90 312 394 3877<br />
Nisan 2018<br />
Yayın Kurulu<br />
Ayhan CAN<br />
Selma Köktaş<br />
Murat Karabulut<br />
Gözdenur Can<br />
Utest Malzeme Test Cihazları A.Ş.<br />
Adına İmtiyaz Sahibi<br />
Ayhan CAN<br />
Genel Müdür Yardımcısı<br />
Genel Yayın Yönetmeni<br />
Yazı İşleri Müdürü<br />
Ayhan CAN<br />
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Gönderilen yazılar geri iade edilmez.<br />
Yayın kurulu gerektiği zaman yazılarda düzeltme yapabilir.<br />
Grafik Tasarım<br />
Volkan ARSLAN<br />
CTP - Baskı<br />
Sincan Matbaası<br />
(0312) 384 56 88
Önsöz<br />
Sağlam adımlarla büyümeye devam ediyoruz...<br />
Dünyada ve özellikle ülkemizde siyasal ve ekonomik yönden önemli gelişmelerin yaşanacağı hareketli<br />
bir döneme gireceğimiz bu günlerde yatırımlarımızın ve ihracatlarımızın, dönem sonunda pozitif yönde bize<br />
geri dönüş sağlamasını bekliyoruz.<br />
Rekabetin sertleştiği 2018 yılında dünya çapında test cihazları üreticisi firmaların bulunduğu<br />
Avrupa'da ve Uluslararası alanlarda pazar payımızı arttırıp sadece üretim yapmakla kalmayarak; bilgi<br />
birikimi, mühendislik, teknoloji ve Ar-Ge gücümüzü de bu alanda kullanıp istikrarlı büyümemizi sürdürmeyi<br />
hedefliyoruz.<br />
Türkiye pazarında ise asfalt, zemin, çimento ve beton test sistemlerinde, son teknoloji kullanarak<br />
ürettiğimiz cihaz ve makinelerimiz, kamu kuruluşları, üniversiteler, inşaat firmaları ve kalite kontrol<br />
firmaları tarafından öncelikli olarak tercih edilmektedir. Her zaman daha iyisini yapmayı hedefleyerek,<br />
liderliğimizi sürdürmeyi ve geliştirdiğimiz yenilikçi teknolojilerimizle, yeni sistem cihazlarımızla, dünyanın<br />
önde gelen fuarlarında Türkiye'yi en iyi şekilde temsil ederek, büyümeye devam edeceğiz.<br />
İş ortaklarımızla yeni planlamalar yaparak işbirliklerimizi genişletmeye de önem veriyoruz. Bu vizyon<br />
ışığında daha da güçlenerek, tüm dünya çapında en iyi test cihazları üreticisi olmak için çalışıyoruz.<br />
Bize her zaman destekleri ile yanımızda olan iş ortaklarımıza, şirketimize değer katan çalışma<br />
arkadaşlarımıza ve takdirlerini esirgemeyen müşterilerimize en içten teşekkürlerimi ve saygılarımı<br />
sunuyorum.<br />
Kemal ALP<br />
Utest A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı<br />
www.utest.com.tr<br />
utestmaterial
Aktüel<br />
Selma KÖKTAŞ<br />
Endüstri Mühendisi<br />
İŞ HAYATINDA<br />
DUYGUSAL ZEKA<br />
Duygusal Zekâ nedir?<br />
Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz duygusal zekâ<br />
kavramı İngilizce olarak EQ olarak ifade edilen bir zekâ<br />
türüdür. İlk olarak Yale Üniversitesi'nden Peter Salovey<br />
ve New Hampshire Üniversitesi'nden John Mayer<br />
tarafından 90'lı yıllarda ortaya atılan duygusal zeka<br />
tanım itibariyle, insanların kendilerinde bulunan karmaşık<br />
duyguları anlaması, bu duyguları yönetme kapasitesi ve<br />
empati yeteneği sayesinde karşısındaki insanların da<br />
duygusal anlamdaki ifadelerini çözümleme becerisini<br />
ifade etmektedir.<br />
İlk duyulduğunda “duygusallık”la karıştırılan ve IQ<br />
(Intelligence Quotient) olarak bildiğimiz entelektüel<br />
yetenek kadar önemsenmeyen duygusal zekâ bugün<br />
dünya genelinde modern psikoloji ve insan kaynakları<br />
departmanları da dâhil olmak üzere üzerinde en çok<br />
çalışma yapılan olgulardan biri haline gelmiştir.<br />
Duygusal Zekâ neden bu kadar önemlidir?<br />
Çevremizde gördüğümüz en başarılı insanlar, her<br />
zaman en zeki insanlar değiller. Hepimiz akademik<br />
başarılarla dolu birçok insanın aynı başarıyı özel<br />
yaşamında gösteremediklerine şahit olmuşuzdur.<br />
Uzmanların Yale, Harvard gibi okulları birincilikle bitiren<br />
insanların iş hayatında iyi birer yönetici olamadıklarını fark<br />
etmesiyle yaptıkları çalışmalar gösteriyor ki iş dünyasının<br />
aslında başkalarının duygularını anlayan ve yönetebilen,<br />
empati yeteneği güçlü, potansiyellerini hayata taşımasını<br />
bilen liderlere ihtiyacı vardır.<br />
İş Hayatında Duygusal Zekâ Ne İşe Yarar?<br />
İş yerindeki duygusal zekâ, baskı altındaki iyi ilişkileri<br />
anlamak, ifade etmek ve yönetmek, sorunları iyi çözmek<br />
ve çözüm odaklı olmak olarak temellendiriliyor.<br />
Peki iş hayatında duygusal zekâsı yüksek insanlar<br />
kimlerdir?<br />
Etrafımızda hemen seçilen, etkili iletişim, motivasyon,<br />
özgüven, karar verme becerisi, empati, duyguları<br />
yönetebilme gibi iş hayatında mesleki başarı getiren<br />
liderlik özellikleri olan bireyler tam da bahsettiğimiz<br />
duygusal zekâ düzeyi yüksek olan bireyler en başta<br />
gelmektedir. Bu bireylerin en karakteristik özelleri çok<br />
sağlam ve kontrollü bir stres yönetimlerinin olması,<br />
kendilerini iyi tanımaları ve empati yeteneği yüksek<br />
bireyler olmalarıdır.<br />
Yapılan araştırmalar sonucu, EQ düzeyi yüksek olan<br />
kişilerin iş hayatında, IQ düzeyi yüksek olan kişilerden<br />
daha yaratıcı, çözüm odaklı ve başarılı olduğu ortaya<br />
konmuştur.<br />
Global olarak yapılan çalışmalarda iş hayatında<br />
yaşanan zorlukların %65'lik kısmının “insan kaynaklı”<br />
olduğu açıklanmıştır. Rex Huppke'ye göre, insan<br />
duygusunun inceliklerini iş yerinde kucaklamak, çalışanlar<br />
arasında daha iyi iş birliği ve daha mutlu bir iş yeri gibi<br />
pragmatik faydalar oluşturabilir. Huppke aslında<br />
hepimizin bildiği bir noktaya dikkat çekiyor ve “Biz sadece<br />
ofisten ayrıldığımızda değil, her gün insanlarız.” diyor.<br />
Değişimden korkmayan, hangi konuda iyi olduklarını<br />
ve öğrenmeleri gereken şeyleri bilen, empati yeteneği<br />
yüksek, öz farkındalığı olan bireyler iş hayatını daha zevkli<br />
hale getirmeyi ve dünyanın daha iyi bir yer olabileceğini<br />
biliyorlar.<br />
Önceki yıllarda ikincil ve daha önemsiz zannedilen<br />
iletişim becerisi, liderlik gibi yetenekler birincil yetenekler<br />
olarak geleceği inşa edecek olan liderlerde aranıyor.<br />
Gelecek yüzyılın şirketleri duygusal zekâsı yüksek liderler<br />
tarafından yönetilen, duygusal zekâsı yüksek çalışanlara<br />
sahip, iletişimin her şey olduğunu bilen şirketler olacaktır.<br />
Peki biz onlardan biri miyiz?<br />
Değişim yaratan, motivasyonu yüksek, ortak vizyona<br />
sahip kısacası duygusal zekâsı yüksek insanların her daim<br />
hayatımızda olması dileğiyle.<br />
4
MALZEME TEST CİHAZLARI<br />
MOTORLU PANDÜL DARBE DENEY CİHAZLARI<br />
Ürün Kodu<br />
UTCI-0150 Motorlu Pandül Darbe Deney Cihazı, 150 Jul<br />
UTCI-0300 Motorlu Pandül Darbe Deney Cihazı, 300 Jul<br />
UTCI-0450 Motorlu Pandül Darbe Deney Cihazı, 450 Jul<br />
UTCI-0155 İzod Çekici & Numune Tutucusu UTCI-0150 için.<br />
UTCI-0305 İzod Çekici & Numune Tutucusu UTCI-0300 için.<br />
UTCI-0455 İzod Çekici & Numune Tutucusu UTCI-0450 için.<br />
Standartlar<br />
ASTM E 23, EN 10045, ISO 148, GOST 9454;<br />
AS 1544; JIS Z 2242,B 7722<br />
