22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Molla Fethullah’ın büyük oğlu Cemâleddîn ise kendisinden on üç gün sonra vefât etmiştir.<br />

Geriye Âişe adında bir kızı ile Takıyyüddîn ve Nâsırüddîn adında iki torunu kaldı.<br />

Nâsırüddîn daha sonra Şeyh Abdülhakîm Hüseynî'den hilâfet aldı. Ziyâeddîn Nurşînî<br />

hazretlerinin her iki torunundan devâm eden evlatları hizmete devâm etmektedirler.<br />

Muhammed Ziyâeddîn Nurşinî hazretlerinin sevdiklerine ve talebelerine yazdığı<br />

mektûblarını, on üç halîfesinden Muhammed Alâüddîn-i Ûhînî toplamıştır. Mektûbât adı<br />

verilen bu eserinde yüz on dört mektup vardır.<br />

İNSANIN ÖMRÜ KIYMETLİDİR<br />

Ziyâeddîn Nurşînî, insanların ve kâinâtın yaratılış gâyesinden bahsederek buyurdu ki: “Ey kardeşim!<br />

Bu kâinâtın yaratılmasındaki hikmet, Allahü teâlânın mârifetine kavuşmaya, O’na yaklaşmaya ve<br />

O’na ibâdet etmeye çalışmaktır. Nitekim Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmin Zâriyât sûresi 56. âyetinde<br />

meâlen; “Cinleri ve insanları ancak bana ibâdet etmeleri için yarattım.” buyurdu.<br />

İnsanlar bu dünyâya oyun, oyuncak, mal, evlat, soyu ile iftihâr etmek için gelmedi. Allahü teâlânın<br />

rızâsını kazandıran ve O’nun rahmetini celb eden şeylere çalışmanız gerekmektedir. İnsanın ömrü<br />

kıymetlidir. Onunla alçak ve aşağı olan dünyâyı değil, en azîz ve matlûb olan âhireti istemek lâzımdır.<br />

Zîrâ dünyâ, insanı Allahü teâlâdan uzaklaştıran şeylerdir.”<br />

UTANMAK<br />

Ziyâeddîn Nurşînî bir sohbeti sırasında şöyle buyurdu: “Eğer insan bir hıristiyan çocuğundan utandığı<br />

kadar Allahü teâlâdan utansa, o kimseden ilâhî emirlere zıt bir hareket zuhûr etmez. Meselâ zinâ<br />

işlemek gibi büyük bir günâhı işlemek üzere olan kimse, bir hıristiyan çocuğunun geldiğini görse,<br />

onun kendilerini göreceğini anlasa, hemen bu kötü işten kaçınır. Çocuğun görmesinden utanır.<br />

Halbuki Rabbülâlemînin her an kendisiyle berâber olduğunu düşünmez. O her an insanı görmektedir.<br />

Vazîfeli melekler de onun durumunu bilmektedir.”<br />

1) İşâretler; s.200-219<br />

2) Mektûbât; s.223<br />

3) Sohbetler; s.17, 21, 64, 274<br />

4) Eshâb-ı Kirâm; (14. Baskı) s.213<br />

5) El-Minah; s.216<br />

ZİYÂEDDÎN HALÎL CÜNDÎ;<br />

Mısır’ın büyük velîlerinden. Mâlikî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi Halîl olup, babasınınki<br />

İshâk’dır. Doğum târihi ve yeri belli değildir. Künyesi Ebü'l-Mevedde, lakabı Ziyâeddîn’dir.<br />

Şeyh Halîl diye tanınır. Babası, Abdullah Menûfî hazretlerinin arkadaşlarından idi.<br />

Küçük yaştan îtibâren, İmâm-ı Şâfiî, Ahmed-i Bedevî, Seyyidet Nefîse ve Şerâfeddîn<br />

Kürdî'den sonra Mısır’da yetişen evliyânın en büyüğü olan Abdullah Menûfî’nin terbiyesine<br />

verildi. Babası, Hanefî mezhebinde olmasına rağmen, Mâlikî mezhebi âlimi ve arkadaşı olan<br />

Abdullah Menûfî’ye çocuğunu teslim edip, onun ilminden ve feyzinden istifâde etmesini<br />

temin etti. Reşîdî’den Arabî ilimler ve usûl bilgilerini, İbn-i Abdülhâdî’den hadîs-i şerîf<br />

ilimlerini öğrendi. İbn-i Abdüsselâm da hocaları arasında idi. Kâhire, Mekke ve Medîne gibi<br />

zamânın belli başlı ilim merkezlerindeki âlimlerden ilim öğrendi. Hadîs-i şerîf ilminde, fıkıh<br />

bilgilerinde âlim oldu. Tasavvufta yüksek derecelere kavuştu. Mâlikî mezhebine göre fetvâ<br />

verdi. Pekçok talebe yetiştirip, faydalı eserler yazdı. Zamânında Mısır’ın en büyük medresesi

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!