09.05.2018 Views

KIVILCIM

Yozgat Toki Şehit Mehmet Koçak ilkokulu ve ortaokulunun senelik resmi dergisi

Yozgat Toki Şehit Mehmet Koçak ilkokulu ve ortaokulunun senelik resmi dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>KIVILCIM</strong><br />

TOKİ ŞEHİT MEHMET KOÇAK İLKOKULU - ORTAOKULU DERGİSİ<br />

MAYIS<br />

2018<br />

İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜMÜZ<br />

SAYIN YUSUF YAZICI İLE<br />

RÖPORTAJIMIZ<br />

4006<br />

TÜBİTAK<br />

BİLİM<br />

FUARIMIZ<br />

DERS ANLATAN ÇİZGİ FİLM<br />

“BONİTO VE DOSTLARI”<br />

YENİLİKÇİ<br />

OKUL ANLAYIŞI<br />

GELECEĞİN MESLEKLERİ


İÇİNDEKİLER<br />

Sayın İl Milli Eğitim Müdürümüz<br />

Yusuf YAZICI ile Röportajımız<br />

4<br />

BONİTO VE DOSTLARI<br />

18<br />

İçten Bir Sohbet Havasında Geçen Röportajımızda<br />

Sayın Yusuf YAZICI öğrencilerimizin Sorularını Yanıtladı<br />

Türkçe öğretmenimiz Hüseyin ÇAĞLAR’ın hazırladığı Türkiye’nin<br />

ilk eğitici çizgi filmi Bonito ve Dostlarının maceralarının anlatıldığı<br />

çizgi filmin öyküsünü severek okuyacaksınız<br />

OKUL MÜDÜRÜMÜZ ARİF UYAR<br />

İLE RÖPORTAJIMIZ<br />

12<br />

4006 TÜBİTAK BİLİM FUARIMIZ<br />

40<br />

Sayın Okul Müdürümüz Arfi Uyar ile eğitim üzerine yaptığımız<br />

röportajımızı<br />

İcat çıkarmaya geldik ve bunu başardık, sizler için birbirinden harika<br />

projeler ürettik yaptığımız tüm işleri görmek için sayfa 32’de sizi<br />

bekliyoruz.<br />

BU DERGİ TOKİ ŞEHİT MEHMET KOÇAK İLK VE ORTAOKULUNUN SENELİK RESMİ DERGİSİDİR / DERGİ TÜRKÇE ÖĞRETMENİ HÜSEYİN ÇAĞLAR’IN<br />

PROJESİDİR.DERGİNİN TÜM MİZANPAJI,TASARIMI İLLUSTRALLER VE PHOTOSHOP ÇALIŞMALARI HÜSEYİN ÇAĞLAR’A AİTTİR. DERGİNİN BAZI İÇERİKLERİ<br />

ARAŞTIRILAN KONULAR VE ALINTI YAPILAN YAZILAR YAZIYI HAZIRLAYAN ÖĞRETMENİN SORUMLULUĞUNDADIR. DERGİ ÇALIŞMASI SENELİK OLARAK<br />

YILDA BİR KEZ OLMAK ÜZERE HER SENE YAPILACAKTIR. DERGİYE KATKILARINDAN DOLAYI BAŞTA SAYIN MÜDÜRÜM ARİF UYAR’A SONRASINDA MÜ-<br />

DÜR YARDIMCIMIZ AHMET TAŞDEMİR’E VE EMEĞİ GEÇEN YAZI VE RESİM GÖNDEREREK KATKIDA BULUNAN TÜM ARKADAŞLARIMA TEŞEKKÜR EDERİM


YENİLİKÇİ OKUL ANLAYIŞI<br />

14<br />

Değerli Müdür Yardımcımız Ahmet TAŞDEMİR’in kaleminden eğitimle ilgili<br />

etkileyci bir yazı<br />

BİRGÜN HERKES KODLAYACAK<br />

16<br />

Değerli Bilişim öğretmenimiz H. Atilla ŞİMŞEK sizler için kodlama eğitimini<br />

ve önemini anlatıyor<br />

HAYDİ ÇOCUKLAR OYUNA<br />

24<br />

Oyunların çocuk gelişimde ve eğitimdeki etkisini Değerli Sınıf Öğretmenimiz<br />

Hakan ERTAŞ sizler için kaleme aldı.<br />

ONA OKU DEME SEN DE OKU<br />

26<br />

23 NİSAN NEŞE DOLUYOR İNSAN<br />

36<br />

Değerli Sınıf öğretmenimiz Bekir ÇAKICI’nın yaptığı ödülleri Sayın Vali<br />

Yardımcımız ŞÜkrü ÇAKIR’ın verdiği veliler arası kitap okuma yarışması<br />

hakkında her şey bu sayfada<br />

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında yaptığımız birbirinden<br />

güzel tüm etkinliker için takip eden sayfaya sizi bekliyoruz<br />

GELECEĞİN MESLEKLERİ<br />

28<br />

Değerli Bilişim öğretmenimiz H. Atilla ŞİMŞEK sizler için geleceğin<br />

mesleklerini kaleme aldı.<br />

MONTESSORİ EĞİTİMİ<br />

30<br />

Okul öncesinde Montessori yaklaşımı ve çocuklara etkisini Değerli Öğretmenimiz<br />

Ayşe Aşkın KARACA sizler için araştırdı.<br />

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ<br />

Değerli öğretmenimiz Handan YILMAZ sizler için okul öncesi eğitimin<br />

önemini derledi.<br />

32<br />

AZİZ ŞEHİDİMİZ<br />

Okulumuza adını veren Aziz Şehdimiz Mehmet KOÇAK’ın biyografisi<br />

11<br />

MÜZİK VE RESİM SINIFIMIZ<br />

34<br />

Değerli öğretmenlerimiz Erdi ÇAVDAR,İbrahim YALÇIN,Alper ÖZTÜRK,Bekir<br />

ÇAKICI ve Selçuk ŞENCAN’ın hazırladığı müzik ve resim sınıfımız.<br />

FARKINDALIK OLUŞTURMAK 46<br />

Değerli öğretmenimiz Selçuk ŞENCAN’ın yazısı<br />

EĞİTİM ÜZERİNE<br />

48<br />

YAYIN KURULU<br />

DERGİ SAHİBİ / OKUL MÜDÜRÜ ARİF UYAR<br />

YAZI İNCELEME KURULU: HÜSEYİN ÇAĞLAR, MELEK AKSOY,-<br />

YAKUP YAYLAGÜL<br />

DERGİ MİZANPAJ TASARIM VE PROJE SORUMLUSU:<br />

HÜSEYİN ÇAĞLAR<br />

Değerli Müdür Yardımcımız Yakup YAYLAGÜL’ün kaleminden eğitim üzerine<br />

güzel bir yazı.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

“Toki Şehit Mehmet Koçak Ortaokulu<br />

öğrencilerine,yoğun programına<br />

rağmen vakit ayıran<br />

İl Milli Eğitim Müdürümüz<br />

Sayın Yusuf YAZICI’ya<br />

Teşekkür Ederiz.“<br />

Bizi makamında ağırlayan İl Milli Eğitim<br />

Müdürümüz Sayın Yusuf YAZICI


5<br />

Hazırlayanlar:<br />

Türkçe Öğrt/<br />

Hüseyin ÇAĞLAR<br />

6/A sınıfı öğrencisi<br />

Cem Baki YILDIZ<br />

6/B sınıfı öğrencileri<br />

Eylül Bircan YILMAZ<br />

Zehra DOĞAN<br />

Sayın İl Milli Eğitim Müdürümüz<br />

YUSUF YAZICI İle Röportajımız<br />

İçten Bir Sohbet Havasında Geçen Röportajımızda<br />

Sayın Yusuf YAZICI Öğrencilerimizin Sorularını Yanıtladı<br />

Sayın Müdürüm bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?<br />

İsmim Yusuf Yazıcı, 1966 doğumluyum. Çocukluğum<br />

Yozgat Sorgun İki kara Köyü’nde geçti, ilkokulu ve ortaokulu Sorgun’da<br />

okudum. Gazi Üniversitesi’nde sınıf öğretmenliği bölümünü<br />

bitirdim, akabinde de Anadolu Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği<br />

bölümüne bitirdim.1988’de mezun olduktan üç ay sonra öğretmenliğe<br />

başladım. Otuz senedir eğitimin içerisinde hizmet etmekteyim,<br />

on yedi senesi yönetici olarak geri kalanında öğretmen olarak<br />

çalıştım.<br />

Eğitim yöneticiliğinin her kademesinde görev aldım İl Milli<br />

Eğitim Müdürlüğüne kadar okul müdürlüğü, okul müdür yardımcılığı<br />

yaptım. 2001 yılında Alaca’ya şube müdürü olarak atandım,<br />

sonra tekrar Sorgun’a geçtim. Sorgun’da on yıl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü<br />

yaptım. 16 Haziran 2014’de Çankırı Milli Eğitim Müdürü<br />

olarak görev yaptım. 25 Ekim 2017 Tarihinde Yozgat İl Milli Eğitim<br />

Müdürü olarak görev aldım.<br />

Eğitimci olmaya nasıl karar verdiniz ?<br />

Eğitimci olmaya öğretmenlerimi sevdiğim için öğretmenliğe<br />

içten içe bir sevgiyle bakıyordum. Kısmetmiş üniversitede<br />

öğretmenliği kazandım, severek de okudum, mesleğimi de çok severek<br />

yapıyorum. bundan sonra da o şekilde devam ettireceğim.<br />

Eğitim alanında olmazsa olmazınız nedir?<br />

Evet, sorunun en zor kısmı eğitim alanında olmazsa olmazım<br />

eğitimdir. Yani bunu şöyle açıklayabilirim: Eğitim ve öğretim<br />

iç içe birbiriyle birleşik bir kavramdır. Bunlar içerisinde Salt bilgi olduğu<br />

zaman insanlara sıkıntı da verebilir. O nedenle bilgiyi kullanma<br />

noktasında insanlara etik değerlerle, temel değerlerle donatmazsanız<br />

o zaman verdiğiniz çabanın ve gayretin bir ayağı güdük kalır.<br />

İnsanın kendisi ve çevresi açısından sıkıntılara neden olur. Bu sebeple<br />

İnsanın hayatı boyunca kesinlikle eğitimi, yani fıtratına uygun<br />

davranış gösterme sürecini içselleştirerek yaşaması gerekir. Benim<br />

eğitimde olmazsa olmazım budur.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Yozgat ilinde eğitime yönelik projeleriniz nelerdir?<br />

Öncelikle eğitim faaliyetleri bir bütün<br />

olarak zaten kendisi bir projedir, yani belli<br />

bir strateji içerisinde yürütülmesi gerekir. Yozgat’a<br />

yönelik olarak da lokal bazda elbette önce<br />

bir durumun tespitini yapılması, akabinde de bu<br />

tespit edilen durumlarla ilgili çalışmanın yapılması<br />

elzem bir husustur. Bu noktada yapı ile ilgili<br />

çalışmalarımız içerisinde öncelikle Milli Eğitim<br />

Bakanlığımızın konsepti gereği hem eğitim öğretim<br />

faaliyetlerini daha sağlıklı yürütülmesi için ikili<br />

eğitime son verilerek tekli eğitime geçilmesidir.<br />

Yapı boyutu ile ilgili öncelikle yapmamız gereken<br />

budur.<br />

İkincisi okul ortamlarının daha da iyileştirilerek,<br />

siz öğrencilerimizin yeteneklerini<br />

belirlemek ve okulları öğrencilerin yeteneklerini<br />

daha rahat sergileyebilecekleri ortamlara dönüştürmek.<br />

Üçüncüsü biliyorsunuz ortaöğretim<br />

öğrencilerimizin bir kısmı pansiyonlarda kalıyor.<br />

Bu pansiyonların da bir ev ortamına dönüştürülmesi<br />

kapsamında “Yurdum evim benim” projesi<br />

yürütüyoruz. Hem donatım hem estetik açıdan<br />

bütün yurtların ev ortamına dönüştürülmesi için<br />

bir çabamız var. İnşallah, bunun da son aşamasına<br />

geldik. Yine Pansiyonlarımızın hepsine öğrencilerimizi<br />

rahatlıkla erişebileceği kütüphane kurul-<br />

“Öğrencileri çok sevdiğini söyleyen İl Milli<br />

Eğitim Müdürümüz Sayın Yusuf YAZICI<br />

öğrencilerimizi çeşitli hediyelerle sevindirdi.”