220-240V 50-60 Hz, 1 f. Modeller için<br />
UTCI- 0150 UTCI-0300 UTCI-0450<br />
110-120V 60 Hz, 1 f. Modeller için<br />
UTCI-0150-N UTCI-0300-N UTCI-0450-N<br />
Darbe deneyi malzeme tarafından kırılma<br />
anında ne kadar enerjinin sönümlendiğinin<br />
belirlenmesi için yapılır. Sönümlenen bu enerji,<br />
malzemenin sertliği konusunda bilgi<br />
edinilmesini sağlar ve zamana dayalı gevrekliksüneklik<br />
geçişiyle ilgili yorum yapılmasına<br />
olanak sağlar.<br />
UTCI serisi motorlu pandül darbe deney<br />
cihazları tamamen otomatik olarak çalışan<br />
yüksek performanslı makinelerdir. Bu<br />
makineler 450 Jul kapasiteye kadar Charpy ve<br />
İzod deneylerinin yapılmasına olanak sağlar.<br />
U tipi pandüller sağlam bir zemine veya beton<br />
bir taban üzerine monte edilmek üzere<br />
tasarlanmış sağlam bir çelik bir kaide üzerinde<br />
teslim edilir. Pandül elektrik motorla ve<br />
elektromanyetik kavrama ile hareket ettirilir.<br />
Pandülün düşmesi, düşüşün ani olması ve<br />
herhangi bir sürtünme kaybı yaşanmaması için<br />
kilit mekanizmasıyla sağlanır.<br />
Test sonrası pandül otomatik olarak<br />
yakalanır ve başlangıç noktasına geri<br />
döndürülür. Açı ve pozisyon ölçümleri bir döner<br />
enkoder sayesinde yapılır. Sönümlenen enerji<br />
değerlerine ait veriler renkli bir dokunmatik<br />
ekran ve kontrol ünitesi tarafından toplanır,<br />
işlenir ve görüntülenir.<br />
Utest motorlu pandül darbe deney cihazları<br />
kullanıcı komutuyla veya kapı tetikleme<br />
modunda çalıştırılabilir. Her iki çalışma<br />
modelinde de koruyucu kabin ve makinenin<br />
otomasyonu yaşanabilecek her hangi bir kazanın<br />
önüne geçecek şekilde tasarlanmıştır. Kapı<br />
tetikleme modu, sıcaklık hassasiyeti gerektiren<br />
ve bu sebepten hızlı yapılması gereken deneyler<br />
için tasarlanmıştır. Kullanıcı komutu modu ise<br />
operatöre daha fazla kontrol olanağı sağlar.<br />
Isıl işlem görmüş örsler ve vurucular aşınma<br />
s e b e b i y l e d e ğ i ş t i r i l e b i l e c e k ş e k i l d e<br />
tasarlanmıştır ve uzun süre kullanıma olanak<br />
sağlarlar. Pandülün üzerine 8 mm vurucu da<br />
oturtulabilir.<br />
Utest motorlu pandül darbe deney cihazı,<br />
üniversiteler, otomotiv ve havacılık sektörüne<br />
hizmet veren malzeme laboratuvarları, Ar-Ge<br />
laboratuvarları ve çelik üreticileri tarafından<br />
tercih edilmektedir.<br />
www.utest.com.tr 5
Sanat<br />
Tiyatro<br />
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Akün Sahnesi 2018 Sezonu gösterimi "KANLI NİGAR" oyununu izlemenizi öneriyoruz.<br />
KANLI NİGAR<br />
Geleneksel Türk Tiyatromuzun en önemli figürlerinden biri olan Kanlı<br />
Nigar’ın acıklı, komik, müzikli, danslı serüveni anlatılıyor.<br />
Sadık Şendil’in yazdığı iki perdelik seyirlik bir oyun olan Kanlı Nigar,<br />
Geleneksel Türk Tiyatrosunun pek çok unsurunu içerisinde barındırıp,<br />
Tiyatromuzun eski ustalarına bir selam gönderiyor.<br />
Fakir bir ailenin kızı olan Nigar zengin şımarık bir ailenin yanına hizmetçi<br />
olarak verilmiştir. Evin beyinden kedisine kadar herkes ile birçok sorun<br />
yaşayan, birçok badirelere maruz kalan Nigar, neden Kanlı Nigar olmuştur?<br />
İşin özü bu aslında… Her ne kadar her şeyi yaşamışsa da bir şekilde buna dur<br />
demenin yolunu hep arıyor ve sonunda da kendi sistemini yazıyor Nigar.<br />
Kadının fendi erkeği yendi düşüncesinin dramatik bir işleme ile ön plana<br />
çıkartıldığı oyunda, Nigar, hayatın her yükünü en ağır şekilde taşımış olan bir<br />
kadın. Ama sonunda hayat ona taşımayı da öğretiyor.<br />
İki saat kırk dakika süren Kanlı Nigar, günümüze kadar en yalın haliyle<br />
gelen nadide eserlerden biridir.<br />
Yazan: Sadık ŞENDİL / Yöneten: Abdullah YÜKSEKCAN<br />
Oyuncular: Burcu Yıldırım, Abdullah Yüksekcan, Yakup Öztürk, Gizem Cengiz,<br />
Gamze Dedeoğlu, Meşhure Kamilova, İsmail Can Karadağ, Gökhan Yasan,<br />
Cem Hüseyin Görmez, Serdar Soylu, Mustafa Demir, Ömür Yüksekcan,<br />
Hakkı Gençoğlu, Ümit Karan, Cemal Gençer, Ayşe Reva Yeşilay,<br />
Ebru Pirol Görmez, Nil Acıdereli, Sıla Erbasan<br />
Adres: Akün Sahnesi, Atatürk Bul. No:227 Kavaklıdere/ANKARA • 312 427 19 71<br />
Biletler internetten www.biletiva.com adresinden temin edilebilir.<br />
Yabancı Sinema<br />
JURASSIC WORLD<br />
Türk Sineması<br />
AYLA<br />
İlk filmde yaşanan facianın ardından, Claire’in parkı<br />
yönetirken birer market ürünü gibi gördüğü dinozorlara olan<br />
bakış açısı değişir ve "Dinozor Koruma Grubu" isimli bir<br />
organizasyon kurar. Amacı; aktif bir yanardağın harekete<br />
geçtiği adada yaşayan dinozorları adadan çıkarmanın bir<br />
yolunu bulmaktır.<br />
Claire, bu tehlikeli ve zor görevi yerine getirebilmek için de<br />
dinozorlara karşı baskınlığını kanıtlamış olan tanıdığı tek<br />
kişiden, Owen Grady'den yardım ister. İkilinin bir kurtarma<br />
görevi amacıyla gittikleri adada ise her şey bambaşkadır.<br />
Yönetmen : J.A. Bayona<br />
Oyuncular : Jeff Goldblum, Bryce Dallas Howard,<br />
Chris Pratt<br />
Tür: Aksiyon, Macera<br />
6<br />
1950 yılında Kuzey Kore, Güney Kore' ye saldırdığında<br />
Birleşmiş Milletler' in yaptığı yardım çağrısı sonucu Türkiye,<br />
Kore'ye bir tugay gönderir. Her şey gönderilen tugayın içindeki<br />
askerlerden birisi olan Süleyman Astsubay'ın savaş<br />
meydanında annesi babası öldürülmüş küçük bir kız bulmasıyla<br />
başlar. Süleyman Astsubay bulduğu 5 yaşındaki küçük kıza ay<br />
gibi yüzü olduğu için Ayla ismini verir. 15 ay boyunca Ayla'nın<br />
bakımını üstlenen Süleyman Astsubay'ın artık Türkiye' ye<br />
dönmesi gerekmektedir. Ayla'yı bırakıp gitmek istemeyen<br />
Süleyman, Ayla'yı Türkiye'ye götürmek için birçok yolu dener<br />
ancak bir türlü Kore yasalarını aşıp Ayla'yı Türkiye'ye dönerken<br />
yanına alamaz. Savaş günlerini geride bıraktıktan 60 yıl sonra<br />
Ayla ve Süleyman tekrar bir araya gelirler.<br />
Yönetmen : Can Ulkay<br />
Oyuncular : Çetin Tekindor, İsmail Hacıoğlu, Ali Atay,<br />
Murat Yıldırım, Taner Birsel
Türk Edebiyatı<br />
Sait Faik ABASIYANIK<br />
Türk Öykü ve Roman Yazarı, Şair<br />
Gözdenur CAN<br />
Başkent Üniversitesi Uluslararası Ticaret<br />
Şiir olmayan yerde insan sevgisi de olmaz. İnsanı insana<br />
ancak şiir sevdirir. Şiir insanı insana yakıştıran şeydir.<br />
Sait Faik Abasıyanık<br />
Sait Faik Abasıyanık 18 Kasım 1906'da Adapazarı'nda<br />
dünyaya geldi. Hikâye ve şiir yazmaya çok küçük yaşta başladı.<br />
Sait Faik, sokakların, deniz kıyılarının, balıkçıların, martıların ve<br />
halk çocuklarının hikâyecisidir. Çevresine son derece bağlı,<br />
alışkanlıklarında son derece ısrarlıdır. Daima sevdiği çevrede,<br />
sevebildiği insanların arasında yaşamayı tercih eden Sait<br />
Faik'in, okul hayatında da bu duygular hâkimdi. Bir süre<br />
İstanbul Darülfünununda (Üniversitesi) Türkoloji okuduktan<br />
sonra babası Mehmet Faik Bey'in isteğiyle iktisat öğrenimi için<br />
