22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

etti. SonraAllahü teâlânın ismini hafif sesle zikre başladı. Binden fazla talebesi de onunla<br />

berâber hafif bir sesle zikrederken rûhunu teslim etti.<br />

Vefâtından bir gün önce; "Allahü teâlâya hamdolsun ki her ne taleb ettiysem ihsân buyurdu.<br />

Otuz üç sene irşâd vazîfesinde bulundum. İki kişi feyz alarak halîfe oldular. Cenâb-ı Hakk'ın<br />

bana ihsân buyurduğu kemâlâtı halîfelerim de bilmez... Bu fânî dünyâdan göçüyorum. Bana<br />

ihsân olunan kemâlât da benimle birlikte gidiyor... Buna çok teessüf ederim!" demiştir.<br />

Halîfesi Şeyh Abdullah Efendi; "Hocam Mustafa Sâfî Efendinin kutup olduğu mâlumumdur.<br />

Ancak vefât ederken beyân buyurduğu kemâlâtın, yüksek derecelerin ne olduğunu ben de<br />

bilemem, düşünüyorum ve teessüf ediyorum." dedi.<br />

Vefâtından sonra altı ay müddetle türbesine akşam namazından sonra büyük zâtların<br />

rûhâniyetlerinin ziyârete gelmesi sebebiyle ziyâretçileri bir titreme tutup, ziyâret edemediler.<br />

Vefât etmeden önce 1846 (H.1263) senesi Muharrem ayının onuncu gecesinde vefât<br />

edeceğini sohbeti sırasında talebelerine defâlarca söylediği çok işitilmiştir.<br />

Buyurdu ki: "Sâdık talebe İslâmiyete dikkatle uyar, haramlardan son derece sakınır. İbâdet ve<br />

tâata dikkat üzere devâm ettiği ve kendini tam verdiği takdirde uzun zaman çalışmakla<br />

kavuşulan derecelere kısa zamanda kavuşur. Bu işâreti üzere, talebelerinden Devrekli Yûsuf<br />

Efendi dört senede tasavvufta yetişip kemâle ermiştir. Bu talebesine daha sonra icâzet verip,<br />

Devrek'e irşâd vazîfesiyle göndermiş ve pekçok talebe yetiştirmiştir. Bu zât da talebelerinden<br />

Ereğlili İsmâil Ağaya icâzet verip Ereğli'ye irşâd için gönderdi. En meşhûr talebesi Geredeli<br />

Abdullah Efendi idi. Bu talebesini yerine halîfe bırakıp bütün talebelerinin ona teslim<br />

olmasını vasiyet etmiştir. Ayrıca kerâmet ehli çok talebesi vardı.<br />

BİZİ HATIRLAYIN!<br />

Rumelili yüzbaşı İbrâhim Ağa adında bir kimse Bolu'da bir müddet vazîfe yaptı.<br />

Memleketine döneceği zaman Mustafa Sâfî Efendiyle vedâlaşmak için ziyâretine gitti.<br />

Vedâlaşıp giderken yüzbaşı İbrâhim Efendiye; "Yolculuğunuz sırasında sıkıntıya düşerseniz<br />

bizi hatırlayınız. Selâmetle memleketine ulaşırsın." dedi. Yüzbaşı İbrâhim Ağa bir gemiye<br />

binip yola çıktı. Denizde bir müddet yol aldıktan sonra fırtına çıkıp, bindiği gemi batmaya<br />

yüz tuttu. Yüzbaşı İbrâhim Ağa suyun dibine doğru batarken Mustafa Sâfî Efendinin<br />

kendisine vedâlaşırken söylediği sözü hatırlayıp, Allahü teâlânın izniyle Mustafa Sâfî<br />

Efendinin rûhâniyetinden yardım istedi. O andaMustafa Sâfî Efendi gözüküp onu elinden<br />

tuttu ve sudan çıkardı. Sonra da; "Suyun üzerinde bağdaş kur otur! Korkma bir gemi gelip<br />

seni kurtaracak!" buyurmuştur. Biraz sonra bir gemi gelip onu kurtarmış ve memleketinin<br />

sâhiline götürüp bırakmıştır. Bu hâdiseden sonra Yüzbaşıİbrâhim Ağa memleketinden<br />

Bolu'ya giderek Mustafa Sâfî Efendiye talebe olmuş ve ömrü boyunca orada kalmıştır.<br />

EVLİYÂNIN TERBİYESİ<br />

Mustafa Sâfî Efendi Bolu'ya insanları irşâd için geldiği ilk sıralarda, Bolu'da Kara Hacı Hâfız<br />

Kavvam Efendi adında meşhur biri vardı. Bu zât âlimlerin ve halkın bulunduğu bir mecliste<br />

Mustafa Sâfî Efendi hakkında dedikodu yaptı. Onun bu uygunsuz davranışı, Mustafa Sâfî<br />

Efendi tarafından duyuldu. Onu huzûruna çağırıp nasihat etti. Böyle şeyleri yapmaktan vaz<br />

geçmesini söyledi. Ancak o, bu hâlini terk etmeyip, meclislerde aleyhinde yine konuşuyordu.<br />

Tam o mübârek zâtın aleyhinde konuştuğu bir sırada dili ağzından dışarıya çıkıp, acı acı<br />

bağırmaya başladı. Meclistekiler onun bu hâline çok şaştılar. Bu ne haldir diye sorduklarında,<br />

Mustafa Sâfî Efendinin aleyhinde konuşması sebebiyle ondan mânevî bir okun kendisine<br />

isâbet ettiğini, gidip ondan kendisini affetmesini arzetmelerini söyledi. Bunun üzerine gidip

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!