7<br />

ması,aynı şekilde internet erişimlerinin sağlanması, bu kapsamda<br />

taşımalı öğrencilerimizin okullarımızda kendi araştırma ödevlerini<br />

rahatlıkla yapabilmeleri için taşıma merkezlerinde hem kitap temin<br />

etme hem okuma alışkanlığını geliştirme hem de internet erişimini<br />

kolaylaştırma donatımının sağlanmasına yönelik çalışmalarımız<br />

var.<br />

Akademik başarı ile ilgili her öğrencimizin yaratılıştan<br />

getirdiği baskın bir yeteneği olduğu varsayılmaktadır. O nedenle<br />

okullarımızda sadece ders dinleme, ders faaliyetlerin yapıldığı bir<br />

mekan olmaktan çıkıp bu baskın yeteneklerini tespit edilip öğrenilebilecek<br />

her birinin sosyal ve kültürel sportif alana yönlendirerek<br />

tüm öğrencilerimizin okulda kendini ortaya koyabilecekleri alanlara<br />

dönüştürmeye yönelik projelerimiz var.<br />

Kapsamlı öğrencilerimizin yeteneklerinin tespit edilerek yeteneklerine<br />

göre çeşitli gruplar oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız var,<br />

Ekip çalışmalarının ön plana çıkarılması ile ilgili çalışmalarımız var.<br />

Bir de her öğrencinin farklı bir öğrenme stili var bazıları<br />

dokunarak öğreniyor, bazıları işiterek bazıları da görerek öğreniyor.<br />

Bu nedenle Biz 2005 yılından itibaren bakanlık olarak yapılandırmacı<br />

eğitim sistemine geçtik. Şu anda da öyle bir müfredat programı<br />

uygulanıyor. Çoklu zekâ kuramından hareketle çoklu zekânın<br />

özünde dediğim gibi bireysel farklılıkları oluşturuyor. Onun için de<br />

sınıf ortamlarının bu bireysel farklılıklar gözetilerek donatılması<br />

önemli bir husus. Derslerin de aynı şekilde yapılan bu tespitler<br />

doğrultusunda işlenmesi ile ilgili çalışmalarımız var.<br />

Bir de her okulumuzun sorun analizi çıkarıyoruz. Bu anlamda<br />

velilerimizin okuldan beklentileri ile ilgili tespitlerimiz yaptık<br />

ve velilerimizi o tespitler doğrultusunda eğitiyoruz. Onların okul ile<br />

daha fazla ilişki kurmaları ve iletişim içerisinde olması için gayret<br />

sarf ediyoruz. Proje kapsamında mesleki teknik eğitim ile ilgili ilimizde<br />

nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere bütün KOBİ’lerle,<br />

fabrikalarla birebir görüşerek önümüzdeki beş yıl içerisinde ilimizin<br />

istihdamı için gerekli alan ve dalları onlarla birlikte tespit etmeye<br />

çalışıyoruz. Mesleki eğitim çalıştayını tüm paydaşlarla yaparak kullanılacak<br />

bölümleri de ona göre dizayn etmeyi düşünüyoruz.<br />

Akademik başarı ile ilgili de tüm okullarımızın, hem ortaöğretime<br />

geçiş ile ilgili hem de üniversite her 2 basamak sınavı ile<br />

ilgili son 4 yıllık dokümanını çıkarttık ve her okulumuzun her dersten<br />

hem Türkiye ile karşılaştırması hem de diğer okullar ile mukayesesi<br />

ilçemizin, ilçelerle -Merkez ilçelerde dahil- karşılaştırılması ve<br />

bununla ilgili sorun tespiti üzerinde çalıştık ve önümüzdeki yıllarda<br />

her okulumuza 4 yıllık bir eylem planı hazırlattırıyoruz. Şu an bunun<br />

çerçevesini tamamlamak üzereyiz ve öğrencilerimizin tüm akademik<br />

başarısını adım adım izlemesini yapacağız. Bu anlamda bakanlığımızın<br />

desteğiyle Yozgat’ta ölçme değerlendirme birimi kurduk<br />

ve il genelinde inşallah ilkini 5 sınıflar olmak üzere uygulayacağız.<br />

Öğrencilerimizi tek tek kendi makam koltuğuna oturmasını isteyen<br />

Sayın İl Milli Eğitim Müdürümüz çocukları çok sevdiğini ve makamını<br />

ziyaret eden her öğrenciye bunu yaptığını ve bunun kendisinin bir<br />

adeti olduğunu, söyledi.<br />

“Eğer bir taş olmak istiyorsanız<br />

en azından biri yakut olmak,<br />

Bir kuş olmak istiyorsanız beyaz<br />

bir güvercin olmak,<br />

Bir gül olmak istiyorsanız<br />

dikensiz bir gül olmak,<br />

Gerçek bir insan olmak<br />

istiyorsanız eğer hayatınızı<br />

fıtratınızın güzel tarafı ile yaşayıp<br />

çevrenize ve kendinize faydalı<br />

insanlar olmanızı dilerim<br />

beklentim budur.”


<strong>KIVILCIM</strong><br />

İlimiz ölçeğinde her öğrencimizi akademik<br />

başarısını adım adım izleyeceğiz.<br />

İzleme sadece kendi başına bir anlamda ifade<br />

etmiyor sonuçları değerlendirerek eksiklerimizi<br />

tespit edeceğiz öğrencilerimizin eksik kaldığı<br />

kısımları kazanımlarla telafi etmek için destekleme<br />

ve yetiştirme kurslarına göndererek birlikte<br />

çözmeye çalışacağız.<br />

Öğretmenlerimizin akademik açıdan<br />

gelişmesi noktasında da sürekli toplam kalitedeki<br />

gelişim ilkesinden hareketle onların görüş ve<br />

önerilerini aldık ilimiz eğitimine verecekleri katkı<br />

ile beraber Milli Eğitim Müdürlüğüne yönelik<br />

görüş ve önerilerini elektronik ortamda açık uçlu<br />

sorularla aldık ve değerlendirdik.<br />

İnşallah bir bütün olarak yönetiminde<br />

bu anlamda herkesin aynı noktaya odaklanması<br />

aynı hedefe odaklanması ve eğitimi gündemine<br />

alması noktasında bir gayret sarf ediyoruz, bunu<br />

yaparken de değerli yöneticilerimiz, öğretmenlerimiz,<br />

tüm paydaşlarımız ile birlikte yapıyoruz.<br />

Asıl olan onlar işi biz organize ediyoruz, onlar işin<br />

mutlak kısmında asli görevli olarak gayret gösteriyorlar.<br />

Bu anlamda tüm eğitim camiasına<br />

teşekkür ediyorum.<br />

Göreve başladığınız tarihten bu yana eğitimde<br />

neler değişti?<br />

Bu konu hakkında sadece şunu söyleyebilirim<br />

tüm öğretmen arkadaşlara ve okul müdürlerine<br />

bize yönelik bir anket düzenledik. -Biraz önce sizlere<br />

bahsetmiş olduğum anket- bunun da geri<br />

bildirimlerini aldığımızda iyi bir imaj oluşturacağız.<br />

Öğretmen arkadaşlarımızın moral ve motivasyonunu<br />

bu anlamda yükseldiğini gözlemledik.<br />

Tabii ki bu benim için mutluluk verici bir şey.<br />

İnşallah bu karşılıklı etkileşim ve eşgüdüm süreci<br />

devam edecek, devam ettirmeyi de düşünüyorum.<br />

Onun haricindeki değerlendirmeleri daha<br />

çok sizlerin gözlemlemesi lazım. İşte halkımızın,<br />

vatandaşlarımızın eğitim camiasının gözlemlemesi<br />

lazım. Yapısal olarak bizden önce de çok<br />

değişiklikler olmuş büyük yatırımlar yapılmış.<br />

Ben emeği geçen herkese, benden önce görev<br />

yapan herkese de teşekkür ediyorum.<br />

Biz mevcut üzerinden bir çalışma sistemi oluşturuyoruz.<br />

inşallah ilimiz için hayırlı olur diye<br />

düşünüyorum.<br />

Yozgat’ta İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapmak<br />

nasıl bir duygu ?<br />

Önce şunu söyleyeyim eğitim camiası<br />

içerisinde görev yapmak muhteşem. Yani hangi<br />

kademede olursa olsun ister Milli Eğitim Müdürü<br />

olsun, ister hizmetli olsun, ister öğretmen olsun.<br />

Tabii ki insanın kendi doğduğu büyüdüğü<br />

havasını teneffüs ettiği, acı ve tatlı anılarını<br />

olduğu, ecdadının mezarının olduğu yerde hizmet<br />

etmesi ayrıca muhteşem bir duygu. Bu şekilde<br />

ifade edebilirim.


9<br />

Yozgat’ta en büyük eğitim-öğretim sorunu nedir?<br />

Yozgat’ta eğitim öğretim ile ilgili büyük bir sorunumuz yok. Gerek<br />

yapısal olarak, gerek donanımsal olarak, gerek huzur güven güven açısından,<br />

şehrimiz açısından ben bir sorun görmüyorum. Velhasıl en güvenli illerimizden<br />

bir tanesi de ilimizdir. Bunların öğretmenimize yansıyan olumlu boyutu var,<br />

öğrencilerimize yansıyan boyutu var. Bu anlamda Yozgat’ta önemli bir sorun<br />

olduğunu düşünmüyorum. Eğitimin iç dinamikleri zaten bir sorun çözme mekanizması<br />

yani o nedenle demin bahsettiğim bir ilimizin sorun analizini ortaya<br />

çıkarttık. Bunları tüm eğitim camiası ile birlikte adım adım İnşallah çözeceğiz.<br />

Sosyal bilimlerde sıfır hata diye bir şey yok insanın olduğu yerde<br />

mutlaka az da olsa hata payı olacaktır. Eğitimciler olarak da bizim görevimiz<br />

de bu sorunları en aza indirmektir. O nedenle bu ortamı sağladıkları için ben<br />

tüm Yozgat halkına, eğitim camiasına, velilerimize teşekkür ediyorum.<br />

Okullarımızın şu anda en büyük sorunu nedir?<br />

Sayın İl Milli Eğitim Müdürümüz<br />

Yusuf YAZICI Yozgat İlinde<br />

gerçekleştireceği projeleri bize anlattı.<br />

İlimizde İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapmanın<br />

avantajları ve dezavantajları nelerdir?<br />

İkili eğitim yapan okullarımız var az da olsa bu bir sorundur.Sabahleyin<br />

çok erken saatte öğrencilerin hazırlanıp okula gitmesi, teneffüs sürelerinin<br />

kısa olması, çocukların ara dinlenmelerinin az olması hem oyun hem de bireysel<br />

etkinlikler noktasında sıkıntı çekmesi bir sorundur ama problem büyük<br />

boyutta değil.<br />

Çok az bir okulumuz kaldı. inşallah yeni yatırımlarla da bitmek üzere<br />

olan bu ikili eğitim sorunu çözülmüş olacak.<br />

Bu sorunu çözmek için projeleriniz ve girişimlerimiz var mı?<br />

Tabii ki şöyle şu an devam eden inşaatlarımız var. İnşallah önümüzdeki<br />

yıl da eğitim öğretime açılacak olanlar var. Bunlar tamamlandığında<br />

bakanlığımızın öngördüğü şekilde 2019 yılında tamamen tekli eğitime geçilme<br />

noktasında çalışmalar devam edecektir.<br />

Öğretmenlik ile ilgili bir anınız var mı ?<br />

Avantajı şöyle ilimizin sosyolojik dokusunu,<br />

ondan sonra kültürel yapısını, bu anlamda ortak iletişim<br />

noktalarını bilme açısından elbette çok büyük<br />

avantajı var. Onun haricinde dezavantaj olarak diyemem<br />

ama bazen meşguliyet noktasında insanların<br />

size rahat ulaşabildiği bir ortam olduğu için meşguliyetiniz<br />

biraz daha fazla olabiliyor. Ben de bundan<br />

mutluluk duyuyorum yani İnsanlar umduğu kapıyı<br />

çalarlar, biz de bu kapıyı asla kimseye kimsenin yüzüne<br />

kapatmamak için gayret gösteriyoruz yani bundan<br />

dolayı hiçbir zaman için dezavantaj olarak görmedim.<br />

Bilakis bizim için bir hayır dua olursa işimizin haricinde<br />

uğraştığımız birtakım hususlarla ilgili, o da bizim<br />

için bir mutluluk kaynağıdır<br />

Öğretmenlik çok duygusal bir meslek. Yani öğrencilerin sizle kurmuş<br />

olduğu diyalog iletişim ne kadar yoğun olursa duygusallığı da o kadar artıyor.<br />

Ben öğretmenliğim zamanında iki ay yaz tatilinde ayrı kaldığım birçok öğrencimin<br />

boynuma sarılıp “Öğretmenim sizi çok özledim diyerek ağladığını biliyorum,<br />

çok müthiş bir şeydir. Anne babasını özlemiş gibi özlüyor çocuklar.<br />

Unutamadım iki tane anım var. Beş yıl okutup mezun ettiğim,<br />

Mustafa TEKGÜL isimli bir öğrencimin aniden şehit olduğu haberini aldım.<br />

Sorgun’da bir lisemize onun ismini verdik, yine aynı şekilde öğretmenliğe<br />

başladığım ilk yıllarda ev arkadaşım merhum Durmuş GÜÇLÜ ‘nün şehit edildiği<br />

haberini aldım. Bunlar tabii ki çok farklı hisler aklıma gelen ve beni çok<br />

etkileyen iki tane anıyı bu şekilde söyleyebilirim.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Okulumuzda yapılacak olan Tübitak Bilim Fuarına gelmeyi<br />

düşünüyor musunuz?<br />

Tübitak 4006 bilim fuarları çok özellikli bir proje süreci<br />

gerektiriyor ve geldiğimde birebir ilgilendiğim bir husus tüm eğitim<br />

camiasından Allah razı olsun Teşekkür ediyorum. Geçen seneye<br />

oranla müracaat eden proje oranı %100 artmış şu an yüz on okulumuzun<br />

projesi kabul edildi ve sergi yapacak. İnşallah ben de sizin<br />

serginize geleceğim.<br />

.“Eğer bir taş olmak istiyorsanız en azından biri yakut olmak<br />

Bir kuş olmak istiyorsanız beyaz bir güvercin olmak<br />

Bir gül olmak istiyorsanız dikensiz bir gül olmak<br />

Gerçek bir insan olmak istiyorsanız eğer hayatınızı fıtratınızın güzel<br />

tarafı ile yaşayıp Çevrenizde kendinize faydalı insanlar olmanızı<br />

dilerim, beklentim budur.”<br />

Sayın Müdürüm bize değerli vaktinizi ayırıp sorularımızı cevapladığınız<br />

için teşekkür ederim.<br />

İl Milli Eğitim Müdürü olarak Toki Şehit Mehmet Koçak<br />

Ortaokul öğrencilerine neler tavsiye edersiniz?<br />

Ben teşekkür ederim Estağfurullah.<br />

Öğrencilerimizi ben çok seviyorum, onların masumiyetine inanıyorum.<br />

Eğer öğrencilerde olumsuz bir davranış varsa bize göre biz<br />

yetişkinlerden öğrendiğini düşünüyorum. Bu nedenle öğrencilerimizin<br />

Kendilerine çok güzel bir hedef belirleyip, kendi yetenekleri<br />

doğrultusunda kendilerini keşfetmelerini istiyorum.


