22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kerâmetleri anlatılmaktadır. Kabri Cizre ilçesinde Nûh aleyhisselâmın makamı yakınında<br />

olup ziyâret edilmektedir.<br />

ŞEYH MUHAMMED EL-MA'RİBÎ;<br />

Lazkiye'de yetişen velîlerden. 1824 (H.1240) senesinde vefât etti. Kabri Lazkiye'dedir.<br />

İlimde, amelde, velîlikte, kerâmet ve fazîlette zamânın meşhuru idi. İnsanlara İslâmiyeti<br />

anlatmakta çok gayretli ve tesirliydi. Sohbetlerinde bulunanların kalplerinden geçen<br />

şeylerden haber verirdi. Kurduğu ders halkalarında ilim öğretti. Tasavvufu anlattı. Çok âlim<br />

ve sâlih kimseler yetiştirdi. Dostlarından meşhur âlim Sâlih et-Tavîl hizmetlerinde ona çok<br />

yardımcı olmuştur. Bu zât halkı irşâd için önce kahvehânelere gidip nasîhat etti. Sonra halk<br />

câmilere gelmeye başladı.<br />

Şeyh Muhammed Ma'ribî halk arasında çok sevilip sayılan bir zâttı. Kerâmetleri meşhurdur.<br />

Ekinler arasında yürürken, bitkileri göstererek; "Allahü teâlâya yemin ederim ki, bu bitkiler<br />

dile gelip bana kendilerinde bulunan faydaları ve zararları haber veriyor." buyururdu.<br />

İbrâhim bin Muhammed Paşa, Lazkiye'ye gittiğinde bir dağ eteğinde Şeyh Muhammed<br />

Ma'ribî'nin kabrini ve yaptırdığı câmiyi gördü. Halktan onun kerâmetlerini dinledi. Şeyh'in<br />

böyle bir câmiyi yaptırması büyük kerâmettir. Çünkü böyle bir câmiyi ancak sultanlar veya<br />

zenginler yaptırabilir." dedi.Bu câminin ayrıca vakfiyeleri vardı. Buralardan gelen para ile<br />

câmide vazîfe yapan imâmın ve diğer görevlilerin masrafları karşılanırdı.<br />

Şeyh Muhammed Ma'ribî'nin kabrinin üzeri kıymetli örtülerle örtülmüştür. Kabri başında<br />

devamlı Kur'ân-ı kerîm okunur. Ziyâret edenler huzûra kavuşurlar.<br />

1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.1, s.217<br />

ŞEYH MUHLİS BABA<br />

Osmanlı Devletinin kuruluş devri velîlerinden. Aslen Karamanlı'dır. Osman Gâzi ile berâber<br />

bir çok gazâlara katılmıştır. Kabri Bilecik'te, Şeyh Edebâli türbesindedir.<br />

ŞEYH MUSTAFA BİN EBÛ BEKR;<br />

Irak'ta yetişen büyük velîlerden. Irak'ın Erbil kasabasında 1887 (H.1305) senesinde doğdu.<br />

Aslen Erbil'in Herşem köyündendir. Babası da büyük bir velîydi. Uzun bir ömür yaşadı. 1988<br />

(H. 1409)de vefât etti.<br />

Şeyh Mustafa Efendi, tahsil hayâtına babasının yanında başladı. İlim öğrenmeye başladıktan<br />

bir süre sonra tasavvufa meyletti. Babasından aklî ve naklî ilimlerde bilhassa tasavvufta çok<br />

iyi yetişti ve icâzet, diploma aldı. Babası onu kendi yerine müderris ve Şeyh Ebû Bekr<br />

Câmiine imâm tâyin etti.<br />

Mustafa Efendi, sıkıntı, musîbet ve hastalıklara karşı çok sabırlıydı. Allahü teâlâya<br />

güvenmesi, hüsn-i zannı, gayreti pek fazlaydı. İşlerini geciktirmeden yapardı. İşlerin<br />

neticesine tam bir rızâ gösterirdi. Yumuşak huylu ve affediciydi. Kendisine kötülük edenler,<br />

daha sonra muhtaç duruma düştüklerinde yardım ederdi. Erbil'de ticâretle uğraşan bir kimse<br />

vardı. Başkalarının teşviki ile hep Mustafa Efendinin aleyhinde konuşur, hakkında asılsız<br />

şeyler söylerdi. O şahıs ömrünün sonlarına doğru iş yapamaz hâle geldi. Sıkıntıya düştü.<br />

Mustafa Efendinin yanına gelerek yardım istedi. Mustafa Efendi ona yardım ederek,<br />

ölünceye kadar ihtiyaçlarını giderdi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!