22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

BİŞR BİN MANSÛR ES-SÜLEYMÎ;<br />

Büyük velîlerden. İsmi Bişr bin Mansûr el-Ezdî es-Süleymî, künyesi Ebû Muhammed'dir.<br />

Doğum yeri ve târihi bilinmemektedir. 796 (H.180) senesinde Basra'da vefât etti.<br />

Bişr bin Mansûr, ilim ve edeb üzere yetişti. Zamânının en meşhur hadîs âlimlerinden oldu.<br />

Eyyüb Sahtiyânî, Âsım bin Ahvel Saîd el-Cüreyc ve başka âlimlerle görüşüp onlardan hadîs<br />

rivâyet etti. Kendisinden de oğlu İsmâil, Bişr-i Hâfî, Ali el-Medenî, Abdullah Kavârirî,<br />

Abdurrahmân bin Mehdî gibi âlimler hadîs rivâyetinde bulundular. Ahmed bin Hanbel<br />

hazretleri, Bişr bin Mansûr'un hadîs-i şerîf ilminde sika, güvenilir ve îtimâda şâyan bir zât<br />

olduğunu bildirdi.<br />

Bişr bin Mansûr, bu ilmî üstünlüğü yanında, zühd sâhibi, dünyâya düşkün olmayan bir kimse<br />

idi. Şüpheli olur korkusuyla mübahların kullanılmasına izin verilen şeylerin, çoğundan<br />

sakınırdı. İbn-i Mehdî; "Onun gibi şüphelilerden sakınan ve yumuşak huylu birini<br />

görmedim". Ali el-Medenî de; "Bişr bin Mansûr her gün Kur'ân-ı kerîmin üçte birini okurdu.<br />

Beş yüz rekat namaz kılardı. Ondan daha çok Allahü teâlâdan korkan bir başkasını<br />

görmedim." demiştir.<br />

Velid bin Nasr anlatır: "Bir günün ikindi sonrası Bişr bin Mansûr'un evine gidip kapıyı<br />

çaldık. Rengi değişmiş bir halde kapıyı açtı. Ona; "Ey Ebû Muhammed! Kim bilir sizi hangi<br />

işinizden alıkoyduk." dedik. Bunun üzerine o, hafif bir sesle: "Sizden gizlemem. Doğrusu<br />

Kur'ân-ı kerîm okuyordum." buyurdu.<br />

Bişr bin Mansûr hazretleri ilme çok önem verirdi. Abdurrahmân Mehdî dedi ki; "O, bana<br />

nasîhat olarak; "Sen boş vakitlerinde devamlı ilimle meşgul ol ve ilmini arttır." buyururdu.<br />

Bir defâsında bir ihtiyaç için yanıma gelmişti. Ben efendim bana haber gönderseydiniz onu<br />

size getirirdim." dedim. Bunun üzerine; "İhtiyaç sâhibi benim, benim aramam lâzım."<br />

buyurdu. Başka bir görüşmemizde gideceği yere vereceğim bir binekle gitmesini söyledim.<br />

Kabul etmeyip: "Nefsimi bu şekilde geri döndürmeyi uygun görmüyorum." buyurdu.<br />

Gideceği yere yürüyerek gitti. Kul hakkından çok sakınırdı. Yine Abdurrahmân anlatır: "Îsâ<br />

bin Câfer bir havuz yaptı. Bişr bin Mansûr hazretleri o havuzun suyundan hiç içmezdi.<br />

Hizmetçisini nehre gönderir oradan su getirtirdi. Bir gün; "Şâyet zengin olsaydım onu bir<br />

binek üzerinde gönderirdim." buyurdu. Sonra da söylediği bu sözde, bir şeyler sezip;<br />

"Estağfirullah, estağfirullah, ağzımdan yanlış bir söz çıktı." deyip tövbe etti.<br />

Bişr bin Mansûr, nefisle ilgili bir soru üzerine; "Her şey için bir koruyucu vardır. Nefsin için<br />

de bir koruyucu kıl. Nefsine taşıyamayacağı yükü yükleme." buyurdu.<br />

Gassân bin Fadl dedi ki: "Bişr bin Mansûr öyle bir zât idi ki, kendileri görüldüğü zaman<br />

Allahü teâlâ hatırlanırdı. Bir an yüzünü görsem mutlaka âhireti hatırlar, düşüncelere<br />

dalardım." Birisi gelip ona; "Yüz bin dirheminin olmasını ister misin?" diye sordu. Bunun<br />

üzerine; "Gözlerimin çıkması o paraya sâhib olmaktan iyidir." diye cevap verdi.<br />

Bişr bin Mansûr çok ibâdet eder beş vakit namazı câmide kılardı. Kardeşi Câfer onun için;<br />

"Bişr, aslâ hiç bir farz namazın iftitah (başlama) tekbirini kaçırmadı. Dâimâ imâmla birlikte<br />

tekbir alır. İftitah tekbirinin fazîletine kavuşmak isterdi. Vefât ettiğinde techiz ve tekfinini<br />

benim yapmamı vasiyet etti." dedi.<br />

Bir defâsında kendinden geçerek namazını uzattı. Bitirince arkasından birinin kendini tâkib<br />

ettiğini farketti ve ona dönüp; "Kardeşim; benim bu yaptığım çok hoşuna gidiyor ve hayret<br />

ediyorsun değil mi? Ama şunu iyi bil ki şeytan da binlerce sene meleklerle berâber Allahü<br />

teâlâya ibâdet etti (İnsan yaptığı ibâdetlere değil, Allahü teâlânın lütfuna güvenmelidir)."<br />

buyurdu.<br />

Bişr bin Mansûr, kendisini âhiretten alıkoyacak işlerden uzak dururdu. Bu sebeble; "Ne

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!