11<br />

ŞEHİT MEHMET KOÇAK<br />

11 Haziran 1976 yılında<br />

Yozgat’ta dünyaya gelen<br />

Mehmet KOÇAK Yozgat<br />

ili Gevrek köyü nüfusuna<br />

kayıtlıdır. Sırasıyla;<br />

Süleyman Sırrı İçöz<br />

İlkokulu, Atatürk Ortaokulu<br />

ve Endüstri Meslek<br />

Lisesini bitirmiştir.1998<br />

yılında yapmış olduğu<br />

evliliğinden bir kız bir erkek<br />

evladı vardır. Türk Silahlı<br />

Kuvvetleri bünyesinde<br />

Gaziantep’ te 3 yıl, Çatak/<br />

Van’ da 4 yıl, Antalya’ da<br />

8 yıl, Kangal/Sivas’ ta 3 yıl<br />

olmak üzere Jandarma<br />

Uzman Çavuş olarak<br />

görev yapmıştır.<br />

Son görev yeri olan<br />

Diyarbakır ili Lice ilçesinde 25<br />

Temmuz 2015 tarihinde<br />

askeri aracın geçişi<br />

sırasında bomba yüklü<br />

aracın patlatılması sonucu<br />

şehit olmuştur.39 yaşındaki<br />

Şehit Jandarma Uzman<br />

Çavuş Mehmet KOÇAK<br />

memleketi Yozgat Şehitliğinde<br />

defnedilmiştir.<br />

Şehidimizin ismini yaşatılması<br />

için 2016-2017 Eğitim<br />

Öğretim yılında açılan<br />

okulumuza Şehit Mehmet<br />

Koçak<br />

İlkokulu ve Şehit Mehmet<br />

Koçak Ortaokulu adı verilmiştir.<br />

Allah şehadetini kabul eylesin…


<strong>KIVILCIM</strong><br />

OKUL<br />

MÜDÜRÜMÜZ<br />

ARİF UYAR İLE<br />

RÖPORTAJIMIZ<br />

“Uzun yıllar görev almış<br />

okul müdürümüz Arif UYAR’ın<br />

okulumuz hakkında düşünceleri ve<br />

projeleri ile ilgili röpotajı “<br />

Sayın Müdürüm bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız ?<br />

1994 yılında Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi<br />

Sınıf Öğretmeni bölümünden mezun oldum Sırasıyla; Kars Digor<br />

Şatıroğlu İlköğretim Okulu , Yozgat Merkez Kırıkalifakılı İlköğretim<br />

Okulu, Yerköy Cengiz Topel İlköğretim Okulu, Yerköy Öğretmen Evi,<br />

Yerköy Halk Eğitim Merkezinde idareci ve öğretmen olarak görev<br />

yaptım. Musabeyli Şehit Mustafa Uğur İlkokulu-Ortaokulu Müdürlüğünü<br />

yürütmekte iken 15/09/2017 tarihinde okulumuza Müdür<br />

olarak görevlendirildim<br />

Kaç yıldan beri görev yapıyorsunuz ?<br />

24 yıldır eğitim görevimi sürdürmekteyim.<br />

Öğretmen olmaya nasıl karar verdiniz?<br />

Lisede edebiyat dersinde kompozisyon olarak bize “ ileride<br />

yapmak istediğiniz meslek nedir?” diye sorulmuştu. Kompozisyonda<br />

iki meslek yazmıştım bunlardan biri polis olmaktı biri de<br />

öğretmenlikti. Aynı sene polis okulunu kazandım ve ardından iki ay<br />

sonra üniversite sınav sonucunda Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim<br />

fakültesini kazandığımı öğrendim, Benim için o an öğretmenlik her<br />

şeyden daha üstün geldi.Öğretmen olmaya böyle karar verdim<br />

Bu mesleği yapmasaydınız, hangi işi yapmak isterdiniz?<br />

Daha öncede belirttiğim gibi polis olmak ikinci tercihimdi<br />

Sizce bir okul müdürü nasıl davranmalıdır?<br />

Bana göre okul müdürü yenilikçi, çağdaş ve insan ilişkilerinde uzmanlaşmış,<br />

kendini çağın gerekliliklerine göre geliştiren biri olmalı.


13<br />

Müdür olmaktan ziyade idareci olmak daha önemli. Kurum<br />

kültürüne uygun şekilde sorunları çözen, yeni projeler üreten,<br />

öğretmenlere karşı adil bir yaklaşım sergileyen her şeyden önce<br />

insana değer veren bir tavra sahip olması gerektiğini düşünüyorum.<br />

Okulumuzun en beğendiğiniz yönü nedir ?<br />

Okulumuzun en beğendiğim yönü, kadromuzun genç dinamik<br />

ve çalışmaya istekli bir öğretmenlerden oluşması. Öğrencileri<br />

benimsemiş, onların her sorunu için uğraşan gerçekten kurum<br />

kültürüne sahip, okulun adını iyi yönde duyurmak için idarecisinden<br />

öğretmenine kadar çalışkan bir kadroyla birlikte çalışıyor<br />

olmak bana gurur veriyor.<br />

Okulumuzda gerçekleştirmek istediğiniz yenilikler<br />

hakkında bizi kısaca bilgilendirir misiniz ?<br />

Okulumuzun yeni bir okul olmasından kaynaklanan fiziki<br />

yönde pek çok eksiği bulunmakta. Okulumuzda gerçekleştirmek<br />

istediklerim özel günler için ihtiyacımıza cevap verecek etkinliklerimizi<br />

gerçekleştireceğimiz bir salon oluşturma. Satranç sınıfını,<br />

müzik sınıfını ve görsel sanatlar sınıfını geliştirip eksiklerinin<br />

tamamlamaktır.<br />

Akademik yönden ise gerçekleştirmek istediğim en<br />

önemli proje ise Yozgat’ta başarılı, çevresine göre tercih edilen,<br />

yenilikçi çağdaş bir kurum olmak, gerçekleştirmek istediğim<br />

Bir okulda olmazsa olmaz dediğiniz şeyler nelerdir?<br />

Öncelikle saygı ve disiplin çünkü eğitimin özrü olmaz.<br />

Disiplinin olmadığı yerde ise eğitimden söz edilemez. Öncelikle<br />

öğrencilerin öğretmene saygılı ve disiplinli olması gerektiğine<br />

inanıyorum. Bu disiplin anlayışı katı, sert, kuralcı bir disiplin değil;<br />

çağın gerekliliklerine göre şekillenmiş, kurum kültürüne uygun<br />

bir şekilde öğrencilerin özgürce kendilerini ifade edebilmelerini<br />

sağlayan, sosyalliği destekleyen, onları topluma kazandırırken örf<br />

adet ve ananelere uygun, öğretmenin saygıdeğer; bilimin,bilginin<br />

ise saygı ve sevgiyle kazanılacağını öğreten bir disiplin anlayışı<br />

olmazsa olmazıdır.<br />

Öğrencilere vermek istediğiniz tavsiyeler nelerdir?<br />

Bilimin önderliğinde araştıran, sorgulayan kendi idealleri<br />

doğrultusunda sonuna kadar azimli bir şekilde çalışan vatana millete<br />

hayırlı birer vatandaş olmaları. Zaten amacımız böyle nesiller<br />

yetiştirmek.<br />

Velilerden beklentileriniz nedir ?<br />

Öncelikle eğitimin önemli bir ayağını veliler oluşturuyor<br />

velilerin bunu asla unutmamaları gerekiyor. Bu doğrultuda öğret<br />

menlere güvenmeleri onlara karşı anlayışlı, önyargısız ve gerçekten<br />

hoşgörülü yaklaşmalarını bekliyoruz. Bunun yanısıra çocuklarsadece<br />

onların çocukları değil okulda bizim çocuklarımız oluyor. Bir<br />

öğretmen hakkında yada idareci hakkında önyargılı olmadan önce<br />

sorun hakkında önce öğretmeni yada idarecileri dinlemeleri gerektiğini<br />

unutmamalarını bekliyoruz. Bir insana veya çocuğa bırakılacak<br />

en kıymetli miras iyi bir eğitimdir.Atasözünde söylendiği gibi<br />

bir yıl sonrasını düşünüyorsanekin ek,on yıl sonrasını düşünüyorsan<br />

ağaç dik,yüzyıl sonrasını düşünüyorsan insanını eğit.Ülkemizin<br />

geleceği,bulunduğu coğrafyadaki liderliği ancak eğitimli nesiller<br />

sayesinde gerçekleşeceğini unutmamamız gerekemektedir.<br />

Çocuklar ilk eğitimi saygı ve sevgiyi ailede öğrenirler bu bakımdan<br />

çocuklarının eğitiminde kendilerinin de sorumlu olduklarını unutmamalarını<br />

rica ediyorum.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

YENİLİKÇİ<br />

OKUL<br />

ANLAYIŞI<br />

HAZIRLAYAN:<br />

Mdr. Yrd/Ahmet TAŞDEMİR<br />

“Toki Şehit Mehmet Koçak<br />

İlkokulu Müdür Yardımcısı<br />

Ahmet Taşdemir’in<br />

Kaleminden...”<br />

TOKİ Şehit Mehmet Koçak İlkokulu ve<br />

Ortaokulu olarak ;<br />

Amacımız Günceli Yakalayabilmek<br />

Bilim, teknoloji ve çevre her geçen gün değişmektedir.<br />

Bu değişim hem insanları hem de toplumları değişmeye ve yenileşmeye<br />

zorlamaktadır. Her sistemde olduğu gibi eğitim sisteminde<br />

de yeniliklere ihtiyaç vardır. Toplumun tüm kesimleri eğitim<br />

kurumlarının tezgâhından geçmektedir. Eğitim ile yapılan etki tüm<br />

toplumda bir değişime yol açmaktadır.<br />

Yenilikçi okullar; öğretmenler, müdür yardımcıları, müdürler<br />

ve diğer eğitim işbirlikçileri ile birlikte çağın eğitim yeniliklerini<br />

araştıran ve kendini güncelleyebilenlerdir. Günceli yakalayan, yaratıcı<br />

fikirler üreten, kendine güvenen, çevresiyle iyi ilişkiler kuran, teknolojiyi<br />

kullanan ve takip eden, toplumun değerleri ile iç içe yaşayan<br />

eğitim kurumları başarıyı yakalayacaktır.<br />

Yenilikçi okul anlayışını takip etmeye gayret gösterirken, yeni öğretim<br />

yöntem ve tekniklerini uygulayan, kendini geliştiren, öğrenmeye<br />

açık öğretmen kadromuzla bilimsel ve teknolojik gelişmeler<br />

ışığında eğitim öğretim çalışmalarımıza devam etmekteyiz.<br />

Kurumsal kapasitenin geliştirilmesi yönünde; Fen Laboratuvarı,<br />

Bilgisayar Laboratuvarı, Müzik Sınıfı, Görsel Sanatlar Atölyesi<br />

ve Zekâ Oyunları derslikleri ile öğrencilerin tam bir odaklanma<br />

ile öğretim yapacakları ortamlar oluşturduk. Ayrıca okulumuzu geliştirme<br />

ve güzelleştirme çalışmaları kapsamında projesi kurulum<br />

aşamasında olan Z-Kütüphane ile bir sosyal ve kültürel alana daha<br />

kavuşmuş olacağız. Eğitim öğretime erişim alanında öğrencilerimiz<br />

çağın standartlarına uygun koşullara kavuşacaktır.<br />

• Öğretim Yöntem Teknikleri<br />

• Bilimsel ve Teknolojik Faaliyetler<br />

• Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi<br />

• Eğitim Öğretime Erişim ve<br />

• Yönlendirme<br />

• Olumlu Tutum ve Davranışların<br />

• Geliştirilmesi


15<br />

TOKİ Şehit Mehmet Koçak İlkokulu ve Ortaokulu olarak ;<br />

• Öğretim Yöntem Teknikleri<br />

• Bilimsel ve Teknolojik Faaliyetler<br />

• Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi<br />

• Eğitim Öğretime Erişim ve Yönlendirme<br />

• Olumlu Tutum ve Davranışların Geliştirilmesi<br />

alanlarının her birinde yenilikçi okul anlayışını takip eden ve imkanları<br />

zorlayarak her bir alanda Yozgat’ın lider okulu olma yolunda<br />

emin adımlarla ilerlemekteyiz. En büyük destekçimiz öğrencilerimizin<br />

gözündeki ışık ve umuttur. Onların gözleri umutla ışıldadıkça<br />

bizler yorulmadan, usanmadan çalışmaya devam edeceğiz.<br />

"Günceli yakalayan, yaratıcı fikirler<br />

üreten, kendine güvenen, çevresiyle<br />

iyi ilişkiler kuran, teknolojiyi kullanan<br />

ve takip eden, toplumun değerleri ile<br />

iç içe yaşayan eğitim kurumları başarıyı<br />

yakalayacaktır."<br />

Tabii tüm bunlar esas amacımıza ulaşmakta biz eğitimcilere<br />

destek veren birer araç olacaktır. Amacımız; ahlaki ve insani<br />

değerleriyle topluma ışık saçan, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı,<br />

