22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Köyüne döndüğünün ilk zamanlarında kimse onu anlamadı ve tanımadı. Bu yüzden köylüler<br />

ona Garip Mehmed diyordu. Bu sırada Sivas'tan ziyâretine gelen Memduh Paşa, kimsenin<br />

onun ilmine değer vermediğini anlayınca köylülere:<br />

"Behrullah gibi cihâna gelmez bir velî<br />

Bulan buldu bulmayan mutlak deli."<br />

mısraını okuduktan sonra; "Siz bu zâtın kıymetini bilmez iseniz elinizden çıkar." dedi. Bunun<br />

üzerine insanlar ondan ilim öğrenmeye koştular. Memduh Paşanın başkanlığında yapılan<br />

dergâhda, Behrullah Efendi ilim tâliplerine ders vermeye başladı.<br />

Behrullah Efendi herkese müşfik, güler yüzlü davranırdı. Sokakta gördüğü çocukların başını<br />

okşayıp, onlara hediyeler vererek gönüllerini alırdı. Herkese Allahü teâlânın merhâmetinden<br />

bahseder; "Biz insanlar da merhametli olmalıyız." derdi. Kendisine gönderilen hediyeleri el<br />

sürmeden fakirlere dağıtırdı.<br />

Behrullah Efendi, talebesi Ahmed Efendi ile bir gün dere kenarında oturuyorlardı. Talebesi<br />

kahve yapmakla meşguldü. Hocasına doğru bakınca kucağında bir yılan gördü ve korktu.<br />

Sonra yılan, Behrullah Efendinin kucağından inip gitti. Talebesinin merak içinde kaldığını<br />

fark edince; "Cinnîlerden idi. Hasankale'den geliyor. Dersini verdim gitti." buyurdu.<br />

Talebelerinden İskender isminde bir zât, donanmada vazîfeli idi. Gemi denizde giderken<br />

fırtına çıktı. O sırada Behrullah Efendinin himmetine sığındı, yardım istedi. O anda hocasını<br />

karşısında gördü. Ona; "Evlâdım korkma, üzülme on dakika sonra fırtına geçer!" buyurdu.<br />

On dakika sonra Allahü teâlânın izni ile fırtına dindi.<br />

Behrullah Efendi tütün kullanırdı. Sohbetine gelen Ahmed isimli zât, onun tütün kullandığını<br />

görünce, kalbinden; "Keşke sigara içmeseydi." diye geçirdi. Behrullah Efendi ona doğru<br />

dönerek; "Ahmed Efendi siz sigara kullanmıyorsunuz değil mi?" diye sordu. O da;<br />

"Kullanmıyorum efendim." dedi. O kişi yine kalbinden; "Firavunun bahçesinde yetişen<br />

tütünü ne diye içiyor." diye geçirir geçirmez; "Firavunun bahçesinde tütünün yetiştiğini sen<br />

ne biliyorsun? Firavunun bahçıvanı mı idin?" deyince, o zât tövbe ederek sâdık talebesi<br />

olmakla şereflendi.<br />

Talebelerine buyururdu ki:<br />

"Biz kuşlar kadar bile olamıyoruz. Onlar Allahü teâlâyı devamlı zikrediyorlar. Biz ise yatıyor<br />

ve gafletteyiz."<br />

"Dînin emir ve yasaklarını bilmezseniz, bu yolda hiç mesâfe katedemezsiniz."<br />

Behrullah Efendi 1915 (H.1334) senesinde Eksel köyünde vefât etti. Kalabalık bir cemâat ile<br />

cenâze namazı kılındıktan sonra köy kabristanlığına defnedildi. Hak âşıkları kabrini ziyâret<br />

edip, bereketlenmekte ve feyz almaktadır. Behrullah Efendinin yerine talebesi Ali Osman<br />

Efendi geçti.<br />

BEHZÂT-I VELÎ<br />

Kânûnî Sultan Süleymân devrinde yaşayan Behzât-ı Velî'nin kabri Tokat'ta Behzat Çayı<br />

yanındaki kendi yaptırdığı Behzat Câmii bahçesindedir. Bölge halkı tarafından çok sevilip<br />

ziyâret edilen Behzât-ı Velî, Tokat'ta bir çok yere adını vermiştir.<br />

BEKÂ BİN BATÛ;<br />

Irak'ta yetişen evliyâdan. İsmi, Bekâ bin Batû Irâkî'dir. Sıddîkûn denilen evliyânın önde<br />

gelenlerindendir. Doğum yeri ve târihi belli değildir. Hayâtı hakkında kaynaklarda fazla bir<br />

bilgi yoktur. Nehr-ül-Mülk köylerinden Nânbûs'ta yaşadı. 1158 (H.553) senesi civârında,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!