22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Para için, dâim kendilerini bozdular.<br />

Hüdâya yaptıkları ahidleri bozdular,<br />

Hepsi Mûsâ'ya düşman, Fir'avn'a dost oldular."<br />

İyi biliniz ki, dünyâyı ve dünyâya düşkün olanları sevmek, sizin, Allahü teâlânın râzı olduğu<br />

yolda yürümenize mâni olan büyük bir engeldir. Dâimâ Allahü teâlâyı hatırlayıp, O'nu<br />

zikrediniz. Böylece dîninizi dünyâya değişmemiş olursunuz. Dâimâ Allahü teâlâdan<br />

korkunuz! Hiçbir ibâdet, Allah korkusundan daha tesirli değildir. Allahü teâlâdan korkan<br />

kimseden çekininiz. Allahü teâlâdan korkmayan kimseden ise, korkmayınız.<br />

Ey dostlarım, dâmiâ Allahü teâlâyı zikrediniz. Allahü teâlâdan başka herşeyi bırakınız. "Lâ<br />

ilâhe illallah" Kelime-i tevhîdini söylerken "Lâ" derken nefyediniz, Allahü teâlâdan başka<br />

hiçbir ma'bûd olmadığını biliniz. "İlallah" derken, Allahü teâlânın noksan sıfatlarından<br />

münezzeh olduğunu biliniz. Biliniz ki, elbiseyi temiz su temizler. Dili, Allahü teâlâyı<br />

zikretmek temizler. Bedeninizi namaz kılmak, malınızı zekât vermek temizler. Yolunuzu,<br />

insanların sizden hoşnut, memnun olması temizler. İhlâs sâhibi oluncaya kadar ihlâsı,<br />

kurtuluşa erinceye kadar da kurtluşu arayınız.<br />

Kalbin, dilin ve bedenin temiz olması, helâl lokma yemeye bağlıdır. Bunu, iyi biliniz. Helâl<br />

lokma yiyen insanın mîdesi, içinde temiz su toplanan havuz gibidir. Bu havuzdan etrâfa<br />

temiz su dağılır ve bu su ile çiçekler yetişir, ağaçlar meyve verir, ondan istifâde edilir.<br />

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem bir hadîs-i şerîfte buyurdu ki: "Bir kimse, hiç haram<br />

karıştırmadan kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ onun kalbini nûr ile doldurur. Kalbine<br />

nahirler gibi hikmet akıtır. Dünyâ muhabbetini kalbinden giderir."<br />

Töbe ediniz. Tövbekâr ve edebli olmak lazımdır. Töbe ediniz ki, tövbe, bütün tâatların<br />

başıdır. Tövbe, sadece dil ile olmaz! Tövbe, işlenen günahlara kalbden pişmanlık ve bir daha<br />

günâhı işlememektir. allahü teâlâdan dâimâ korkunuz. Kendi günahlarınıza bakıp, tövbe<br />

ediniz. Başkaları sizden hoşnûd olsun. Günahlarınıza pişmân olup, o kadar ğlayıp tövbe<br />

ediniz de, gerçektensize tövbekâr densin. Dünyâda iken günahlara pişmân olup, kuluk<br />

vazifesini yaparak âhireti kazanmak lâzımdır. İşte, bütün işin aslı budur. Sevgi ve muhabbet;<br />

allahü teâlânın rızâsını aramak ve kötü işleri terketmek, ahde vefâ göstermek, emânete ihânet<br />

etmemek, kendi kusûrlarını görüp, amelleri ile övünmemek, amellerini görmemek, dâimâ<br />

Allahü teâlâyı zikretmekle meşgûl olaktır. Hiçbir işe, Allahü teâlânın ismini söylemeden<br />

(besmelesiz) başlamayınız ki, âhirette yaptığınız o işten dolayı utanmayasınız. Bu bakımdan,<br />

bir şeye başlarken, önce Besmele çekiniz, sonra işe başlayınız.<br />

Allahü teâlânın emirlerine itâat ediniz. Nerede olursanız olun, ilim öğrenmekten ve amel<br />

etmekten uzak kalmayınız. Her ne olursa olsun karşınıza her ne güçlük çıkarsa çıksın, ilmi ve<br />

ameli aslâ terketmeyiniz.<br />

Emr-i mârûf ve nehy-i münker, iyilikleri emredip, kötülüklerden sakındırmak vazifesini<br />

yerine getiriniz. Dînin yasak ettiği şeylerden, dîne uygun olmayan işlerden ve bid'atlerden<br />

sakınınız. Âyet-i kerîmede meâlen buyruldu ki: "Ey îmân edenler! Kendinizi ve<br />

evlerinizde ve emrinizde olanları ateşten (Cehhennem'den) koruyunuz ki, onun yakacağı,<br />

insanlar ve taşlardır..." (Tarim sûresi:6). Âhirette bunlardan olmamak için çok korkup,<br />

sakınınız! Rivâyet edilir ki, Fudayl bin Iyâd şöyle anlatmıştır: Havanın çok sert ve soğuk<br />

olduğu bir gün, Şeyh Abdülallâm'ı gördüm. Üzerinde ince bir elbise vardı. Soğuk olmasına<br />

rağmen, alnından buram buram ter damlıyordu. Bunun üzerine; "Bu soğukta böyle<br />

terlemenizin sebebi nedir?" dedim. Cevâbında "Bir gün burada bir günah işleniyordu. Ben<br />

buna mâni olmak istedim. Fakat mâni olamadım. Bunun ızdırabından dolayı ve kıyâmet günü<br />

bunun günâhından nasıl kurtulurum diye düşünmekten böyle terliyorum." dedi. Ya siz, her<br />

gün hem kendiniz, hem de başkaları için nice emr-i mârûfu kaçırıyorsunuz, hâlinize bir<br />

bakınız!

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!