22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

kabri arası açılır (Muhammed aleyhisselâmı görür).”<br />

1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.2, s.219<br />

ÖMER ŞİRVÂNÎ;<br />

Büyük velîlerden. İsmi Ömer, lakabı Sirâcüddîn, künyesi Ebû Ali'dir. Şirvan'da doğdu.<br />

Doğum târihi bilinmemektedir. 1427 (H.831) târihinde vefat etti. Şirvan civârındaSerhâb<br />

Dağı eteğinde medfûndur.<br />

Ömer Şirvânî, bulunduğu yerin âlimlerinden ilim öğrendi. Sonra Allahü teâlânın sevgili<br />

kullarından İzzeddîn Türkmânî hazretlerinin sohbetlerine katıldı. Mânevî ilimlerde üstün bir<br />

dereceye yükseldi. İcâzet, diploma alıp, Tebriz'de hak yolun bilgilerini yaymaya memur<br />

edildi.<br />

Ömer Şirvânî önceleri Tebriz'de Sungur Beyin binâ ettiği medresede müderrisdi. Çok ibâdet<br />

ederdi. Hocası İzzeddîn hazretlerini tanıması şöyle anlatılır:<br />

Bir gün medresesinde İzzeddîn hazretlerinin ve talebelerinin bâzı halleri anlatıldı. Bu sözler<br />

üzerine talebelerini alıp Meraga şehrine, İzzeddîn Türkmânî hazretlerinin dergâhına geldi.<br />

Şehre girişte halk kendisini büyük bir hürmetle karşıladı. Hemen kendisine ve talebelerine<br />

kalacakları yer gösterildi. Ömer Şirvânî hazretleri sonra talebelerini alıp, İzzeddîn Türkmânî<br />

hazretlerinin dergâhına geldi ve görüşmek istedi. İzzeddîn hazretleri ise o sırada erbaîne<br />

girmiş, kırk gün kimseyle görüşmemek ve devamlı ibâdet etmek üzere bir yere kapanmıştı.<br />

Ömer Şirvânî bunun üzerine dergâhtaki görevliye sormayı tasarladığı sorular yerine; "Senin<br />

şeyhin bir zaman yalnız kalıp ibâdet etmekle yanına gelen bir talebeyi evliyâlık makâmına<br />

ulaştırırmış. Acabâ beni de bu mertebeye ulaştırabilir mi?" deyiverdi. Görevli kişi de;<br />

"Efendi siz bir ilim adamına benziyorsunuz. Bu nasıl söz? Elbette." diye cevap verdi. Bu<br />

konuşmaları içeriden İzzeddîn Türkmânî hazretleri işitti ve; "Ömer Efendi gel gel! Hazır ve<br />

münâsib olanı biz Rabbine kavuştururuz." buyurdu. Ömer Şirvânî bu sözleri duyunca,<br />

kalbindeki îtirazlar muhabbete, sevgiye dönüştü. Hemen yanına gidip, af diledi ve talebesi<br />

oldu. Hocasıyla berâber kaldığı ibâdet yerinde uyku ile uyanıklık arasında Peygamber<br />

efendimizi gördü ve Efendimizle konuşma şerefine ulaştı. Kısa zamanda mânevî ilimlerde<br />

yükselip, velîlik makâmına kavuştu.<br />

1) Lemezât, Süleymâniye Kütüphânesi, Hacı Mahmûd Kısmı, No: 4536, v.125<br />

ÖMER BİN ZER;<br />

Tebe-i tâbiîn devri velîlerinden. İsmi Ömer bin Zer, künyesi Ebû Zer'dir. Aslen<br />

Hemedanlıdır. kûfe'de yaşadı. Vefât târihi bilinmemektedir.<br />

Ömer bin Zer, Tâbiîn devri âlim ve velîlerinden Atâ, Mücâhid, Saîd bin Cübeyr, Tâvûs,<br />

İkrime, Ebü'z-Zübeyr, Nâfi', Şa'bî, babası Zer veŞakîk bin Ebû Vâil ve başkalarından ilim<br />

öğrendi. Hadîs rivâyet etti. Çok tesirli konuşurdu. Vâz ettiğinde dinleyenler hüngür hüngür<br />

ağlar, kendilerinden geçerlerdi. Ömer bin Zer vâzına başlarken; "Kardeşlerim! Göz<br />

yaşlarınızı bana ödünç verin." derdi. Bu sebeple bir gün oğlu; "Babacığım! Çok kimseler<br />

konuşup vâz ediyor. Hiç kimsenin gözü yaşarmıyor. Ama siz konuşurken herkes göz yaşı<br />

döküyor. Bunun sebebi nedir?" diye sordu. O da; "Oğlum! Ağıt tutması için ücretle getirilmiş<br />

kişi ile ölen çocuğu için ağlayan kadın hiç aynı olur mu?" diye cevap verdi.<br />

Ömer bin Zer hazretleri bir gün cemâate; "Kalplerinizin katılığını, gözlerinizin donukluğunu<br />

ve câhilliğinizi bana yüklüyorsunuz. Allahü teâlânın kitâbından size nasîhat etmezsem beni

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!