22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Hac dönüşünde tekrar Van'a giden Abdülmecîd Efendi, Mahkeme-i şer'iyye başkatipliği ve<br />

Van kâdı vekilliği vazîfelerinde bulundu. Şer'iyye vekâleti kaldırılınca Van müftülüğünde<br />

memurluk yaptı. 1928'de sürgüne gönderilen Van müftüsü Şeyh Ma'sûm Efendi, yerine vekîl<br />

olarak, Abdülmecîd Efendiyi bıraktı. Daha sonra memuriyeti bırakan Abdülmecîd Efendi, bir<br />

köşeye çekilip münzevî bir hayat yaşadı.<br />

Hem ilmen, hem teslimiyet yönünden kendini yetiştirdiği gibi ahlâken de örnek bir insandı.<br />

1962 (H. 1382) senesinde Van'da vefât etti ve burada defnedildi.<br />

1) İslâm Meşhurları <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.1, s.179<br />

ABDÜLMECÎD ŞİRVÂNÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden. Şirvan'da doğdu. Doğum târihi belli değildir. Künyesi<br />

Ebü'l-Mehamid, lakabı, Nurullah'dır. Babası Şeyh Veliyyüddîn Şirvan bölgesinin en büyük<br />

velîsi idi. İlim, fazîlet, şüpheli şeylerden sakınma ve takvâda çok yüksekti. Devamlı insanlara<br />

vâz ve nasîhat eder, ders verirdi. "İnsanların en hayırlısı, onlara faydalı olandır." hadîs-i<br />

şerîfinin açık bir nümûnesi idi.<br />

Oğlu Abdülmecîd de küçük yaştan îtibâren böyle bir ilim ve sohbet halkasında yetişti. Zekâsı<br />

yüksek, anlayış ve kavrayışının fevkalâde keskinliğinden kısa sürede akranlarını ve<br />

emsallerini geçti. Zâhirî ve bâtınî ilimlerde ilerledi. Genç yaşta Şirvan'ın Şemahı şehrine gitti<br />

ve burada ders vermeye başladı. Kendisi bu yıllarını şöyle anlatmaktadır:<br />

Şemahı'da talebelere bir şeyler anlatmak husûsunda çok gayret sarfediyordum. Zâhirî ilimlere<br />

olan rağbetim ve onları öğrenme husûsundaki şevkim öyle artmıştı ki, gecelerimin çoğunu<br />

kitapları mütâlaa ve okumakla geçirirdim. Bir mübârek gecede, mütâlaa ettiğim kitap hareket<br />

edip şöyle konuştu:<br />

"Ey Abdülmecîd! Ben senin Rabbin miyim ki, gece gündüz bana bakıyorsun? Var git, bu<br />

bağlılığını Rabbine yap. Bu bağlılığı Rabbine yapman daha münasiptir."<br />

Kitaptan gelen sesi duyunca, onu bir kenara bıraktım ve dağlara gittim. Oralarda bir mağara<br />

buldum. O mağarada, tam dört sene gece-gündüz Allahü teâlâyı zikr ile meşgûl oldum. Bu<br />

esnâda bana kerâmetler ihsân edildi. Abdest almak için dışarı çıktığım zaman, yırtıcı ve vahşî<br />

hayvanlar bana saldırmaz ve benden kaçmazlardı. Hattâ bana yaklaşırlar, abdest aldıktan<br />

sonra biriken suları içerlerdi. Bâzı yerlerde uçardım. Bir ânda bir vâdiden diğer vâdiye<br />

geçerdim. Bu hâlleri, asıl maksad zannedip böyle kemâle erileceğini düşünüyordum. Bu<br />

sebepten, tasavvuf yoluna girmek isteyene bir mürşid, yol göstericinin lâzım olmadığı<br />

şeklinde yanlış bir düşünce içerisindeydim.<br />

Ben bu hâl içerisinde iken, Şirvan mıntıkasının mürşid-i kâmili, büyük velî Şehkubâd<br />

hazretleri, talebeleri ile bulunduğum mağaraya yakın nehrin kenarına gelip yerleşmişler,<br />

ibâdet ve zikirle meşgûl oluyorlardı. Onların zikrettiklerini görüp, kalbimde berâber<br />

zikretmek düşüncesi hâsıl olunca, şeytan kalbime vesvese vererek:<br />

"Tâbi oldukları şeyh ümmîdir okuma yazması yoktur. Ona uyanların çoğu da câhil<br />

kimselerdir. Bunlar arasına karışmaktansa, kendi başına oturup riyâzet, nefse karşı gelme ve<br />

nefs muhâsebesi yapmak, vahşî ve yırtıcı hayvanlarla yakınlık kurmak daha iyidir." dedi.<br />

Fakat bu sırada Allahü teâlânın tevfîk ve inâyeti yardıma yetişti ve kendi nefsime; "Zâhirleri<br />

ile İslâmın emir ve yasaklarını yerine getirmeye çalışan, gece-gündüz Allahü teâlâyı zikreden<br />

şu insanlara sû-i zanda, kötü düşüncelerde bulunmak yakışmaz. Hele onların hâllerini bir gör.<br />

Mümin olan, insanların hâllerini ve hareketlerini görmeden karar vermez." diyerek, onlara<br />

yakın bir yere gizlendim. Hâl ve hareketlerini, ne yaptıklarını iyice gördüğüm zaman,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!