22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ukbe, Mâlik oğlu Abdurrahmân, Nâfi el-Kureyşî, Süfyân bin Uyeyne, Muhammed bin Sûka<br />

gibi âlimler hadîs rivâyet ettiler. Hadîs âlimleri onu sika, güvenilir saydılar. Rivâyetleri<br />

meşhûr hadîs kitapları olan Kütüb-i Sitte'de bulunmaktadır. Nasîhatleri ile yol göstermiş ve<br />

insanların kalbinde yer tutmuştur.<br />

Abdullah bin Dînar hazretleri, ahlâkça Tâbiînin en ileri gelenlerinden idi. Ebû Hamza bir gün<br />

kendisine; "Allahü teâlâya yaklaşmak nasıl olur?" diyerek nasîhat isteyince;<br />

"İnsanlardan uzak ve yalnız olduğunda kısaca her zaman Allah'tan kork. Beş vakit<br />

namazını cemâatle kıl. Yönünü harama çevirme, böylece, Allahü teâlâya<br />

yaklaşanlardan ol." buyurmuştur.<br />

Abdullah bin Dînar bir sohbetinde talebelerine ve sevdiklerine buyurdu ki:<br />

"Lokman Hakim oğluna şöyle dedi: "Ey oğul! Ateş gelirken ondan nasıl emin olunur?<br />

Dünyadan ayrılmak muhakkak iken, ona nasıl meyledilir? Ölüm nasıl akıldan çıkar? Onun<br />

geleceğinden aslâ şüphe edilmez. Uyuduğun gibi öleceksin. Ey oğlum! İnsanın üç şeyi<br />

vardır: Rûhunu Azrâil aleyhisselâm alır. Hayır veya şer ne ise; ameli kendisine kalır.<br />

Bedenini de kurtlar yer ve toprak çürütür."<br />

1) Tezkiret-ül-Huffâz; c.1, s. 125<br />

2) Tabakât-ı İbn-i Sa'd; c.5, s. 626<br />

3) Tehzib-ül-Esma, ve'l-Luga; c.1, s. 264<br />

4) Mizan-ül-İtidâl; c.3, s. 417<br />

5) Tehzîb-üt-Tehzîb; c.5, s. 201<br />

6) El-Menhel-ül Azb-ül Mevrûd; c.2, s. 286<br />

7) Hilyet-ül-Evliyâ; c.10, s. 162<br />

8) İslam Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.2, s.93<br />

ABDULLAH BİN EBÛ BEKR EL-AYDERÛS;<br />

Evliyânın büyüklerinden. İsmi, Abdullah bin Ebû Bekr bin Abdürrahmân es-Sekâfî<br />

el-Ayderûs, künyesi Ebû Muhammed'dir. 1408 (H.811) senesinde doğdu.<br />

Babası, Abdullah Ayderûs doğmadan önce Allahü teâlâya kendisine sâlih bir evlat vermesi<br />

için yalvarırdı. Evine sohbet için birçok velî gelirdi. Bir defâsında onlardan duâ istedi. Onlar<br />

duâ edince, o sırada gâibden bir ses duyuldu. Bu ses; "Duâ kabûl oldu. İsteğiniz olacak." diye<br />

yankılanıyordu. Doğmadan önce dedesi; "Doğacak bu çocuk büyük bir velî, doğu ve batının<br />

kutbu olacak." buyurdu. Doğduktan sonra velîlerden olan dedesi ismini ve künyesini<br />

koyarak, mânevî himâyesine aldı. Küçük yaşta ilim öğrenmeye başlayan Abdullah Ayderûs,<br />

dedesinin yanında Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. 8 yaşında iken dedesi vefât etti. Vefât etmeden<br />

önce Abdullah'ın şânının yüksek olacağını söyledi. Sonra yetişmesini babası üzerine aldı.<br />

Babası ona çok değer verir ve; "Bu oğlum Abdullah'da Peygamber efendimizin kokularından<br />

bir koku duyuyorum." derdi. Fakat 10 yaşına basınca babası da vefât etti. Bunun üzerine<br />

yetiştirilmesini amcası Şeyh Ömer Muhdâr üzerine aldı ve onu kızı ile evlendirdi.<br />

Amcası Ömer Muhdâr, aynı zamanda onu tasavvuf yolunda yetiştirdi. Amcasından birçok<br />

ilim ve ism-i a'zamı öğrendi. Ayrıca Sa'd bin Abdullah Ubeyd, Abdullah Bahrâve, İbrâhim<br />

bin Muhammed Hürmüz ve Abdullah Guşeyr'den fıkıh öğrendi, Tenbîh, Hulâsa ve Minhâc<br />

kitaplarını okudu. Ayrıca Muhammed bin Hasan ve amcaları Ahmed, Muhammed ve<br />

Hasan'dan tasavvuf ilmini öğrendi. Sayılamayacak kadar âlime talebelik etti ve ilim öğrendi.<br />

Abdullah Ayderûs hep nefsine karşı çıktı. Yedi sene orucunu yedi hurma tanesi ile açtı ve<br />

başka bir şey yemedi. Çok açlık çekti. Annesi yemek yemesini ister, o da muhâlefet<br />

edemezdi. Fakat nefsi pay çıkardığı için bundan vazgeçti. Yirmi sene bir yatakta yatıp

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!