22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

8) Mîzân-ül-İ’tidâl; c.1, s.449<br />

9) Ulemâ-ül-Müslimîn; s.70<br />

10) Tenbîh-ül-Gâfilîn; s.75, 81<br />

11) Tezkiret-ül-Evliyâ; s.125<br />

12) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.3, s.7<br />

ŞÂKİR HAMEVÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi Ahmed olup, babasının adı<br />

Ömer’dir. Lakabı Ebü’s-Safâ’dır. Ahmed Şâkir Hamevî veya sâdece Şâkir Hamevî<br />

isimleriyle tanınır. Aslen, Suriye’nin Hama şehrindendir. 1709 (H.1121) senesinde doğdu.<br />

İlim tahsîline Kur’ân-ı kerîmi okumayı öğrenmekle başlayan Ahmed Şâkir el-Hamevî,<br />

bulunduğu beldedeki âlimlerden, naklî, fennî ve edebî ilimleri okudu. İlmini ilerletmek<br />

maksadıyla bulunduğu yerden ayrılıp çeşitli beldelere gitti. Çok yer dolaştı. Haleb, Bağdat,<br />

Musul, Trablus, Lazkiye, Kudüs, Mısır, Mekke, Medîne, Hind, Acem ve Rum beldelerine<br />

gitti. Haleb’e gittiği zaman, oranın ahâlisinin ona çok alâka gösterdiği, aralarında yakınlık ve<br />

muhabbet hâsıl olduğu, orada şöhrete kavuştuğu meşhûrdur. Mısır’a gidince, oranın<br />

âlimlerini ve evliyâsını medhedici güzel şiirler söyleyip, onların da muhabbetini kazandığı<br />

bilinmektedir. Uzun ve çeşitli seyahatler yaptıktan sonra Dımeşk’a yerleşti. Evi, Sâlihiyye'de,<br />

Selimiye Câmiinin yakınındaydı. Fazîlet, edeb ve îtibâr bakımından meşhûr oldu. Sâdece<br />

Şam’da değil, gezip dolaştığı birçok beldede pekçok âlim ile görüşüp, sohbetlerinde<br />

bulunmuş, onların yanında kıymet ve îtibâr sâhibi olmuştu. Şiirlerini topladığı bir dîvânı<br />

vardır.<br />

Şam’dan ve başka yerlerden birçok kimse yanına gelerek ondan ilim öğrendiler ve tasavvuf<br />

yolunda kendisinden feyz aldılar. Ömrünün sonlarına doğru kendi evinde ders okuturdu.<br />

Küçük ve daracık olan evinde, yüksek ilimler ile üstün hakîkatleri anlatırdı.<br />

Son zamanlarında daha ziyâde tasavvuf büyüklerinin kitaplarını okumakla meşgûl oldu.<br />

Abdülganî Nablüsî ve Muhyiddîn-i Arabî gibi büyüklerin eserlerini okurdu. Uzleti, yânî<br />

yalnız başına kalıp, sırf ibâdet ve tâatle meşgûl olmayı tercih ederdi.<br />

Şiir ve edebiyât sâhasındaki ihtisas ve mahâreti de pek çok olan Ahmed Şâkir’in;<br />

Hânet-ül-Uşşâk ve Reyhânet-ül-Eşvâk isminde üç cildlik bir dîvânı vardır. Yedi bâb olan<br />

bu dîvânın birinci bâbında şiirin incelikleri anlatılır. İkinci bâb, Resûlullah efendimizi<br />

medheden şiirlere âittir. Üçüncü bâb, Resûlullah efendimizin Ehl-i beyti ve Eshâbı ile büyük<br />

velîlerin medhi hakkındadır. Dördüncü bâb, büyüklere olan yüksek aşk ve muhabbeti anlatan<br />

şiirlere âittir. Beşinci bâb, ilim ve fazîlette önde gelen, ileride olanlara âittir. Altıncı bâb,<br />

muammâ gibi anlaşılmayacak sözlere, yedinci bâb, çeşitli şiirlere âittir.<br />

Ahmed Şâkir el-Hamevî, âlim, fâzıl ve üstün bir velî idi. Sevilen, beğenilen, üstün vasıfları<br />

kendinde toplamak husûsunda emsâl ve arkânından ileri geçmişti. Şeref, şân ve şöhret<br />

sâhibiydi.<br />

Dımeşk’a yerleşen Ahmed Şâkir 1779 (H.1193) senesi Şubat ayının on sekizinde Perşembe<br />

günü vefât etti. Selîmiye Câmiinde cenâze namazı kılınıp, Şam’da Kasyûn Tepesindeki<br />

kabristana defnedildi.<br />

1) Silk-üd-dürer; c.1, s.155<br />

2) Mu’cem-ül-Müellifîn; c.2, s.32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!