22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

niyetiyle sefere katılmayı kabûl etti.<br />

Sefere çıkmadan evvel, kendisinin olan Beydâvî Tefsîri'ni talebelerinin büyüklerinden<br />

Bosnalı Hüseyin Efendiye gönderip; “Mütâlaa ettikçe bize duâ etmeyi unutmasın." dedi.<br />

Bundan sonra pâdişâh ile birlikte sefere çıktı. Yol boyunca askeri çok güzel bir şekilde<br />

muhârebeye hazırladı. Muhârebe esnâsında bir ara askerin durumu bozulup, firâr kaçınılmaz<br />

bir hâl almışken, Hızır Efendi pâdişâhın huzûruna çıkıp; “Sultânım! Ricâlullah bizimle<br />

birliktedir. Bir mikdâr daha harbe tahammül ediniz. Neticede zafere ulaşacaksınız. Beni de<br />

duânızdan unutmayınız. Bu uğurda şehîd olacağımı ümid ediyorum.” buyurdu ve toplanan<br />

askerle düşman üzerine at sürdü. Büyük kahramanlıklar gösterdi. Nihâyet şehîd oldu. Şehîd<br />

olduğunda mübârek vücûdunda birçok kılıç ve mızrak yarası vardı.<br />

Talebelerinin büyüklerinden olan Bosnalı Hüseyin Dede, Yayabaşızâde’nin üstün hâllerini,<br />

kerâmetlerini uzun uzun anlatırdı.<br />

Rivâyet edilir ki, Yayabaşızâde Hızır bin İlyâs Efendinin, talebesi Hüseyin Dede’ye<br />

gönderdiği Beydâvî Tefsîri cildli değil, nüshalar hâlinde idi. Tefsîrin bir kısmı<br />

Yayabaşızâde’nin vâz çantasında kalmıştı. Şehîd olan Yayabaşızâde’nin vâz çantasını bütün<br />

aramalara rağmen muhârebe meydanında bulamamışlardı. Bundan epey müddet geçtikten<br />

sonra, hiç tanımadığı bir kimse Hüseyin Dede’ye gelerek, tefsîrin noksan ve kaybolan cüzünü<br />

getirdi ve; “Ben bu cüzü size ulaştırmaya memûr edildim.” dedi. Sonra da gözden kayboldu.<br />

Açıp baktıklarında, sahifelerin bâzı yerlerinde kan izleri görüldü. Böylece muhârebeye<br />

gitmeden evvel Beydâvî Tefsîri'ni Hüseyin Dede’ye göndermesinin hikmeti anlaşıldı. Bu<br />

cüz, Tatar Pazarcığı beldesinde muhâfaza edilerek, senelerce o civârda bulunan müslümanlar<br />

tarafından ziyâret edilmiştir.<br />

Hızır bin İlyâs Efendi, dînimizin emirlerine uymakta ve bu emirleri yaymakta çok<br />

gayretliydi. Kalbindeki îmân aşkı ve insanlara olan merhameti sebebiyle, bütün ömrünü<br />

insanların saâdete kavuşmalarına vesîle olmak için harcadı. Bütün gücü ile, insanların Ehl-i<br />

sünnet îtikâdında olmaları ve bu yolda ilerlemeleri için çalıştı. Çok gayret ederek, vâz ve<br />

nasîhatleri ile insanlara hizmet etti. Vâz ve nasîhatlerinde, her söylediğini kalbden gelerek ve<br />

ihlâs ile söylerdi. Riyâdan, gösterişten uzak olduğu için sözleri çok tesirli olur, dinleyenleri<br />

cezbederdi. İlim ve irfân âşıkları onun sohbetinde, vâzlarında bulunmak için can atarlardı.<br />

1) Sicilli Osmânî; c.2, s.279<br />

2) Şakâyik-ı Nu’mâniyye Zeyli (Atâî); s.464<br />

3) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.16, s.252<br />

4) Lemezât; v.312<br />

YAZICIZÂDE MUHAMMED EFENDİ;<br />

Osmanlı âlimlerinden. Meşhûr Muhammediyye adlı eserin müellifi. İsmi, Yazıcızâde<br />

Muhammed Efendi olup, babası Yazıcı Sâlih’dir. Babası, devlet hizmetinde kâtip olarak<br />

çalıştı. Ârif, münevver bir zât olup, ilm-i nücûma dâir beş bin beyte yakın mesnevî tarzındaki<br />

Şemsiyye isimli eserini, Ankara'da Devlethan âilesinden İskender Paşaya ithâf etti.<br />

Yazıcızâde Muhammed Efendi, muhtemelen Malkara köylerinden Kadıköy’de doğdu.<br />

Gelibolu’yu mekân tutup, 1451 (H.855) senesinde orada vefât etti. Mezarı Gelibolu’nun biraz<br />

dışında, İstanbul yolu üzerindedir. Yazıcızâde çeşmesinden ve hemen yakınında yüksekte<br />

kalan kardeşi Ahmed-i Bîcân’ın kabrinden yüz elli adım kadar içeride, küçük türbe<br />

kısmındadır. Kabri, büyük bir zât olması ve eserlerinden Muhammediyye’nin şöhreti<br />

sebebiyle ziyâret mahallidir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!