22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

3) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.15, s.166<br />

AHMED KÂRAZÎ DİYÂRIBEKRÎ;<br />

On dokuzuncu yüzyılda Anadolu'da yetişen evliyâdan. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî'nin<br />

halîfelerinden Şeyh Muhammed Hânî'nin talebesidir. İsmi, Ahmed olup, Kârazî ve<br />

Diyârıbekrî nisbeleriyle bilinir. Diyarbakır'a bağlı Kâraz'da doğdu ve orada vefât etti. Doğum<br />

ve vefât târihleri bilinmemektedir.<br />

Küçük yaştan îtibâren zamânının usûlüne göre ilim tahsîl eden Ahmed Kârazî ilmî yönden<br />

kendini yetiştirdi. Tasavvufa karşı büyük alâka duydu. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin<br />

halîfelerinden Şeyh Hâlid-i Cezerî'nin sohbetlerinde bulundu. Onun terbiyesinde yetişti.<br />

Birçok mânevî derecelere kavuştu. Bu sırada hocası Hâlid-i Cezerî vefât ederek Cezîre<br />

(Cizre) taraflarında Bâsır denilen yerde defn edildi. Onun yerine geçen dâmadı Şeyh Sâlih,<br />

Hâlid-i Cezerî'nin talebelerine şöyle bir mektup yazdı: "Hemen herkesin Bâsıra'ya, Şeyh<br />

Hâlid'in kabrini ziyârete gelmesi gerekir. Her kim gelmeyecek olursa, bu tarîkattan<br />

kovulmuştur."<br />

Şeyh Sâlih'in mektubunda bildirdiği husûsa karşı çıkan, Şeyh Hâlid'in talebeleri bir araya<br />

geldiler. Bunlar arasında Ahmed Kârazî de vardı. Bu talebeler Şeyh Sâlih'in bu isteğini ve<br />

düşündüklerini bir mektup yazarak Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin halîfelerinden<br />

Muhammed Hânî'ye bildirdiler. Bunun üzerine Şeyh Muhammed Hânî, Şeyh Sâlih'e mektup<br />

yazıp, anlatılan işlerden kendisini şiddetle sakındırdı. Böyle bir şeyi yapmamasını istedi ve<br />

bu işin dînî yönden mahzûrlarını anlattı. Yaptığı işin yanlış olduğunu anlayan Şeyh Sâlih<br />

fikrinden vaz geçti.<br />

Bu hâdiseden sonra memleketinden ayrılan Ahmed Kârazî Şam'a giderek Muhammed<br />

Hânî'ye talebe oldu. Onun bereketli sohbetlerinde bulunarak ilim ve feyzinden istifâde etti.<br />

Hocasının iltifât ve ihsânlarına kavuştu. Kısa zaman içinde tasavvuf yolunda ilerleyip<br />

kemâle, olgunluğa ulaştı. Muhammed Hânî hazretleri ona hilafet verdi. Daha önce ayrılmış<br />

olduğu vatanına yâni Diyarbakır taraflarına, insanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını<br />

anlatmak ve onların dünyâ ve âhirette kurtuluşlarına vesîle olmakla vazîfeli olarak gönderdi.<br />

Memleketine dönen Şeyh Ahmed Kârazî Nakşibendiyye yolunun Hâlidiyye kolunun<br />

yayılması için gayret sarf etti. Sohbetlerine uzaktan yakından gelen insanlar onun ilim ve<br />

feyzinden istifâde ettiler. Pekçok kimse onun vasıtasıyla saâdet yoluna kavuştu.<br />

İlmiyle amel eden fazîlet sâhibi bir velî olan Ahmed Kârazî'nin birçok kerâmetleri görüldü.<br />

Ömrünü İslâmiyeti öğrenmek ve öğretmekle geçiren, tek gâyesi Allahü teâlânın rızâsına<br />

kavuşmak olan Ahmed Kârazî memleketinde vefât etti.<br />

1) Hadâik-ul-Verdiye; s.273<br />

AHMED İBNİ KEMÂL;<br />

Osmanlı âlim ve velîlerinin en meşhûrlarından. Büyük devlet ve ilim adamı. Asıl ismi Ahmed<br />

Şemseddîn'dir. Dedesi Kemâl Paşaya nisbetle "İbn-i Kemâl" veya "Kemâl Paşazâde" diye<br />

tanınmıştır.<br />

Ahmed Şemseddîn 1468 (H.873) yılında Tokat'ta doğdu. Bâzı kaynaklarda ise Edirne'de<br />

doğduğu rivâyet edilmektedir. Babası Süleymân Çelebi, devrinin tanınmış<br />

kumandanlarındandı. Amasya ve Tokat sancakbeyliklerinde bulunan Süleymân Çelebi 1530<br />

yılında İstanbul'da vefât etti. Annesi ise Fâtih Sultan Mehmed devri âlimlerinden İbn-i

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!