07.05.2018 Views

Metod Dergi - Nisan 2018

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

RESSAM<br />

EROL BATIRBEK<br />

SÖYLEŞİ<br />

Hatice Eroğlu<br />

Görsel Sanatlar Öğretmeni<br />

Bu sayımızda size ressam Erol Batırbek’i<br />

tanıtacağız. 1979 yılında Gazi<br />

Eğitim Enstitüsü Resim Bölümünü<br />

bitirerek 1982 yılında Gazi Üniversitesi Eğitim<br />

Fakültesi’ne öğretim üyesi olarak giren ressam<br />

Erol Batırbek, bugüne değin ikisi yurt dışında<br />

(Rusya ve Fransa) olmak üzere 23 kişisel sergi<br />

açmış, 400’ün üzerinde grup ve karma sergiye<br />

katılmıştır. Birçok resmî ve özel koleksiyonda<br />

resimleri bulunan sanatçının ödülleri ve mansiyonları<br />

da bulunmaktadır.<br />

Sanatçının sanat hakkındaki düşüncelerini ve<br />

resimlerini kendi söyleşisinden aktaralım.<br />

DESEN de demesen de DESEN<br />

Desen çizmeyi çok seviyorum. Belki de daha<br />

çok desene dayalı konuları ele almamın nedeni<br />

bu olsa gerek. Portreler, atlar, balerinler, nüler<br />

ve şimdilerde ise çöp toplayanlar gibi.<br />

Resimlerimi yaşadığım çevreden etkilenerek,<br />

gözlemlerime dayanarak yapıyorum. Ele aldığım<br />

konuyu salt görsel etkisi ile değil, tüm yön-<br />

8 <strong>Metod</strong>ergi<br />

leri ile farklı kaynakları araştırarak ele alırım.<br />

Film, fotoğraf, TV, yazılı metin, arşiv çalışması<br />

vb... Daha sonra konu ile ilgili notlar alır, eskizler<br />

yaparım. Bu birikimlerden sonradır ki ancak<br />

kendime güvenim gelir ve tuvalin karşısına geçerim.<br />

Gelinen sonuç ne o ilk eskizlerdir ne de<br />

söz konusu doğadır. Yepyeni bir şeydir ortaya<br />

çıkan. Sanırım yaratıcılığın güzelliği ve heyecanı<br />

bu olsa gerek. Bir serüven “de” yaşamak.<br />

Figüre ilişkin anlatımlara yöneldiğinizde zor<br />

ilişkilerin karmaşasıyla baş başa kalırsınız. Konudan<br />

öyküye, bireyden ilişkilere, mekândan<br />

zamana uzanan, çoğalan kavramlarda bütüncül<br />

bir anlatım yakalamak gerekir. En önemlisi;<br />

figür, bir kimlik, bir kişilik olarak anlatımının<br />

içinde varlığın yaşamsallığını kalıcı kılmalıdır.<br />

Bunun için özel yorumlara, ifadeci soyutlamalara<br />

geçmeden, figürün biçimsel olgusunu eksiksiz<br />

çözümlemek gerekir. Bunun temeli güçlü<br />

bir öğreti, durmaksızın üretilen desen ve eskiz<br />

çalışmalarından geçer. Sayısız denemelerden<br />

sonra ifadeyi özgün kılan deformasyonlar, anlatımı<br />

güçlendiren renksel soyutlamalar, dinamizmi<br />

güçlendiren leke dağılımlarına ulaşılabilir.<br />

ö Çoğalan desenler, artan poşatların ardından<br />

tek tek büyük yağlıboya tuvaller çıkmaya<br />

başlar. Gerçek ve büyük hesaplaşma burada yaşanır.<br />

ö Resimde konu bence; sanatçının farklı zamanlarda<br />

ele aldığı temalar bütünüdür. Konu<br />

farklılıkları resimlerde yenilik demek değildir<br />

kesinlikle. Fakat yeni konular, yeni arayışlara<br />

yönlendirir sanatçıyı.<br />

ö Disiplinler arası etkileşim resimlerime yansır.<br />

Öncelikle sinema, müzik, edebiyat… Çok<br />

sevdiğim filmleri tekrar tekrar izler, bunlardan<br />

görsel notlar alır, tuvallerime nasıl yansıtacağımı<br />

araştırırım. Örneğin; Ünlü Yunanlı yönetmen<br />

“THEO ANGELOPOULOS ANISINA” serisi,<br />

resimlerime böyle yansımıştır.<br />

ö Caz müziğinin durmaksızın yinelenen doğaçlama<br />

ritmi, resimlerimdeki görsel ritimle buluşarak<br />

yeni anlatımlara yönelir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!