22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

O'ndan başkasını unutup gönlünden çıkarma) demek olan fenâfillah mertebelerine kavuştu.<br />

Ahmed Ticânî bilâhare bulunduğu köyden 1213 senesinde Fas'a gitti. Fas Sultânı onu çok iyi<br />

karşıladı. Kendisine bir ev tahsis etti. Fakat, kalbi bu ev hakkında huzurlu değildi. İçinde bir<br />

tereddüd vardı. Bu sebeple orada kalmayı kabûl etmedi. Sultan bunun farkına varıp, onu bu<br />

hususta rahatlatacak şeyler söyledi. Nihâyet Ahmed Ticânî o eve yerleşti. Birkaç gün sonra<br />

yakınlarına; "Bu eve Resûlullah efendimiz sallallahü aleyhi ve sellemin izni ile yerleştim.<br />

Fakat bana bir şey yerine getirmemi emretti." dedi. Yakınlarından birisi Resûlullah'ın ona<br />

evin kirâsı mikdarı bir şeyi fakirlere tasadduk etmesini (vermesini) emrettiğini anlatmıştır.<br />

Bundan dolayı Ahmed Ticânî hazretleri her ayın sonunda evin kirâsı kıymetinde ekmeği,<br />

fakirlere verirdi. Vefâtına kadar buna devâm etti.<br />

Ahmed Ticânî hazretlerinin talebelerine ve sevenlerine nasihat edeceği, onları terbiye ile<br />

meşgul olacağı bir zâviyesi (dergâhı) olmamıştı. Bu işi bâzan evinde bâzan câmilerden<br />

birinde yapardı. Bir gün Resûlullah efendimiz kendisine görünerek bir zâviye inşâ etmesini,<br />

bunun için kendisine güzel, helâl bir arâzi seçmesini emretti. Ahmed Ticânî hazretleri yine<br />

Peygamber efendimizin işâreti ile bugün Fas'ta Büleyde diye bilinen Derdâs mıntıkasında bir<br />

yeri seçti ve burayı helâlinden kendi malı ile satın aldı. Bu arsa Akvemâ oğullarına ait harâbe<br />

bir yerdi. Kimse oraya yalnız giremezdi. Güvenilir kimselerden nakledildiğine göre, bâzan<br />

oradan bir kalabalığın zikir sesleri gelirdi. Fas meczûblarının (velîlerinin) çoğu buraya<br />

uğrardı. Zâviye yapılmadan önceFas'ın Lehbî ismindeki meşhûr meczûbu, bu harabeye gelir,<br />

kulağını kapısına koyar oradan geçenlere; "Buraya gelin, zikr seslerini dinleyin." derdi.<br />

Ahmed Ticânî hazretleri daha sonra bu arsanın çevresindeki yerleri de satın aldı. Resûlullah<br />

efendimiz, Ahmed Ticânî'ye orası için; "Burası benim mekânımdır." buyurdu.<br />

Ahmed Ticânî (rahmetullahi aleyh) zâviyenin inşâsına başlayacağı zaman, hasedçiler hep<br />

birlikte, zâviyenin yapılmasına karşı çıktılar. Durum sultana ulaştı. Sultan, Ahmed Ticânî'nin<br />

çok kerâmetlerine şâhid olduğu için zâviyenin yapılmasını emretti. Bunun için Ahmed<br />

Ticânî'ye bir mikdâr yardım ve başka lâzım olabilecek şeyler de gönderdi. Ahmed Ticânî<br />

belki bizden daha muhtaç olanlar vardır diye bunları ona geri gönderdi. Onlara verilmesini<br />

istedi. Sultan; "Yanındaki talebelerine dağıtırsın." deyince; "Hamdolsun hepsinin durumları<br />

iyidir" buyurdu. Sultan; "Zâviyeye harcarsın." dediğinde; "Zâviye, Allahü teâlânın yardımı<br />

ile ayakta durucudur." buyurdu. Fakat o sırada kimse bu sözün mânâsını anlamadı. Zâviyenin<br />

işlerini yürüten talebeleri, sultandan gelen malın bu sefer de geri çevrilmesinden çekindiler.<br />

Ahmed Ticânî hazretlerinin haberi olmadan gelen yardımı sultanın adamından alıp, onunla<br />

abdesthâne yaptılar. İnşâat tamamlanınca, sultandan gelen para ile yapılan abdesthânenin<br />

yıkıldığı, zâviyenin diğer kısımlarının ise ayakta durduğu görüldü. O zaman bu sözün mânâsı<br />

anlaşılmış oldu.<br />

Ahmed Ticânî hazretleri, bu zâviyede insanlara din bilgilerini Allahü teâlânın rızâsını<br />

kazanma yollarını öğretti. Allahü teâlânın kendisine ihsân ettiği ilimler ve feyzlerden herkesi<br />

faydalandırdı. Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem sünnetine uymakta, dinden<br />

olmayıp, sonradan giren bid'atlerden sakınmakta, dünyevî alâkalardan kurtulmakta pek<br />

gayretli olduğu gibi, insanları da bu hususda teşvik etti.<br />

Ahmed Ticânî hazretlerinin Mûsâ ismindeki talebesi sohbet esnâsında çok suâl sorardı.<br />

Muhammed Selâlî ismindeki zât ise ona bu sebeple darılırdı. Birgün Ahmed Ticânî hazretleri<br />

ikisini de yanına çağırdı. Geldiklerinde Muhammed Selâli'ye; "Mûsâ'ya karışma. O ne<br />

yaparsa yapsın ben onu severim." buyurdu.<br />

Ahmed Ticânî hazretleri Halvetiyye tarîkatına göre insanları terbiye ve irşâd etti. Bu irşâd<br />

kendine mahsus olduğundan Halvetiyye'nin Ticânîye kolu ortaya çıktı ve bu tarîkatın<br />

Afrika'da İslâmiyet'in yayılmasına büyük hizmeti oldu.<br />

Ahmed Ticânî hazretleri Fas'ta uzun müddet kaldıktan sonra çoluk çocuğu ile beraber Şam'a

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!