22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dâvet etti. Muhammed Emin Erbilî ona; "Misâfirlere ikrâm edecek neyin var?" diye sordu. O kimse<br />

bir koyunu ile bir mikdâr buğday unu olduğunu söyledi. Muhammed Emin hazretleri; "Allahü teâlâ<br />

bu ikrâmını bereketli eder inşâallah. Başka bir şey hazırlamak için kendini zorlama. Misâfirlerin<br />

oturabilecekleri geniş bir çadır hazırla. Ben gelinceye kadar hazırladığın şeylerden kimseye bir şey<br />

ikrâm etme." buyurdu. O kimse gidip Muhammed Emin Erbilî'nin buyurduğu gibi geniş bir çadır ve<br />

ikrâm edilecek şeyleri hazırladı. Dâvetliler gelip oturdular. Bu sırada Muhammed Emin Erbilî<br />

hazretlerinin oraya geldiğini işiten talebeleri ve sevenleri de geldiler. Dört yüz kişiden fazla bir<br />

kalabalık meydana geldi. Muhammed Emin Erbilî, hazırlanan yiyeceklere bereketle duâ buyurdu.<br />

Onun duâsı bereketiyle hazırlanan az bir mikdar yemekle oradakilerin hepsi doyuncaya kadar yediler.<br />

Fakat yemekler hiç yenilmemiş gibi ortada duruyordu. Çünkü Allahü teâlâ peygamberlerine mûcize<br />

ihsân ettiği gibi, velî kullarına da kerâmetler ihsân etmişti.<br />

EDİRNE'NİN KURTULUŞU<br />

Muhammed Emin Erbilî hazretleri, İslâm memleketlerinin kâfirlerin eline düşmemesi için çok duâ<br />

ederdi.Mısır'da bulunduğu sırada sevdiklerinden birini ziyârete gitti. Fakat bu sırada üzüntülüydü.<br />

Ziyâretine gittiği kimse üzüntüsünün sebebini sordu. Muhammed EminEfendi buyurdu ki: "Edirne'nin<br />

küffâr eline düştüğü haberi sana ulaşmadı mı?" O kimse dedi ki: "Efendim ne yapalım elimizden ne<br />

gelir?" Muhammed Emin Efendi; "Allahü teâlâya duâ edelim ve bu musîbetin İslâm memleketinden<br />

uzaklaşması için yalvaralım." buyurdu. Talebelerinin toplanmasını emretti. Allahü teâlânın ism-i<br />

şerîfini çok andıktan sonra hep birlikte bu musîbetin gitmesi için duâ ettiler. Muhammed Emin Erbilî<br />

hazretleri bir ara gözden kayboldu. Kısa bir müddet sonra sevinerek meclise geldi ve; "Allahü teâlâ<br />

burada bulunanların duâsını kabûl buyurdu. Edirne şehrini müslümanlara tekrar ihsân edecek." dedi.<br />

Söylediği gibi oldu. Bir müddet sonra Edirne'nin kurtulduğu haberi duyuldu.<br />

HAKİKATİ ANLATACAĞIM<br />

Mısır'da Ezher Medresesinde Muhammed Râzî isminde âlim bir zât vardı. Fakat tasavvuf yoluyla<br />

ilgisi yoktu. Bir gün Muhammed Emin Erbilî hazretleriyle oturup sohbet ederlerken,<br />

MuhammedEmin Erbilî'ye; "Bu zamanda mürşid-i kâmil yoktur. Kendisinin mürşid-i kâmil olduğunu<br />

söyleyenler ise bu zamânın deccalleridir. Eğer sen kendinin mürşid-i kâmil olduğunu söyleyecek<br />

olursan, sen sâlih bir kimsesin. Mürşid-i kâmil olmaktan çok uzaksın." dedi. MuhammedEmin Erbilî<br />

hazretleri buyurdu ki: "Allahü teâlâ her zaman yeryüzünde mürşid-i kâmiller bulundurur. Allahü<br />

teâlâdan sana zamânın mürşid-i kâmilini göstermesini diliyorum." Sohbetten sonra ayrıldılar.<br />

Muhammed Râzî ismindeki o kimse bir gece rüyâsında yüksek ve nûrlu kürsüler üzerinde oturan<br />

velîleri gördü. O zâtların yüzleri ayın on dördü gibi parlıyordu. Onlara imrenerek kendi kendine dedi<br />

ki: "Bunlar mürşid-i kâmil olan zâtlardır herhâlde." Utanarak birisine yaklaştı ve; "Bu zamânın<br />

mürşid-i kâmilini biliyor musun?" diye sordu. O zât da; "Bu zamânın mürşid-i kâmili, şu senin<br />

yanında oturan arkadaşındır." diyerek Muhammed Emin Erbilî hazretlerini işâret etti. Muhammed<br />

Râzî o zâtın işâret ettiği kimsenin yanına gidince Muhammed Emin Erbilî hazretlerini gördü.<br />

Muhammed Emin Efendiye; "Sen mürşid-i kâmil olan kimselerdensin de kendini niçin gizliyorsun.<br />

Beni de meclisine al." dedi. Muhammed Emin Erbilî hazretleri; "Şimdi meşgûlüm. Sana hakîkati daha<br />

sonra anlatacağım." buyurdu. Muhammed Râzî uykudan uyandı. Rüyâda gördüklerini düşündü. Ertesi<br />

gün, Ezher Medresesinin revaklarında oturan MuhammedEmin Erbilî'yi görüp onun yanına<br />

yaklaştı.Fakat Muhammed EminErbilî ona yumuşaklıkla; "Yâ Şeyh sabret. Sana olanları<br />

anlatacağım." buyurdu. Bu söz karşısında şaşkına dönen Muhammed Râzî kendi kendine; "Ben<br />

rüyâda gördüklerimi kimseye anlatmadım." dedi. O kimse, MuhammedEmin Efendiye; "Ben rüyâmda<br />

şöyle şöyle gördüm, fakat onu sana anlatmadım. Senin, bu zamânın mürşid-i kâmili olduğunu<br />

anladım. Beni de zikir meclisine kabûl et." dedi. Muhammed Emin Erbilî hazretleri onu Bulak'taki<br />

meclisine kabûl etti. Muhammed Râzî ismindeki o zât da tasavvuf yoluna girip, ilerledi. Muhammed<br />

Emin hazretlerinin bereketiyle Allahü teâlânın rızâsına kavuştu.<br />

DÖNMEYECEĞİN GÜN DE GELİR

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!