22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sultan ve Küre'de Mahmûd Şâbânî hazretlerinin türbelerini ziyâret eder ve temiz toprağını<br />

koklarlardı.Ne zaman bu mübârek makamları ziyârete gelseler etraftaki köy ve nâhiyelerden<br />

pekçok ziyâretçiler de toplanır, Allahü teâlânın rızâsı için kurbanlar kesilir, fakir fukaraya<br />

dağıtılırdı.<br />

Yine bir defâsında Bekli Sultan hazretlerini ziyâret maksadıyla türbenin yanına gelmişti.<br />

Şeyhin geldiğini duyan pekçok kişi de oraya koştu. Bu sırada türbeye yakın bir köy<br />

ahâlisinden Ömer Ağa adında biri yanında bir koyunla geldi. Şeyh hazretlerinin elini<br />

öptükten sonra; "Efendim burada bir koyun keseceğimi nezretmiştim. Ancak uzun bir süre<br />

geçtiği halde sözümü yerine getiremedim. Dün gece rüyâmda Bekli Sultan hazretlerini<br />

gördüm. Bana, yarın türbesine gelecek muhterem misâfirleri için adağımı götürüp kesmemi<br />

emr buyurdular. Bu sözleri ağlayarak nakleden ÖmerAğa, orada bulunan herkesi de ağlattı.<br />

AhmedHicâbî hazretleri de Bekli Sultan hazretlerinin dergâh-ı şerîfleri kapısına:<br />

"Ziyâretle murâd almak ümidiyle gelen insân" diye başlayan şiirini yazdı.<br />

Ahmed Hicâbî hazretleri bu sûretle vilâyetin pekçok mahallerini gezdikleri gibi, ahâlisinin<br />

çok arzu etmesi üzerine Çorum'a da gitti.Burada bulunan velîlerin türbelerini ziyâretten sonra<br />

ilim adamları ile sohbetler etti. Devlet adamları ile görüşüp nasihatlarda bulundu. Câmilerde<br />

halka vâz ve nasihatlarda bulundu. Çorum'dan İstanbul'a gelen Ahmed Hicâbî hazretleri<br />

burada hocalarını ve dostlarını ziyâret ettikten sonra Bursa'ya geçti. Bursa'daki bütün<br />

mübârek zâtların türbelerini, makamlarını, medrese ve câmileri ziyâretten sonra deniz<br />

yoluyla Sinop'a geldi. Seyyid Bilâl hazretlerinin mübârek rûhunu vesîle ederek cenâb-ı<br />

Hakk'a duâ ve niyazda bulundu, sonra Kastamonu'ya döndü.<br />

Seyyid Efendi sûreten zamânında nâdir denilecek kadar güzel, fazîlet ve irfân ile süslü, güzel<br />

fikirleri kendinde toplamış bir kimseydi. İfâdesi tatlı ve güzel olup, şiir ve yazı sanatında<br />

kâbiliyeti pek yüksekti. Tefsirdeki iktidar kâbiliyeti herkesi hayran bırakırdı. Nasihatlarından<br />

feyz ve ibret almak için pekçok ilim ve devlet adamı kendisine gelir sohbetlerine katılırlardı.<br />

1872 senesinde Kastamonu vilâyeti vâliliğinde bulunan, sonra yine orada vefât ederek Şeyh<br />

Şâbân-ı Velî hazretlerinin türbesinde defnolunan Pertev Paşa, AhmedHicâbî Efendinin muhib<br />

ve bağlılarından idi. Nitekim bu aşk ve muhabbetle onun hakkında;<br />

Severim zâtını bî-reyb ü riyâ<br />

İntisâb eylediğim günden tâ<br />

Buna şâhid tutarım Allah'ı<br />

Seyyidim muhlisim vallahi.<br />

mısralarını söylemiştir.<br />

Bağdat vâlisi Sırrı Paşa hazretlerinin deAhmed Hicâbî hazretlerine yazdığı pekçok bağlılık<br />

mektupları vardır.<br />

Ahmed Hicâbî hazretleri 1878 senesinde babasının türbe bahçesi içerisinde bir kütüphâne ile<br />

ona bitişik bir dershâne yaptırdı. O târihten îtibâren Temmuz, Ağustos ve Eylülden başka<br />

aylarda Cumâ günleri Şifâ-i Şerîf kitabını okutmaya başladı. O sohbet ve derslerin<br />

bereketiyle kalpler şifâ bulur, hep iyi düşünce ve niyetlerle dolar, ibâdetlerde ihlâs hâsıl<br />

olurdu.<br />

Ahmed Hicâbî hazretlerinin, yaz ve kış Nasrullah Câmii şerîfinde sabah namazını edâ<br />

eyledikten sonra civarda bulunan medreselerde din ve fen ilimleri ile meşgûl olmaları âdetleri<br />

idi. Cumâ günleri dergâhta bulunup talebelerin yetiştirilmesi ve Kur'ân-ı kerîm kırâati ile<br />

meşgul olurdu. Ramazân-ı şerîfte haftada bir gün Nasrullah Câmiinde ikindi namazından<br />

sonra ve Cumâ günleri namazdan sonra Şeyh Şâbân-ı Velî hazretlerinin dergâh-ı şerîflerinde<br />

vâz ve nasihat ederdi. Bu vâz ve nasihatlar müslümanlara uzun bir süre çölde susuz kalmış<br />

kimselere su vermek gibi idi. Kalpleri Allahü teâlânın aşkı ile dolardı. Nefisler aradan kalkar,<br />

herkes yaptığı her işi Allahü teâlânın rızâsı için yapardı. Onun kalpleri ve gönülleri feyz ve

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!