22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

"Bir insan kendisinin medhi yapıldığı zaman, bu medh ve öğmeler kendisine iyi<br />

gelmiyorsa ne iyi... Ama bunları duyunca seviniyorsa zarardadır."<br />

"Üç kimsenin hiçbir ibâdeti kabûl olmaz. Müşrik, kâfir ve râî" "Râî kimdir?" diye sordular.<br />

Dîn-i İslâmın bildirdiği hükümleri bırakıp, kendi re'yi, görüşü ile amel eden kimsedir."<br />

buyurdular.<br />

"Bir kimse müslümânım dediği zaman Allahü teâlâ onun ameline bakmadan bırakmaz. Amel<br />

ettiği vakit verâ yâni şüphelilerden sakınmasına bakar. Verâ sâhibi olunca da niyetine bakar.<br />

Niyeti hâlis, Allah rızâsı için ise, artık diğer kusurlarını Allahü teâlâ düzeltir."<br />

"Günâhın küçüklüğüne bakma. Fakat kime karşı âsî olduğuna bak."<br />

"Bir kimsenin münâzara ve muhâlefet yaptığını, sâdece kendi görüşünü beğendiğini, ısrarlı<br />

bir tutum içerisinde olduğunu görürsen; hüsrânın tamam olduğunu bil."<br />

"Ey ebedî yolun yolcuları! Sizler, yok olmak için yaratılmadınız. Sizler, sâdece bir evden, bir<br />

eve göç edersiniz. Nitekim siz, sulblerden rahimlere, buradan dünyâya, dünyâdan kabirlere,<br />

kabirlerden mevkif denilen mahşer meydanına, oradan da ebedî Cennet'e veya Cehennem'e<br />

gidersiniz."<br />

EY İNSANLAR!<br />

Bilâl bin Sa'd bir kimseye; "Ölmek ister misin?" diye sordu. O kimse; "Hayır efendim. Ben biraz daha<br />

yaşayıp iyi amel yapmak, ondan sonra ölmek istiyorum." dedi. Hazret-i Bilâl bin Sa'd; "Hem ölmek<br />

istemiyorsun hem de iyi amel yapmıyorsun. O halde senin hâlin dünyâya bağlanmış olmağı<br />

gösteriyor." buyurdu.<br />

Bilâl bin Sa'd bir vâzında şöyle anlattı: "Ey insanlar! Allahü teâlâdan korkun. Sizin için O'ndan başka<br />

bir yardımcı yoktur.<br />

Kıyâmet günü herkesin hesâbı görülür. Cennet ehli Cennet'e ve Cehennem ehli Cehennem'e<br />

yerleştirildikten sonra Allahü teâlâ meleklere, Cehennem'den iki kişi çıkarıp getirmelerini emreder.<br />

Allahü teâlâ meleklerin getirdiği iki kişiye; "Yerleriniz nasıldır?" diye suâl eder. Onlar; "Yâ Rabbî!<br />

Yerimizden daha zor yer yoktur." derler. Allahü teâlâ buyurur ki:<br />

"Bunlar sizin işlediğiniz hatâların bedelidir. Ben aslâ, kimseye zulmetmem. Şimdi siz yerlerinize<br />

dönünüz." Bunun üzerine o iki kişiden birisi koşarak, diğeri de bir adım atıp geri dönerek yürürler.<br />

Allahü teâlâ, meleklere bu kimseleri tekrar huzûra getirmesini emreder. Bunlar, tekrar huzûra<br />

getirilince, Allahü teâlâ, koşarak gidene, böyle gitmesinin sebebini sorar. O kimse; "Yâ Rabbî! Her<br />

şeyi daha iyi bilen sensin. Ben dünyâda iken senin emirlerine uymakta gevşek davrandığım için<br />

Cehennem'i hak ettim. Emrine tekrar muhâlefet etmemek için; "Yerlerinize dönünüz!" emrinden<br />

sonra, yerime gitmek için koşmaya başladım." Allahü teâlâ, ikinci kimseye de suâl eder ki: "Niçin bir<br />

adım atıp, sonra geri dönüp bakardın?" O kimse de; "Yâ Rabbî! Sen her şeyi en iyi bilensin.<br />

Zannettim ki, Allahü teâlâ Cehennem'den çıkardıktan sonra, tekrar Cehennem'e göndermez. Onun için<br />

her adımda dönüp dönüp bakardım." der. Allahü teâlâ buyurur ki: "Ben kulumun zannettiği gibiyim.<br />

Bu iki kulumu da Cennet'e götürün!" O iki kimseCennet'e kavuşur.<br />

ÖLMEYİ İSTER MİSİN?<br />

Tâbiîn-i kirâmdan, büyük bir evliyâdır,<br />

Babası İbn-i Temim, Eshâb-ı kirâmdandır.<br />

Çok namaz kılıyordu, her gecede bin rekat,<br />

Yedi yüz otuz yedi, yılında etti vefât.<br />

"Ölmeyi ister misin?", diye sordu birine,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!