22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

hazretleri, âlimlerin imâmı, söz ve şiir söyleyenlerin en belîğ olanıydı. Dünyâya düşkün<br />

olmayanların, haram ve şüphelilerden çok sakınanların önde geleni olup, velî, sâlih, ârif ve<br />

âbid bir zâttı. Şâirliği de çok kuvvetli idi. Resûlullah efendimizi medheden çok güzel<br />

kasîdeler yazmıştır. Allahü teâlânın sâlih kullarından idi. Kur'ân-ı kerîm ilimlerinde imâm<br />

derecesinde yüksekti. Lenguistik (dil) ilminde öncü, hadîs ilminde hâfız, fıkıh ilminin usûl ve<br />

fürû'unda söz sâhibi idi. Akâid ilminde derin âlimdi.Müslümanların imâmıydı. Âlimlerin<br />

yüksek ilimlerini, evliyânın üstün hâllerini kendisinde toplamıştı.<br />

Aklının kemâlinde, hilminin ve yumuşaklığının yüksekliğinde, ilminin çokluğunda, güzel<br />

ahlâkı ile ulaştığı derecelerin üstünlüğünde, herkesle iyi geçinmekte, akrân ve emsâlinin<br />

hepsinden üstündü. Allahü teâlânın izni ile kerâmet olarak, insanların hâllerine vâkıf olurdu.<br />

İnsanların haklarına çok riâyet ederdi. Sâdece akıl ve hilmdeki üstünlüğünün darb-ı mesel<br />

hâline gelmiş olması, onun büyüklük ve üstünlüğünü göstermesi bakımından kâfidir.<br />

Her tarafta meşhûr olanTâzî hazretlerinin ilmi ve fazîletleri günümüze kadar anlatılmaktadır.<br />

O zamanda ve daha sonra, büyüklüğü öyle tanındı ki, bir kimse başka bir kimsenin iyiliği<br />

hakkında fevkalâde mübâlağa yapmak istese; "O, sanki İbrâhimTâzî hazretlerine benziyor."<br />

derdi. Yine bir kimse bir meseleden dolayı sabredemeyip kızıp köpürse, ona; "Keşke bu<br />

duruma sabretmek husûsunda, büyüğümüz İbrâhim Tâzî gibi olsaydın. Eğer onun gibi<br />

olsaydın, hiç kızmaz, bu hâle sabrederdin." derlerdi.<br />

İbrâhim Tâzî hazretleri, insanlara hiç sıkıntı vermediği gibi, onlardan gelen sıkıntı ve<br />

eziyetlere de çok sabreder, hiç karşılık vermezdi. Başkaları onun bu hâllerini gördükçe; "Biz<br />

olsak bu hâle hiç sabredemeyiz." diyerek, onun hâline imrenirlerdi.<br />

İbrâhim Tâzî, Allahü teâlânın rızâsı için insanlara iyilik eder, onlara iyilik etmelerini,<br />

başkalarına faydalı olmalarını tavsiye ederdi.<br />

İnsanları idâre etmekte, yüzlerine gülmekte, onlara iyi muâmelede bulunmakta çok yüksekti.<br />

Herkese açılmış, yayılmış olan iyilikleri ve güzel hâlleri ile insanların gönlünde taht<br />

kurmuştu.<br />

Basîret gözü ile insanların hâllerini anlar, herkese kâbiliyet ve istidâdına göre konuşurdu.<br />

Onları Allahü teâlânın yoluna dâvet eder, Ehl-i Sünnet âlimlerinin bildirdikleri şekilde<br />

îtikâdlarını düzeltmeleri, Allahü teâlâya çok ibâdet ve tâat etmeleri ve O'nu çok zikretmeleri<br />

için nasîhat ederdi.<br />

Ebû Abdullah bin Sa'd, En-Necm-üs-Sâkıb isimli eserinde diyor ki: "İbrâhim Tâzî'nin<br />

Mekke-i mükerremede mücâvir kaldığı günlerde, kendisinden hadîs okudum. Buhârî ve<br />

başka hadîs kitaplarındaki hadîs-i şerîfleri okumaya başladığı zaman, okuyuşundaki güzellik<br />

ve ifâdesinin pürüzsüz olmasındaki tatlılık sebebiyle, insanlar onu dinlemek üzere etrâfında<br />

toplanırlardı. Kur'ân-ı kerîmi tilâvet edip, okumasındaki güzellik ve ahlâkının çok iyi<br />

olmasındaki tatlılık sebebiyle, herkesin ısrârı üzerine, o sene Ramazân-ı şerîfde Mescid-i<br />

Haram'da terâvih namazını o kıldırdı.<br />

Kalsâdî, Fihrist'inde diyor ki: "Vehrân beldesinde, Ebû Abdullah Muhammed bin Ömer<br />

el-Hevârî'nin halîfesi mübârek büyüğümüz İbrâhim Tâzî ile bir müddet berâber kaldım. Hep<br />

hocasının sözlerini söylemeğe, kendisinden bir şey söylememeğe çok dikkat ve ihtimâm<br />

gösterirdi. Şu söz, onun hocasından naklettiği kıymetli sözlerindendir: "Âlime düşmanlık<br />

etme! Câhil ile fazla samîmi olma! Ahmak ile de arkadaşlık yapma!"<br />

İbrâhim bin Muhammed Tâzî hazretleri, şu mânâlarda şiirler söylemiştir: "Dünyâ ve onun<br />

süsleri hiçbir şey değildir. Dünyânın günleri sâdece emânettir. Dünyâyı tercih eden, emânet<br />

olan günleri gafletle geçiren kimseye akıllı denmez. Sermâyesini helâk olacak olan şeye<br />

yatıran kimseye yazıklar olsun. Allahü teâlânın muhabbeti ve bütün işlerini Allahü teâlânın<br />

rızâsına uygun yapmak gayreti, şereflerin en büyüğüdür.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!