vatanını, bayrağını, milletini seven, koruyan ve yücelten, olumlu tutum<br />

ve davranış geliştiren, kendi kararlarını verebilen özgür bireyler<br />

yetiştirmek olacaktır. Değerlerinden yoksun bireyler öğretim seviyeleri<br />

ne olursa olsun bir hiç olmaktan ileri gidemeyecektir.<br />

Kasım 2016’da öğrenci kabulüne başladığımız ilk andan<br />

itibaren vizyon ve misyonumuzu yenilikçi okul anlayışına göre belirledik.<br />

Dolu dolu eğitim öğretim dönemlerini beraber geçirdik. Çok<br />

şey öğrendik. Bir çok faaliyeti beraber düzenledik, beraber eğlendik,<br />

beraber duygulandık. Her gün bir önceki günden daha ileri gittik.<br />

Daha güzel günleri de inşallah hep beraber göreceğiz.<br />

Sevgi ve saygılarımla…<br />

Çok yakında okulumuzda Z kütüphane açılacaktır.<br />

Görsel sadece temsilidir<br />

Okulumuzun Bilgisayar ve<br />

Bilişim Sınıfı


<strong>KIVILCIM</strong><br />

BİR GÜN HERKES<br />

KODLAYACAK<br />

BİLİŞİM ÖĞRETMENİ<br />

H.ATİLLA ŞİMŞEK<br />

“TOKİ ŞEHİT MEHMET KOÇAK ORTAOKULU BİLİŞİM<br />

ÖĞRETMENİ H. ATİLLA ŞİMŞEK’İN KALEMİNDEN KODLAMA<br />

EĞİTİMİ HAKKINDA ”<br />

Kodlama eğitimi ile ilgili 5 şey<br />

- Kodlama eğitimine<br />

ilkokulun ilk yıllarından<br />

itibaren her yaşta başlanabilir.<br />

- Bu eğitim ile çocuklar<br />

neden-sonuç ilişkisi kurabilir,<br />

analiz yapma ve<br />

sorun çözme yeteneği kazanır.<br />

- Kodlama eğitimi güncel<br />

eğilim ve kavramların benimsenmesinde<br />

başat rol<br />

üstlenir.<br />

- scratch, appinventor,<br />

ms kodu, alice, code.org<br />

gibi kodlama sitelerinden<br />

ücretsiz olarak kodlama<br />

öğrenilebilir.<br />

- kodlama eğitimi çocuklardaki<br />

özgüveni ve<br />

özsaygıyı geliştirir.<br />

GELECEĞİN DİLİ KODLAMA<br />

Kodlama, en basit anlamıyla, bilgisayar ve türevi<br />

cihazlara ne yapacağını söylememizi sağlayacak<br />

yeni çağın ‘yabancı dil’ becerisidir. Geçmişte sadece<br />

yazılım uzmanlarından beklenen kodlama,<br />

bilişim dünyasında ortaya çıkan inanılmaz ilerlemeler<br />

sonucunda, geçmiş yıllardaki yabancı dil<br />

ihtiyacı gibi artık herkesin sahip olması gereken<br />

bir temel beceri olarak karşımıza çıkıyor. Aslında,<br />

burada ifade edilen kodlama bilişimle üretim<br />

becerisinin ‘kod adı’dır. Bilişimle üretim, bugün<br />

bilişim dünyasının sahip olduğu donanımsal,<br />

yazılımsal ve tasarımsal bileşenleri kullanarak<br />

yeni ürünler, çözümler kısacası yeni yöntemler<br />

geliştirebilme becerisidir.<br />

Bugün tüm dünyada çocukların ilkokul veya ortaokulda<br />

aldıkları eğitimle, biz yetişkinlerin sahip<br />

oldukları meslekleri icra etme şansları olmayacak.<br />

Mesela doktorluk gibi mesleklerde bile akıllı<br />

cihazlar devrede. Önümüzdeki 20-30 yılda bütün<br />

mesleklerin işleyişi şimdikinden çok farklı olacak.<br />

Hele hele Türkiye gibi, başkalarının ürettiği<br />

ürünleri kopyalayan ve montajlayan ülkelerde<br />

durum daha da ciddi. Bu çağın adı aslında biraz<br />

da ‘tasarım çağı’dır. İşte bu tasarım çağında yetişkin<br />

olarak iş ve sosyal hayatta yer alacak alan<br />

çocuklarımızın kendi mesleklerini icat edebilecekleri<br />

becerilerle donatılması gerekmektedir. Bu<br />

becerilerin en başında gelen ise okuma-yazma<br />

ve matematik ile beraber bilgisayarlara emir<br />

verebilme becerisi olan kodlamadır.<br />

Yani kodlama geleceğin dili…<br />

Kodlamayla çocuklarımız elektronik aletleri<br />

kullanmanın ötesinde, onları kendi istekleri<br />

doğrultusunda çalışabilir hale getirme becerisi<br />

kazanmış olurlar. Kodlama ‘algoritmik düşünme’<br />

becerisi kazandırır ve geliştirir. Çünkü bilgisayar<br />

kodları yazma süreci, iç içe geçmiş onlarca<br />

problemden oluşan bir duruma çözüm planı<br />

geliştirmeyi gerektirir. Kodlama yapan bir kişi<br />

karşılaştığı problemlerin ‘neden-sonuç’ ilişkilerini<br />

tanımlamak için analitik düşünme, alternatif<br />

çözümler üretme, en uygun çözümü belirleme<br />

ve bunun uygulama adımlarını planlama gibi<br />

becerilerini doğal olarak ve farkında bile olmadan<br />

geliştirir. Bilgisayar kodları yazabilen bir çocuğun<br />

sahip olacağı en büyük avantaj ise ‘hayalini kurduğu’<br />

veya ‘aklına gelen’ bir şeyi yapabilme-üre


17<br />

tebilme becerisi olacaktır. Silikon Vadisi’nde<br />

bulunan yüzlerce şirketin kurucularının hayat<br />

hikâyelerini okuduğumuzda, birçoğunun bilişimle<br />

üretim becerisinin en önemli adımlarından olan<br />

kodlama becerisini çocukluk yıllarında kazandığını<br />

görürüz. Elon Musk, Mark Zuckerberg, Bill<br />

Gates bunların en bilinenleridir.<br />

Şu durumda Bilişim Teknolojileri ve Yazılım<br />

Öğretmeni olarak ailelere tavsiyem;<br />

Tüm anne babalar, çocuklarına mutlaka kodlama<br />

eğitimi aldırsınlar.<br />

Kodlama eğitimi ile ilgili 5 şey<br />

- kodlama eğitimine ilkokulun ilk yıllarından<br />

itibaren her yaşta başlanabilir.<br />

- bu eğitim ile çocuklar neden-sonuç ilişkisi<br />

kurabilir, analiz yapma ve sorun çözme yeteneği<br />

kazanır.<br />

- kodlama eğitimi güncel eğilim ve kavramların<br />

benimsenmesinde başat rol üstlenir.<br />

- scratch, appinventor, ms kodu, alice, code.org<br />

gibi kodlama sitelerinden ücretsiz olarak<br />

kodlama öğrenilebilir.<br />

- kodlama eğitimi çocuklardaki özgüveni ve<br />

özsaygıyı geliştirir.


BONİTO VE<br />

<strong>KIVILCIM</strong><br />

DOSTLARI


BİR TÜRKÇE SERÜVENİ<br />

BİR TÜRKÇE SERÜVENİ<br />

Türkçe öğretmeni Hüseyin Çağlar’ın hazırladığı<br />

Türkiye’nin ilk Türkçe öğreten 3boyutlu çizgi filmi<br />

“BONİTO VE DOSTLARI” EBA ve diğer tüm video<br />

paylaşım sitelerinde yayında<br />

19<br />

HÜSEYİN ÇAĞLAR


<strong>KIVILCIM</strong><br />

TOKİ ŞEHİT MEHMET KOÇAK<br />

ORTAOKULU<br />

TÜRKÇE ÖĞRETMENİ<br />

HÜSEYİN ÇAĞLAR’IN HAZIRLADIĞI<br />

EĞİTİCİ BİR ÇİZGİFİLM<br />

“ BONİTO VE<br />

DOSTLARI ”<br />

BONİTO VE DOSTLARININ<br />

MACERALERINA EBA’DAN VE DİĞER<br />

VİDEOPAYLAŞIM SİTELERİNDEN<br />

BONİTO VE DOSTLARI ŞEKLİNDE<br />

ARAMA YAPARAK ULAŞABİLİRSİNİZ


21<br />

Hazırlayan/<br />

Hüseyin ÇAĞLAR<br />

BONİTO VE DOSTLARI<br />

İLE TÜRKÇE DERSİ<br />

TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİLİKÇİ ANLAYIŞ<br />

VE ÇİZGİ FİLM YAPAN BİR ÖĞRETMEN.<br />

ÇİZGİ FİLM SERÜVENİM NASIL BAŞLADI ?<br />

“Bonito ve Dostları“ öğrencilerin ders içi ve ders dışı etkinliklerde,<br />

eğlenerek öğrenmesini sağlamak amacıyla hazırlanmış üç boyutlu<br />

eğitici bir çizgi filmdir. Çizgi film bir grup arkadaşın yardımlaşarak<br />

derste öğrenemedikleri konuları birbirlerine pratik noktaları ile birlikte<br />

eğlenceli biçimde anlatmasına dayanmaktadır.<br />

Bu fikrin çıkış noktasında günümüz çocuklarının izledikleri<br />

çizgi filmler yer almaktadır. Çizgi film izleyen bir çocuğu gözlemlediğinizde,<br />

çocuğun yoğun bir şekilde dikkatini izlediği çizgi film üzerinde<br />

topladığı görülmektedir.<br />

Peki, çocuklar neden çizgi film izlemeyi sever? Bunun birden çok<br />

cevabı bulunmaktadır, bunlar:.<br />

1.Yüksek çözünürlükte renkli görsellerle süslenmiş bir dünya<br />

2.Çocukların çizgi filmleri izlerken mutlu olması ve eğlenmesi<br />

3.Oluşturulan senaryoların yaratıcı olması<br />

4.Çocuğun kendisini çizgi filmdeki kahramanla özdeşleştirmesi<br />

onu rol modeli alması.<br />

5.Komedi öğelerinin ne sıklıkta verildiği ve bunların beklenmedik<br />

bir anda sunulması.<br />

6.Arka planda kullanılan hareketli müziklerin çocuğun duygu<br />

durumunu istenen yönde değiştirerek pozitif, olumlu duygular<br />

yaratacak nitelikte olması<br />

Bahsettiğimiz bu son madde eğitim açısından önem arz etmektedir,<br />

çizgi filmlerde ansızın oluşan komik olaylar, değişken oranlı ve<br />

aralıklı pekiştireç etkisi oluşturmaktadır. Çocuğun bir sonraki komik<br />

olayın ne zaman ve ne oranda meydana geleceğini bilmiyor oluşu


<strong>KIVILCIM</strong><br />

bir beklenti yaratmakta ve çocuklar bir sonraki<br />

komedi öğesini kaçırmamak için dikkatini çizgi<br />

filme vermektedir.<br />

Tüm bunları fark ettikten sonra bir öğretmen olarak<br />

bunu sınıf ortamına nasıl aktarabilirim? Sorusunu<br />

sormaya başladım.<br />

“Çizgi film Türkçe konularının yanısıra<br />

günümüzde önem arz eden değerler eğitimi<br />

konularına da değinmektedir.”<br />

Elimdeki imkânları kullanarak çocukların<br />

hoşlanacağı 3 boyutlu bir renkli bir dünya<br />

yaratmaya karar verdim. İsmini de Bonito ve<br />

Dostları koydum.<br />

Bonito ve Dostları, temelinde rekabetçi<br />

anlayışın sınıfta yarattığı olumsuz duygunun aksine<br />

akran dayanışmasını desteklemektedir. Çocukların<br />

birbirine yardım ederek konuları ilgi çekici<br />

hikâyeler içinde anlatması hem yardımseverliği<br />

hem de birlikteliğin önemine değinmesi açısından<br />

son derece yararlıdır.


23<br />

Çizgi film Türkçe konularının yanı sıra günümüzde önem<br />

arz eden değerler eğitimi konularına da değinmektedir.<br />

Bonito ve Dostları aslında biraz da öğretmen olarak<br />

ulaşabileceğim en üst seviye ne olur merakıyla çıktığım bir yolculuk<br />

oldu. Uzun saatler boyunca bilgisayar başında yeni şeyler öğrenmeyi<br />

seven biri olarak günümüz çocukları için PowerPoint gibi sadece<br />

yazı ve şekillerin oluşturduğu sıradan sunumların işe yaramadığına<br />

kanaat getirdim. Konuları hikâyeleştirerek çocuklara bir çizgi<br />

film içinde vermenin daha verimli olacağını düşündüm. Böylelikle<br />

hem öğrenme ortamını renklendirebilme fırsatım oldu hem de çocuklara<br />

daha önce hiç yaşamadıkları bir deneyimi tattırarak onlara<br />

yeni ufuklar açabildim.<br />

Bonito ve Dostları,<br />

rekabetçi anlayışın sınıfta yarattığı<br />

olumsuz duygunun aksine temelinde<br />

akran dayanışmasını desteklemektedir.<br />

Belki de bir Türkçe öğretmeninin bu tarz çizgi filmler<br />

oluşturmasının imkânsız olduğunu düşünebilirsiniz. Size şunu açık<br />

yüreklilikle söyleyebilirim ki ne iş yaparsanız yapın, ister mimar, ister<br />

mühendis, isterseniz bir esnaf olun<br />

“Ruhunuzda Çanakkale’yi ve sizin için şehit olmuş atalarınızı<br />

taşıyorsanız imkansız denilen bir şeyin olmadığını göreceksiniz.”<br />

Umarım sizde yaptığım işleri beğenirsiniz.<br />

Sevgi ve saygılarımla...<br />

"Ruhunuzda Çanakkale’ yi ve<br />

sizin için şehit olmuş<br />

atalarınızı taşıyorsanız<br />

imkansız denilen bir şeyin<br />

olmadığını göreceksiniz."


