22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Şa'bâniyye ve Halvetiyye yollarının son devir temsilcilerinden olan Ahmed Amiş Efendi,<br />

sohbet yoluyla talebe yetiştirmeye çalıştı. Sohbetleri esnasında kısa ve özlü sözlerle<br />

talebelerini îkaz eder, onların istikâmet üzere Peygamber efendimiz ile Eshâbının yolunda<br />

olmalarını isterdi.<br />

Talebelerinden birisi müridin yâni talebenin şeyhe (hocaya) olan ihtiyâcını sorunca; "Dağı<br />

dağ, taşı taş gördükçe şeyhe muhtaçsın. Bu böyle olsun, şu şöyle olsundan kurtuluncaya<br />

kadar, şeyhe muhtaçsın." demiştir.<br />

Rızk ile ilgili olarak soru soran birine de; "En âlâ rızık mânevî rızıktır. Dünyâda eşini<br />

bulamaz, işini bilemezsen rahat edemezsin." demişti.<br />

Ahmed Amiş Efendi sohbetine gelenlerle tatlı tatlı konuştuktan sonra, onun hakkında duâ<br />

eder ve bâzı müjdeler verirdi. Evranoszâde Sâmi Bey o zaman Rüşdiye öğretmeni olan<br />

Şerâfettin Yaltkaya'yı, Ahmed Amiş Efendinin sohbetine getirdi. Fakat iki saat müddetle<br />

oturdukları halde AhmedAmiş Efendi sessiz durup hiç konuşmadı. Evranoszâde Sâmi Bey,<br />

Amiş Efendinin böyle gelenlere duâ edip bâzı müjdeler verdiğini bildiği için bu durumu<br />

merak etti. O gün hiç konuşmadan Amiş Efendinin yanından ayrıldılar. Evranoszâde Sâmi<br />

Bey ertesi gün tek başına Amiş Efendinin yanına gitti ve; "Efendim Şerâfettin için bir müjde<br />

vermediniz sebebi nedir?" diye sordu. Ahmed Amiş Efendi, biraz durakladıktan sonra; "O<br />

(yâni Şerâfettin Yaltkaya) bulunduğu mesleğin en yükseğine çıkar." dedi. Hakikaten<br />

Şerâfettin Yaltkaya zamanla yükselip profesör ve Diyânet İşleri Reisi oldu. Fakat İslâm<br />

dînine hizmet edeceği yerde pek çok zarar verdi. Bu yüzden, icraatını bilenler tarafından<br />

Telefüddîn Haltkaya adı ile anıldı.<br />

Edirnekapı dışında kabri bulunan Bekir Niğdevî'nin kabri yanında Amiş Efendinin<br />

talebelerinden Hilmi Bey'in kabri vardır. Hilmi Bey Çanakkale Savaşında Fransız zırhlısını<br />

Boğaz'ın sularına gömen meşhur askerdir. Gümüşsuyu Askerî Hastanesi Baştabibliğinden<br />

emekli albay Doktor Hamdi Hızlan Bey, Ahmed Amiş Efendiden naklen anlatıyor:<br />

Siz harbin fecâatini bilmezsiniz. Ben Rus (Kırım) harbinde yaralıları sırtımda taşıdım. Harbin<br />

fecâatini yakînen bilirim. Sakın harbi temenni etmeyin.<br />

Ahmed Amiş Efendinin halîfe olarak bıraktığı talebeleri şunlardır:<br />

1. Kayserili Mehmed Tevfik Efendi. Bu zât Amiş Efendiden sonra Şa'bâniyye tarîkatının<br />

Kuşadaviyye (İbrâhimiyye) kolunun şeyhliğini yürütmüş, emâneti Maraşlı Ahmed Tâhir<br />

Efendiye bırakarak vefât etmiştir. 2. Abdülazîz Mecdî (Tolun) Efendi. 3. Evranoszâde<br />

Süleymân Sâmi Bey. 4. Trablus Nâib-i SultanıŞemseddîn Paşa.<br />

1) Sefînet-ül-Evliyâ; c.4, s.110<br />

2) Balıkesirli Abdülazîz Mecdî Tolun (Osman Ergin)<br />

3) Muhammed Tevfik Bosnevî; s.18-28<br />

AHMED BİN ÂSIM ANTÂKÎ;<br />

Evliyânın meşhûrlarından. İsmi Ahmed bin Âsım, künyesi, Ebû Ali ve Ebû Abdullah'tır.<br />

Antakya'da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Âilesi Antakya eşrâfından îtibâr edilen<br />

kimselerdi. 853 (H.239) senesinde vefât etti.<br />

Ahmed bin Âsım Antâkî'nin gençliği ilim tahsili ile geçti. Zâhirî ilimlerde olduğu gibi bâtınî<br />

(kalb) ilimlerinde de yüksek derecelere yükseldi. Ebû Süleymân-ı Dârânî'nin sohbetlerinde<br />

kemâle geldi. Tebe-i tâbiîn neslinden olup, Fudayl bin Iyâd ve Hâris-i Muhâsibî gibi<br />

zamânının en büyük velîleri ile görüştü. Bişr-i Hafî ve Sırrî-yi Sekatî'nin akranlarındandır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!