22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Nasrânîye yardım ettim ve yükü katıra yükledik. Nasrânî, oradan uzaklaşıp gitti. Kendi<br />

kendime; "Bu zât böyle yapmamı niye istedi?" diye düşündüm. Sonra nasrânîyi tâkib ettim.<br />

Nasrânî, katırıyla şarap satan bir dükkânın önüne geldi. Katırdaki yükü indirip açtı. Hepsi<br />

sirke olmuştu. Şarap satıcısı; "Yazıklar olsun sana! Senden şarap getirmeni istedim. Bunlar<br />

sirke!" dedi.<br />

Nasrânî hayretten dona kalmıştı. Şaşkınlığından ağlamağa başladı ve; "Bunlar şaraptı. Fakat<br />

neden sirke oldu sebebini anladım!" diyerek hemen katırını bir yere bağladı. Doğru Abdullah<br />

bin Abdülazîz hazretlerinin dergâhına koştu. Huzûruna girer girmez: "Eşhedü enlâ ilâhe<br />

illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlühü." diyerek müslüman oldu ve artık<br />

huzûrundan ayrılmayıp talebeleri arasına girdi.<br />

1) Χ®µιυ Κερ®µ®τ−ιλ−Εϖλιψ®; χ.2, σ. 110<br />

2) Şezerât-üz-Zeheb; c.5, s.73<br />

3) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.7, s.378<br />

ABDULLAH BİN ABDÜLGANÎ EL-MAKDİSÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden, hadis ve Hanbelî mezhebi fıkıh âlimi. Künyesi Ebû Mûsâ olup,<br />

ismi, Abdullah bin Abdülganî bin Abdülvâhid bin Ali el-Makdisî'dir. Lakabı Cemâlüddîn'dir.<br />

1185 (H.581) senesi şevvâl ayında doğdu. 1232 (H.629) senesi ramazan ayında cumâ günü<br />

Şam'da vefât etti.<br />

Abdullah el-Makdisî, Kur'ân-ı kerîmi amcası Şeyh el-İmâd'dan öğrendi. Fıkıh ilmini Şeyh<br />

Muvaffakuddîn'den, Arab dilinin inceliklerini ise Ebi'l-Bekâ el-Akberî'den öğrendi. Şam'da;<br />

Abdurrahmân bin Ali el-Harkî, İsmâil el-Cinzevî ve Ebû Tâhir el-Huşûî'den, Bağdâd'da;<br />

Abdülmün'îm bin Küleyb, El-Mübârek bin Matuş ve Mes'ûd El-Cemâl'dan, İsfehan'da; Halîl<br />

er-Râzânî ve Ebü'l-Mekârim el-Lebbân'dan, Mısır'da; Ebû Abdullah el-Ertâhî ve oğlu<br />

Sa'd-ül-Hayr'dan, Nişâbûr'da; Mensûr el-Ferâvî, El-Müeyyid et-Tûsî'den ve birçok âlimden<br />

hadîs-i şerîf dinledi, yazdı ve rivâyette bulundu. Bunun yanında Mûsul, Erbil, Mekke ve<br />

Medîne'ye de gidip hadîs-i şerîf dinledi.<br />

Kendisinden ise; Hâfız ez-Ziyâ, Şeyh Şemsüddîn, Şeyh-ül-Fahr, Şems ibni Hâzım, Şems<br />

İbn-ül-Vâsıtî, Nasrullah bin Iyâş, Nasrullah Sa'd-ül-Hayr ve birçok âlim hadîs-i şerîf<br />

rivâyetinde bulundular. Kendisinden icâzet (diploma) almak sûretiyle en son rivâyette<br />

bulunan, Kâdı Takıyyüddîn el-Hanbelî'dir.<br />

İbn-ül-Hacîb onun hakkında<br />

Hâfız Cemâlüddîn, sağlam, güvenilir, dînine son derece bağlı bir zâttır. Emâneti koruma,<br />

mârifet, ezberinin kuvvetli olması hususlarında, zamânımızda bir benzeri yoktu. Çok<br />

mütevâzî, heybetli, vakûr, ağırbaşlı, cömert, müsâmehakâr, aklı selîm sâhibi, özür dileyenin<br />

özrünü kabûl edici, çok ibâdet eden, vera' sâhibi, her an nefsi ile mücâdele eden bir zât idi."<br />

demektedir.<br />

Hâfız ez-Ziyâ ise onun hakkında; "Kur'ân-ı kerîmi kırâatına uygun, doğru ve güzel okurdu.<br />

Ebû Mûsâ, fıkıh ve hadîs-i şerîf ilimlerinde zamanının büyük âlimi oldu. Birçok yere ilim<br />

öğrenmek için gitti. Çok kere bu yolculukları yürüyerek yaptı. Her hâliyle örnek, kendisine<br />

uyulan bir zât oldu. İnsanlar, onun derslerinden çok istifâde ettiler." demektedir.<br />

Ebû Mûsâ, İsfehan veNişâbûr'a ilim öğrenmek için yalınayak giderdi. Yolda açlık ve<br />

susuzluk sıkıntılarına da göğüs gererdi. Melik el-Eşref, onun için Sefh'de kendi ismiyle bir<br />

hadîs külliyesi yaptırdı ve Ebû Mûsâ'yı buraya idareci ve müderris tâyin etti.<br />

Zekîyyüddîn el-Berzâlî ise; "Hâfız Cemâlüddîn, sağlam, dînine bağlı olup ve doğruyu<br />

yanlıştan ayırırdı." demiştir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!