İsviçre'ye gitti fakat İsviçrelileri çok sıkıcı bulduğu için, on beş<br />
gün sonra okula veda ederek Fransa'nın Grenoble şehrine<br />
geçti. Önce Grenoble'da sonra Marsilya'da epey kalan Sait Faik,<br />
1935'te yurda döndü. Babasını 1939'da kaybedince, bir süre<br />
onun İstanbul'daki ceviz kütüğü ticaretine devam etmek<br />
istedi fakat beceremeyeceğini, ticaret hayatının mizacına<br />
uygun bir iş olmadığını çok geçmeden anladı, vazgeçti. Annesi<br />
Makbule Hanım ile birlikte Burgazada'daki evlerinde yaşamaya<br />
başladı ve sadece yazı yazarak geçimini sağlamaya karar verdi.<br />
Sait Faik Abasıyanık, sağlığında “Modern edebiyata yaptığı<br />
hizmetlerden dolayı” Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Mark<br />
Twain Derneği'ne onur üyesi seçilen tek sanatçımızdır.<br />
Sait Faik, öykülerinde günlük yaşamın içinden yakaladığı<br />
sıradan olayları ve çok sevdiği sıradan insanların dünyalarını<br />
hikâyeleştirirken yaşama sevincini hiç elden bırakmadı. Son<br />
röportajında, “Çocukluğumda da ilk gençliğimde de bir şey<br />
olmaya değil olmamaya karar vermiştim. Sözümü tuttum<br />
gibime geliyor.” diyor, “Yaşamak nedir?” sorusuna şu karşılığı<br />
veriyordu: “Balık tutmak, kahvede oturmak, yanımda çok<br />
sevdiğim köpeğim, insan tanımak, Beyoğlu'nda bir aşağı bir<br />
yukarı dolaşmak, arada içmek, hikâye yazmak, velhasıl hiçbir<br />
şeye bağlanmadan avare gezmek bütün gün. İşte ben böyle<br />
hayattan zevk alırım, buna yaşamak derim.”<br />
Sait Faik Abasıyanık 11 Mayıs 1954 tarihinde uzun süredir<br />
mücadele ettiği siroz hastalığına yenik düşerek çok sevdiği<br />
hayata veda etti.<br />
Sait Faik'in Edebi Kişiliği<br />
Modern Türk öykücülüğünün öncülerinden olan Sait Faik<br />
yazılarında her zaman süssüz, temiz bir Türkçeye yer vermiştir.<br />
Aynı zamanda öykülerimize getirdiği yenilik sayesinde, klasik<br />
öykü kurgusunun süregelen hakimiyetini kırmış ve böylece<br />
kendisinden sonraki nesle de ilham kaynağı olmuştur. Nurullah<br />
Ataç, onun öykü yazarlığını şöyle değerlendirir: “Sait Faik<br />
Abasıyanık'ın eserlerinde ilk göze çarpan şey, yeniliğidir. Zoraki<br />
bir yenilik değil, zamanını anlamış, kavramış, zamanını yaşayan<br />
bir adamdı o. Sanatına onun kadar bağlı az yazar tanıdım.<br />
Sanatı dışında bir işle uğraştığını görmedim. Üne ermeye bile<br />
özenmedi, tanınmak için yazılarından başka hiçbir şeye<br />
başvurmadı. Burgaz adasında oturur, balığa çıkar, insanlarla<br />
konuşur, hikayelerinin konularını toplar, hazırlanınca da oturur<br />
yazardı. Edebiyatçılarla konuşmayı, uzun uzun tartışmalara<br />
girmeyi de pek sevmezdi. Kızdığı olurdu, o zaman da<br />
çıkışıverirdi. Söyledikleri haklı mı, haksız mı, pek araştırmazdı<br />
orasını, kendisini, sanatını savunurdu.”<br />
Sait Faik, öykülerinde olaylara bağlanmamış, daha çok<br />
yaşanan anı, hisleri, doğayı tasvir etmiştir. Bunu yaparken şiir<br />
gibi bir atmosfer yaratmış ve adeta okuyucunun ruhuna hitap<br />
etmiştir. Hikayelerinde kendi halinde, sıradan tipleri<br />
anlatmıştır. Ömer Faruk Toprak onun için; “Bütün hikâyelerinde<br />
hayatın akışına kapılıp giden, kendi kaderini yaşayan insan<br />
tipleri görüyoruz. Ne kişilerde noksanlık var ne dekorlarda...<br />
Buğulu camdan bakarak yazıyormuş gibi geliyor insana. Daha<br />
çok alttan alta itilmiş arzular kımıldar onda. Konuşulanlardan<br />
çok, tiplerin içinden geçen şeyler anlatılır; hem de ince, uzun<br />
tartılarak. Benzeri ne eskilerde var ne yenilerde…” demiştir.<br />
Sait Faik doğaya ve insana aşık bir yazardı. Yazılarında<br />
toplumun problemlerine değil bireyin toplum içindeki<br />
sorunlarına yer veren yazar, öykülerinde de çoğunlukla<br />
kendisinden yola çıkıp bireyler hakkında yazarak insanı<br />
anlamaya çalışmıştır.<br />
Sait Faik Abasıyanık Eserleri<br />
Öyküleri<br />
· Semaver (1936)<br />
·Sarnıç (1939)<br />
·Şahmerdan (1940)<br />
·Lüzumsuz Adam (1948)<br />
·Mahalle Kahvesi (1950)<br />
·Havada Bulut (1951)<br />
·Kumpanya (1951)<br />
·Havuz Başı (1952)<br />
·Son Kuşlar (1952)<br />
·Alemdağ'da Var Bir Yılan (1954)<br />
·Az Şekerli (ölümünden sonra, 1954)<br />
·Tüneldeki Çocuk (1955)<br />
·Mahkeme Kapısı (Adliye röportajları) (1956)<br />
·Balıkçının Ölümü-Yaşasın Edebiyat (1977)<br />
·Açık Hava Oteli (1980, Konuşmalar-mektuplar)<br />
·Müthiş Bir Tren (1981)<br />
Şiirleri<br />
Şimdi Sevişme Vakti (1953)<br />
Romanları<br />
Medar-ı Maişet Motoru (1944), ikinci baskı "Birtakım İnsanlar" (1952)<br />
Kayıp Aranıyor (1953)<br />
Yaşamak Hırsı
Sektörel<br />
SATIN ALMA YÖNETİMİ<br />
Kurumsal veya profesyonel çalışan firmalarda ya da<br />
kurumlarda Satın Alma en önemli departmanlardan biridir.<br />
Satın Alma; kiralama veya diğer kanuni yollarla tekrar<br />
satmak ya da üretimde kullanmak amacıyla araç<br />
gereçlerin, esas parçaların, tedarik edilme işleminin genel<br />
adıdır.<br />
Satın almanın beş temel doğrusu vardır.<br />
Bunlardan ilk öncelik her zaman zamanında alım, ürün<br />
fiyatı, miktar, kalite ve kaynağın yeterliliğidir.<br />
Zamanında gelmeyen yada alınmayan, uygun olmayan<br />
fiyatlı veya eksik adetli, kalitesiz ve yanlış kaynak<br />
kullanarak yapılan satın alma işlemleri gereken talebi tam<br />
olarak karşılamayacağından şirketler için doğru<br />
olmayacaktır.<br />
Satın almada hizmet durumuna veya firmanın gücüne<br />
bağlı olarak birçok alım biçimi bulunmaktadır.<br />
Piyasalarda en etkili satın alma yöntemi, peşin olarak<br />
yapılan satın alma yöntemidir. Firmanın gücünü ortaya<br />
koyan bu satın alma biçimi piyasa şartlarına göre değişse<br />
de firmalar için kâr sağlayacak en önemli yöntemlerden<br />
biridir.<br />
Vadeli olarak yapılan satın alma yöntemi ise firmaların<br />
karşılıklı anlaşarak banka çeki, senet, DBS veya iki firma<br />
arasında sözleşme yapılarak yapılan satın alma şeklidir.<br />
Diğer bir biçim ise kiralama yöntemidir. Kısa dönem için<br />
ihtiyaç duyulan mal veya hizmetlerin alımı şirketlere<br />
avantaj sağlayacak durumlarda etkili bir satın alma biçimi<br />
olabilir.<br />
Satın Alma Yönetiminde ana hedef; doğru kalitede,<br />
doğru miktarda, doğru zamanda, doğru fiyatta ve doğru<br />
yerden alım yapılarak hizmete ulaşmaktır. Hedefler<br />
belirlenirken dikkat edilecek hususlar, tedarikin<br />
sürekliliğinin uzun olması, minumum stoklarla yönetim,<br />
ürünlerin raf ömürleri kontrol edilerek uzun süre depoda<br />
kalmaması hususuna önem verilmelidir.<br />
Satın Alma Yönetiminde malzeme veya hizmetlerde,<br />
ne kadar miktarda, ne kadar sürede ve nerede ihtiyaç<br />
olacağı, ortaya konulup iyi bir planlanma yapılması<br />
gerekmektedir. Satın Alma bütçesi oluşturulmalı ve<br />
maliyet analiz sistemi kurulmalıdır. Daha sonra alım hızı<br />
malzeme yada hizmetlerle ilgili özellikler saptanarak<br />
tedarikçilerle sorun yaşamamak için hizmetlerin yapılış<br />
