15.12.2012 Views

metisiline dirençli stafilokoklarda glikopeptid antibiyotiklere duyarlılık ...

metisiline dirençli stafilokoklarda glikopeptid antibiyotiklere duyarlılık ...

metisiline dirençli stafilokoklarda glikopeptid antibiyotiklere duyarlılık ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

2.1. Stafilokoklar<br />

2.1.1. Tarihçe<br />

4<br />

2. GENEL BİLGİLER<br />

Stafilokokları ilk kez 1878’de Robert Koch tanımlamış, 1880’de Pasteur sıvı<br />

besiyerinde üretmiş ve 1881’de Alexander Ogston, fare ve kobaylar için patojen<br />

olduğunu vurgulamıştır. Rosenbach, 1884’te beyaz renkli kolonileri Staphylococcus<br />

albus, sarı-portakal renkli kolonileri ise S. aureus olarak isimlendirmiştir. Sonradan<br />

stafilokoklar, pek çok alt gruba ayrılmıştır. Ancak, infeksiyon etkeni olarak<br />

çoğunlukla S. aureus izole edildiği için çalışmalar daha çok bu bakteri üzerinde<br />

yoğunlaşmış ve bunun dışanda kalan stafilokok alt grupları genel bir isimlendirmeyle<br />

KNS olarak adlandırılmışlardır. Stafilokoklara karşı 1936 yılından itibaren<br />

sülfonamidler ve 1940’lı yılların başlarından itibaren de penisilinler kullanılmaya<br />

başlanmış, ancak 1944’ten itibaren penisilinazın üretilmesiyle meydana gelen<br />

penisilin direnci gittikçe artarak 1966–67 yıllarında %80’e kadar ulaşmıştır (1). 1961<br />

yılında metisilin kullanılmaya başlanmış ve kısa sürede bu antibiyotiğe de direnç<br />

gelişmiştir. MRSA suşları 1970’li yıllardan beri yaygın olarak tespit edilmeye<br />

başlanmış ve bu bakteriler; penisilinaza <strong>dirençli</strong> (antistafilokoksik) penisilinler olarak<br />

bilinen metisilin, nafsilin, oksasilin gibi ilaçlarla beraber başka ilaç gruplarına da<br />

direnç göstermeye başlamışlardır (2). 1980’li yılların başlarından itibaren<br />

hastanelerde sporadik MRSA suşlarının izolasyonu artmış ve 1982 yılının başından<br />

itibaren hastane infeksiyonu etkeni olan epidemik MRSA suşları ortaya çıkmıştır (3).<br />

Ayrıca, 1980’lerden itibaren KNS’ların da çok önemli nozokomiyal infeksiyonların<br />

etkeni olduğu; sepsis, endokardit ve osteomiyelit gibi değişik tablolar yapabildiği<br />

gösterilmiştir (4). 1956 yılında kullanıma giren vankomisin, ilk yıllarda saf<br />

preperatlarının hazırlanamamış olmasından dolayı bir süre sonra terkedilmiş, ancak<br />

MRSA grubu bakterilerin yaygın hale gelmesiyle tekrar kullanılmaya başlanmış ve<br />

bu infeksiyonların başarıyla tedavi edilmesini sağlamıştır. Ancak stafilokoklar, bu<br />

ilaca karşı da direnç geliştirmeye başlamış ve vankomisine orta derecede <strong>dirençli</strong> ilk<br />

suş 1997’de Japonya’dan bildirilmiş; takip eden yıllarda ABD, Fransa, Kore, Güney<br />

Amerika, Brezilya ve İskoçya gibi pek çok ülkeden azalmış vankomisin duyarlılığını

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!