22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

2) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.2, s.281<br />

3) Sicilli Osmânî; c.4, s.609<br />

4) Tâc-üt-Tevârih; c.2, s.578<br />

5) Sefînet-ül-Evliyâ; c.5, s.248<br />

6) İslâm Âlimleri<strong>Ansiklopedisi</strong>; c.14, s.310<br />

SEYYİD YAHYÂ EFENDİ;<br />

İstanbul velîlerinden. İsmi, Yahyâ Efendidir. Seyyid olup soyu Peygamber efendimize ulaşır.<br />

İstanbul'da 1711 (H.1123) yılında doğdu. 1784 (H.1198) târihinde İstanbul'da vefât etti.<br />

Karacaahmed yakınında Seyyid Muhammed Ensârî mukâbilinde (karşısında) defn edilmiştir.<br />

Babası Ocak çavuşlarından idi. Kendisi deAğa kapısı kaleminde çalıştı. Baş halife olup<br />

buradan emekli oldu. Aksarayî Kâtibzâde Mustafa Efendiden ve Mustafa Şükrü Efendiden<br />

hat dersi almıştır.<br />

Seyyid Yahyâ Efendi İstanbul'daki evliyânın büyüklerinden Mehmed Emin Tokâdî<br />

hazretlerinin talebesi olmakla şereflendi. Seyyid Yahyâ Efendi talebeliğe kabul oluşunu şöyle<br />

anlatır: 1727 senesinde on altı yaşında iken babam vefât etti. Ben yetim, kimsesiz ve fakir<br />

kaldım. Semtimizde oturan KâtibzâdeMustafa Efendiden hat, yazı dersi almaya başladım.<br />

Sülüs yazıyı öğreniyordum. Kocamustafapaşa Dergahına gitmek âdetim olduğundan, yine bir<br />

Cuma günü ezândan yarım saat önce oraya gittim. Şadırvanda abdest tâzeleyip etrâfı<br />

seyretmeye başladım. Bu esnâda mübârek yüzlü bir ihtiyâr geldi. Koynunda yazı cüzdanı<br />

vardı. Kollarını sığadı, şadırvandan abdest almaya başladı. Ben de abdest havlumu hazırlayıp,<br />

abdest alınca kurulanması için tuttum. Alıp sildikten sonra bana duâ etti. "Evlâdım kimsin,<br />

kimden hat dersi alıyorsun?" diye sorunca, bir mikdâr konuştuk. Bu sırada ezân vakti<br />

yaklaşmıştı. "Evlâdım sana bir şey söyliyeceğim, kabûl eder misin?" dedi. Ben de;<br />

"Başüstüne efendim." dedim. "İnşâallah önümüzdeki Pazartesi günü seni, Ayasofya Câmiinin<br />

Meyyit kapısı karşısındaki berber dükkanında, öğle namazından sonra beklerim. Senin din ve<br />

dünyân için hayırlı sözlerim vardır." dedi.Sonra vedâ edip namaz için câmiye girdi.<br />

Pazartesi günü olunca, büyük bir heves ve heyecanla söylenilen yere gittim. Bahsettiği berber<br />

dükkanına birkaç adım kala, o görüştüğüm zât berber dükkanından çıkıp yanıma geldi.<br />

"Oğlum, senin sahibin, hocan varmış. İnşâallah en kısa zamanda bizden daha üstününe<br />

kavuşursun. Kusura bakma sana zahmet oldu. Buraya kadar geldin." dedi. Bunun üzerine ben<br />

de elini öpüp geri döndüm.<br />

Aradan bir ay ve birkaç hafta geçti. Bir Salı günü, hat dersi aldığım Kâtibzâde Mustafa<br />

Efendiden hat tâlimi için derse gittim. İçerdeki talebelerin çokluğundan oturacak yer<br />

kalmamıştı. Hoca Efendi hat dersi vermekle meşgûl iken, bir ara yanındaki pencereden dışarı<br />

baktı. Halîfesi Eniştezâde Ali Efendiye; "Emîn Efendi hazretleri geliyor karşılayın!" deyince,<br />

aşağıya inip karşıladılar. Hürmetle merdivenden çıkarıp odaya getirdiler. İçeri girince hoca<br />

efendi elini öptü. Çok kalabalık olduğu için gelen zât, ocağın yanına oturdu.Ben tam<br />

karşısına denk geldim. Herkese dikkatle baktıktan sonra, bana da dikkatle bakıp; "Molla<br />

Yahyâ gel çubuğumu doldur." buyurdu. Hemen kalkıp tütün çubuğunu doldurup verdim.<br />

Tekrar yerime oturdum. Sonra kahve geldi, kalkıp kahveyi de alıp ikrâm ettim. Yine yerime<br />

oturdum. Hepimiz dikkatle sohbetini dinliyorduk. Sohbet sırasında, Sultan Süleymân Hânın<br />

İstanbul'a getirdiği lezzetli suyun akıtılması için binlerce kuyu kazdırmasına rağmen<br />

muvaffak olunamadığına üzülüp, herkesten himmet ve duâ talebiyle kıyâfet değiştirip<br />

dolaştığından bahsolundu. Sultan Süleymân Hâna, bir zât, ancak bir âşık-ı sâdıkın duâsını<br />

almakla bu işin mümkün olacağını, o âşık-ı sâdıkın murâdını yerine getirirse, kendi murâdı<br />

da yerine geleceğini söylemiş. O da bunu yapıp, âşık-ı sâdık olan zâtın duâsını alarak çok

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!