şekillerinin belirlememiz gerekir.<br />
Her işletmede Satın alma departmanı oluşturulup<br />
satın alma sistemi kurulmalıdır. Satın alma sistemi,<br />
istenilen ürünü, istenilen zamanda, istenilen miktarda, ve<br />
istenilen kalitede tedarik edebilecek yapıda kurulmalıdır.<br />
Satın alma departmanı içerisinde işletme içi işleyiş yapısı<br />
kurulmalıdır. Birimlerle iletişim, iş ilişkisi tanımlanmalı,<br />
tedarikçilerle olan ilişki seviyesi belirlenmelidir.<br />
Murat KARABULUT<br />
Satın Alma Uzmanı<br />
Satın Alma Departmanı Yöneticisi; stratejik düşünen,<br />
karar alma yeteneğine sahip olan, araştırmayı seven,<br />
tedarikçi seçiminde sistemsel hareket eden, tedarikçi<br />
geliştirme kabiliyeti olan, problemlere çözüm ve öneri<br />
getiren, analitik düşünme yeteneği olan, risk yönetimi<br />
konusunda bilgili olan, kıyaslama kabiliyeti olan, tedarikçi<br />
performans değerlendirme sistemini bilen, sözleşme<br />
yürütme yeteneği olan, maliyet analiz bilgisi olan, lojistik<br />
bilgisi olan, tecrübesiyle şirketin en önemli organlarından<br />
biridir.<br />
Satın alma yöneticileri, satıcı ve alıcı arasındaki<br />
sorumlulukların nerede başladığı ve bittiği konusunda<br />
Satın Alma Sözleşme Yöntemi hükümleri ile garanti altına<br />
alınmasını sağlar.<br />
Tedarikçi seçim sistemi, tedarikçi seçimi yaparken<br />
kalite yönetim sistemindeki kriterlere göre seçim yapılır.<br />
Doğru tedarikçi seçim sistemi, istemiş olduğunuz ürünleri<br />
kaliteli olarak zamanında teslim eden firmaları seçmek<br />
demektir. Tedarikçi araştırması yapılırken en yakınımız,<br />
arkadaşımız veya samimi olduğumuz firmaların yanı sıra,<br />
istediğimiz malzemeyi istediğimiz kalitede, uygun fiyatta<br />
ve zamanda verebilen firmaları da bulmak şirketimize<br />
avantaj sağlayacaktır.<br />
Tedarikçi değerlendirmedeki ana kriterlerimiz, uygun<br />
fiyat, vade, kalite, satış elemanlarına erişebilme kolaylığı,<br />
çeşitlilik, teslimat, ambalaj ve taşıma sırasında koruma,<br />
satış sonrası hizmetler olmalıdır.<br />
Tedarikçileri belirli periyotlarda kalite, maliyet,<br />
teslimat, işi gerçekleştirebilme, yenilikçilik, ulaşılabilirlik,<br />
çözüm getirme gibi çeşitli kritere göre performanslarının<br />
ne durumda olduğu gözlemlenmeli, dönem içinde<br />
tedarikçilerin performans takibi yapılarak, başarısız<br />
tedarikçilerle yolların ayrılması satın alma yönetimi için<br />
gerekli unsurlardan birisidir.<br />
Başarılı satın almanın temelleri, alım yapılırken doğru<br />
fiyat alınması, sözleşme yapılması, profesyonel ve etik<br />
olunması, tedarikçi sisteminin kurulması, pazarlık<br />
taktiklerini bilinmesi, maliyet düşürme odaklı çalışılması,<br />
zaman yönetimini bilinilmesi, hasar ve kayıplar konusunda<br />
önlemlerin alınması, lojistik konularda tedbirli olunması<br />
başlıca temeller arasındadır.<br />
İyi bir Satın Alma Yönetimi sayesinde; stok maliyetinizi<br />
düşürebilir, teslimat performansınızı arttırabilir, tedarik<br />
çevrim süresini kısaltabilir, verimliliğinizi, kapasitenizi ve<br />
müşteri memnuniyetini arttırabilirsiniz.
GİRİZGAHTIR<br />
Düşüncelerim sığmaz oldu kafama... Sözlerim iyi bir<br />
hizmetkar değil bu aralar hislerime, ya tedavisini<br />
yapamıyor irademin ya da ilacını aksatıyor mümkün<br />
olası derdimin... Avuçlarım terliyor, tutamıyorum<br />
kıyısından, köşesinden... Ne hayatın alıştığı yerde izi var<br />
sanrımda, ne de ahiretime bereket ilave edebiliyorum...<br />
Saatim geçti, çaylasam iyi gelecek sanki... Koyusu<br />
manzaramı kapatıyor, koyulamıyorum, korkuyorum<br />
Edebiyat<br />
göremez olursam diye kendimden kendimi...<br />
Edebiyata çalıyor dilim, yazıyorum durmadan,<br />
duraksamadan... Uçacak olan sözlere nispet, yuva<br />
kuracak yazılara tuğla koyuyorum üst üste ve<br />
huzurunuza beni anlatan, beni size, sizi bana<br />
yoldaş eyleyen kalemin kıpırtılarıyla yeniden<br />
geliyorum... "hoşbuldum ve hoşgeldiniz"<br />
Hayati...<br />
EBED<br />
Müsaadesiz adımlarım oldu şimdiye dek,<br />
Ve maalesef,<br />
Şeytanımın avukatlığı da bana düşecek...<br />
Kurmadığım her cümlenin vebali<br />
Heybemdeki kelimelerden bilinecek,<br />
Günahıma eklenecek,<br />
Yazılmamış her şiirin bedeli...<br />
Satırlar arasına sığdırsam da ölümü,<br />
Tiyatral bir hayat anlatacak nasılsa dünümü ! ! !<br />
İkindi vakti kaybetsem de kalan günümü,<br />
Artık ne sabahın bereketi siner üzerime,<br />
Ne de akşamın mahsunluğu olur bedenime<br />
Bir gel de dururum,bir de git de...<br />
Sonra başlasam da<br />
Dilden gönüle hicrete,<br />
Kelamlarım tavaf etse de bütün kalemleri,<br />
Taş kesilse de yazılarımın ilişmediği kağıtlar,<br />
Kurtaramaz beni gürültülü ağıtlar...<br />
Yarı uykulu gözlerin hesabını,<br />
Elbet,ebedde alırlar !!!<br />
DEVLET YARDIMIYLA<br />
Hayati...<br />
Cepheden kovulmuş bir askerin,<br />
Alnındaki kara lekedir ruhum...<br />
Saksı uğruna toprağından koparılmış,<br />
Bir çiçek kadar mahzun...<br />
Tahammül sınırlarımın tam ortasında,<br />
Kalakaldım şimdi mümkün hudut boylarında...<br />
Papatyaların açtığı zamanlarda,<br />
Bir haziran sabahında,<br />
Demir bir sığınağa saklanacağım,<br />
Devlet yardımıyla meşrulaşacak,<br />
Bahara selam dururken hayat,<br />
Varlığım belki de yokluğa yazılacak...<br />
Şekersiz yarım kalmış bir çay,<br />
Sabrımın ziyanını ahire say !!!.<br />
Bitirilememiş son sayfasında bir kitap,<br />
Sebebine büründüğüm bir can kalır bitap.<br />
Muvaffak olamadığımdan olmasa gerek,<br />
Zahir ile batılın ayrımı,<br />
Terk-i diyar edecek olursam otağımı,<br />
Eşrefine nail olamayacak mahlukatın,<br />
Vakıf olmadığı vakitlerde dahi<br />
Ruh-ü habisini haklı sayımı...<br />
Hayati...<br />
ŞAHİDİM<br />
Bir gençlik yetkisiydi,<br />
Dilimden dökülmüş ben bildirgesi...<br />
Sarmaşık güller vakitlerimden kalma dikenlerin,<br />
Şimdi geçme arefesi...<br />
Merhemlerin açtığı yaraların sızısı geçmekte,<br />
Muhtacım bir avuç tuzuna ya Rab,<br />
Hangi zehrin içine kattım dermanımı,<br />
Dertler neden peşim sıra gezmekte ?<br />
Tüm vakitlerin dahilindeyim artık<br />
Şahidim,<br />
Daha kör değildi gözlerim,<br />
Gördüm bütün olup bitenleri<br />
Bir karyola dibinde bıraktı dünya iffetini...<br />
Ve yine şahidim,<br />
Sağırlaşmamıştı daha kulaklarım,<br />
Duydum herşeyi bir bir<br />
Havva'ya yüklediler bütün günahlarını Adem'in...<br />
Çanak tuttular zorbalığa,<br />
Bir çırpıda sırtlandılar küheylanları zalimler.<br />
Bende çaldım fikirlerini,<br />
Kuyrukları birbirine değmeyen bütün tilkilerin.<br />
Ödünç aldım hadlerini,<br />
Alın kırışmış dünyalık bedenlerin,<br />
İki dudak arası mahkum,<br />
Müebbetten muhabbete yol almakta,<br />
Ziyadesiyle devleştirdiniz aynalarınızı,<br />
Oysa küçüktünüz daha,kat be kat<br />
Gaflet hamuruna su koymakla meşguldünüz,<br />
Nasıl sanırsınız kendinizi hala eşref-i mahlukat...<br />
Hayati...<br />
Hayati...
