22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ibâdetlerine riâyet eder, talebelerini de buna teşvik ederdi.<br />

Hayâtı boyunca pekçok talebe yetiştiren Mehmed Zâhid Efendinin beş ciltlik Tasavvufî<br />

Ahlâk adlı eseriyle Duâ Mecmuası, Cennet Yolları ve Müminlere Vâzlar isimli eserleri<br />

vardır. Hazırladığı fakat henüz basılmamış olan başka eserleri de vardır.<br />

1) Râmûzü'l-Ehâdîs Tercümesi Önsözü<br />

2) Cihâd Önderleri; s.213<br />

3) İslâm Dergisi; c.5, sayı 51, s.28<br />

MEKÂRİM EN-NEHR;<br />

Irak'ta yetişen büyük velîlerden. İsmi, Mekârim bin İdris'tir. Irak'ta En-Nehr-ul-Hâlis adlı<br />

yerde yaşadı. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. Kabri orada olup ziyâret<br />

edilmektedir.<br />

Mekârim hazretleri evliyânın büyüklerinden Ali bin el-Hiytî hazretlerinin mânevî<br />

terbiyelerinde yetişti. İlim, edep ve mânevî yükseklikler sâhibi zâtlar kendisini övmüştür.<br />

Hocası onun hakkında; "Kardeşim Şeyh Mekârim cidden büyük ve fazîletli bir zâttır. Lâkin o<br />

bizden sonra anlaşılacaktır." buyurdu.<br />

Nehr-i Hâlis beldesindeki talebelerin yetiştirilme vazîfesi kendisine verildi. Pek çok kimse<br />

gelip talebesi olmakla şereflendi. Hikmetli sözleriyle insanlara hak yolun bilgilerini öğretti.<br />

Ebû Muhammed bin İdris anlatır: "Mekârim hazretleri bir gün sevdiklerine Cehennem'i ve<br />

orada yapılacak azâbı anlatıyordu. Herkes korkmaya ve ağlamaya başladı. Lâkin orada<br />

yabancı birisi vardı. O bu anlatılalardan hiç etkilenmedi ve kendi kendine; "Bu korkutmaktır.<br />

Yoksa gerçekten kimseyi yakacak bir ateş değildir." diye mırıldandı. Mekârim hazretleri<br />

onun bu inkârını anlayıp ona Kur'ân-ı kerîmdeki meâlen; "Yemin olsun ki, onlara Rabbinin<br />

azâbından bir nefha esinti dokunsa, elbette derler ki: "Vay hâlimize biz hakikaten<br />

zâlimlerden olmuşuz." (Enbiyâ sûresi: 46) âyet-i kerîmesini okudular ve sükût ettiler.<br />

Onların susmasıyla oradakilerin hepsi sustu. Bu sırada inkarcının renginin solduğu ve<br />

titremeye başladığı görüldü. Sonra da; "İmdâd, imdât!" diye bağırmaya başladı. Bu sırada<br />

adamın burnundan etrâfa fenâ kokulu bir duman çıktı. Bu sırada Mekârim hazretleri tekrar<br />

Kur'ân-ı kerîmde meâlen; "Rabbimiz bizden azâbı kaldır. Şüphe yok ki biz müminleriz."<br />

(Duhân sûresi: 12) âyet-i kerîmesini okudu. Bunun üzerine adam sükûnete kavuştu. Korku ve<br />

endişesi kalmadı. Sonra ayağa kalkıp Mekârim hazretlerinin ayaklarına kapandı. Îmân etti.<br />

Biraz önce karşılaştığı durumunu anlattı ve; "Ben anlatılanları inkâr edince, içimde ateşten<br />

bir kıvılcımın kalbime doğru hızla yaklaştığını hissettim. İçim dumanla dolmuştu. Boğulacak<br />

gibi oldum. O sırada; "İşte yalanladığınız ateştir. Bu bir sihir mi? Yoksa siz görmüyor<br />

musunuz." meâlindeki (Tûr sûresi: 14) kelâmı işittim. İşin hakikatını anladım. Mekârim<br />

hazretlerinin sözleriyle kalbim açıldı ve şimdi îmân etmekle şereflendim." dedi."<br />

Ebü'l-Hasan Cesûkî anlatır: "Bir zaman Mekârim hazretlerinin yanındaydım. Allahü teâlâya<br />

olan sevgi ve muhabbetten konuştular. Bir ara; "Kalbi, Allahü teâlânın aşkıyla yanan<br />

âşıkların nûru gizlense, her yer karanlık olur." buyurdu. Birden mesciddeki bütün kandiller<br />

sönüverdi. Herkes karanlıkta kaldı. Mekârim hazretleri bir müddet sessizce beklediler. Sonra;<br />

"Âşıkların nûru ortaya çıkınca, bütün kandiller pırıl pırıl yanar." buyurdu. Birden kandiller<br />

yanıverdi. Mescidin içi ışıkla dolmuştu."<br />

Ebü'l-Mâcid Mübârek anlatır: "Mekârim hazretlerinin yanındaydım. Biri gelip ona;<br />

"Efendim! Mânevî sırlara âşinâ, hakîkatı bilenin alâmeti nedir?" dedi. Mekârim hazretleri de;<br />

"Sen hıristiyan birisin. Belinde zünnârın var. Ateş ehli olmuşsun." buyurdu. O kişi feryâd

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!