22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sorulduğunda, onlar hakkında hayırla bahseder ve; "Ahmed onların en zâhididir." derdi.<br />

Sonra babası onu evliyâ kabirlerini ziyâret etmesi ve Ârif-i billah Ahmed bin Alevî'den ilim<br />

öğrenmesi için Terîm'e gönderdi.<br />

İlim tahsîlini tamamlayan Ahmed bin Ebû Bekr, Peygamber efendimizin kabr-i şerîflerini<br />

ziyâret ve hac farîzasını yerine getirmek için Hicaz'a gitti. Mekke ve Medîne'de büyük<br />

velîlerle bulunup görüştü. Dünyâ ve âhiret saâdetine vesîle olan hâllere kavuştu.<br />

Memleketine dönüşünde babasının kabrini ziyâret etti ve bu sırada pekçok mânevî ilerlemeler<br />

katetti. Ahmed bin Ebû Bekr daha sonra Bender-i Şehre denilen yere yerleşti. İnsanlar ondan<br />

istifâde için, sohbetlerine koştu. Sevenleri onun açık kerâmetlerini görüp vâsıtasıyla yüksek<br />

hâllere kavuştular. Çok talebe yetiştirdi.<br />

Kuûd-i Mısrî diye meşhûr olan velî bir zât ile Ahmed bin Ebû Bekr arasında kuvvetli bir<br />

muhabbet vardı. Ahmed bin Ebû Bekr bir gün o zâtı ziyârete gitti. Daha sonra oradan<br />

ayrılırken Kuûd-i Mısrî uğurlamak için bir müddet onunla berâber yürüdü. Evine<br />

döndüğünde, yüzüğünün kaybolduğunu fark etti. Bütün aramalara rağmen bulamadı.<br />

Yorgunluktan uyuya kaldı. Rüyâsında Ahmed bin Ebû Bekr'i gördü. Ahmed bin Ebû Bekr<br />

ona; "Yüzük için çok yoruldun. Yüzüğün işte." buyurdu ve parmağına yüzüğü taktı. Kuûd-i<br />

Mısrî uyandığında yüzüğünün parmağında olduğunu görünce çok sevindi.<br />

Bir keresinde onun evine birisi sığındı. Onu yakalamak isteyenler evi basıp aradılar. Fakat<br />

bulamadılar. Evin etrafı sarılmış olduğu hâlde, kendisine sığınanı Allahü teâlânın izni ile<br />

kimse görmeden çıkardı.<br />

1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.1, s.333<br />

2) Meşre-ur-Revî; c.2, s.49<br />

AHMED BİN EBÛ BEKR AYDERÛSÎ;<br />

Yemen'in büyük velîlerinden. İsmi Ahmed bin Ebû Bekr bin Abdullah el-Ayderûsî'dir. 1482<br />

(H.887) senesi Yemen'de doğdu. 1516 (H.922) senesi Aden'de vefât etti. Babasının medfûn<br />

olduğu türbeye defnedildi.<br />

Ahmed Ayderûsî küçük yaşta ilim tahsîline başladı. Âlim ve velî bir zât olan babasından<br />

okuyup icâzet, diploma aldı. Kalp ilimlerinde yükseldi. Başta babası olmak üzere âlimler<br />

tarafından medhedildi. Şeyh Ebû Bekr Ayderûsî oğlunun kadr ve kıymetini şöyle anlatır:<br />

"Asrın teki, âlimlerin önde gelenidir. Kızgınlıkta affı pekçoktur. Aslı temiz, hilmi ve<br />

yumuşaklığı boldur. Duâsı kabûl görür, duâsı ile hastalar şifâ bulur.<br />

Ahmed Ayderûsî Aden'de babasının makâmına oturup onun yolunu tâkip edip, insanlara<br />

doğru yolu, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını göstermekle meşgûl oldu. Çok cömertti.<br />

Zamânında bulunduğu yerde el açıp bir şey isteyen, ihtiyaç sâhibi biri olmadı. Babasının<br />

zamânı da aynen öyleydi. Öfkesini yenmesi ve yumuşaklık göstermesi herkesten fazlaydı.<br />

Dînin emir ve yasaklarına uymada titizlik gösterirdi. Güzel hâller sâhibi olup kerâmetin<br />

ihtiyaç hâli dışında gösterilmesini iyi görmezdi. Sevdiklerinden Seyyid Muhammed bin<br />

Abdurrahmân'ın vücûdunda bir ağrı başlamış, gece uyuyamaz hâle gelmişti. Doktorlar<br />

tedâvîden âciz kaldılar. Seyyid Muhammed, Ahmed Ayderûsî hazretlerine haber gönderip<br />

hâlini arzetti ve duâ istedi. Ahmed Ayderûsî bunun üzerine bir talebesini gönderip yediği<br />

şeyin artığından onun ağzına koymasını söyledi. O da gidip öyle yaptı. Hastanın derhal<br />

ağrıları dinip iyileşti.<br />

Vefâtından sonra hakkında mersiyeler söylendi. Bu mersiyelerin en meşhûru Allâme<br />

Muhammed bin Ömer Bahrık'ın mersiyesidir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!