Ekonomi - Finans - Vergi<br />
7103 ve 7104 SAYILI KANUNLARLA<br />
VERGİ VE SOSYAL GÜVENLİK<br />
MEVZUATLARINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER<br />
Ayhan CAN<br />
SMMM - Bağımsız Denetçi<br />
<strong>Dergi</strong>mizin ikinci sayısında siz değerli okurlarımızla yeniden<br />
buluştuğumuz için heyecanlı ve mutluyuz.<br />
Ekonomi-Finans ve Vergi Köşemizde bu hafta son<br />
dönemlerde hayatımıza giren birçok kanun ve teşviklerden olan<br />
7103 ve 7104 sayılı Kanunların bazı maddelerini sizlerle<br />
paylaşmak istiyorum.<br />
Ülkemiz vergi ve sosyal güvenlik mevzuatı açısından çok<br />
çeşitli ve karmaşık bir yapıya sahip. Bu yüzden kanun ve teşvik<br />
uygulamalarını takip etmek, teknik olarak uygulamaya koymak,<br />
süreli olanların süresinin takip etmek gibi konularda<br />
mükelleflerin mutlaka uzman meslek mensuplarından destek<br />
almaları gerektiğini hatırlatarak faydalı olacağını düşündüğüm<br />
yazımla sizleri baş başa bırakmak istiyorum. Bir sonraki<br />
sayımızda görüşene dek hoş ve esen kalın.<br />
28.03.2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7103<br />
<strong>Sayı</strong>lı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde<br />
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile<br />
getirilen bazı düzenlemeler:<br />
-Bu Kanunun 6'ncı maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunu'nun<br />
“ Asgarî geçim indirimi” başlıklı 32'nci maddesine yeni eklenen<br />
fıkra ile bekar ve çocuksuz bir asgari ücretlinin durumu esas<br />
alınmak suretiyle, gerek bu durumdaki ücretlilerin gerekse net<br />
ücreti vergi tarifesi uygulanması nedeniyle içinde bulunulan yılın<br />
Ocak-Temmuz ayına ilişkin ödenen net ücretin altında kalanların;<br />
net asgari ücretin temmuz ayına kadar ocak ayında geçerli olan<br />
net ücretin, temmuz ayından sonra ise temmuz ayında geçerli<br />
olan net ücretin altına düşmesini telafi edecek şekilde asgari<br />
geçim indirimi ilave edilmesi sağlanmaktadır.<br />
Yürürlük tarihi:28/03/2018<br />
-Bu Kanunun 16'ncı maddesiyle, Vergi Usul Kanunu'na<br />
eklenen “GEÇİCİ MADDE 30” ile yatırım teşvik belgeli olsun veya<br />
olmasın imalat sanayiinde veya Ar-Ge, yenilik ve tasarım<br />
faaliyetlerinde kullanılan ve 31/12/2019 tarihine kadar alınan<br />
yeni makine ve teçhizatın mevcut amortisman sürelerinin yarısı<br />
kadarlık daha kısa bir sürede amortismana tabi tutularak gider<br />
yazılabilmesine imkan sağlanmıştır.<br />
-Ayrıca yine bu Kanunun 31'inci maddesiyle, yukarıda<br />
belirtilen makine ve teçhizatın KDV'den istisna olarak teslimi de<br />
mümkün hale getirilmektedir. Bu Kanunun 31'inci maddesiyle,<br />
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'na eklenen geçici 39<br />
uncu madde ile yatırım teşvik belgeli olsun veya olmasın imalat<br />
sanayiinde veya Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde<br />
kullanılan ve 31/12/2019 tarihine kadar alınan yeni makine ve<br />
teçhizat KDV'den istisna edilmiştir. Madde kapsamında vergiden<br />
istisna edilen işlemleri yapan mükelleflerin istisna edilen<br />
işlemleri nedeniyle yüklendikleri verginin indirim konusu<br />
yapılması, indirim yoluyla telafi edilemeyen verginin ise iadesi<br />
mümkün olacaktır.İstisna kapsamında alınan makina ve<br />
teçhizatın, teslim tarihini takip eden takvim yılının başından<br />
itibaren üç yıl içinde; Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetleri veya<br />
imalat sanayi dışında kullanılması veya elden çıkarılması<br />
hallerinde, zamanında alınmayan vergi alıcıdan, vergi ziyai cezası<br />
uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.<br />
Zamanında alınmayan vergiler ile vergi cezalarında zamanaşımı,<br />
verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun<br />
meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılının başından<br />
itibaren başlayacaktır. Yürürlük tarihi: 01/05/2018<br />
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu Düzenlemeleri<br />
1) İlave istihdamın teşvikine ilişkin düzenlemeler<br />
yapılmaktadır.<br />
Bu Kanunun;<br />
42'nci maddesiyle, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na<br />
eklenen; Geçici 19'uncu madde ile istihdamın artırılması<br />
amacıyla kadın, engelli ve gençlere pozitif ayrımcılık yapılmak<br />
suretiyle ilave istihdam sağlayan özel sektör işverenlerine<br />
yönelik prim desteği sağlanması amaçlanmaktadır.<br />
Buna göre, kayıtlı işsizler arasından;<br />
1/1/2018 ila 31/12/2020 tarihleri arasında özel sektör<br />
işverenlerince,<br />
-5510 sayılı Kanunun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)<br />
bendi kapsamında işe alınanların; işe girdiği aydan önceki 3 aylık<br />
sürede toplam 10 günden fazla 5510 sayılı Kanunun 4'üncü<br />
maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında<br />
Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmemiş olmaları ve isteğe bağlı<br />
sigortalılık hariç 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci<br />
fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olmamaları,<br />
-İşe alındıkları yıldan bir önceki takvim yılında işe alındıkları<br />
işyerinden bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerindeki veya<br />
muhtasar ve prim hizmet beyannamelerindeki sigortalı sayısının<br />
ortalamasına ilave olmaları kaydıyla,<br />
-işyerinin imalat veya bilişim sektöründe faaliyet<br />
göstermesi halinde; ilgili döneme ait günlük brüt asgari ücretin<br />
sigortalının prim ödeme gün sayısıyla çarpımı sonucu bulunacak<br />
tutarı geçmemek üzere, sigortalının 5510 sayılı Kanunun 82'nci<br />
maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden<br />
hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı<br />
tutarında,<br />
-İşyerinin diğer sektörlerde faaliyet göstermesi halinde;<br />
sigortalının 5510 sayılı Kanunun 82'nci maddesi uyarınca<br />
belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan<br />
sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında,<br />
Her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna<br />
ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene<br />
prim desteği sağlanacaktır ve destek tutarı Fondan<br />
karşılanacaktır.<br />
-Bu maddeyle sağlanan prim desteği 2020 yılı Aralık<br />
ayı/dönemi aşılmamak üzere, destek kapsamına giren<br />
sigortalılar için 12 ay süreyle uygulanacaktır. Ancak bu süre; işe<br />
giriş tarihi itibarıyla 18 yaşından büyük kadın, 18 yaşından büyük<br />
25 yaşından küçük erkek sigortalılar ile Kuruma engelli olarak<br />
kayıtlı sigortalılar için 18 ay olarak uygulanacaktır.<br />
10
Ekonomi - Finans - Vergi<br />
Yürürlük tarihi: 01/01/2018 tarihinden geçerli olmak üzere<br />
28/03/2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir.<br />
43'üncü maddesiyle, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na<br />
eklenen Geçici 20'inci madde ile imalat sektöründe faaliyet<br />
