22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sohbet etmekten çok hoşlanır, onlar için nadide sofralarda lezîz yemekler hazırlatırdı.<br />

Fakir-zengin herkesi sofrasına dâvet eder ve sofradan herkes doymuş olarak kalkardı.<br />

Ömrünü, ilim öğrenmek ve öğretmekle, Allahü teâlâya ibâdet etmekle geçiren Molla Yegân,<br />

pekçok talebe yetiştirdi. Yetiştirdiği talebeleri arasında; başta oğulları Yegânzâde Mehmed<br />

Paşa ve Yegânzâde Molla Sinâneddîn Yûsuf Bâlî olmak üzere; İstanbul'un ilk kâdısı Hızır<br />

Bey, Karamanlı Küçük Yâkup, İbn-ül-Hatîb Molla Taceddîn İbrâhim, Ayasolug Çelebisi<br />

Molla Mehmed, Molla Halîl Hayreddîn, Hacı Hasan-zâde Molla Mehmed, Şeyhulislâm<br />

Efdalzâde Hamîdüddîn gibi âlimler vardı.<br />

Daha çok talebe yetiştirmekle meşgûl olan Molla Yegân, kitap yazmaya pek fırsat bulamamış<br />

bâzı meşhûr kitapların kenarlarına hâşiyeler ile Risâletün fil-Hulle adlı bir eser yazmıştır.<br />

1) Şakâyik-i Nu'mâniyye Tercümesi (Mecdî Efendi); s.99<br />

2) Esmâ-ül-Müellifîn; c.2, s.199<br />

3) Tâc-üt-Tevârih (Ulemâ Kısmı)<br />

4) Keşf-üz-Zünûn; s.861<br />

5) Mu'cem-ül-Müellifîn; c.11, s.211<br />

6) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.12, s.306<br />

MUHAMMED BİN ABDULLAH EL-MÜRŞİDÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden, fıkıh ve kırâat âlimi. İsmi, Muhammed bin Abdullah bin<br />

Ebü’l-Mecd İbrâhim el-Mürşidî olup, künyesi Ebû Abdullah’dır. 1337 (H.738) senesi<br />

Ramazân-ı şerîf ayında Münye’de vefât etti. Cenâze namazı çok kalabalık oldu.<br />

Muhammed el-Mürşidî, fıkıh ilmini Ziyâ bin Abdürrahîm’den, kırâat ilmini et-Takî<br />

es-Sâig’den öğrendi. Şâfiî mezhebinde olan Muhammed el-Mürşidî, zühd ve takvâ sâhibi idi.<br />

Çok kerâmetleri görüldü. Münye’deki Benî Mürşid dergâhına çekilip, orada ibâdetle meşgûl<br />

oldu. Ziyâretine gelenlere bizzât hizmet edip, yemek ikrâm ederdi. Gelen az olsun, çok olsun,<br />

kimin hatırından hangi yemek geçti ise getirip önlerine koyardı. Dergâhındaki mutfağına<br />

kendisinden başka kimse girmezdi. Hizmet ve ikrâmı karşılığında kimseden birşey kabûl<br />

etmezdi.<br />

Zehebî onun hakkında; “Muhammed el-Mürşidî, hâller ve kerâmetler sâhibi idi. Misâfirlerine<br />

yemek ikrâm eder, canları ne istedi ise hemen getirirdi. Bu hizmeti kendisi yapardı.<br />

Kimseden birşey kabûl etmezdi. Îtikâdı sağlam ve çok ibâdet ederdi” demektedir.<br />

El-İmâm el-Münâvî şöyle anlatır: “Muhammed el-Mürşidî, Mısır’daki âlimlerin, velîlerin<br />

önderidir. Herkese iyilik eder, yemek yedirirdi. Kimseden birşey kabûl etmezdi. Bir gecede,<br />

misâfirleri için yüz dînâr kıymetinde lezzetli yemekler ikrâm etti. Hattâ peşi peşine üç gece,<br />

bin dînâr kıymetinde olan yemekler hazırladı. Kendisine nereden ve nasıl geldiği<br />

anlaşılmayan ve oralarda hiç olmayan yiyecek ve içeceklerle misâfirlerine ikrâmda<br />

bulunurdu. Onun kerâmetine inanmıyanlar, kendisini gördüklerinde, o fikirlerinden vazgeçip<br />

talebe oldular. Dergâhta namaz vakti girdiğinde, oraya gelenlerden tanımadığı birine ezân<br />

okumasını, diğerine imâm olmasını, başkasına da vâz ve nasîhat etmesini emrederdi.<br />

Yakışıklı, yüzü nurlu, heybetli, güzel ahlâk sâhibi idi. Çok Kur’ân-ı kerîm okurdu. Hatırına<br />

geleni söyler, en küçük bir yanlış yapmazdı. Îtikâdı düzgün olup, herkes tarafından hürmet ve<br />

saygı görürdü. Kendisinin söz ve hâlleri bir başkasında görülmedi.”<br />

Hatîb Muhammed bin Merzûk et-Tilmsânî şöyle anlatır: “Babamın hocalarından birisi de,<br />

Muhammed el-Mürşidî idi. Bir yolculuğumuzda, on dokuz yaşında iken babam beni onun

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!