22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Anadolu'daki Arapça dîvânlar onun şiirinin kaynağıydı. Arapça Kasîde-i Mîmiyyesi ve<br />

Kasîde-i Ayniyyesi vardı.<br />

İlmiyle âmil, fazîlet sâhibi bir velî idi. Tefsîr, hadîs, usûl-i fıkıh ve fıkıh ilimlerinde<br />

zamânının mürâcaat kaynağı olan Mustafa Âkif Efendi, 1760 (H.1173) senesi Receb ayının<br />

yirmi birinci Pazar günü güneş doğmadan önce Amasya'da vefât etti. Amasya surunun<br />

dışında, Musallâ yolundaki kabristanın kıble tarafında defnedildi.<br />

1) Kitâbü'l-Mecmû fil-Meşhûd vel-Mesmû; s.40-43<br />

MUSTAFA BEKRÎ;<br />

Büyük velîlerden. İsmi Mustafa babasınınki Ali'dir. Soyu hazret-i Ebû Bekr'e ulaşır. 1688<br />

(H.1099) senesinde Kudüs'te doğdu. 1749 (H.1162) senesi Rebî'ül-evvel ayının üçünde<br />

Pazartesi gecesi yatsı namazından sonra Kâhire'de vefât etti. Karâfe-i kübrâ denilen yere<br />

defnedildi.<br />

Mustafa Bekrî altı aylık iken babasını kaybetti. Bunun üzerine amcası Ahmed bin<br />

Kemâlüddîn'in yanında büyüdü. İlk olarak, Abdürrahmân bin Muhyiddîn Selîmî ve<br />

Muhammed ibni Mevâhib'den ilim tahsîl etti. Muhammed ibni İbrâhim ile ders müzâkeresi<br />

yaptılar. Hâfız ibni Hacer'in Sahîh-i Buhârî şerhini okudu. Büyük âlim Abdülganî Nablüsî<br />

hazretlerinin derslerini tâkib ederek, ileri gelen talebelerinden oldu. Allahü teâlânın tevfîki ve<br />

yüksek kâbiliyeti ile az zamanda birçok ilim tahsîl ederek, tefsîr ve hadîs ilimlerinde derin<br />

bilgilere sâhib oldu. Abdülganî Nablüsî hazretlerinden, Muhyiddîn-i Arabî'nin Tedbîrât-ı<br />

İlâhiyye ve Fütûhât-ı Mekkiyye adlı eserlerinin bâzı bölümlerini okudu. Tasavvuf yolunu,<br />

Halvetiyye yolunun büyüklerinden Şeyh Abdüllatîf Halebî'den öğrendi.<br />

Mustafa Bekrî, hac farîzasını yerine getirdikten sonra Mısır'a gitti. Burada Hacı Baba diye<br />

meşhûr olan Şeyh Mustafa ile görüştü ve ona talebe oldu. Onun yanında "Erbe'în" denilen<br />

riyâzetini tamamladı. Hocasının emri ile Şam'a gitti ve burada insanlara doğru yolu<br />

göstermeye başladı.<br />

Mustafa Bekrî, hocası Abdüllatîf Halebî'den hilâfet alınca, mânevî yüksekliğin verdiği aşkın<br />

tesiri ile inzivâ hayâtını tercih etti. Devamlı Allahü teâlânın zikri ile meşgûl oldu. Nefsinin<br />

arzu ve isteklerine karşı mücâdele etti. Tasavvuf yolunda talebe yetiştirme izni aldığı zaman<br />

çok gençti. Hocası vefât ettikten sonra, hocasının yerine geçti. 1710 senesinde Beyt-i<br />

Makdis'e gitti. Burada insanlara doğru yolu anlattı. Sonra Yafa'ya geçti. Yafa'da Necmüddîn<br />

ibni Hayreddîn-i Remlî ile görüştü. Ondan İmâm-ı Mâlik hazretlerinin Muvattâ ismindeki<br />

eserinin bir bölümünü okudu. Bu kitabın tamâmını ders olarak okutmak ve hadîs-i şerîf<br />

rivâyet etmek için izin aldı. Sonra Şam'a dönerek, insanlara vâz ve nasîhatte bulunmaya<br />

başladı. 1714 senesinde Şam'a ve oradan Halep yoluyla Bağdât'a gitti. Bağdat'ta Seyyid<br />

Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin kabrini ziyâret etti. Mübârek rûhundan feyz aldı.<br />

Mustafa Bekrî, ilim öğrenmek ve büyük zâtların kabirlerini ziyâret etmek için birçok<br />

beldelere gitti. Bu ziyâretleri sırasındaİstanbul'a da gelen Mustafa Bekrî, 1717 senesinde<br />

Muharrem ayının on ikisindeİstanbul'dan ayrılarak Şam'a gitti. Orada bulunan<br />

HocasıAbdülkâdir Nablüsî ile görüştü. 1732 senesinde ikinci defâ hacca gitti.<br />

DönüşteKudüs'e uğradı. Sonra çeşitli yerlere seyahatler yapanMustafa Bekrî, en<br />

sonundaKâhire'ye yerleşti ve burada vefât etti.<br />

Sefînet-ül-Evliyâ kitabının müellifi onun hakkında şöyle demektedir: "Çok sayıda zâtın<br />

hayâtını yazdım. Mustafa Bekrî hazretleri kadar çok seyahat etmiş bir zâta rastlamadım.<br />

Eşine az rastlanan bir zâttır. İlim ve irfân bakımından çok yüksek derecelere sâhiptir. Yaptığı<br />

çok sayıda seyahatlere rağmen pekçok eser yazdı. Birkaç eserini mütâlaa ettim. Eserlerin

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!