22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

hak âşıkları, ilim tâlipleri ile dolup taşardı. Yetiştirdiği talebeleri, arasında en meşhuru<br />

Sivaslı Mustafa Tâkî'dir. Mustafa Tâkî Efendi vefât edince bâzıları; "İlim üç Mustafa ile gitti.<br />

BunlarÇorum Şeyhi Şîranlı Mustafa, Mustafa Hâki ve Sivaslı Mustafa Tâkî'dir." demişlerdir<br />

Mustafa Hâki Efendi, 1908'de ikinci Meşrûtiyetin ilânı sebebiyle yapılan seçimde devrin ileri<br />

gelenlerinin arzûsuyla Tokat mebûsu oldu. Ancak ittihatçıların ve gayr-i müslimlerin oyları<br />

ile mebusluğu düşürüldü veİstanbul'da mecbûri ikâmete tâbi tutuldu. Kendisine<br />

Çarşamba'daki Mustafa İsmet Efendi dergâhı verildi ve vefâtına kadar burada kaldı.<br />

Mustafâ Hâki Efendinin oğlu Behâeddîn Efendi, dînî ilimlerin yanında Eczâcılık mektebini<br />

bitirmiş, siyâsî olaylara karışmamak için Türkiye'den ayrılıp önce Medîne'ye gitmiş orada 27<br />

sene ders okutmuş sonrada Şam'a geçmiştir. Torunları zaman zaman Tokat'a gelip<br />

akrabâlarını ziyâret etmektedirler.<br />

Mustafa Hâki Efendinin sözleri ve kerâmetleri halk arasında anlatılmaktadır. Bunlardan<br />

bâzıları şöyledir:<br />

Mustafa Hâki hazretleri Samsun'a geldiği bir günde misâfir kaldığı evde ikram edilen<br />

meyveyi yerken buyurur ki: "Bu gece dünyâya bir oğlum gelse gerektir." Tokat'a<br />

gelindiğinde görülür ki sözün söylendiği o saatte Behâeddîn Efendi dünyâya gelmiştir.<br />

Mustafa Hâki hazretleri sohbetlerde umumiyetle Eshâb-ı kirâm sevgisinden bahseder,<br />

Eshâb-ı kirâm sohbet ile yükseldi. Eshâb-ı kirâm dîni bildirenlerdir. Eshâb-ı kirâma dil<br />

uzatan, dîni yıkar. Eshâb-ı kirâmın îmânda ayrılıkları yoktur. Hepsi bütün velîlerden<br />

üstündür.<br />

İnsana lâzım olan önce Ehl-i sünnete uygun inanmak, sonra Allahü teâlânın emir ve<br />

yasaklarına uymak ve tasavvuf yolunda ilerlemektir.<br />

İslâmın temeli; Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiklerine inanmak ve yapmaktır.<br />

Nasihat istiyen birisine buyurdu ki: "Müslüman temiz toprağa benzer. Temiz toprağa her şey<br />

atılır. Hakaret görebilir, eziyet görebilir, cefaya uğrayabilir. Lâkin ondan hep güzel temiz<br />

faydalı şeyler çıkar. Müminin, insanları ayırmadan, hepsine aynı şekilde davranması ve güzel<br />

ahlâklı olması lâzımdır."<br />

Kerâmet hakkında da; "Bir kimsenin havada uçtuğunu suyun üzerinde yürüdüğünü görseniz,<br />

İslâmiyetin emir ve yasaklarına uymaktaki hassasiyetine bakınız. Şâyet bu tam ise ona<br />

uyabilirsiniz. Eğer emir ve yasaklarda gevşeklik varsa hemen ondan uzaklaşınız. Çünkü<br />

zararı dokunur." derdi.<br />

Vefâtı sebebiyle yazılan mersiyeden bir bölüm:<br />

Hicrânda koydun bizleri ey Mürşîd-i ebcel<br />

Nâkısları kim eyleyecek kâmil ü ekmel<br />

Destine yapışdık ebedî bir habl-i metîne<br />

Çekdin elini nâkıs olan düşdi zemîne<br />

Eyvâh geçirdik dem-i fırsatları eyvâh<br />

Allaha ulaştırıcı sohbetleri eyvâh<br />

Feyz-i nazarın mürdeleri eyledi ihyâ<br />

Bu seng-dil Âdemliğini bulmadı hâlâ<br />

Sen bizleri cezb eder idin arş-ı berîne<br />

Biz kendimizi attırırız zîr-i zemîne<br />

Hayfâ o nezâfet o zerâfet, o cemâl<br />

Cem' olmış idi sende hemân cümle kemâlât

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!