22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kendi kendine;<br />

"Kerâmetini görmediğimiz bir kimsenin kabrini ziyârete gidiyoruz." dedi. Kabre<br />

yaklaştıklarında, o çevrede bir avcının, köpeği ile birlikte bir ceylanı yakalamak için<br />

kovaladığını gördüler. Sağa sola kaçan ceylan en sonundaAli bin Meymûn hazretlerinin kabri<br />

başına gelip durdu ve hiç bir yere gitmedi. Bu hâl ziyâretçileri şaşırttı.<br />

Avcı gelip, ceylanı yakaladı. Avcıya;<br />

"Bu kabrin yanına gelip, sığınan hayvanı bırak. Onu kesip yemen senin için iyi olmaz. Bu<br />

kabirde evliyâ bir zât yatıyor..." dediler.<br />

Avcı bu söze kulak asmadı. Ceylanı çeke çeke götürdü ve bir kenarda kesip etinden pişirip<br />

yedi. Yedikten sonra karnına bir ağrı girdi. Kıvranmaya başladı. Şiddetli ağrıdan bir türlü<br />

kurtulamadı. Gece vaktine kadar ağrı devam etti ve gece yarısı öldü. Sabahleyin cenâzesini<br />

yıkayanlar vücudunu yırtıcı bir hayvan yemiş gibi parça parça olmuş gördüler!<br />

Ali bin Meymûn hazretleri buyurdu ki:<br />

"Hâlinin onda dokuzu susmak, biri de konuşmak olsun."<br />

"Kendisine kurtuluşa ermiş bir kimsenin nazarı, bakışı erişip, yâni bir büyük zâtı tanıyıp da<br />

kurtuluşa ermeyen kimseye şaşarım!"<br />

Eserlerinden bâzıları şunlardır:<br />

1) Beyân-ül-Ahkâm fis-Seccâdeti vel-Hırkati vel-A'lâm, 2) Beyânü Gurbet- ül-İslâm, 3)<br />

Ta'zîm-üş-Şeâir min-el-Cevâmi' vel-Mesâcid vel-Menâsir, 4) Tenbîh-ül-Gabî fî Tenzîhi<br />

İbn-i Arabî, 5) Tenzîh-üs-Sıddîk an Vasf-iz-Zındîk, 6) Risâlet-ül-İhvân min Ehl-il-Fıkh<br />

ve Hamelet-il-Kur'ân, 7) Er-Risâlet-ül- Meymûniyye fî Tevhîd-il-Cürümiyye, 8)<br />

Sefînet-ün-Necât, 9) Şerhu Erbe'în en-Neveviyye, 10) Şerhu Mukaddimet-ül-Cezûliyye,<br />

11) Akd-üş-Şeref fit- Târihiyye, 12) Gurbet-ül-İslâm fil-Haleb veş-Şâm, 13)<br />

Keşf-ül-Emâre fî Hakk-ıs-Seyyâre, 14) Mebâdi-üs-Sâlikîn ilâ Makâmât-il-Ârifîn, 15)<br />

Münteh- it-Taleb fî Eş'âr-il-Arab, 16)Mevâhib-ür-Rahmân fî Keşfi Avrât-iş-Şeytân.<br />

BU HÂLİN NEDİR?<br />

İki arkadaş, Ali bin Meymûn'a talebe olmak üzere yanına geldiler. Kabûl edip ders vermeye başladı.<br />

Bir müddet sonra bunlardan biri ayrılıp gitmek istedi. Arkadaşı kalması için çok ısrar etti ise de,<br />

başaramadı. Nihâyet ayrılıp gitti. Gittikten kısa bir müddet sonra geri döndü. Hâli ve kararı değişmişti<br />

ve ağlıyordu. Arkadaşı hâlini merak edip;<br />

"Bu hâlin nedir? Sana ne oldu, neden döndün?" diye sorunca şöyle dedi:<br />

"Buradan ayrılıp memleketime dönmek üzere yola çıktım. Bir müddet yol aldıktan sonra yolda<br />

hocamızı âniden karşımda gördüm. Nasıl olur diye çok şaşırdım. Karşımda o kadar heybetli<br />

duruyordu ki, ürpermeye başladım. Sonra gözden kayboldu. Bundan gitmeme râzı olmadığını<br />

anladım. Onun bu kerâmetini görünce ayrılıp gitmekle büyük hatâya düştüğümü anladım. Artık dönüp<br />

ilim öğrenmek için karar verdim." diyen bu talebe, hocasının derslerine ve sohbetlerine devam edip,<br />

tam mânâsıyla olgun bir ilim ehli oldu.<br />

1) Mu'cem-ül-Müellifin; c.7, s.251<br />

2) El-A'lâm; c.5, s.271<br />

3) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.2, s.188<br />

4) Kevâkıb-üs-Sâire; c.1, s.271

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!