gösteren küçük işletmelerimize ilave istihdam sağlamaları<br />
şartıyla prim desteği ve ücret desteği getirilmesi (aylık prim ve<br />
hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısı ortalaması 1 ila 3<br />
olan, imalat sektöründe faaliyet gösteren ve bu sektörde<br />
ustalık belgesi sahibi olunan özel sektöre ait işyerlerini<br />
kapsamaktadır) amaçlanmaktadır. Yürürlük tarihi: 01/01/2018<br />
tarihinden geçerli olmak üzere 28/03/2018 tarihinde yürürlüğe<br />
girmiştir.<br />
44'üncü maddesiyle, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na<br />
eklenen; Geçici 21'inci madde ile istihdamın artırılması<br />
amacıyla kadın, engelli ve gençlere pozitif ayrımcılık yapılmak<br />
suretiyle ilave istihdam sağlayan özel sektör işverenlerine<br />
yönelik gelir vergisi stopajı teşviki ve damga vergisi desteği<br />
sağlanması amaçlanmaktadır. Yürürlük tarihi: 01/01/2018<br />
tarihinden geçerli olmak üzere 28/03/2018 tarihinde yürürlüğe<br />
girmiştir.<br />
Geçmiş dönem teşviklerden yararlanılabilinmesine ilişkin<br />
düzenleme:<br />
Ayrıca; Kanun'un 70'nci maddesiyle, 5510 sayılı Kanuna<br />
eklenen Ek Madde 17 ile;<br />
-Bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki,<br />
destek ve indirimlerinden yararlanılabileceği halde<br />
yararlanılmadığı ay/dönemlerde gerekli tüm koşulların<br />
sağlanmış olması ve yararlanılmayan ayı/dönemi takip eden altı<br />
ay içerisinde Kuruma müracaat edilmesi şartlarıyla, başvuru<br />
tarihinden geriye yönelik en fazla altı aya ilişkin olmak üzere,<br />
yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden<br />
yararlanılabileceği veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve<br />
indirimleri başka bir prim teşviki, destek ve indirimi ile<br />
değiştirilebileceği,<br />
-Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere<br />
ilişkin olmak üzere tüm şartları sağladığı halde bu Kanun veya<br />
diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden<br />
yararlanmamış işverenler ile bu maddenin yürürlüğe girdiği<br />
tarihten önce yararlanılan prim teşviki, destek ve indirimlerin<br />
değiştirilmesine yönelik talepte bulunan işverenler tarafından<br />
en son bu maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından<br />
itibaren bir ay içinde Kuruma başvurulması halinde,<br />
yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden<br />
yararlanılabileceği veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve<br />
indirimleri başka bir prim teşvik, destek ve indirimi ile<br />
değiştirilebileceği<br />
düzenlenmektedir. Yürürlük tarihi: 01/04/2018<br />
İşverenlere asgari ücret desteği uygulamasına 2018 yılında<br />
da devam edilecektir.<br />
Bu Kanunun 73'üncü maddesiyle, 5510 sayılı Kanunu'na<br />
eklenen geçici 75 inci madde ile özel sektör işverenlerine asgari<br />
ücret desteği verilmesine devam edilmesi yönünde düzenleme<br />
yapılmaktadır. Yürürlük tarihi: 01/01/2018 tarihinden geçerli<br />
olmak üzere 28/03/2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir.<br />
06.04.2018 Tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan 7104 <strong>Sayı</strong>lı<br />
KDV Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 178 <strong>Sayı</strong>lı Kanun Hükmünde<br />
Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile getirilen<br />
bazı düzenlemeler:<br />
Yeni makine ve teçhizat alımları istisna kapsamına<br />
alınmıştır. Teknoloji geliştirme bölgesi ile ihtisas teknoloji<br />
geliştirme bölgesinde, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde,<br />
araştırma laboratuvarlarında; Ar-Ge, yenilik ve tasarım<br />
faaliyetlerinde bulunanlara, münhasıran bu faaliyetlerinde<br />
kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimleri tam<br />
istisna kapsamına alınmıştır. Yürürlük tarihi: 01.06.2018<br />
KDV indirim ve iade uygulamasına yeni imkanlar<br />
sağlanmıştır. Bu Kanun'un 8 inci maddesiyle, Katma Değer<br />
Vergisi Kanunu'nun “ Vergi İndirimi” başlıklı 29 uncu<br />
maddesinde yapılan değişiklikle;<br />
Sonradan ortaya çıkan giderler veya yapılan ıskontolar<br />
dolayısıyla yüklenilen KDV'nin iade hesabına dahil edilmesine<br />
imkan sağlanmıştır.İndirimli orana tabi teslim ve hizmetler<br />
nedeniyle teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme<br />
döneminden sonra ortaya çıkan giderler veya yapılan ıskontolar<br />
dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen katma<br />
değer vergisinin iade hesabına dahil edilmesine imkan<br />
sağlanmıştır. Yürürlük tarihi: 06.04.2018<br />
KDV indiriminde takvim yılı sınırı takip eden takvim yılı<br />
sonuna kadar uzatılmıştır. İndirim hakkının, vergiyi doğuran<br />
olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı sonuna<br />
kadar kullanılabilmesine imkan sağlanmıştır. Böylelikle, özellikle<br />
geç gelen faturalarda olduğu gibi yıl aşımlarında KDV indirimi<br />
konusunda ortaya çıkan kayıplar giderilmektedir. Yürürlük tarihi:<br />
01.01.2019<br />
Değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan<br />
edilen katma değer vergisinin indirimine imkan sağlanmıştır.<br />
Değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen<br />
katma değer vergisinin, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme<br />
döneminde indirim konusu yapılmasına imkan tanınmıştır.<br />
Yürürlük tarihi: 01.01.2019<br />
İmal ettikleri malları bizzat ihraç eden imalatçılara, ihracat<br />
bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırabilme hususunda<br />
Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir. Yine bu Kanun'un 10 uncu<br />
maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu'nun “ İstisna Edilmiş<br />
İşlemlerde İndirim” başlıklı 32 nci maddesinde yapılan<br />
değişiklikle; imal ettikleri malları bizzat ihraç eden imalatçılara,<br />
yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat<br />
bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırabilme hususunda<br />
Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir.Yürürlük tarihi: 01.01.2019<br />
SMMM'lere KDV iade raporu düzenleme yetkisi verilmiştir.<br />
Bu Kanun'un 20 nci maddesiyle, Vergi Usul Kanunu'nun<br />
“ Defter ve Belgelerle Diğer Kayıtların İbraz Mecburiyeti” başlıklı<br />
256 ncı maddesinde yapılan değişiklik ve yine bu Kanun'un<br />
23'üncü maddesiyle, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali<br />
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'na eklenen<br />
“Serbest muhasebeci mali müşavirlere rapor düzenlettirme<br />
yetkisi ve sorumluluk” başlıklı 8/A maddesiyle Maliye<br />
Bakanlığına;<br />
-SMMM'lere, beyannamelerini imzaladıkları dönem ve<br />
mükelleflerle sınırlı olmak kaydıyla, 25/10/1984 tarihli ve 3065<br />
sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu kapsamında yapılacak iadeye<br />
dayanak teşkil edecek rapor düzenlettirmeye,<br />
-Rapor düzenleme yetkisini, belirleyeceği usul ve esaslara<br />
göre yapılan eğitimlere katılma ve başarılı olma şartına<br />