<strong>KIVILCIM</strong><br />

HAYDİÇOCUKLAR<br />

OYUNA OYUN VE EĞİTİM<br />

HAZIRLAYAN<br />

Hakan ERTAŞ<br />

"Çocukların oyunu oyun değil,<br />

onların en ciddi uğraşıdır."<br />

Montaigne<br />

Haydi, gelin güzel bir oyun oynayalım. Oyunumuz çok basit. Ben<br />

yazımızın başında size bir soru soracağım ve sonunda cevabı bulduracağım.<br />

Bir kuralımız var bu oyunda. Sadece çocuklar ve çocuk<br />

kalabilenler cevaplayacak bu soruyu.<br />

Nedir sizce oyun?<br />

Boş zamanlarımızı geçirmek için uydurulmuş eğlenceli etkinlikler<br />

mi? Yada hep yenen ve yenilen tarafın olduğu bir çekişme mi?<br />

Çoğu yetişkine göre eğlenceden öte bir şey olmayan oyun, çocuk<br />

için de eğlenceli bir şey olmakla beraber sadece eğlenceden ibaret<br />

değildir. Oyun, çocuk için gözlemlediği davranışları, deneyerek<br />

kazandığı, becerileri egzersiz yaptığı, öğrenme deneyimlerini<br />

geliştirdiği ve büyüdüğünde sürdüreceği rolleri öğrendiği bir yaşam<br />

alıştırmasıdır. Eğitim çocuklara istenen davranışları kazandırma,<br />

dolayısıyla çocuğu karmaşık yaşama hazırlama süreci olduğundan<br />

oyun; çocuğun eğitimi ve mutluluğu için her zaman en doğal, en<br />

kolay, en çabuk deneyim kazanma ve öğrenme aracı olmuştur.<br />

Çocuklar, yürümeye başladıktan sonra sürekli hareket eden etkin<br />

varlıklardır. Çocuk hareket ederek büyür ve bu yüzden bedensel<br />

hareketlere de besin kadar ihtiyaç duyar. Kendisini yemek için<br />

çağıran annesine “Daha oyunum bitmedi ki!” diyerek, aslında<br />

oyunun kendisi için besin gibi bir ihtiyaç olduğunu anlatmaya<br />

çalışır. Koşarken, tırmanırken, zıplarken, atlarken yeni beceriler<br />

edinen çocuklar; oyun sırasında kollarını, bacaklarını, parmaklarını<br />

ve bedenin diğer kısımlarını koordineli bir biçimde kullanarak motor<br />

becerilerini geliştirirler.<br />

Çocuklar oyun oynarken kendilerini ve çevrelerini keşfederler. En<br />

iyi ve kalıcı öğrenme yöntemi olan keşfetme ile yeni şeyler öğrenir<br />

ve öğrendiklerini pekiştirirler. Keşif yaptıklarında yaratıcılıkları<br />

ve hayal güçleri artarken problem çözme yetenekleri de gelişir.<br />

Çocuk oynadıkça eğitimde önemli bir yeri olan algısal gelişimi için<br />

duyuları gelişir ve yetenekleri serpilir. Dikkat ve hafıza becerileri<br />

artar. Oyun aynı zamanda<br />

çocuk için bir çeşit rahatlama<br />

aracıdır. Yetişkinlerle ve<br />

diğer çocuklarla iletişiminde<br />

anlatamadığı, etkilendiği olay<br />

ve duygularını oyununa katar.<br />

Günümüzde kabul edildiği<br />

üzere, çocukluğunda yeterince<br />

oyun oynamayan çocuklar gelecekteki<br />

yaşamlarında en çok<br />

uyum sıkıntısı çeken bireylerdir.<br />

Bu nedenle tüm eğitimciler<br />

şu noktada birleşmektedirler;<br />

evde veya okulda çocuğun<br />

oyununu engellemek, hareket<br />

etmesi için uygun ortam yaratmamak,<br />

ona yapılabilecek en<br />

büyük kötülüktür ve bu durum<br />

çocuğun öğrenmesinin önüne<br />

bir duvar örer. Bu yüzden, her<br />

çocuğun oyun hakkını korumak<br />

için Çocuk Hakları Bildirgesi’nin<br />

31’inci maddesinin 1’inci bendi<br />

şöyle der: “Taraf devletler<br />

çocuğun dinlenme, boş zaman<br />

değerlendirme, oynama ve<br />

yaşına uygun eğlence etkinliklerinde<br />

bulunma, kültürel<br />

ve sanatsal yaşama serbestçe<br />

katılma hakkını tanırlar.”<br />

Geleceğin en mükemmel<br />

mühendisleri, doktorları,<br />

öğretmen veya bilim insanları<br />

daha çocukken oyunlarıyla belli<br />

eder kendilerini. Şimdi gelelim<br />

cevabımıza:<br />

Bütün bir yaşamdır aslında<br />

oyun. Önümüzdeki yıllara,<br />

yaşantılara meydan okuyacak<br />

becerileri kazandığımız,<br />

yetenek ve kişiliğimizin farkına<br />

vararak geleceğimizi inşa<br />

edebileceğimiz etkinliklerdir.<br />

Ünlü bir edebiyatçının sözü ile<br />

bitirelim bizde oyunumuzu;<br />

“Çocukların oyunu oyun değil,<br />

onların en ciddi uğraşıdır.”<br />

Montaigne<br />

Öz güven duygusunun gelişmesini,<br />

Bilişsel, dil, motor ve sosyal<br />

açıdan gelişmesini,<br />

Kendini başkasının yerine<br />

koyarak çok yönlü düşünebilmesini,<br />

İşbirliği, dayanışma ve paylaşma<br />

duygusunun gelişmesini,<br />

Kendini ifade edebilmesini,<br />

Öğrendiği şeylerin kalıcılığını,<br />

Değişik yaşantıları tanımasını,<br />

Eğitim ve öğretimde aktif rol<br />

almasını,<br />

Rahatlamasını ( oyun ve<br />

değişiklik ihtiyacını gidermesi),<br />

Kendini ve vücudunu tanımasını,<br />

nerede ve nasıl<br />

kullanılabileceğini, Yaratıcı<br />

olmasını,<br />

Yaşamı çok yönlü algılamasını<br />

Araştırma istek ve duygusunun<br />

gelişmesini,<br />

Farklı görüş açılarına sahip olmasını,<br />

eleştirmeyi, tartışmayı<br />

öğrenmesini sağlar.


25


<strong>KIVILCIM</strong><br />

ONA OKU DEME!<br />

SEN DE OKU<br />

ONA ÖRNEK OL!<br />

Hazırlayan:<br />

Bekir ÇAKICI<br />

Biz öğretmenler öğrencilerimizin başarısı için her türlü<br />

fedakarlıkları yapmaya her zaman hazırız. Eğitimde sürekli yeni<br />

metotları uygulamak , başarıda gidilen yolda çocuklarımızı yalnız<br />

bırakmamak hedefe ulaşmada çok önemlidir dedik.<br />

Kitap okumanın ne kadar önemli olduğu bilinci ile hareket<br />

ederek velilerimizi de işin içine katalım dedik. Bizler her zaman işin<br />

kolayına kaçarak evladım, çocuğum senin dersin yok mu? Al eline<br />

kitabını oku! Diyerek faydasız, etkisiz ve kolaycı yolu seçiyoruz. Her<br />

zaman söylediğim bir doğru vardır.O da şudur: Unutmayalım ki bu<br />

çocuklarımızın ilk öğretmenleri anne babalarıdır. Anne baba ne kadar<br />

iyi bir model olursa çocuklar da o derecede başarılı sağlıklı oluyorlar.Biz<br />

öğretmenlere sıra geldiği zaman evden ne derecede eğitilmiş<br />

olarak gelirlerse bizim çocuklara vereceğimiz eğitim- öğretim<br />

işi de o kadar etkili oluyor.<br />

VELİLER ARASI OKUMA<br />

YARIŞMASI AFİŞİMİZ<br />

Bu doğrultuda bir proje başlatalım dedik. Kitapları sadece<br />

çocuklarımız değil, anne babalar da okusun dedik.<br />

’’Her Yıl Bir değerimizi Oku’’ projesi ile işe başlayalım dedik. Önce<br />

anne baba okusun çocuklara örnek olsunlar.Yapmayacağımız<br />

şeyleri çocuklarımızdan istemeyelim ‘’Ona Oku Deme ! Sen De Oku<br />

Örnek Ol ‘’ sloganı ile 15 Aralık 2017 tarihinde başlattığımız ve bir<br />

ay süren Mehmet Akif Ersoy’un Hayatı adlı kitabı 15 Ocak 2018 tarihinde<br />

değerli velilerimiz okuyup sınava girdiler. Hem çocuklarımızı<br />

hem de biz öğretmenleri mutlu ettiler. Dereceye giren velilerimiz de<br />

okul yöneticilerimiz tarafından ödüllendirildiler. Ülkemizin aydınlık<br />

geleceği için bizlere umut oldular.<br />

Sözlerimi ; güzelim ülkemiz için, geleceğimiz umudumuz çocuklarımız<br />

için, haydi hep birlikte el ele verelim,aydınlık yarınlar için<br />

okuyalım ,okutalım karanlıklar geçmişte aydınlık günler gelecekte<br />

olsun.<br />

SAYIN VALİ YARDIMCIMIZ<br />

ŞÜKRÜ ÇAKIR<br />

KATILIMCILARA<br />

BAŞARI BELGELERİNİ VERDİ.


