22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

teâlânın misâfiri olacağız." derdi.<br />

Nizâmeddîn Evliyâ'nın annesi Bibi Züleyha Hâtun, dînine bağlı ve zekî bir hanımdı. O,<br />

oğlunun eğitimine özel bir gayret gösterdi. Annesi, Nizâmeddîn Evliyâ'yı Bedâyun'da,<br />

Mevlânâ Alâeddîn Usûlî'nin derslerine gönderdi. Nizâmeddîn Evliyâ, çok kısa zaman sonra,<br />

Celâleddîn-i Tebrîzî'nin halîfesi Ali Molla Büzür (Büyük) Bedâyûnî'nin elinden "Fazîlet<br />

sarığını" giydi. Molla Büzür ona, seçilmiş ulemâ ve evliyânın bulunduğu bir toplantıda hayır<br />

duâ etti.<br />

Allahü teâlânın bir lütfu olarak, genç Nizâmeddîn'in o yaşta kalbinde mânevî bir ilerleme ve<br />

yüksek ilimler için ilâhî bir kıvılcım vardı. Genc-i Şeker'in her tarafa yayılan şöhretini, Ebû<br />

Bekr Kavvâl'dan duyar duymaz, Nizâmeddîn Evliyâ onunla görüşmeye karar verdi. Bir gün<br />

hiçbir yol hazırlığı yapmadan, Genc-i Şeker ile görüşmek ümîdiyle Bedâyun'u terk etti. İlk<br />

durağı Dehli oldu. O zamanlar Dehli, ilim ve irfânın beşiği idi. Nizâmeddîn Evliyâ, Dehli'ye<br />

annesi ve kızkardeşiyle vardığında yirmi yaşındaydı. Dehli Sultânı Sultan Balaban,<br />

zamânındaki âlimlerin ve evliyânın büyük bir koruyucusuydu. Dehli, âlimler ile<br />

aydınlanıyordu. Mevlânâ Şemseddîn, Dehli'nin büyük âlimlerindendi. Nizâmeddîn Evliyâ,<br />

Mevlânâ Şemseddîn'in derslerine devâm ederek, çok kısa zamanda yüksek derecelere<br />

kavuştu. Bu aradaMevlânâ Kemâleddîn Zâhid'den hadîs ilmini öğrendi.<br />

Nizâmeddîn Evliyâ, Dehli'de iken, Hâce Necîbeddîn Mütevekkil'e çok yakın bir evde<br />

oturuyordu. Bu zât, evliyânın büyüklerinden olup, aynı zamanda Ferîdeddîn-i Genc-i Şeker'in<br />

kardeşiydi. Nizâmeddîn Evliyâ, bir süre bu zâtın derslerine devâm etti. Genc-i Şeker'in<br />

üstünlüklerini ondan dinledi. Daha sonra Nizâmeddîn Evliyâ, Genc-i Şeker ile görüşmek için<br />

Acuzan'a gitmeye karar verdi. O sırada kendisine, üstün vasıflarından dolayı kâdılık makâmı<br />

teklif edildi. O, Necîbeddîn Mütevekkil'e danıştığında; "İnşâallahü teâlâ, siz kâdı<br />

olmayacaksınız, fakat başka bir şey olacaksınız, onu da ben bilmiyorum." dedi.<br />

Bir gece Nizâmeddîn, Dehli Câmiinde kalıyordu. Sabah erken vakit, müezzin; "Müminlerin<br />

kalblerinin, Allahü teâlâyı zikr etmeleri ve O'nun aşkıyla yanmalarının vakti gelmedi mi?"<br />

diye sesleniyordu. Bu sesleniş, Nizâmeddîn Evliyâ'nın içinde Genc-i Şeker'e olan<br />

muhabbetini ateşledi. Derhâl Dehli'yi terk ederek, Acuzan'a gitmek için yola çıktı. 1257<br />

(H.655) senesi Receb ayının on beşinde Acuzan'a vardı. Hemen Genc-i Şeker'in yanına gitti.<br />

Genc-i Şeker, onu görür görmez Fârisî bir beyt okudu:<br />

Ayrılığının ateşiyle nice gönüller kebâb oldu<br />

İştiyâkının fırtınasıyla nice cânlar harâb oldu.<br />

Genc-i Şeker, bu beyte ilâveten; "Yâ Nizâmeddîn! Hindistan'ın kutupluğunun mesuliyetlerini<br />

devretmeyi ciddî şekilde düşünüyordum. Allahü teâlâ bize yol gösterdi ve senin gelişini bana<br />

haber verdi." dedi. Ferîdeddîn-i Genc-i Şeker, Nizâmeddîn Evliyâ'yı talebeliğe kabûl etti ve<br />

an'anevî yola giriş başlığını onun başına koydu. Nizâmeddîn Evliyâ, 1258 senesine kadar<br />

Genc-i Şeker'in yanında kaldı.Şihâbeddîn-i Sühreverdî'nin yazdığı Avârif-ül-Me'ârîf'i ve<br />

Ebû Şekûr Sülemî'nin Temhîd adlı eserlerini okudu. Lüzûmlu eğitimi gördükten sonra, ona<br />

"Hilâfetnâme" verildi ve Dehli'ye gitmesi istendi.<br />

Genc-i Şeker'in yanında iken, dergâhdaki talebelerin hepsi gibi, günlük olarak verilen<br />

vazifeleri yapmak mecburiyetindeydi. Talebelerden Mevlânâ Bedreddîn İshâk, ormandan<br />

odunu; Hüsâmeddîn Kabûlî, ise suyu getirip kapları yıkıyor, Nizâmüddîn Evliyâ da<br />

yemekleri pişiriyordu.<br />

Ferîdeddîn-i Genc-i Şeker, Nizâmeddîn Evliyâ'ya Dehli'ye giderken; "Borçlanmak zorunda<br />

kalırsan, onu hemen öde. Bir de dâimâ düşmanlarını memnun etmeye çalış." diyerek; iki<br />

mühim ve değerli tavsiyede bulundu. Nizâmeddîn Evliyâ, hocasının bu sözlerine hayâtı<br />

boyunca uydu ve her işinde muvaffak oldu.<br />

Nizâmeddîn Evliyâ, Acuzan'ı on defâ daha ziyâret etti. Bu ziyâretlerinin üçünü hocası hayatta

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!