22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yiyerek zarar veriyor." diye, zamânın Misis Zaptiye Karakol Kumandanına şikâyet ettiler.<br />

Karakol kumandanı, iki zaptiye göndererek Cabbâr Dede'yi getirmelerini emretti. Zaptiyeler,<br />

Cabbâr Dede'nin dergâhına varıp, hakkında şikâyet olduğundan bahisle kumandanın<br />

kendisini istediğini bildirdiler. Cabbâr Dede, zaptiyelere güler yüz ve hoş bir edâyla;<br />

"Evlatlarım! Siz gidin ben kısa zaman içinde geliyorum." dedi. Zaptiyeler onun yanından<br />

ayrıldıktan kısa bir zaman sonra Ceyhan Irmağının kenarına gitti. Seccâdesini ırmak üzerine<br />

atıp üstüne oturarak kısa bir zaman içinde karşı tarafta bulunan Zaptiye Karakoluna ulaştı.<br />

Köprüden geçerek gelen zaptiyeler, Cabbâr Dede'nin kendilerinden önce geldiğini görünce<br />

hayret edip, büyük bir velî olduğunu anladılar. Zaptiye Karakol Kumandanı, Cabbâr Dede'ye;<br />

"Köylüler senden şikâyetçi. Koyunlarına köylünün ekinlerini yediriyormuşsun. Onlara zarar<br />

veriyormuşsun, aslı var mı?" dedi. Cabbâr Dede, Kumandana;<br />

"İki asker gönder, koyunlarımı onların ekin tarlasına sürsünler. Eğer ekini yerlerse suçlu<br />

olduğumu kabûl edeceğim." dedi. Bunun üzerine kumandanın vazîfelendirdiği iki zaptiye,<br />

Cabbâr Dede'nin dergâhının yanına gitti. Koyunlarını o civârdaki köylülerin ekin tarlalarına<br />

sürdüler. Fakat hiç bir koyunun başkalarına âid olan bu tarlalardaki ekin ve otları yemediğini,<br />

Cabbâr Dede'ye âid olan tarla ve otlağa sürdükleri zaman ekin ve otları yediklerini gördüler.<br />

Tekrar karakola gelip olanları kumandanlarına anlattılar. Kumandan, Cabbâr Dede'nin<br />

iftirâya uğradığını hükmedip, köylüleri azarladı. Câhil köylülerin bu hareketlerine üzülen<br />

Cabbâr Dede, köylülere hitâben;<br />

"Mahsülünüz bol olsun, fakat bereketi olmasın." diye duâ etti.<br />

İlk zamanlar Cabbâr Dede'nin büyüklüğünü takdir edemeyen köylüler ve diğer insanlar,<br />

durumu anlayınca onun sohbetlerine koşup, feyzinden istifâde ettiler. Pekçok gayr-i müslimin<br />

hidâyete erip müslüman olmasına vesîle olan Cabbâr Dede'nin dergâhı, gelip gidenlerle doldu<br />

taştı. Dergâhının bitişiğinde bir mescid yaptırdı. Vefât ettiği zaman mescidin bitişiğindeki<br />

kubbeli türbeye defnedildi. Adana ilinin merkez ilçesine bağlı Yakapınar (Misis) bucağının<br />

Kütüklü köyüne varmadan bir kilometre kadar sol tarafta bulunan türbesinin etrâfında en az<br />

dört-beş asırlık meşe ağaçları ve bu ağaçlar arasında da eski mezarlar bulunmaktadır. Bölge<br />

halkı, Cabbâr Dede'nin türbesini ziyâret etmekte, onu vesîle ederek Allahü teâlâya duâ edip<br />

murâdlarına ermektedirler.<br />

Cabbâr Dede'nin hayâtı boyunca birçok hâl ve kerâmetleri görüldüğü gibi, vefât ettikten<br />

sonra da görülmüştür. Bir Ermeni, Cabbâr Dede'nin türbesinin karşısından yüklü olan kağnı<br />

arabasıyla gidiyordu. Kağnısı çamura saplandı. Bir hayli uğraşmasına rağmen çabaları boşa<br />

çıktı ve bir türlü kurtaramadı. Kendi kendine;<br />

"Müslümanlar darda kaldıkları zaman; "Yetiş yâ Abdülkâdir Geylânî!" diyorlar. Bir de ben<br />

çağırayım." dedi ve; "Yetiş yâ Abdülkâdir Geylânî!" diye seslendi. Bu sırada Abdülkâdir-i<br />

Geylânî hazretlerinin rûhâniyeti tecessüm ederek Ermeniyi ve kağnısını bataklıktan kurtardı.<br />

Ermeniye yönelerek; "Bizi Bağdât'tan buraya kadar yoracağına, işte şu karşıda Cabbâr Dede<br />

var. Çağırsan hemen yetişir, sizi kurtarırdı." buyurdu. Zaman zaman darda kalanların<br />

imdâdına yetişen Cabbâr Dede'nin türbesinin üzerine büyük bir nûr indiği ve geceleri<br />

türbesinde Kur'ân-ı kerîm okunduğu nakledilmektedir.<br />

1) Çukurova Evliyâları<br />

CÂBİR BİN ZEYD;<br />

Tâbiînden yâni Peygamber efendimizin Eshâb-ı kirâmını gören büyüklerden ve evliyâdan.<br />

Hadîs ve fıkıh âlimidir. İsmi,Câbir bin Zeyd el-Ezdî el-Basrî'dir. Künyesi, Ebü'ş-Şa'sâ<br />

el-Cevzî'dir. Aslen Ummanlı olup, Basra'da yaşamıştır. Doğum ve vefât târihleri

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!