22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

elde edilmesinde tek çâre olarak gören Ahmed bin Hadraveyh; "Kim, bütün hâllerinde Allahü<br />

teâlânın kendisiyle olmasını istiyorsa, doğruluğa sarılsın" derdi. Ona göre kulun başarıya<br />

ulaşmaması, basîretsizliğinin eseridir. "Yol açık, hak zâhir, belli, dâvette bulunan bilinip<br />

işitilmiştir. Bütün bunlardan sonra şaşırmak, yalnız körlükten ileri gelmektedir." derdi.<br />

Ebû Hafs'a; "Bu yolun büyüğü kimdir?" diye sorulduğunda; "Ahmed bin Hadraveyh'ten<br />

yüksek hikmetli ve hâli ondan doğru kimse görmedim." buyurdu.<br />

Belh emîrinin kızı olan hanımı Fâtıma, tövbe etmiş ve Ahmed bin Hadraveyh'e haber<br />

gönderip, babasından kendisini istemesini söylemişti. Ebû Hâmid Ahmed kabûl etmeyince,<br />

ikinci defâ adam gönderdi ve; "Ben, seni Allah yolunu görmek isteyenlerin yolunu kesici<br />

değil, yol gösterici olmakta herkesten ileri sanıyordum." dedi. Bunun üzerine Ahmed bin<br />

Hadraveyh, Fâtıma'yı babasından istedi. Babası da Ahmed bin Hadraveyh'in bereketlerinden<br />

istifâde için kızını ona verdi. Fâtıma dünyâ işlerini terk etti ve Ahmed bin Hadraveyh'le huzûr<br />

ve sükûn içinde yaşadı.<br />

Menkıbelerinden bâzıları şöyledir:<br />

Bir gün evine hırsız girdi. Her tarafı aradı, fakat götürecek bir şey bulamadı. Eli boş döneceği<br />

zaman Ahmed bin Hadraveyh; "Ey genç! Şu kovayı al su doldur. Abdest al ve namaz kıl. Bu<br />

arada evime belki bir şey gelir, sana veririm. Böylece evimden boş dönmemiş olursun." dedi.<br />

Genç onun emrettiği gibi hareket etti. Sabah olunca zengin birisi Ahmed bin Hadraveyh'e yüz<br />

elli altın getirdi. Ahmed bin Hadraveyh hazretleri bu parayı o gence vererek; "Al bu gece<br />

kıldığın namazlar sebebiyle sana mükafattır." dedi.<br />

Genç onun bu merhamet ve iltifâtı karşısında şaşırdı, hâli de değişti. Sonra; "Yolumu<br />

kaybetmiş, bozuk işlere dalmıştım. Bir gece hayırlı bir iş yapıp Allahü teâlâya ibâdet ettim.<br />

Rabbim de bana böyle ihsânda bulundu." diyerek tövbe edip Ahmed bin Hadraveyh<br />

hazretlerine talebe oldu.<br />

Ahmed bin Hadraveyh hazretleri kendi nefsini muhâsebeye çektiği bir hâdiseyi şöyle<br />

anlatmıştır:<br />

Uzun müddet nefsime muhâlefetle onu kahretmiştim. Bir defâsında bir cemâat cihâd için<br />

gazâya gidiyordu. Bende de gazâ için büyük bir arzu uyanmıştı. Nefsim gazânın sevâbı ile<br />

ilgili hadîs-i şerîfleri bana hatırlatıyordu. Hayret edip, kendi kendime, gâlibâ nefsin bu istekli<br />

hâli bir hîledir! Çünkü nefs seve seve ibâdet ve tâatta bulunmaz! Herhalde devamlı oruç<br />

tuttuğum için nefsin tâkatı kesildi de bu sebeple savaşa gitmemi ve orucumu açmamı istiyor<br />

dedim.<br />

Nefse dedim ki: "Ey nefs gazâ için sefere çıkınca oruca devâm edeceğim." Nefs; "Olur<br />

kabul." deyince şaşırdım ve herhalde ben nefsi geceleri namaz kılmaya mecbûr tutuyorum da<br />

onun için gazâya çıkmamı ve böylece gece namazını bırakacağımı ve rahata kavuşmayı<br />

istiyor diye düşündüm. Nefse gazâda da seni gece uyutmam dedim. "Bu da kabul!" dedi.<br />

Bu cevabına da hayret edip, iyice düşündüm. Sonra herhalde nefs yalnızlıktan usandı da<br />

halkın arasına karışmak istiyor. Bu sebeple diye yorumladım ve nefse; "Konakladığımız her<br />

yerde insanların arasında oturmayacağım. Tenhâ bir kenara çekileceğim." deyince nefsim;<br />

"Onu da kabul ediyorum!" deyince artık onun maksadını anlamaktan âciz kaldım. Allahü<br />

teâlâya sığınıp; "Yâ Rabbî! Beni nefsin hîlesinden haberdâr et ve onun aldatmasından koru.<br />

Sana sığındım." diye yalvarıp duâ ettim.<br />

Bunun üzerine nefs, şöyle dedi: "Benim isteklerime muhâlefet etmekle beni günde yüz defâ<br />

öldürüyorsun, bundan kimsenin haberi yok. Hiç olmazsa gazâda bir kere ölürüm de bunu<br />

bütün cihân halkı duyar. Derler ki, âferin Ahmed Hadraveyh'e, onu, nefsini öldürdüler,<br />

şehîdlik derecesine erdi..."<br />

Nefsin bu cevabı üzerine; "Sübhanallah, bu nefs öyle yaratılmış ki, hayatında da ölümünde de

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!