22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

1) Sefînetü'l-Evliyâ; s.110<br />

2) Tabakâtü'l-Evliyâ; s.288<br />

3) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.2, s.268<br />

4) Sıfâtü's-Safve; s.73<br />

5) Hilyetü'l-Evliyâ; c.10, s.353<br />

6) Nefehâtü'l-Üns; s.144<br />

7) Tezkiretü'l-Evliyâ; c.2, s.133<br />

8) İslâm Âlimleri<strong>Ansiklopedisi</strong>; c.3, s.261<br />

MÎR MUHAMMED NUMÂN;<br />

Hindistan'ın büyük velîlerinden. Seyyid olup, 1569 (H.977) senesinde Semerkand'da doğdu.<br />

Hindistan'a gelip, Hâce Bâkî-billah hazretlerinin sohbeti ile şereflendi.<br />

Hocasının vefâtına kadar Delhi'de hizmetinde bulundu. Hâce Bâkî-billah'ın, vefâtında,<br />

İmâm-ı Rabbânî Delhi'yi teşrif etmişti. Merhamet buyurup, Seyyid Mîr Muhammed Numân'ı<br />

Serhend'e götürdü. Mîr Muhammed, uzun seneler İmâm-ı Rabbânî'ye hizmet etti ve<br />

sohbetinde bulundu. Sonra talebe yetiştirmesi için Burhânpûr'a gönderildi. 1650 (H.1060)<br />

senesinde Agra şehrinde vefât etti.<br />

Mîr-i Büzürk diye bilinen babası Mîr Şemseddîn Bedahşânî, asâleti, fazîleti, ilmi, takvâsı,<br />

huzûru ve safâsı ile Bedahşan veMâverâünnehr'in meşhûrlarındandı. Tefsîr ve benzeri Arabî<br />

ilimlerde asrının bir tânesiydi. Doğduğu ve kaldığı yer, Bedahşan beldelerinden olan Keşm<br />

beldesidir. Kabri Kâbil'dedir.<br />

Mîr Muhammed Numân şöyle anlattı: "Azîz babam, dünyâya gelen her oğlunun ismini<br />

Muhammed aleyhisselâm ismi ile birlikte olacak diye karar vermiş. Çocuklarına: Celaleddîn<br />

Muhammed, Sa'deddîn Muhammed veZiyâeddîn Muhammed gibi adlar vermiş. Bunlar<br />

benim kardeşlerimdi. Ben annemin karnında üç-dört aylık idim. Babam, İmâm-ı A'zam Ebû<br />

Hanîfe Numân bin Sâbit hazretlerini rüyâda görmüş ve; "Bir oğlun dünyâya gelecek, ona<br />

benim ismimi, yâni Numân ismini ver." buyurmuş. Babam, banaMuhammedNumân ismini<br />

koymuş. 1569 (H.977) da Semerkand'da dünyâya gelmişim. Ben çocukken, bâzı garip hâller<br />

beni kaplar, beni benden alır, kendimden geçer dünyâyı unuturdum. Büluğa erince, Belh<br />

şehrinde Emîr AbdullahBelhî Işkî'nin huzûrunda, işâret ve müjdeleri ile ona talebe oldum ve<br />

tövbe ettim."<br />

Mîr Muhammed Numân bundan sonra Hindistan'a gitti. Dînimizin emirlerine uyma isteğinin<br />

çokluğundan vaktin velîlerinin hizmet ve sohbetlerinde bulundu.Herbirinden vazifeler aldı,<br />

meşgûl oldu. Şeyh Saîd Habeşî ile de müsâfeha ile şereflendi. Nerede bir derviş duysa, onun<br />

sohbetine gider, onu cân ve gönülden sever, talebe olmayı arzu ederdi. Nihâyet hazret-i Hâce<br />

Muhammed Bâkî'nin sohbetleriyle şereflendi. O büyük velî, Mîr Muhammed'e nihâyetsiz<br />

lütuflarda bulundu. Onu kendi silsile dizisine ve talebeleri arasına aldı. Şâh-ı Nakşîbend<br />

hazretlerinin yoluna uygun zikr ve murâkabe ile şereflendirdi. Mîr Muhammed işini bırakıp,<br />

dünyâyı terk etti. Kalabalık âilesini alıp, tam bir tevekkülle Bâkî-billah'ın huzûruna geldi.<br />

Mîr Muhammed Numân'ı, Fîrûzâbâd Câmiinin altında ikâmet ettirmeyi düşündüler. Bu<br />

câminin altında odalar vardı. Bu odalarda asırlarca kimse oturmamıştı. Rutûbetten nefes bile<br />

zor alınırdı. Hazret-i Hâce'nin emri üzerine, çoluk-çocuğu ile oraya yerleştiler. Mîr<br />

Muhammed Numân'ın hâller sâhibi ve sâlihadan olan kız kardeşi orada oturmaktan<br />

hastalandı. Hazret-i Hâce'nin temiz anneleri, Mîr'i ziyârete geldi. Oranın fenâ kokusundan bir

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!