Öğrenci Koçluğu<br />

ETKİNLİKLERİ<br />

27


<strong>KIVILCIM</strong><br />

GELECEĞİN<br />

MESLEKLERİ<br />

HAZIRLAYAN<br />

H. Atilla ŞİMŞEK<br />

“Geleceğin Meslekleri; Hızla Gelişen<br />

Dünyaya Uyum Sağlayabilecek 12 Meslek”<br />

13 GÖZDE MESLEK<br />

Teknoloji o kadar hızlı gelişiyor ki her<br />

gün hayatımıza farklı bir noktada temas ediyor.<br />

Peki bu ne kadar iyi, hiç düşündünüz mü? Tesla,<br />

Toyota gibi birçok araba üreticisi otonom(sürücüsüz<br />

araç) üzerinde çalışıyor. Amerika ve İsrail<br />

menşeli şirketler droneları daha iyi hale getirmeye<br />

çalışıyor. Bir sene önce düzgün şekilde yürümeyi<br />

başaramayan robotlar şu anda ters takla<br />

atıyor. Bu demek oluyor ki artık kas gücü çok da<br />

önemli bir faktör değil. Bizim yerimize depoda<br />

mal taşıyabilir, inşaatlarda aktif rol alabilir.<br />

Yukarıda bahsedilen otonom araçlar ise artık<br />

taksi, otobüs gibi araç kullanma hizmetlerini<br />

elimizden hızlıca alacak. Tabi ki artık kimse çalışmayacak<br />

diye bir durum yok. Teknolojinin gelişmesiyle<br />

birçok eski meslek yok olurken fazlasıyla<br />

yeni meslek grubu hayatımıza giriyor olacak.<br />

İşte tahminlerime ve yaptığım araştırmalara<br />

göre geleceğin meslekleri:<br />

1. 3D Üretim Mühendisi<br />

3 boyutlu yazıcılar son yılların en çok dikkat<br />

çeken teknolojilerinden biri. Bu alanda kurulan<br />

girişimler ise özellikle tekstil, sağlık, yemek gibi<br />

konularda önemli değişimler vaat ediyor. 3D üretim<br />

mühendisliği gelecekte üretimi seri üretimden<br />

kurtarıp kişiselleştirebilir bir hale getirecek.<br />

Siz de gelecekte kendi ürünlerinizi kendinize özel<br />

üretmeye hazır olun. Üstelik çok daha hızlı ve<br />

ekonomik.<br />

2. Robot Teknisyeni<br />

Robotların teslimattan kişisel asistanlığa kadar<br />

yavaş yavaş hayatımıza dahil olduğu günümüzden<br />

bakınca, gelecekte robotların ve robotları<br />

özel görevlere programlayacak teknisyenlerin<br />

öneminin artacağını öngörmek zor değil. Robotlara<br />

alışmamız gerekecek ve robot teknisyeni<br />

de gelecekte en çok değer kazanacak mesleklerin<br />

başında gelecek gibi görünüyor.<br />

3. Yapay Zekâ Eğitmeni<br />

Teknolojinin gelişimiyle birlikte bugünlerde<br />

en çok konuştuğumuz meselelerden<br />

biri de yapay zeka. Temelde insan davranışlarının<br />

ve düşünme biçiminin makinelere<br />

öğretilmesi ve makinelerin bağımsız düşünmelerini,<br />

aksiyon almalarını amaçlıyor. Bu aksiyon,<br />

teknoloji alanında çalışacak birçok insanı da<br />

beraberinde getiriyor. Hatta fazlasıyla getirmeye<br />

başladı diyebiliriz. Yapay zeka şu an konuşulduğundan<br />

çok daha fazla konuşulacak ve belki<br />

de yapay zeka eğitmenliği geleceğin en gözde<br />

meslekleri arasında yerini alacak.<br />

4. İnsan DNA Programcısı<br />

Biyoteknolog<br />

Biyoteknoloji son yıllarda en köklü gelişmelerin<br />

yaşandığı alanların başında geliyor. İnsan<br />

benzeri makineler yaratma misyonu, bir yandan<br />

da insan ömrünü uzatan teknolojiler geliştirme<br />

misyonuyla besleniyor. DNA çalışmaları yaparak<br />

misyonuyla besleniyor. DNA<br />

çalışmaları yaparak daha güçlü,<br />

hastalıklara daha dayanıklı<br />

hatta ölümsüz insan yaratmayı<br />

amaçlayan bu çalışmalar gelecekte<br />

daha önem kazanacak<br />

ve elbette insan DNA programcılığı<br />

geleceğin meslekleri<br />

arasında yerini alacak.<br />

5. İklim Mühendisi<br />

İklim değişikliği ve küresel<br />

ısınma gibi konular ve ekosistemin<br />

bozulmasının insanlık<br />

için büyük sorunlar oluşturacağı<br />

fikri her geçen gün artıyor<br />

ve bu alanda yapılan çalışmalar<br />

yoğunlaşıyor. Ülkeler, iş<br />

adamları hatta girişimciler Elon<br />

Musk gibi bu konunun üzerinde<br />

çalışıyorlar. Yakın gelecekte bu<br />

sorunun derinleşeceğini ve bu<br />

alanda çalışıp çözümler üretecek<br />

profesyonellere ihtiyacın<br />

artacağını öngörmek hiç zor<br />

değil.<br />

6. Veri Analisti<br />

Günümüzde oldukça önemli<br />

olan veri analistleri özellikle<br />

büyük veri konusunda<br />

yaptıkları çalışmalar ve gelişen<br />

teknolojilerle önem kazanmaya<br />

devam ediyorlar. Gelecekte<br />

internet of things (nesnelerin


29<br />

daha güçlü, hastalıklara daha<br />

dayanıklı hatta ölümsüz insan<br />

yaratmayı amaçlayan bu çalışmalar<br />

gelecekte daha önem<br />

kazanacak ve elbette insan<br />

DNA programcılığı geleceğin<br />

meslekleri arasında yerini<br />

alacak.<br />

7. Endüstriyel Tasarım<br />

Mühendisi<br />

Tasarım ve üretim, tarihin<br />

hiçbir döneminde bu kadar bir<br />

arada olmamıştı. Günümüzde<br />

herkes kişiselleştirilmiş<br />

ürünlere ve yeni tasarımlara<br />

odaklanıyor. Gelecekte bu<br />

durumun devam etmesi ve<br />

daha iyi tasarlanmış ürünlere<br />

olan ilginin artması endüstriyel<br />

tasarım profesyonellerine harika<br />

fırsatlar sunacaktır. Bu da<br />

endüstriyel tasarım mühendisliğini<br />

geleceğin mesleklerinden<br />

biri haline getiriyor.<br />

8.Dijital<br />

Rehabilitasyon<br />

Danışmanı<br />

Şu anda bile o kadar çok bilgiye<br />

maruz kalıyoruz ki beynimiz bir<br />

yerden sonra yetişemiyor. Sosyal<br />

medyada bir çoğumuz mutluymuş<br />

gibi tonlarca fotoğraf<br />

paylaşıyoruz. Paylaşımlar sizce<br />

ne kadar doğruyu gösteriyor?<br />

Eski insanlara bir bakın, daha<br />

mutlulardı. Gelecekte teknoloji<br />

kullanımının giderek artacağını<br />

düşünürsek insanlar teknoloji<br />

detoksu yapmak isteyeceklerdir.<br />

Danışmanlık eğitimi almış<br />

olan insanlar muhtemelen bu<br />

işi yapmak için en iyi şekilde<br />

donatılmış olacaktır.<br />

9.Drone Pilotu<br />

Hobi olarak yaygın kullanılan<br />

drone aynı zamanda birçok<br />

film, video çekiminde hali<br />

hazırda kullanıyor. Otomobil<br />

gibi drone yarışları da mevcut.<br />

Henüz bu mesleği yapan biri ile<br />

karşılaşmamış olmanız yakın<br />

gelecek çokça adını duymayacağınız<br />

anlamına gelmiyor.<br />

Bu meslek çok yeni olmasına<br />

rağmen gelecek sadece video<br />

çekimlerinde değil insan<br />

taşımak için hatta belki askeri<br />

alanlarda bile kullanılacak.<br />

10.Artırılmış Gerçeklik<br />

Geliştiricisi<br />

Hayat şu haliyle çok sıkıcı diyenlerin<br />

başını çektiği bir meslek<br />

olarak düşünebiliriz aslında.<br />

Apple’ın son tanıttığı telefonda<br />

geleceğinin açık olduğunu fark<br />

etmişsinizdir. Zaten yıllardır<br />

Microsoft hololens ile artırılmış<br />

gerçekliğini hayatımıza sokmak<br />

için bir hayli gayret gösteriyor.<br />

Gosth in the Shell (kabuğun<br />

içindeki hayalet) filminde<br />

ise bu artırılmış gerçekliğin<br />

hayatımızda nasıl yer edeceğini<br />

daha somut şekilde görebilirsiniz.<br />

11.Kişisel Gizlilik<br />

Danışmanı<br />

Teşhircilik kültürü tüm dünyada<br />

sosyal medya ile yayıldı. Hepimiz<br />

nerede olduğumuzu, ne<br />

yediğimizi ne aldığımızı sosyal<br />

medyada paylaşmaktan zevk<br />

alıyor hatta diğer insanlar ne<br />

yapmış diye bakmaktan bir hayli<br />

keyif alıyoruz. Teknoloji aynı<br />

hızda ilerlemeye devam ederse<br />

ki öyle gözüküyor; birçok<br />

bilgimiz, medeni durumumuz,<br />

bankalarla olan durumumuz,<br />

sicil kaydı gibi detay bilgilerimiz<br />

kolayca ulaşılır olmaya<br />

başlayacak. Şu an için teşhircilik<br />

kültürü hoşumuza giderken<br />

ileride büyük sorunlara yol<br />

açacak. Bunun için kişisel gizlilik<br />

danışmanlarına danışıyor<br />

olacağız.<br />

12.Nanoteknoloji<br />

Mühendisi<br />

Nanoteknoloji bilgisayar hatta<br />

kıyafet gibi farklı sektörlerde<br />

kullanılıyor. Yakın gelecekte<br />

kendisini kopyalamayı başaran<br />

nano robotlar vücutlarımızın<br />

içinde geziyor, virüslerle<br />

mücadele ediyor olacak. Bu<br />

robotların sağlımıza ve çevremize<br />

bir tehdit oluşturmadığını<br />

bilmemiz gerekiyor.<br />

Microsoft hololens ile artırılmış<br />

gerçekliğini hayatımıza sokmak<br />

için bir hayli gayret gösteriyor<br />

Belki de yapay zeka eğitmenliği<br />

geleceğin en gözde meslekleri<br />

arasında yerini alacak.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

MONTESSORI YAKLAŞIMI<br />

Okul Öncesinde<br />

Montessori<br />

Eğitimive<br />

Çocuklara Etkisi<br />

Hazırlayan:<br />

Ayşe Aşkın KARACA<br />

Montessori metodu çocuğa<br />

özgürlük ve bağımsızlık verdiği<br />

oranda sorumluluk da yükler.<br />

Eğitim yaşam boyu süren ve davranışlarda<br />

değişiklik meydana getiren bir süreçtir. İnsan<br />

beyni doğumundan itibaren en hızlı gelişimini<br />

0-6 yaş döneminde gösterdiğinden okul öncesi<br />

dönem olarak tanımlanan dönem diğer yaş dönemlerine<br />

göre ayrıcalık göstermektedir.<br />

Bu amaçla, Mustafa Kemal Atatürk’ün 1921<br />

yılında Maarif Kongresi’nde kitaplarının okunmasını<br />

önerdiği İtalyan doktor ve eğitimci Maria<br />

Montessori tarafından geliştirilen bir eğitim<br />

yaklaşımı olan Montessori programı, dünyada en<br />

yaygın çocuk merkezli yaklaşımlardan biridir.<br />

Maria Montessori kendi oluşturduğu eğitim yöntemini<br />

anlatırken şöyle der “Çocuğu çalıştım.<br />

Çocuğun bana verdiklerini aldım ve onları ifade<br />

ettim. Montessori felsefesinin temeli; çocuğun<br />

ileride olacağı kişiyi, potansiyel olarak içinde taşıdığı<br />

düşüncesidir. Çocuğun bedensel, entelektüel<br />

ve duygusal potansiyeline tam anlamıyla ulaşması<br />

için özgürlüğe ihtiyacı vardır. Ama bu özgürlük,<br />

düzen ve özdisiplin yoluyla erişilecek bir<br />

özgürlük olmalıdır.<br />

MARIA MONTESSORRI<br />

(1870 - 1952)<br />

Oyun Ortamı ve Öğretmenin Sorumluluları<br />

Sınıflar rahatlatıcı, sıcak ve katılımı teşvik edici<br />

özellikte düzenlenmeli ve canlı renkler kullanılmalıdır.<br />

Sınıfta tehlike olasılığı minimum hale getirilmelidir.<br />

Kullanılan materyaller gerçekçi özelliklere<br />

ve yaratıcılığa da teşvik etmelidir. 5 duyuyu<br />

harekete geçiren materyaller, el ve parmak kaslarını<br />

güçlendirmek için her evde bulunan günlük<br />

yaşam materyalleri, dil gelişimini destekleme<br />

amaçlı dil materyalleri ve matematik becerilerini<br />

destekleyici matematik materyalleri bulunmalıdır.<br />

Düzenleri, basitten karmaşığa, somuttan<br />

soyuta doğru olmalıdır. Çocukların ortamla ilişkisi<br />

sürekli ve sınırsız, materyaller ise belirli bir sayıdadır.<br />

Ortamda çok sayıda materyal bulundurmaya<br />

gerek yoktur. Her materyalden bir tane olması<br />

çocukların birbirlerini beklemelerini, dolayısıyla<br />

da başkalarına karşı sabırlı<br />

ve saygılı olmayı doğal bir yoldan öğretir.


31<br />

Böylece öğretmen çocuğun hatasını<br />

söylememekte çocuk doğruyu kendi keşfetmektedir.<br />

Montessori Eğitim yaklaşımında sınıflarda<br />

farklı yaş gruplarından çocuklar bulunmaktadır.<br />

Farklı yaş gruplarındaki çocukların bir arada olmaları<br />

onların toplumsal gelişmelerine yardımcı<br />

olmaktadır.<br />

Eğitim, çocuğa zengin deneyim ve<br />

tecrübe imkânlarının sunulmasıyla mümkündür.<br />

Bu eğitim yaklaşımı, çocuğu olduğu gibi görüp<br />

çocuğa kendi kendine uygulayarak, en iyi ve en<br />

kolay şekilde öğrenme yolunu bulmasını sağlamaktadır.<br />

Öğretme sistemi, çocuğun öğrenme<br />

isteği üzerine kurulmuştur.<br />

Temel İlkeleri<br />

Temel amaç bireysel eğitimin uygulanmasıdır.<br />

Montessori’ye göre çocuk için eğitim özgürleştirilmiş<br />

bir faaliyet olup, eğitimin merkezi çocukta<br />

toplanmıştır. Çocuğa deneyip yanılarak, hata<br />

yapıp hatalarından ders çıkararak ve düzeltme<br />

fırsatı bularak kendisini tanıma fırsatı verilmelidir.<br />

Çocuğun önündeki engeller kaldırmalı ve<br />

onun ihtiyaçları karşılanmalıdır.<br />

Çocuk istediği çalışmayı istediği yerde, istediği<br />

arkadaşlarıyla veya yalnız başına ve istediği süre<br />

boyunca yapma özgürlüğüne sahip olmalıdır.<br />

Ancak, Montessori metodu çocuğa özgürlük ve<br />

bağımsızlık verdiği oranda sorumluluk da yükler.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Okul Öncesi Eğitim Nedir?<br />

okul<br />

öncesi<br />

EĞİTİMİN<br />

ÖNEMİ<br />

Hazırlayan:<br />

Handan YILMAZ<br />

‘’ Yünlerin beyazlığına boyalarla verilen renk silinmez.<br />

Bu yüzden çocuğun ilk yıllarında, henüz tam bir biçim<br />

olmamış olan zihnine verilecek bilgilerin ve örnek<br />

olacağı kişilerin özenle seçilmesi gerekir.’’<br />

Quintilianus<br />

Çocuğun doğduğu günden temel eğitime<br />

başladığı güne kadar geçen yılları kapsayan<br />

ve çocukların daha sonraki yaşamlarında önemli<br />

rol oynayan; bedensel, psikomotor, sosyal-duygusal,<br />

zihin ve dil gelişimlerinin büyük ölçüde<br />

tamamlandığı, kişiliğin şekillendiği ve çocuğun<br />

devamlı olarak değiştiği bir süreçtir. Bu nedenle,<br />

çocuğun küçük yaşlarda sağlıklı bir ortamda gelişimini<br />

sürdürmesi önem kazanmaktadır.<br />

Sağlıklı ve istenilen davranışlara sahip çocuklar<br />

yetiştirmek, onların gelişim özelliklerini ve bu<br />

özellikler doğrultusunda gereksinimlerinin neler<br />

olduğunu bilmeye bağlıdır. Erken çocukluk dönemindeki<br />

gelişmelerle, okul öncesi eğitim artık<br />

anne babanın yalnız başına başarabileceği bir<br />

konu olmaktan çıkmış durumdadır.<br />

3 yaşına kadar bir çocuğun beyni bir yetişkinden<br />

2,5 kat fazla çalışır, 6 yaşına kadar bir profesörden<br />

2 kat hızlıdır. Yapılan tüm uluslararası araştırmalar<br />

ve uygulanan testler göstermektedir ki<br />

0-6 yaş grubunda, gelişim düzeyinde okul öncesi<br />

eğitimi almış çocukların, akademik programlarda<br />

eğitim almış olanlara göre 1. sınıf başarı düzeyleri<br />

daha yüksektir ve okuma yazmaya daha hızlı geçmektedirler.12<br />

yaşında IQ değerleri 5 puan daha<br />

yüksektir, 15 yaşında yetenek sınavlarında % 90<br />

-100 arası başarı sağlarlar. % 65’i liseyi, % 45’i<br />

üniversiteyi sorunsuz kazanır ve bitirir. Yetişkin<br />

olduklarında dış dünyayla kolay ve sağlıklı iletişim<br />

kuran, sosyal insanlar olurlar. Okul öncesi eğitim<br />

kurumları; toplumun temel yapısını oluşturan Saygı,sevgi,<br />

Paylaşma, iş bölümü, Sorumluluk Sosyal<br />

çevre oluşturma açısından çocuğu geleceğe<br />

hazırlayan en güvenli ortamdır.<br />

Okul Öncesi Eğitimin Çocuğa Sağladığı Yararlar<br />

Anaokuluna başlayan<br />

çocukların zeka<br />

puanlarında yükselme<br />

görülür.<br />

Duygusalolarak, kendi işlerini kendisi yapması,<br />

sorunları kendisinin halletmesi ve bazı kararları<br />

kendisinin vermesi sayesinde kendine güveni<br />

yükselir. Düşüncelerini dile getirebilme ve<br />

başkalarına iletebilme şansını elde eder. Özgüven<br />

bireyin kendisini yetenekli, önemli başarılı<br />

ve değerli biri olarak algılama derecesi olarak<br />

tanımlanabilir.


