22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ir şey diyemedi.<br />

1) Mu'cem-ül-Müellifîn; c.7, s.59<br />

2) Şezerât-üz-Zeheb; c.8, s.379<br />

3) Keşf-üz-Zünûn; s.561, 597, 675, 1989.<br />

4) Esmâ-ül-Müellifîn; c.1, s.746, 747<br />

5) El-A'lâm; c.4, s,309<br />

6) Nûr-us-Safîr; s.283<br />

7) Ahbâr-ül-Ahyâr; s.263<br />

8) Brockelmann; Sup-2, s.518<br />

9) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.13, s.298<br />

10) Zafer-ul-Velîh; c.1, s.315<br />

11) Hazînet-ül-Asfiyâ; c.1, s.429<br />

12) Persian Literature; c.2, s.979<br />

13) Brockelmann; Sup-2, s.518, Gal-2, s.384<br />

14) Sefînet-ül-Evliyâ; s.191<br />

ALİ MÜZEYYEN;<br />

Meşhûr velîlerden. İsmi, Ali bin Muhammed Müzeyyen, künyesi Ebü'l-Hasan'dır. Bağdât'ta<br />

doğdu. Sonra Mekke-i mükerremede yerleşti ve 939 (H.328)de orada vefât etti. Kabri<br />

Mekke'dedir. Zamanında yaşayan evliyânın büyüklerindenCüneyd-i Bağdâdî, Sehl bin<br />

Abdullah ve diğer tasavvuf ehli büyük âlimlerle görüşüp sohbet etti. Tasavvufta yüksek<br />

haller sâhibi idi. Haramlardan ve şüpheli şeylerden son derece sakınır, dünyâya hiç gönül<br />

vermezdi.<br />

Başından geçen bir hâdiseyi kendisi şöyle anlatmıştır: "Tebük Çölünde idim. Su almak için<br />

bir kuyunun başına gittim. Kuyunun başında iken ayağım kayıp birdenbire kuyuya düştüm.<br />

Kuyunun içinde geniş bir yer gördüm. Orada bir yeri düzeltip oturdum. Kendi kendime<br />

dedim ki: "Eğer Allah indinde makbûl bir kul isem, bende bir şey varsa, burada, ölüp<br />

kalmam. Suyun bozulup, insanlar için faydasız hâle gelmesine sebeb olmam. Böyle dedikten<br />

sonra heyecânım gitti, sâkinleştim, kalbim rahatladı. Bu halde otururken birdenbire bir hışırtı<br />

işittim. Merak edip etrafıma bakınırken kocaman bir yılanın yukardan aşağıya doğru kuyuya<br />

indiğini gördüm. Hâlime bakıp, kendimi kontrol ettim sâkindim, telâşım yoktu. Yılan kuyuya<br />

indi, etrafımda dolaşmaya başladı. Ben son derece sâkindim. Hiç ürpermiyor, rahatsız<br />

olmuyordum. Yılan etrâfımda dolaştıktan sonra kuyruğunu sıkıca vücûduma sardı. Sonra<br />

beni çekerek kuyudan çıkardı. Dışarı çıkınca vücûduma doladığı kuyruğunu çözüp beni<br />

bıraktı ve gözden kayboldu. Nereye gittiğini göremedim. Sanki yer yarıldı yere girdi veya<br />

gökyüzüne uçup kayboldu!"<br />

Câfer Huldî şöyle anlatmıştır: "Ali Müzeyyen'i dâvet ettim. Sohbet sırasında bana<br />

faydalanacağım bir şey söyle dedim. Buyurdu ki: "Bir şeyin kaybolduğu zaman yâhut da bir<br />

kimseyle buluşmak istediğin zaman şu duâyı oku: "Yâ câmiannâsî liyevmin lâ raybe fîhi.<br />

İnnellahe lâ yuhlif-ül-mîâd. İcmâ' beynî ve beyne..." duânın sonuna istediğin şeyin adını ilâve<br />

et. Allahü teâlâ aradığın şeyi veya insanı bulmanı nasîb eder. Ben bu duâyı okuyup ne<br />

istedimse duâm kabûl olundu."<br />

Kendisi şöyle anlatmıştır: "Mekke'de idim. İçime bir yolculuğa çıkmak arzusu düştü. Yola<br />

çıktım. Birr-i Meymun denilen yere vardığımda, ölmek üzere olan birini gördüm. Yaklaşıp;

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!