bağlamaya ve Uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları<br />
belirlemeye yetki verilmiştir. Yürürlük tarihi: 06.04.2018<br />
11
Seyahat Rehberi<br />
El değmemiş doğal güzellikler ve tarihi dokunun<br />
eşsiz bir şekilde bütünleştiği Ardahan,<br />
size bambaşka bir dünyanın kapılarını aralıyor…<br />
25 Şubat 1921’de düşman işgalinden kurtarılıp önceleri Kars’a bağlıyken 1992 yılında Kars'tan ayrılarak kendi başına bir il haline<br />
gelen Ardahan, Doğu Anadolu Bölgesi'nden ziyade, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yer alıyor.<br />
Gürcistan ile çizdiği sınırla ülkemizin Kafkaslara açılan kapısı olarak nitelendiren Ardahan, görülmeye değer çok sayıda güzelliğe<br />
de ev sahipliği yapıyor.<br />
Eğer siz de görkemli ve doğal güzelliklerle dolu bir yolculuğa çıkmadan önce Ardahan'da gezilecek yerler hakkında bilgi sahibi<br />
olmak istiyorsanız, sizin için hazırladığımız bu listeye mutlaka göz atmalısınız.<br />
Çalabaş Köyü<br />
Ardahan ili merkez ilçesine bağlı bir köydür.<br />
Tarihi dokusu ve mirasıyla Çalabaş görmeye değer<br />
köylerimiz arasındadır. Kısırdağ’ın eteklerinde kurulan<br />
köyün mimarisine tanıklık etmek, tarihin ve doğanın<br />
görkemine kapılmamak mümkün değil.<br />
Ahşap pencereli ve kiremit çatılı evleri, yemyeşil<br />
ağaçlarla kaplı doğası ile hem aradığınız huzuru<br />
bulacağınız hem de kendinizi tarihi bir yolculukta<br />
hissedeceğiniz bu köy, çoğumuzun unutulmazları<br />
arasına girebilir.<br />
Ardahan'a yaklaşık 30 km mesafede olan köyde, bir<br />
ilkokul ve birde cami bulunmaktadır.<br />
Ardahan'ın Şahanesi Çıldır Gölü<br />
Çıldır, Gürcü kaynaklarında Çandır, Osmanlı kaynaklarında Çıldır diye geçer. Bölgeye<br />
Gürcü, Ermeni ve Kıpçak Türkleri ile birlikte Oğuzlar da yerleşmiştir. 25 Şubat 1921’de<br />
düşman işgalinden kurtarılarak önce Kars’a; daha sonra da il olan Ardahan’a bağlanmıştır.<br />
Kışları çok sert ve soğuk, yazları ise ılık ve yağışlı geçen bir kara iklimine sahip olan Çıldır'da<br />
2 km mesafede bulunan Şeytan Kalesi, İlçenin Övündü köyü yakınlarında bulunan 7 katlı<br />
mağaralar ve bu mağaralara 600 m uzaklıkta bulunan Gürcistan sınırı bitişiğindeki Kurt<br />
Kalesi, Çıldır Gölü içerisinde bulunan Kuş Adası, Akçakale köyü içerisinde bulunan Alpaslan<br />
Adası ve adanın içerisinde bulunun yer altı mağaraları ile kiliseler bulunmaktadır.<br />
Ardahan il sınırları içerisinde olan Çıldır Gölü, Akbaba ve Kısır Dağları arasında yer<br />
almaktadır. Çevresinde bulunan dağlardan gelen akarsulardan beslenen göl, deniz<br />
seviyesinden 1959 metre yüksekte yer almaktadır.<br />
Çıldır Gölü'nü besleyen başlıca akarsular ise; Büyükçay ve Yandere'dir. Gölde en fazla<br />
bulunan balık türü sazan olmakla birlikte, kış aylarında balıkçılık yapılmaktadır. Özellikle kış<br />
aylarında gölün ziyaretçisi artmaktadır. Bölgede kış ayında donan gölde, atlı kızaklarla<br />
gezintiye çıkmak gibi keyifli bir alternatif seçeneğide sunulmaktadır.<br />
Çıldır'da ülke turizmi açısından önemli potansiyele sahip olup, herkesin ilgisini çekecek<br />
görülmeye değer tarihi eserleri bulunmaktadır.<br />
Ardahan Kalesi<br />
Ardahan Merkez'de, Halil Efendi Mahallesi'nde yer alan Ardahan Kalesi, Osmanlı<br />
döneminde, 16. yüzyıl ortalarında, Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle inşa edilmiş.<br />
Günümüze kadar ulaşmayı başaran Ardahan Kalesi'nin tarihi oldukça eskilere dayanıyor.<br />
Kalenin çevresinde gerçekleştirilen Prehistorik araştırmalarda, Eski Tunç Çağı'na ait<br />
bulgular elde edilmiştir. Bununla birlikte Ardahan Kalesi, tarih boyunca çeşitli krallıkların<br />
hakimiyetine girmiştir.<br />
Tam olarak şehir merkezinin kuzeyindeki Halil Efendi Mahallesi ile Ardahan Merkez'i<br />
birbirinden ayıran Kura Nehri'nin hemen sol yanında yer alan Ardahan Kalesi, dikdörtgen<br />
planlı bir mimariye sahiptir. Kalenin giriş kemerinin üzerinde, yapım tarihi olan 1544<br />
tarihi yazıyor. Sur duvarları 745 metre uzunluğunda olan Ardahan Kalesi, baştanbaşa<br />
kare tabanlı olup, çokgen planlı birçok kule ile desteklenmiştir.<br />
Yolunuz bir gün Ardahan'a düşerse eğer, Ardahan Kalesi'ni de ziyaret etmeyi<br />
kesinlikle unutmayın.<br />
12
Şeytan Kalesi<br />
Ardahan'da, Çıldır Gölü'ne 15 km mesafedeki Yıldırımtepe Köyü'nün 1,5 km<br />
kuzeydoğusundaki Karaçay Vadisi'nde, sarp bir yarımada üzerinde yer alan Şeytan<br />
Kalesi, ismini eski Türkçede şeytan anlamına gelen alviz (albız) kelimesinden alıyor.<br />
Yapım tarihi kesin olarak bilinmeyen Şeytan Kalesi'nin, mimari özelliklerine<br />
bakıldığında Urartular tarafından yapıldığı düşünülüyor. Tarihi kaynaklarda Çıldıran<br />
Kalesi, Kal'a-ı Şeytan, Kaçiş ve İblis Hisarı olarak da geçiyor.<br />
Anadolu kalelerinden oldukça farklı bir yapıya sahip olan bu Ortaçağ kalesi,<br />
etrafının çok yüksek ve sarp kayalıklarla kuşatılmasından dolayı benzerlerine göre<br />
farklılık gösteriyor. Şeytan Kalesi'ni çevreleyen surların yüksekliği 2 metreyi<br />
bulduğundan, kale fazlasıyla korunaklı bir yapıya sahiptir. Geçmişte çok sayıda<br />
medeniyete beşiklik etmiş bir bölgede yer alan Şeytan Kalesi, Medler, Persler,<br />
Mekadonyalılar, Romalılar, Sasaniler, Selçuklular, İlhanlılar, Karakoyunlular,<br />
Akkoyunlular, Safaviler ve Osmanlılar tarafından defalarca kullanılmış ve onarılmış.<br />
sadece yarısının günümüze kadar ulaşabildiği Şeytan Kalesi'ni, Ardahan'ı ilk<br />
ziyaretinizde görmenizi tavsiye ederiz.<br />
Ardahan Yaylaları<br />
Bülbülan Yaylası: Ardahan'ın Doğu Karadeniz Bölgesi sınırları içerisinde<br />
yer alan kısımda bulunan Bülbülan Yaylası, şehrin en çok bilinen yaylasıdır.<br />
Ardahan'ın Göle ve Artvin'in Şavşat ilçeleri arasında kalan bir konumda<br />
bulunan Bülbülan, doğal güzellikleriyle görülmeye değerdir.<br />
Yalnızçam Yaylası: Ardahan şehir merkezine 15 kilometre mesafede yer<br />
alan Yalnızçam Yaylası, doğal güzellikleriyle ön çıkan bir yayla olmasının yanı<br />
sıra kış sporlarının yapıldığı bir turizm noktasıdır. Bölgede Ardahan Valiliği<br />
Yalnızçam Kayak Tesisleri bulunmaktadır.<br />
Okçuoğlu Yaylası: Ardahan'ın Göle ilçesindeki Okçuoğlu Yaylası, Köroğlu<br />
Dağları'nın eteklerinde konumlanmıştır. Yaylada çeşitli bitki türlerinin yanı<br />
sıra yabani hayvan ekosistemi gözlemlemek mümkündür.<br />
Ardahan Tabyaları<br />
Genellikle boğazlarda ve sınır bölgelerinde yer alan tabyalar, askeri<br />
savunma yapılarıdır. 19. yüzyıldan sonra yapımı uzun süren ve maliyetli olan<br />
kaleler yerine savunma yapıları için tabyalar tercih edilmeye başlanmıştır.<br />
Osmanlı Devleti'nde de inşa edilen tabyalardan 4 tanesi, Ardahan'dadır.<br />
Bölgenin Osmanlı-Rus savaşlarındaki önemli konumu nedeniyle bu tabyalar<br />
inşa edilmiştir.<br />
Ramazan Tabyası: Ardahan şehir merkezine 5 kilometre uzaklıktaki<br />
Ramazan Tabyası, 1877-1878 yıllarında gerçekleşen Osmanlı-Rus<br />
savaşlarında (93 Harbi) önemli bir savunma yapısı olmuştur.<br />
