22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

içinde, namaz dışında bile basîret gözüm, Allahü teâlânın rızâsından başka bir şeye<br />

bakmamıştır.” buyurduktan sonra, şöyle anlattı: “Bu yola girişimin ilk zamanlarıydı. Kendi<br />

hâlimde, kalbimle meşgûl olup, murâkabede idim. Birden önümde, çıplak bir kimse<br />

görünüverdi. “Avret yerini ört, yâhut da başka tarafa git!” dedim. Bu sözüme hiç aldırış<br />

etmedi. Gâyet mahzûn bir şekilde; “Ben dün kıldığın ikindi namazının sûreti, görünüşüyüm.<br />

Namazın sünnetleri benim libâsım (örtüm, elbisem) dır. Sen, bâzı dünyevî meşgûliyetler<br />

sebebiyle, namazın sünnetlerini terk eyledin. Onun için ben kıyâmete kadar bu hâlde kalsam<br />

gerektir.” dedi. O zaman, o çıplak sûret kendimmişim gibi öyle utanıp mahcûb oldum ve<br />

yaptığıma öyle pişman oldum ki, bu sebepten o andan îtibâren, Allahü teâlânın emirlerini<br />

yerine getirmekte tam bir âgâhlık ve uyanıklık içindeyim. Çok dikkatli davranmaya, gaflette<br />

bulunmamaya çok gayret ediyorum.”<br />

1) Şakâyık-ı Nu’mâniyye Zeyli (Atâî); s.204<br />

2) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (50. Baskı) s.1110<br />

3) Tezkire-i Halvetiyye (Yûsuf bin Ya’kûb) Süleymâniye Kütüphânesi, Es’ad Efendi kısmı,<br />

No: 1372<br />

4) Sefînet-ül-Evliyâ; c.3, s.280<br />

5) Lemezât, Süleymâniye Kütüphânesi, Hacı Mahmûd Kısmı, No: 4546, v.250<br />

6) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.15, s.31<br />

YÂKÛT-İ ARŞÎ;<br />

Âriflerin ve evliyânın büyüklerinden ve meşhûrlarından. Ebü’l-Abbâs-ı Mürsî hazretlerinin<br />

talebelerinin büyüğü olup, Habeşistanlıdır. 1307 (H. 707) senesinde Mısır’da İskenderiyye<br />

şehrinde vefât etti. Rivâyet edildiğine göre, Ebü’l-Abbâs-ı Mürsî hazretleri İskenderiyye’de<br />

bulunduğu sırada, sıcak bir yaz günü, kış günlerine mahsus olan asîde yemeğini pişirip,<br />

talebelerine ve dostlarına ikrâm etmişti. Herkes hayret edip, bu sıcak yaz gününde kış<br />

yemeğinin ikrâm edilmesinin sebeplerini merak ederek hikmetini suâl ettiklerinde buyurdu<br />

ki: “Bu, Habeşistan’da bugün dünyâya gelen kardeşiniz Yâkût’un doğum yemeğidir. O<br />

inşâallah bizim oğlumuz olacaktır.” Dinleyenlerden bir çoğu, bu sözlerden bir şey<br />

anlamamakla berâber, hocalarının sözlerinde mutlakâ bir hikmet bulunduğunu bilen talebeler,<br />

bu hâdisenin târihini not ettiler.<br />

Diğer taraftan Yâkût, Habeşistan’da büyüyüp yetişti. Bir zaman köle oldu. Mısırlı bir tüccâr<br />

bunu satın alıp, memleketi olan Mısır’a götürmek üzere yola çıktı. Gemi ile gelirken, denizde<br />

bir fırtına çıktı. Gemi batacak hâle geldi. Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî hazretlerinin büyük bir zât<br />

olduğunu duymuş olan tüccâr, Allahü teâlâya duâ edip; “Yâ Rabbî! Eğer sağ sâlim karaya<br />

çıkarsak, köle olarak aldığım bu genci (Yâkût’u) Ebü’l-Abbâs hazretlerine hibe edeceğim”<br />

diye nezretti (adadı). Allahü teâlânın izni ile fırtına sâkinleşti. Selâmetle karaya çıktılar.<br />

İskenderiyye’ye gelen tüccâr, nezrettiği şeyi yerine getirecekti. Fakat, Yâkût ismindeki bu<br />

köle de çok kıymetli idi. Kendi kendine; “Ben Ebü’l-Abbâs hazretlerine “Yâkût’u” vermeyi<br />

adamıştım. Bu Yâkût ismindeki genç çok kıymetli olduğuna göre, ben, çarşıdan kıymetli bir<br />

yâkût taşı alıp, Ebü’l-Abbâs’a hediye ederim. Böylece adağımı yerine getirmiş olurum.” diye<br />

düşündü. Dediği gibi yaptı. Çarşıdan kıymetli bir yâkût taşı alarak Ebü’l-Abbâs’ın huzûruna<br />

vardı. Bunu kendisine hediye getirdiğini bildirdi. Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî ona; “Bize bu yâkûtu<br />

değil, bizim için vâdettiğin asıl Yâkût’u getir! Sözünden dönme!” buyurunca, tüccâr hatâsını<br />

anladı ve gidip Yâkût’u getirerek teslim etti. O da bunu talebeliğe kabûl etti. Habeşistan,<br />

Mısır’a çok uzak olduğu için, herkes bu yeni arkadaşlarını merak ettiler. İsmini ve<br />

memleketini öğrenince, hocalarının yıllarca önce verdiği doğum yemeğini hatırladılar.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!