22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Umûmun rûh-ı pâkine habîbâne selâm eyle.<br />

Husûsan Şam içinde garka-i rahmet onlardan,<br />

Ne denlî var ise, hep ehl-i îmâna selâm eyle.<br />

Erişip Tûr-i Sinâya münevver kabr-i Mûsâ'ya,<br />

Sürüp akdâmına yüzler, kelîmâne selâm eyle.<br />

Ne küllü var ise hep enbiyâ vü evliyâ cümle.<br />

Zebûr, İncil ü Tevrât ve ehl-i Kur'ân'a selâm eyle.<br />

1) Sefînet-ül-Evliyâ; c.1, s.19<br />

2) OsmanlıMüellifleri; c.1, s.165<br />

3) Sâlim Tezkiresi; s.622<br />

4) Vekâyi-ül-Füdelâ; c.2, s.209<br />

5) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.17, s.134<br />

MUSTAFA BİN SÜLEYMÂN;<br />

Evliyânın büyüklerinden, aklî ve naklî ilimlerde âlim. 1479 (H.884) senesinde Muğla'da<br />

doğdu. 1560 (H.968) senesinde, Semerkand'da Hâce Ubeydüllah-i Semerkandî zâviyesinde<br />

vazifeli iken vefât etti.<br />

Hızır Şâh, Ömer Azîz ve Süpürgeci Şücâ' Efendi gibi zamânın en meşhûr âlimlerinden ilim<br />

öğrendi. Ayrıca Kara Seydî Efendi ve A'rac AhmedÇelebi'nin derslerine devâm<br />

etti.Kadıasker Seydî Çelebi'nin yanında mülâzemet pâyesi kazandı.Bir müddet sonra<br />

muhabbetullaha, Allahü teâlânın sevgisine tutulup, her şeyi terketti. Nakşibendiyye yolunun<br />

büyüklerinden Ubeydüllah-i Ahrâr'ın talebesi Seyyid Emîr Ahmed Buhârî'nin sohbetlerinde<br />

yüksek mânevî makamlara ve hâllere kavuştu.<br />

Emîr Ahmed Buhârî hazretlerinin vefâtından sonraAnadolu'dan ayrılıp Hicaz'a gitti. On sene<br />

müddetle Mekke-i mükerremede ikâmet etti. BuradaKâdı Beydâvî'nin Envâr-ut-Tenzîl<br />

adındaki tefsîrini ve Sahîh-i Buhârî'yi okuttu. Çok talebe yetiştirdi. Hicaz âlimleri,<br />

büyüklüğünü ve ilimdeki yüksek derecesini görüp onu çok övdüler. Mekke-i mükerremede,<br />

bir gün Şeyh Ebû Derdâ ile tanışıp sohbetine katıldı. Ebû Derdâ'nın büyük bir zât olduğunu<br />

anlayıp, kendisini irşâd etmesini, hak ve hakikatı öğretmesini istedi. Ebû Derdâ bu işe ehil<br />

olmadığını, kendisini irşâd edebilecek âlimin Horasan'da el-Hac Muhammed bin Mahdûmî<br />

olduğunu işâret etti. Ebû Derdâ'nın işâretiyle, Mustafa bin Süleymân Horasan'a gitti.<br />

Muhammed bin Mahdûmî'nin hizmetine girdi. Muhammed bin Mahdûmî vefât edinceye<br />

kadar onun yanında ikâmet etti. Sohbetlerinde ve huzûrunda, çok yüksek mânevî hâllere ve<br />

makamlara ulaştı. Hocası Muhammed bin Mahdûmî'nin vefâtından sonraSemerkand'a gitti.<br />

Burada Uluğ Bey Medresesine müderris ve müftî oldu. Hem medresede talebe yetiştirir, hem<br />

de sorulan suâllere fetvâlar vererek müslümanların müşkillerini hallederdi. Aynı zamanda<br />

Hâce Ubeydüllah Semerkandî'nin zâviyesinde, tâliblere zâhirî ve bâtınî ilimleri öğretirdi.<br />

Zamânında o beldenin en büyük âlimlerindendi. Bu hâl üzere iken, fânî dünyâdan<br />

dâr-üs-selâm'a göç eyledi.<br />

Mustafa bin Süleymân, ilmi ile amel eden büyük âlimlerdendi. Kâmil ve mükemmil, yetişmiş<br />

ve yetiştirebilen zâtlardandı. Naklî ilimler kadar, zamânının aklî, fennî ilimlerini de çok iyi<br />

bilirdi. İlim ve mârifet diyârı olan Semerkand'da âlimlerin reisi olup, güzel ahlâk ve fazîlet<br />

sâhibi idi. Bir defâ Semerkand Sultânı tarafından, Kânûnî Sultan Süleymân zamânında<br />

İstanbul'a gönderildi.Sultan Süleymân'dan, kendi kız kardeşinin çocuklarına yardım<br />

edilmesini istemişti.Kânûnî, bu büyük âlimin isteğini derhâl yerine getirmişti. Bunlar<br />

Kâdızâdeler adıyle meşhûr Mahmûd Muğlevî'nin oğulları Ali ve Ahmed efendilerdi. Ali

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!