Ahali Tabyası: Ardahan şehir merkezindeki Ahali Tabyası, 1877-1878<br />
tarihlerindeki Osmanlı-Rus savaşı sırasında Ardahan halkı tarafından inşa<br />
edilmiştir.<br />
Kötenelik Tabyası: Ardahan şehir merkezinin doğusunda, Kura Nehri<br />
kıyısında yer alan tabyadır.<br />
Senger Tabyası: Ardahan'daki pek çok tabyada olduğu gibi Senger<br />
Tabyası da 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı sırasında inşa edilmiştir. Ahali<br />
Tabyası'nın güneyinde yer almaktadır.<br />
Sevimli Kalesi (Sevimli Köyü)<br />
Ardahan'ın Hanak ilçesinde bulunan Sevimli Kale, Sevimli Köyü'nün 500 metre<br />
güneyinde yer alıyor. Kura Nehri vadisinde, yarımada şeklindeki sarp bir tepenin<br />
üzerinde inşa edilmiş olan Sevimli Kale'nin hangi tarihte yapıldığı bilinmiyor ancak<br />
mimari özelliklerine bakıldığında Urartulardan kalma bir yapı olduğu anlaşılıyor.<br />
Sevimli Kale'nin kuzey tarafında, orijinal yerleşime ait olduğu tahmin edilen daha<br />
eski sur kalıntıları mevcut. Güney tarafında ise çeşitli boylarda inşa edilmiş dört ayrı<br />
birime ait kalıntılar yer alıyor. Kalenin kuzey tarafındaki kalıntıların büyük ölçüde harap<br />
olduğunu söyleyebiliriz. Sevimli Kale'nin günümüze kadar ulaşabilen kısmı ile kalıntılara<br />
bakıldığında, kalenin üç sağlam, ikisi harap olmak üzere beş bölümden meydana geldiği<br />
görülmektedir.<br />
Sevimli Kale'ye, dört farklı yoldan ulaşabilmek mümkün. Tüm bu yollar, tarihi Urartu<br />
Ordu Yolu olarak bilinen yolların özelliklerini taşıdığını da belirtelim. Ardahan'a<br />
geldiyseniz muhakkak Sevimli Kale'yi de ziyaret etmelisiniz.<br />
13
Şirketimizden Haberler<br />
IV. ULUSAL SPAGETTI KÖPRÜ YARIŞMASI<br />
IV. Ulusal spagetti köprü yarışması UTEST sponsorluğunda Hasan Kalyoncu Üniversitesin'de gerçekleştirildi.<br />
UTEST MASA TENİSİ TURNUVASI<br />
Utest olarak şirket çalışanlarımızın boş vakitlerini değerlendirmek<br />
adına sportif faaliyetlerde bulanabilecekleri ortamlar yaratıp,<br />
motivasyonlarını ve enerjilerini artırıcı eğlenceli organizasyonlar<br />
hazırlamaya devam ediyoruz.<br />
Aktivite alanımıza masa tenisi ve langırt masası ekleyerek<br />
arkadaşlarımızın eğlenceli vakitler geçirmesine katkı sağladık.<br />
Bu yıl ilkini düzenlediğimiz masa tenisi turnuvasına ilgi ve katılım<br />
oldukça yüksek oldu. 40 kişinin katılımıyla 5'er kişilik 8 gruptan oluşan<br />
turnuvamız, grup maçları sonunda elemeli şekilde final maçıyla<br />
tamamlanacak. Genel müdürümüz Tarık Usanmaz'ın turnuva galibini<br />
ödüllendireceği turnuvaya katılan tüm sporcu arkadaşlarımıza<br />
başarılar diliyoruz.<br />
UTEST GELENEKSEL İFTAR YEMEĞİ<br />
Geçtiğimiz yıllarda düzenlediğimiz Geleneksel İftar<br />
Yemeğimiz Utest Yönetimi ve çalışma arkadaşlarımızın<br />
katılımıyla bu yılda güzel bir organizasyonla gerçekleşti.<br />
Geleneksel iftar akşamımız, fasıl müziği eşliğinde, birlik ve<br />
beraberliğin ön planda olduğu samimi ve sıcak bir ortamda<br />
geçti.<br />
Bu vesile ile; hep bir arada, huzur dolu ve sağlıklı nice<br />
bayramlar geçirmek dileğiyle, Ramazan Bayramınız kutlu<br />
olsun.<br />
14
MALZEME TEST CİHAZLARI<br />
İz Çıkarma Cihazı<br />
Ürün Kodu<br />
UTAS-2130 Otomatik İz Çıkarma Cihazı, EN.<br />
UTAS-2134 Yedek İz Çıkarma Uçları (100mm2 ve 500 mm2), UTAS-2130 için.<br />
UTAS-2135 Ayarlanabilir Küp Numune Tutucu Kalıp (69 mm), UTAS-0800 için.<br />
UTAS-2136 Ara Plaka, Metal, UTAS-2130 için.<br />
UTAS-2137 Kalibrasyon Bloğu, UTAS-2130 için.<br />
UTAS-2138 Küp Numunelerini Hazırlama Aparatı, UTAS-2130 için.<br />
UTCM-0926 Küp Kalıp 70,7 mm, BS, çelik, UTCM-0930 ve UTAS-2130 için<br />
220-240V 50-60 Hz, 1 f. Modeller için. UTAS-2130<br />
110-120V 60 Hz, 1 f. Modeller için. UTAS-2130-N<br />
Standartlar<br />
TS EN 12697-20<br />
UTAS-2130 Otomatik İz Çıkarma Cihazı, silindirik bir çivi<br />
kullanılarak kübik bir kalıp içerisinde bitümlü karışımların veya<br />
mastik asfaltın iz çıkarmaya karşı belirli bir sürede göstereceği<br />
direncin belirlenmesinde kullanılır. Deney numunelerinde<br />
kullanılacak maksimum tane çapı 16 mm'yi geçmemelidir.<br />
UTAS-2130 25 N'luk ön yükü ve 525 N'luk tam yükü ölü yük<br />
metoduyla TS EN 12697-20 standardına uygun şekilde numuneye<br />
uygulayabilir.<br />
UTAS-2130 dört kolonlu gövdeden, 25 N ve ilaveten 500 N'luk<br />
kütleleri yükleyebilen yükleme ekipmanından, 25 L su<br />
banyosundan, daldırma tipi ısıtıcıya sahip dijital kontrol<br />
ünitesinden, 50 x 0.01 mm deplasman transdüserinden,<br />
kalibrasyon bloğundan, 100 mm2 ve 500 mm2 olarak<br />
değiştirilebilen iz çıkarma uçlarından, ayarlanabilir 69 mm<br />
numune tutucu kalıptan, ara mesafe plakasından ve ücretsiz<br />
yazılımdan oluşur. Küp kalıp ve küp numune hazırlama aparatı<br />
ayrıca sipariş edilmelidir.<br />
· Paslanmaz çelik<br />
· Sıcaklık kontrolü<br />
· Dijital gösterge<br />
· Ethernet bağlantısı<br />
UTAS-2130 Utest tarafından geliştirilen, otomatik veri<br />
alınması ve kaydedilmesini sağlayan Utest yazılımıyla beraber<br />
kullanıcılara sunulmaktadır. Yazılım sayesinde gerçek zamanlı<br />
test verisi görüntülenebilir ve kaydedilebilir. Sıcaklık takibi<br />
gerçek zamanlı olarak yazılım sayesinde yapılabilir.<br />
Ön Yük<br />
Toplam Deney Yükü<br />
(25 ± 1) N<br />
(525 ± 1) N<br />
100 mm Çapında İz Çivisi (11.3 ± 0,1) mm<br />
500 mm Çapında İz Çivisi (25.2 ± 0,1) mm<br />
Yük uygulaması ve kaldırılması anında<br />
mak ne gövdes ndek esneme<br />
Su Tankı Kapasitesi<br />
Su sıcaklık aralığı<br />
Su sıcaklık kararlılığı<br />
Dijital gösterge çözünürlüğü<br />
Ağırlık (kg)<br />
Boyutlar (mm) (e x d x y)<br />
Dünyanın her yerinde...<br />
Fransanın başkenti Paris'te düzenlenen Intermat 2018 Paris<br />
Uluslararası İnşaat, İnşaat Makineleri ve Altyapı Fuarı bu yılda<br />
beklentileri yükseklere taşıyarak en yeni ürün ve teknolojileri hedef<br />
kitleye gösterme imkanı buldu. Bu da, sektörde yenilikçiliğin büyüme<br />
perspektifini doğrulayacağı yılların geleceğinin habercisi olarak<br />
katılımcı firmalara umutlandırıcı sinyaller verdi.<br />
160 ülkeden 1.400 katılımcı firmanın biraraya geldiği Fransa Paris<br />
fuarında yaklaşık 173.300 ziyaretçiye kapılarını açtı. Uluslararası dev<br />
firmalar ve Utest'inde yer aldığı fuarda yeni teknolojiler ve gelecek<br />
zamanlarda kullanılacak tasarımların vitrine çıktığı başarılı bir fuar<br />
organizasyonu gerçekleşti.<br />
Türkiye'de alanında lider Yapı Malzeleri Test Cihazları üreticisi olan<br />
firmamız; dünya genelinde yapılan tüm fuar ve organizasyonlarda yer<br />
alıp, hem ülkemize hem de markamıza değer katarak dünya markası<br />
olma yolunda ilerlemeye devam ediyor.<br />
Standımıza bekleriz<br />
Come and see our stand<br />
Ekim 03-06 October<br />
İstanbul Kongre Merkezi, İstanbul / TURKEY<br />
2018 yılında katılımcısı olacağımız fuar organizasyonlarında<br />
misafirimiz olmanızdan büyük mutluluk duyarız.<br />
www.utest.com.tr<br />
utestmaterial