22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Abdüsselâm'a; "Nasıl oldu da siz o kadar insanın içinde sultâna o sözleri söylediniz?" diye<br />

sorunca, "Sultan kibirlenmesin ve gururlanmasın diye söyledim" cevâbını verdi. O tekrar;<br />

"Sultandan korkmadınız mı?" diye sordu. O da; "Allahü teâlânın bana verdiği heybetten<br />

dolayı, sultan benim yanımda küçücük kaldı." diye cevap verdi."<br />

Moğolların Kâhire'ye saldıracakları haberi geldiğinde Ramazân-ı şerîf ayı idi. Sultan Eyyûb,<br />

ordunun hazırlanmasını emretti. Bayramdan sonra düşmanla harb etmeyi uygun gördü. O<br />

sırada yanına İzzeddîn bin Abdüsselâm geldi ve; "Kalk! Hemen askerlerine haber ver, hiç<br />

zaman kaybetmeden harbe çıksınlar!" dedi. Sultan; "Askerler savaşa hazır değil." deyince,<br />

İzzeddîn bin Abdüsselâm; "Sen söz dinle ve askerlerinin harbe çıkmasını emret!" dedi.<br />

Sultan; "Sen, Allahü teâlânın bize zafer ihsân edeceğinden emin misin?" diye sordu. İzzeddîn<br />

binAbdüsselâm da; "Evet." dedi. Bunun üzerine sultan, askerlerini Moğollarla harb etmeye<br />

gönderdi. İzzeddîn bin Abdüsselâm'ın dediği gibi, müslüman ordusu zafer kazandı. Moğolları<br />

Bağdât'a kadar geri çekilmeye zorladılar.<br />

Alâeddîn Ebû Hasan, İzzeddîn bin Abdüsselâm'ın yanına ilim öğrenmeye gittiği zaman, ona<br />

daha çok kibrin kötülüğünü ve ilim öğrenmenin önemini îzâh etti. İzzeddîn bin Abdüsselâm,<br />

bunun sebebini ise şöyle anlattı: "Ben, Şam'daki Dımeşk Câmiinin yanındaki odalardan<br />

birinde kalıyordum. Hava çok soğuktu. Gece uyurken ihtilâm oldum. Hemen kalkıp, oradaki<br />

havuzdan gusl abdesti aldım. Tekrar odama gidip yattım ve uykuda iken yine ihtilâm oldum.<br />

Dışarı çıkıp gusl abdesti aldım, odama gelip uyudum. Rüyâmda bir kimse bana; "Yâ<br />

İzzeddîn! Sen ilim mi istersin, yoksa amel mi istersin?" diye sordu. Ben de; "İlim isterim, zîrâ<br />

ilim beni amele götürür." dedim. Sabah olunca Tenbîh kitabını aldım. Çok kısa zamanda<br />

ezberledim ve kendimi bütünüyle ilme verdim. Böylece ilmim arttı ve ilim öğrenmeye devâm<br />

ettim.<br />

Abdullah-i Baltâcî isminde, Allahü teâlânın bir velî kulu ile İzzeddîn bin Abdüsselâm<br />

arasında dostluk vardı. İzzeddîn bin Abdüsselâm, Abdullah-i Baltâcî'ye her sene bir mikdâr<br />

hediyeler gönderirdi. Bir sene yine İbn-i Abdüsselâm, Abdullah-i Baltâcî'ye bir deve yükü<br />

hediye gönderdi. Hediyelerin arasında, içinde peynir bulunan bir kap vardı.Hediyeleri<br />

götüren kişi Kâhire'ye gelince, peynir kabı kırıldı ve peynirler dökülmeye başladı. O sırada<br />

kap satan bir hıristiyan oraya geldi. O kişi hıristiyandan bir kap alıp kalan peynirleri koydu.<br />

Sonra Abdullah-i Baltâcî'nin evine o hediyeleri götüren kişi, kendi kendine; "Ben büyük bir<br />

mahcûbiyetten kurtuldum. Bu mevzuyu ancak Allahü teâlâ ve benden başka kimse bilemez."<br />

dedi. Abdullah-i Baltâcî'nin evine gitti. Talebeleri, getirilen eşyâları açıp, bir bir baktıktan<br />

sonra, hocalarına; arkadaşınız İzzeddîn bin Abdüsselâm şu şu hediyeleri göndermiş, dediler.<br />

Bunun üzerine Abdullah-i Baltâcî onlara; "Peyniri ve kabını içeri almayın ve onları getireni<br />

bana çağırın." dedi. O kişi huzûra girince, Abdullah-i Baltâcî; "Mâdem ki kap yolda kırıldı ve<br />

dökülmeye başladı. Sen niye hıristiyandan bir kap alıp, kabın içinde kalan peynirleri koydun<br />

ve bize getirdin. O peynirin yapıldığı sütü, hıristiyan bir kadın sağmıştı. O kadının eli hınzıra<br />

değmişti. Ve bu yüzden necis idi. Bir de hıristiyandan aldığın kabın içine koyduğun için,<br />

peyniri ve kabı kabûl etmem. Arkadaşım İzzeddîn bin Abdüsselâm'a selâmımı ve teşekkür<br />

ettiğimi söyle." dedi.<br />

İzzeddîn bin Abdüsselâm Dımeşk'da olduğu zaman, büyük bir kıtlık oldu. İnsanlar<br />

bahçelerini ve arâzilerini ucuz fiyata sattılar. Hanımı, İzzeddîn bin Abdüsselâm'a gerdanlığını<br />

vererek, bir bahçe almasını istedi. İzzeddîn bin Abdüsselâm, sattığı gerdanlığın parasını<br />

fakirlere sadaka olarak dağıttı. Eve gidince, hanımı bahçe alıp almadığını sorduğunda; "Evet,<br />

onunla bir bahçe alacaktım. Fakat insanların çok zor durumda olduğunu gördüm. Bunun<br />

üzerine bahçe satın almayıp parayı halka sadaka dağıttım. Hanımı bu duruma hiç îtirâz<br />

etmeden; "Allahü teâlâ, sana ondan büyük bir hayır versin." dedi.<br />

Bir şahsın İbn-i Abdüsselâm'a gelip, kendisini rüyâda gördüğünü ve bir şiir okuduğunu<br />

söyledi. Rüyâdaki şiiri orada da okudu. İzzeddîn bin Abdüsselâm bir müddet sustu ve şöyle

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!