22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Başladı gök yüzünde, bulutlar toplanmağa.<br />

Şimşek çakıp, kuvvetle, gök gürledi peşinden,<br />

Uyandı şehir halkı, bu gök gürlemesinden.<br />

Civardaki evlerden, sesler yükseliyordu,<br />

Herkes korkularından, "Allah Allah" diyordu.<br />

Hazret-i Şems buyurdu: "Nasıl şimdi insanlar,<br />

Bu yalancı uykudan, bu sesle uyandılar,<br />

Hakîkî uykudan da, uyanmaları için,<br />

Teveccühü gerekir, bir veliyy-i kâmilin,<br />

Bir Allah adamının, mevcûdiyeti ile,<br />

Gafletten uyanırlar, bir şehir halkı böyle."<br />

BAŞKA ÇÂRE YOK<br />

Şems-i Tebrîzî hazretleri, bir gün dostlarına şöyle nasîhatta bulundu: "Âhireti terk edip, dünyâya tâlib olup<br />

muhabbet edenlere, mal kazanıp zengin olmaktan başka çâre yoktur. Âhirete tâlib olan kimselere de, ölmeden<br />

önce ibâdet yaparak, dîn-i İslâma hizmet ederek gayretle çalışmaktan başka çâre yoktur. Allahü teâlânın tâlibi<br />

olan kimselere, O'na kavuşmak arzusu içinde olanlara, mihnet, meşakkat, dert ve belâlara katlanmaktan başka<br />

çâre yoktur. İlmi taleb edenlere, yâni âlim olmak isteyenlere, herkesin gözünde hakîr olmak ve yalnız, kimsesiz,<br />

garip kalmaktan başka çâre yoktur. Çünkü, kim ilim öğrenmek arzusunda olursa, onun üzüntüsü çok olur. Onu<br />

rencide ederler. Huzura kavuşması için her türlü derde, belâya sabretmesi lâzımdır. Her kim kendini üstün<br />

görürse, onun sonu zillete düşmektir. Hesapsız, sonunu düşünmeden malını sarfedenler, fakir olurlar. Her kim<br />

fakirliğe sabreder, kanâatkâr olursa, sonunda zenginliğe ulaşır. Her kimsenin, kendisinde bulunan iki şeyin<br />

birisini öldürüp, birisini diri tutmaya çalışması lâzımdır. Öldürmesi îcâb eden şey nefsidir. Çünkü nefsi<br />

öldürmedikçe, rahata ermek düşünülemez. Diri tutması lâzım gelen şey de, gönüldür. Çünkü gönlü ölü olanların<br />

mesûd ve bahtiyâr olması düşünülemez."<br />

1) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (49. Baskı) s.1150<br />

2) Rehber <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.16, s.69<br />

3) Nefehât-ül-Üns; s.520<br />

4) Hadîkat-ül-Evliyâ; s.16<br />

5) Kâmûs-ül-A'lâm; c.4, s.2872<br />

6) Menâkib-ül-Ârifîn; c.1, s.82<br />

7) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.9, s.283<br />

8) Menâkıb, Millet Kütüphânesi, Feyzullah Efendi Kısmı, No: 2142<br />

9) Risâle-i Sipahsalar<br />

ŞEMSEDDÎN ÎCÎ;<br />

Şâfiî mezhebi âlimlerinden ve evliyânın büyüklerinden. İsmi, Muhammed bin Muhammed<br />

el-Îcî el-Acemî es-Sâlihî olup, künyesi Ebü'n-Nu'mân, lakabı Şemsüddîn'dir. Acem<br />

beldelerinden Îc'de doğup yetişti. Doğum târihi bilinmemektedir. 1577 (H.985) senesi,<br />

Cemâzil-evvel ayının onunda,Cumâ günü Cumâ namazından sonra, Şam'da Sâlihiyye'de<br />

vefât etti. Sifh-i Kasyûn denilen yerde defnedildi.<br />

Ebü'n-Nu'mân el-Îcî, zamânındaki büyük âlimlerin sohbetlerinde bulunarak yetişti. Uzun<br />

zaman Muhammed bin Irak ile berâber bulundu. Kerâmet sâhibi büyük velîlerdendir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!