33<br />

Fiziksel olarak kesme, yapıştırma, boyama, kalem kullanma gibi<br />

faaliyetlerin düzenli olarak yapılması sonucu ince motor becerileri<br />

gelişir Ayrıca koşma, zıplama, fırlatma, tırmanma gibi faaliyetlerle<br />

de kaba motor fonksiyonlarınıkullanır ve geliştirir.<br />

Çocukların beslenme ve sağlık durumunda iyileşme görülür.<br />

Zihinsel olarak, nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem<br />

yapma ve fikirler üretme gibi matematik ve bilim becerilerini kazanır.<br />

Anaokuluna başlayan çocukların zeka puanlarında yükselme<br />

görülür. Kitapları incelemek, boyama ve çizimler yapmak, arkadaşlarına<br />

mektup yazmak gibi faaliyetler de dikkat ve konsantrasyonun<br />

artmasına ve erken okuma ve yazma yetilerinin gelişmesine<br />

yardımcı olur.<br />

Dikkat eksikliği sorunu ve öğrenme güçlüğü olan çocukların erken<br />

fark edilmesi ve okula başlamadan gerekli önlemlerin alınmasını<br />

sağlar.<br />

Sosyal olarak, çocuklar oyuncakları paylaşmanın yanında yetişkinin<br />

ilgisini, yiyecekleri paylaşmayı ve karşılıklı konuşmayı öğrenirler.<br />

Ayrıca yaşıtlarıyla çatışmaları ve ilişkilerde ortaya çıkan sorunları<br />

çözümlemeyi ve kendini nasıl ve ne zaman koruyacağını ve diğer<br />

çocukların hakkına saygı göstermeyi de öğrenirler. Bütün bunlar<br />

çocuğun ileriki yaşamında ortaya çıkan tüm sorunları çözmesine<br />

yardımcı olacak problem çözme becerilerinin artmasını sağlar.<br />

Yemek, uyku, tuvalet gibi özbakım becerilerini kazanmak, anne-babadan<br />

ayrı kalmak duygusal gelişimine katkıda bulunarak<br />

kendine güvenini artırır.<br />

Ebeveyn-çocuk arasında daha güçlü ve olumlu bir ilişki oluşmasını<br />

sağlar.<br />

Yetişkinlik döneminde de kişilerin daha üretici ve verimli olmalarını<br />

ve sahip oldukları potansiyeli tam olarak kullanmalarını sağlar.<br />

Canlandırma, taklit ve hayali oyunlar sayesinde hayal gücü gelişir.<br />

Arkadaşları ve öğretmenleri ile konuşmak dil becerilerini geliştirir.<br />

Anaokulu çocuğun yaratıcı yönlerini ve ilgi alanlarını ortaya çıkarmak<br />

açısından da önem taşır.<br />

Bir okul öncesi kurumda belirli zaman dilimi içinde bir sıra düzen<br />

izleyen faaliyetler, çocuğun zaman kavramını ve bunun insan<br />

yaşamındaki yerini ve önemini öğrenmesine yardımcı olur.<br />

Okul öncesi kurum, öğretmenin denetim ve uyarıları ile çocuklara<br />

okuldaki eşyaları ve oyuncakları ortaklaşa kullanmayı birbirlerinin<br />

sırasını ve hakkını gözetmeyi ve birbirleri için bir şeyler yapabilmeyi<br />

öğretecek en iyi ortamlardan biridir..<br />

Çocuklar evde yapamadıkları birçok faaliyeti anaokulunda<br />

gerçekleştirirken, arkadaşları ile konuşarak onların düşüncelerinden<br />

haberdar olurlar. kendi görüşlerini ve düşüncelerini rahatça<br />

ifade edebilirler. Hatta oynadıkları oyunlarda, gerek evde gerekse<br />

okulda yakınları ve arkadaşlarına karşı duygularını ifade etmek fırsatını<br />

bularak rahatlarlar.<br />

‘’ Yünlerin beyazlığına boyalarla verilen renk silinmez. Bu yüzden<br />

çocuğun ilk yıllarında, henüz tam bir biçim olmamış olan zihnine verilecek<br />

bilgilerin ve örnek olacağı kişilerin özenle seçilmesi gerekir.’’<br />

Quintilianus<br />

Kaynak:Prof. Dr. Haluk Yavuzer . Çocuk Eğitimi El Kitabı, Remzi Kitapevi, İstanbul, 1997.Uzm. Psk. Sezai Kalafat. www.<br />

psikolojig+en.trYörükoğlu A. Çocuk Ruh Sağlığı. Özgür Yayınları. 2003


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Okulumuzun<br />

Müzik ve Satranç<br />

Sınıfları<br />

Hazırlayan:<br />

Hüseyin ÇAĞLAR<br />

Okulumuzun Müzik ve Satranç<br />

sınıflarının yapımında büyük emekleri<br />

olan değerli öğretmenlerimiz<br />

ERDİ ÇAVDAR,ALPER ÖZTÜRK,<br />

İBRAHİM YALÇIN,<br />

BEKİR ÇAKICI VE SELÇUK ŞENCAN'a<br />

teşekkür ederiz


35


<strong>KIVILCIM</strong><br />

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI<br />

2 3<br />

Nisan<br />

Ulusal<br />

Egemenlik<br />

veÇocuk<br />

B a y r a m ı<br />

okulumuzda çeşitli<br />

etkinliklerle kutlandı.<br />

Öğrencilerimizin<br />

hazırladığı birbirinden<br />

güzel ront,dans folklör ve<br />

yarıma etkinlikleriyle ulusal<br />

egemenlik ve çocuk bayramının<br />

coşkusu okulumuza ve mutafoğlu<br />

toki konutlarına yayıldı.Değerli<br />

misafirlerimizin katılımıyla dolu dolu<br />

bir bayram yaşadık. İstiklal Marşı ve<br />

saygı duruşunun yapılmasının ardında<br />

okulmuzun değerli öğretmenleri Ayşe AŞKIN<br />

KARACA ve Hüseyin ÇAĞLAR’ın hazırladığı<br />

program doğrultusunda 8/A sınıfından öğrencimiz<br />

Amine KAYA günün anlam ve önemini belirten<br />

konuşmayı yapmasının ardından,öğrencilerimizin<br />

şiirleri, şarkıları, dans gösterileri ve yarışmalarıyla 23 Nisan<br />

coşkusu devam etti. Papatyalar hazırladığı Baston Dansı<br />

isimli müzikli gösterinin ardından Kelebekler sınıfı Hayat<br />

Bayram olsa isimli gösterilerini sergilediler. Birinci sınıflarımız<br />

Değerli öğretmenlerimiz Ferhat ERGİN ve Melek KOÇAK eşliğinde<br />

“Playback” ve “Ateş böceğim”isimli ront gösterilerini sergiledi,.<br />

İkinci sınıflarımızdeğerli sınıf öğretmenleri Selçuk Şencan ve Fatma<br />

Özçelik’in katkılarıyla “Sev Kardeşim” ve “Müsadenizle Çocuklar” isimli<br />

ront gösterilerini sergiledi. Değerli öğretmenlerimiz Esra S.BARAN ve ESRA<br />

K.TOPU eşliğinde ise 3. sınıflarımız” Hep seninleyiz Türkiye” ve “Türkiyem”<br />

isimli müzikli dans gösterilerini gerçekleştirdiler.4. sınıf öğrencilerimiz ise değerli<br />

öğretmenlerimiz Hakan ERTAŞ ve Bekir ÇAKICI eşliğinde “GülAhmet Müzikali” ve “Bir<br />

Resim Yap Çocuğum” isimli gösterilerini.gerçekleştirdiler.Okulumuz Öğrencilerinden<br />

Mustafa TAHA KÖKSAL ve Eylül BİRCAN YILMAZ’ın sunuculuğunu yapmış olduğu<br />

programda,öğrencilerimiz:Furkan GÖZÜYAŞLI, İkra ÇAPRAZ,Hatice Nisa CANER,Derviş Eren<br />

İLDEMİR günün anlam ve önemini belirten şiirler okudu.öğretmenlerimizin eşliğinde Balon<br />

patlatma yarışı,sandalye kapma yarışı, elma yeme yarışmaları yapıldı. Tören Sonunda ise<br />

okulumuzda yapılan veliler arası kitap okuma yarışmasına dereceye girenlere Sayın Okul Müdürümüz<br />

Arif UYAR tarafından ödülleri verildi.Öğrenciler arası yapılan kitap okuma yarışmasında dereceye giren<br />

öğrencilerimize ödülleri Sayın Müdür Yardımcılarımız Ahmet TAŞDEMİR ,Yakup YAYLAGÜL,,Matematik<br />

öğretmenimiz FATMA ŞAHİN Sınıf öğretmenlerimiz Hakan ERTAŞ ve Bekir ÇAKICI tarafından verildi..


37


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Papatyalar sınıfının BASTON DANSI müzikli gösterisi<br />

Ayşe Aşkın KARACA önderliğinde gerçekleştirildi.<br />

K<br />

elebekler sınıfının “HAYAT BAYRAM OLSA” isimli<br />

gösterisi Handan YILMAZ eşliğinde gerçekleştirildi.<br />

01<br />

Ana Sınıfı PAPATYALARIN Gösterisi<br />

02<br />

Anasınıfı Kelebeklerin Gösterisi<br />

23 NİSAN<br />

ETKİNLİKLERİMİZ<br />

TOKİ ŞEHİT MEHMET KOÇAK<br />

İLK VE ORTAOKULU<br />

ÖĞRENCİLERİMİZİN SINIF<br />

OLARAK SERGİLEDİĞİ TÜM<br />

GÖSTERİLER<br />

Ateş böceğim” isimli gösteri Sınıf öğretmeni Melek<br />

KOÇAK eşliğinde gerçekleştirildi.<br />

Playback isimli gösteri Sınıf öğretmeni Ferhat ERGİN<br />

eşliğinde gerçekleştirildi<br />

03<br />

Mtilina quem haedo, ne in des rei pessme moli<br />

ferivir lost<br />

1/A<br />

omnotemena.<br />

Sınıfının Gösterisi<br />

Müsadenizle Çocuklar isimli gösteri sınıf öğretmen<br />

Fatma ÖZÇELİK eşliğinde gerçekleştirildi.<br />

04<br />

1/B Sınıfının Gösterisi<br />

05<br />

2/A sınıfının Gösterisi


39<br />

SSEV KARDEŞİM” isimli gösteri Sınıf öğretmeni Selçuk<br />

ŞENCANeşliğinde gerçekleştirildi.<br />

HEP SENİNLEYİZ TÜRKİYE´ isimli gösteri Sınıf<br />

öğretmeni ESRA S.BARAN eşliğinde gerçekleştirildi.<br />

06<br />

2/B sınıfının Gösterisi<br />

07<br />

3/A sınıfının Gösterisi<br />

Türkiyem isimli gösteri sınıf öğretmeni Esra K.<br />

TOPU eşliğinde gösterildi.<br />

Gülahmet Müzikali Sınıf öğretmeni Hakan<br />

ERTAŞ eşliğinde gerçekleştirild.i<br />

08<br />

3/B Sınıfının Gösterisi<br />

09<br />

Mtilina quem haedo, ne in des rei pessme moli<br />

ferivir lost<br />

4/A<br />

omnotemena.<br />

Sınıfının Gösterisi<br />

i<br />

BİR RESİM YAP ÇOCUĞUM isiml resimli şiir<br />

gösterisi sınıf öğretmeni Bekir ÇAKICI eşliğinde<br />

gerçekleştirildi<br />

Okulumuz Folklör Ekibinin hazırladığı Yöresel<br />

oyunlar seyircilerden tam not adlı.<br />

10<br />

4/B Sınıfının Gösterisi<br />

11<br />

Folklör Ekibimizin Gösterisi


TÜB<br />

BİLİM<br />

<strong>KIVILCIM</strong><br />

İl Milli Eğitim<br />

Müdürümüz Sayın<br />

Yusuf YAZICI, Belediye<br />

Başkanımız Sayın<br />

Kazım ARSLAN, değerli<br />

şube müdürlerimiz ve<br />

okul müdürlerimiz<br />

eşliğinde okulumuz<br />

öğrencileri tarafından<br />

hazırlanan 4006<br />

TÜBİTAK Bilim<br />

Fuarlarına katıldı.<br />

Hazırlayan/<br />

Hüseyin ÇAĞLAR


Değerli Fen Bilimleri öğretmenimiz<br />

Münevver DURUSOY’un koordinatörlüğünde<br />

Tübitak 4006 Bilim<br />

Fuarımızı gerçekleştirdik.İl Milli Eğitim<br />

Müdürümüz Sayın Yusuf YAZICI ve Belediye<br />

Başkanımız Sayın Kazım ARSLAN’ın<br />

açılışını yaptığı ve 32 farklı projenin<br />

yer aldığı bilim fuarımız misafirlerimizden<br />

tam not aldı.<br />

İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın<br />

Yusuf YAZICI projede emeği geçen tüm<br />

öğretmenlere teşekkür etti.<br />

41<br />

İTAK 4006<br />

FUARIMIZ<br />

Sayın YUSUF YAZICI,<br />

öğrenciler tarafından<br />

hazırlanan projeleri gezerek<br />

deneylere eşlik etti.<br />

Öğrencilerden projenin<br />

oluşum aşamasından<br />

bitim aşamasına kadar<br />

olan ki süreci dikkatle<br />

dinleyen İl Milli Eğitim<br />

Müdürümüz, geliştirilebilecek<br />

projeler konusunda<br />

öğrencilerimizi bilgilendirerek<br />

patent alınabilecek<br />

projelere dikkat<br />

çekti.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Bilim fuarımızdan<br />

Ellesed quiduci aut quia con pro officturi totatur?As aut ut es utatem quiaepro corrupta con<br />

prem qui sinusa possimil inis rest dolut faceperis ipsam ratis dolupta dolore plit dol<br />

Güneş Ocağı Projesi<br />

Güneş ışınlarını aynalardan yansıtarak<br />

yaptığımız güneş ocağında sucuk pişirdik ve<br />

bunları misafirlerimize ikram ettik


32<br />

43<br />

farklı proje<br />

Tübitak 4006 Bilim Fuarımızda birbirinden<br />

farklı 32 proje sergilendi<br />

Güneş Sistemi<br />

Güneş sistemindeki gezegenleri<br />

ve dünyamızın yerini somut<br />

olarak gösterdiğimiz projemiz<br />

Devasa Köpük<br />

Hidrojen peroksitle bulaşık deterjanını<br />

karıştırıp tepkimeye girmesi<br />

sonucu oluşan gazla yaptığımız<br />

devasa köpük projemiz<br />

Alevlerin Dansı<br />

Sesin bir enerji olduğunu ve ses<br />

dalgalarının müzikle, alevleri<br />

dans ettirtiğini gösterdiğimiz proje<br />

misafirlerimizce beğenildi.


