22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

en" diyerek kendi kendine söyleniyordu. Ankara'ya gelip, Hacı Bayram-ı Velî'nin dergâhına<br />

ulaşınca, onun talebeleriyle tarlada çalıştığını öğrendi. Hemen oraya koştu, fakat Hâcı<br />

Bayram hiç iltifat etmedi. Akşemseddîn, diğer talebeler gibi tarlada çalıştı. Yemek vakti<br />

gelince, Akşemseddîn'in yüzüne bakmadı. Hacı Bayram, hazırlanan yemeği talebelerine<br />

taksim etti, artığını da köpeklerin çanağına döktürdü. Akşemseddîn, bir onlara bir de kendine<br />

bakarak, nefsine; "Sen buna lâyıksın!" diyerek, köpeklerin önüne konan yemekten yemeye<br />

başladı. Hacı Bayram-ı Velî, onun bu tevâzusuna dayanamayarak; "Köse, kalbimize girdin,<br />

gel yanıma!" diyerek gönlünü alıp sofrasına oturttu. Sonra;<br />

"Zincirle zorla gelen misâfiri böyle ağırlarlar." dedi. Akşemseddîn buna çok sevindi ve<br />

kendini onun irfan meclisine verdi.<br />

Hacı Bayram-ı Velî hazretleri Akşemseddîn'i diğer talebelerinden daha zor imtihanlara tâbi<br />

tuttu. Nefsini terbiye ve ıslah etmekte büyük sıkıntılar çektirdi. Bir defâsında yedi günde bir<br />

kaşık sirkeden başka bir şey yedirmedi. Ancak Akşemseddîn bütün bunlardan memnun ve<br />

hattâ kendisi daha fazlasına tâlipti. Nitekim nefsinin istediği şeyleri yapmamakta şeyhinin<br />

kendisine buyurduğu tâlim ve terbiyedeki şiddet derecesini kendi isteğiyle artırdığı zaman<br />

Hacı Bayram hazretleri ona:<br />

"Yâ Köse nice riyâzet eylersin, nefsin isteklerinden sakınırsın, âkıbet nûr olursun. Vefât<br />

ettikten sonra seni kabrinde bulamazlar!" dedi.<br />

Böylece Akşemseddîn hazretleri kısa zamanda tasavvuf yolunun bütün inceliklerini öğrendi<br />

ve Hacı Bayram hazretlerinden icâzetini, diplomasını aldı.<br />

Onun kısa sürede icâzet alması bâzılarına zor geldi. Hacı Bayram-ı Velî'ye;<br />

"Diğer dervişlere kırk yıldır hilâfet vermedin, az müddet içinde Akşeyh'e hilâfet verdin.<br />

Hikmeti nedir?" diye sordular. Hacı Bayram-ı Velî de;<br />

"Bu zeyrek, uyanık ve akıllı bir kösedir. Her ne görüp duydu ise hemen inandı. Sonra<br />

hikmetini yine kendisi anladı. Fakat yanımda kırk yıldan beri hizmet eden bu talebeler,<br />

hemen gördüklerinin ve duyduklarının aslını ve hikmetini sorarlar. Ona hilâfet verilişinin<br />

sebebi budur." cevâbını verdi.<br />

Akşemseddîn hazretleri, hocası Hacı Bayram-ı Velî'nin ileride bir büyük fethin mânevî<br />

fâtihliği müjdesine de nâil oldu.<br />

Hacı Bayram-ı Velî hazretlerinin tahsil ve terbiyesiyle irşâd makâmına yükselen<br />

Akşemseddîn hazretleri önce Beypazarı'na yerleşti. Orada bir mescid, bir değirmen yaptırdı.<br />

Halkın etrâfına toplanması üzerine İskilip'te Evlek'e oradan da Göynük'e gelip mekân tuttu.<br />

Birgün bir kişi gelip, Akşemseddîn'e bir mikdâr mülk bağışladı. Akşemseddîn hazretleri o<br />

yerin üzerine gelince, tebessüm etti. "Niçin tebessüm ettiniz?" diye sordular. O da;<br />

"Otuz sene kadar önce seyâhat ederken, yolum buraya düşmüştü. Görünce gönlüm buraya<br />

meyil etmişti. Gönlümden geçen bu arzu, otuz yıl sonra gerçekleşti. Onu hatırladım ve<br />

tebessüm ettim." cevâbını verdi.<br />

Hacı Bayram hazretleri Ankara'da fenâ âleminden bekâ âlemine göç etmek üzere iken; son<br />

sözleri:<br />

"Benim namazımı Akşemseddîn kıldırsın ve cenâzemi yıkasın. Bu haberimi ona iletirsiniz!"<br />

oldu ve vefât etti.<br />

O sırada Akşemseddîn orada değildi ve nerede bulunduğunu kimse bilmiyordu. Talebeler ile<br />

Hacı Bayram-ı Velî'nin yakınları, merak ve hayret içinde kaldılar. Bâzı kimseler;<br />

"Hacı Bayram-ı Velî'nin bu sözü, ölüm hâlinde söylenen sözlerdendir. Buna pek îtibâr<br />

edilmez." dediler. Kararsız ve üzüntülü bir halde yollara bakarlardı. O esnâda; "Akşemseddîn

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!