<strong>KIVILCIM</strong>


45


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Farkındalık<br />

OLUŞTURMAK<br />

Düşünüyorum, öyleyse varım.<br />

Rene Descartes<br />

GERİ DÖNÜŞÜM ve ATIK MALZEMELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ<br />

Yozgat Belediyesinin katı atık projesi bilgilendirmesiyle<br />

bizde bir farkındalık oluştu. Öğrencilere atık malzemeleri nasıl<br />

değerlendirecekleri konusu pratik uygulamalarla ve gözlemlerle<br />

öğretilmiştir ve öğrencilerimde çevre bilinci oluşmuştur. Yozgat<br />

Belediyesinin yapmış olduğu bu etkinlikte katkıları olan başka<br />

belediye başkanımız olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür<br />

ediyorum. Ayrıca Bozokcan ve Bozoknazın etkinlikte neşeli duruşu<br />

öğrencilerimde bir simge oldu. Katı atıklarla neler yapabiliriz<br />

düşüncesiyle okulda sadece sınıfımın kullandığı süt kutularını robot<br />

yapma planı aklımıza geldi . Öğrencilerimin yaratıcılıklarını geliştirmek<br />

için bir fırsattı. İlkokul çağı çocukları oyun çağı çocuklarıdır.<br />

Eğlenmeye, hareket etmeye, gülmeye kendilerini rahatça ifade<br />

etmeye ihtiyaçları vardır. Ben kendi geçmişime ilkokul yıllarıma<br />

döndüğümde yüreğime dokunan, benimle içten ve sıcak iletişim<br />

kuran öğretmenlerimi ve eğlenceli sınıf ortamlarını hatırlardım.<br />

Burada kazandırmaya çalıştığım davranış, tüm insanlığın<br />

ve paylaştığımız gezegenin farkında olarak daha iyi ve daha<br />

huzurlu bir dünya yaratmaya yardımcı, uluslararası zihniyete sahip<br />

insanlar yetiştirmektir.<br />

Sonuca değil sürece odaklanan öğrenme<br />

sistemimizde; çaba gösteren,<br />

sorumluluklarını yerine getiren her<br />

çocuğun başarılı olacağına inanıyorum<br />

ve destekliyorum. Çünkü<br />

önemli olan sonuçtan çok bu süreçte<br />

yapılanlardır.<br />

Amacımız “Meraklı, sürekli öğrenen,<br />

öğrendiklerini kullanabilen, problem<br />

çözme becerisi gelişmiş bireyler” yetiştirmek.<br />

Hazırlayan:<br />

Selçuk ŞENCAN<br />

Bu düşünceyle; öğrenmenin ve sorun çözmenin öğretildiği<br />

eğitim programı hedefimizdir.<br />

Sonuç olarak Öğrencilerim işbirliği yaparak böyle bir<br />

çalışmayı ortaya çıkarmanın mutluluğunu yaşıyorlar.


47<br />

Eğlenceli Bir<br />

Sınıf Ortamı<br />

Yaratmalıyız<br />

OLUMLU AKADEMİK BENLİK ALGISI<br />

Hazırlayan:<br />

Selçuk ŞENCAN<br />

Eğitim, çocuğu önce dünyada, sonra da<br />

özel çevrelerde varlığını sürdüreceği<br />

şartlara, hazırlamak demektir.<br />

Wolfgang Van Goethe<br />

“Aktif öğrenme” yaklaşımıyla, öğrencilerimizin öğrenme sürecinde<br />

(ders ortamında) aktif rol almaları hedeflenir. Çünkü; biliriz<br />

ki öğrencilerimiz ne kadar çok soru sorar, tartışır, deney yapar,<br />

gözlem yapar, grup çalışmalarına katılırsa o kadar kalıcı ve doğru<br />

öğrenme fırsatları yakalar.<br />

Derslerimizi farklı materyallerle, etkinliklerle birlikte işleyerek hem<br />

öğrencilerimin dikkatini canlı tutuyorum, hem de eğlenerek öğrenmelerine<br />

imkan tanımış oluyorum. Sınıfıma eğlenceyi getirebilecek<br />

çok daha farklı çalışmalar buluyorum örnekleri çoğaltıyorum. Bu<br />

tip etkinlikler yaparak öğrencilerime derslerde olumlu katkılar<br />

yapıyorum. Yarının güçlü ve sağlıklı bireyleri için öğrencilerim<br />

gülmeliler, oynamalılar, eğlenmeliler ve eğlenirken öğrenmeliler.<br />

Eğlenceli bir sınıf ortamı, öğrencilerimde pozitif bir hava yaratıyor<br />

sınıf iklimine olumlu katkılar sağlıyor. Eğlenilen bir ortam, öğrenme<br />

ve hatırlamayı kolaylaştırarak öğrencilerimin başarısına katkı<br />

sağlıyor.<br />

Çocuklar bu öğrenme sürecine yaparak, yaşayarak ve deneyerek<br />

katılır.<br />

İlkokul öğrencinin yaşamında akademik temellerin atıldığı dönemdir.<br />

Bu dönemde tüm öğrencilerimize bilgi, tutum, beceri ve davranışlar<br />

kazandırılır. Birinci sınıftan başlayarak öğrenci; öğrenme<br />

sitilini, akademik benlik algısını, tutumlarını ilkokulda geliştirir. Bu<br />

süreçte doğru eğitimden geçmeyen öğrenci, öğrenme ile ilgili kritik<br />

dönemi kaçırır, düşünmeyi ve öğrenmeyi öğrenemez.<br />

İlkokul programımız öğrencilerde okuma yazma, okuduğunu anlama,<br />

ana dilini doğru ve iyi kullanma, temel matematik işlemlerini<br />

yapabilme, yakın çevreyi tanıma, ilgi ve yeteneklerini geliştirme<br />

ve toplumsal yaşam kurallarını öğrenme isteği yaratmak için<br />

hazırlanmıştır.<br />

İlkokul okuma programımızın öncelikli hedefi öğrencilerimize<br />

okumayı sevdirme, okuma alışkanlığı kazandırma, anlamlı okuma,<br />

okuduklarını anlama, anladıklarını kendi cümleleri ile sözlü ya da<br />

yazılı ifade edebilme becerilerini kazandırmaktır.<br />

Eğitim programımız sayesinde öğrencilerimiz araştırmacı, bilgiye<br />

ulaşma yollarını bilen, teknolojiyi etkin bir şekilde kullanan, risk<br />

alabilen, düşünen ve sorgulayan bireyler olarak yetişir.<br />

Ev ödevleri öğrencinin sorumluluk alabilmeleri, amaçlanan bir<br />

konuda araştırma, inceleme ve sonuç çıkarma alışkanlıkları kazanabilmeleri<br />

için okulda öğrenilen bilgi yaşanmışlıklarının kalıcılığını<br />

sağlamak ve genişletmek amacıyla verilir.


<strong>KIVILCIM</strong><br />

EĞİTİM<br />

ÜZERİNE<br />

Hazırlayan:<br />

Yakup YAYLAGÜL<br />

İnsan kişiliğinin oluşmasında en büyük<br />

etken eğitimdir. Eğitimden kasıt; sadece okulda,<br />

dört duvar arasında verilen dersler veya konular<br />

değildir. Eğitim önce aileden başlar. Anne-babaların<br />

çocuklarına öğretmiş olduğu her davranış,<br />

söz, terbiye,eğitimin kapsamına girer. Eğitimli<br />

kişilerin toplumdaki yeri başkadır. Eğitimli insan<br />

nerede nasıl davranması gerektiğini bilir. İstediği<br />

şeyleri elde etmek için neleri nasıl yapması<br />

gerektiğini; toplumda kendine yer edinmek için<br />

nasıl konuşması gerektiğini, nasıl davranması<br />

gerektiğini iyi bilir. Eğitimli kişiler toplumun her<br />

kesiminden saygı görür.<br />

Modern dünyanın en önemli unsurlarından<br />

biri eğitimdir. Eğitimin önemi günden güne<br />

artmaktadır. Bununla birlikte bu önemi fark eden<br />

toplumlar yüz yıldan fazla süredir çocuklar için<br />

eğitimi zorunlu tutmaktadır.Eğitim eskiden yaşama<br />

hazırlık süreci, meslek edinme süreci olarak<br />

algılanmaktaydı. Şimdi ise eğitimin işlevi bundan<br />

çok daha ötesidir. Eğitim yaşamla bağ kurmanın<br />

en önemli yoludur.İnsanoğlu yeryüzüne ilk<br />

ayak bastığı andan itibaren araştırmak, öğrenmek<br />

istemiştir. Bu onu insan yapan en temel<br />

özelliklerinden biridir. Günümüzde eğitim artık<br />

yaşam boyu devam eden ve sürekli ilerleyen<br />

ucu açık bir süreçtir.Yaşadığımız çağın bilgi çağı<br />

olması, bilginin insanda son derece büyük farklar<br />

oluşturduğunun keşfedilmesi eğitimin önemini<br />

arttırmıştır.<br />

Eğitim, bir ülkenin de gelişmesini sağlayan<br />

en önemli hususlardan biridir. Toplumların veya<br />

ülkelerin gelişebilmesi için, o ülke veya toplum<br />

bireylerinin iyi bir eğitimden geçmesi, donanımlı<br />

insanlar olması gerekir. Eğitimsiz toplumlar<br />

geleceklerini göremez, başlarına gelen olayları<br />

yorumlayamaz ve hareket edecek bilgiyi kendilerinde<br />

bulamazlar. Eğitimin var olduğu toplumlar<br />

ise her alanda kendilerini geliştirir ve dünya<br />

çapında önemli başarılara imza atarlar. Dünyada<br />

söz sahibi olurlar ve ülkelerini her alanda zirveye<br />

çıkarırlar.<br />

Bizim eğitim sistemimizde ne sadece öğretim<br />

ne de sadece eğitim vardır. İkisi beraber yürütülür.Eğitim<br />

sistemimizin amacı, bilgi ile yüklü<br />

öğrenciler, vatandaşlar yetiştirmek değildir. Asıl<br />

amaç, kendisine, ailesine ve nihayetinde vatanına,<br />

milletine faydalı kişiler yetiştirmektir. Sahip<br />

olunan değerlerin çoğu eğitimle kazanılmaktadır.<br />

Bu nedenle her toplumda eğitime önem<br />

verilmeli, eğitimli insanlar yetiştirilmeye özen<br />

gösterilmelidir.Unutulmamalıdır ki çağdaş uygarlık<br />

seviyesine ulaşmanın yegane yolu sağlam bir<br />

eğitim sistemidir.<br />

Saygılarımla…<br />

Yakup YAYLAGÜL


KUŞLARA<br />

BİR DAMLA UMUT<br />

proje etkinliğimiz


<strong>KIVILCIM</strong><br />

Mevlid Kandili<br />

ETKİNLİĞİ<br />

Peygamber Efendimiz (sav) ´in dünyaya teşrifi<br />

olarak okulumuzda mevlid kandili etkinlikleri<br />

düzenlendi.Etkinlik kapsamında şiirler,ilahiler<br />

okundu.Öğrencilerimizden Mustafa Taha KURAN<br />

tilaveti yaptı. Öğrencilere günün anlam ve önemi<br />

anlatıldı. Çalışmalarından dolayı emeği geçen Din<br />

kültürü ahlak bilgisi öğretmenimiz ERDİ ÇELİK’e<br />

teşekkür ederiz.<br />

MEVLİD KANDİLİ ETKİNLİKLERİ<br />

KAPSAMINDA SALAVAT YARIŞMASI<br />

DÜZENLENDİ. YARIŞMADA<br />

DERECEYE GİRENLERE ÖDÜLLERİ<br />

VERİLDİ.


Türkçe BİLGİNİZİ ölçün<br />

BULMACA<br />

SAYFASI<br />

51<br />

YUKARIDAN<br />

AŞAĞIYA<br />

1.SÖZCÜK TÜRETEN EK<br />

3.FİİLİMSİNİN DİĞER ADI<br />

5.NEŞENİN EŞ ANLAMLISI<br />

6.HATIRA EŞLAMLISI<br />

7.KİŞİNİN KENDİ HAYATINI<br />

YAZMASI<br />

8.EYLEMLERİ ZAMAN AZLIK<br />

ÇOKLUK,DURUM,YER YÖN<br />

BAKIMINDAN BELİRTEN<br />

SÖZCÜK TÜRÜ<br />

12.KELİMENİN EŞ ANLAMLISI<br />

13.SÖZCÜĞÜN<br />

PARÇALANAMAYAN EN<br />

KÜÇÜK EN ANLAMLI BİRİMİ<br />

SOLDAN SAĞA<br />

2İSİM FİİLİN EŞ ANLAMLISI<br />

4.ZARF FİİLİN EŞ ANLAMLISI<br />

5.İSİMLERDEN ÖNCE GELEREK İSMİ NİTELEYEN SÖZCÜK TÜRÜ<br />

9.KİŞİNİN BAŞKASININ HAYATINI YAZMASI<br />

10.PEKİYİ,İYİ ORTA VE GEÇER DERECESİNDE ÖĞRETMENLERİN ÖĞRENCİYE VERDİĞİ DERECE<br />

11.SİLME ARACI<br />

14.TALEBENİN EŞ ANLAMLISI<br />

15.ORTAÇ’IN EŞ ANLAMLISI

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!