22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Kayıtmaz Bey son derece hürmet gösterdiler. İzzet ve ikrâmlarda bulundular. Fakat orada<br />

fazla kalmayıp, yollarına devâm ederek Mısır'a ulaştılar.<br />

İbrâhim Gülşenî'nin hocası Ömer Rûşenî hazretlerinin talebelerinden Tîmûrtaş ileŞâhin<br />

efendiler de daha önce Mısır'a gelip yerleşmişlerdi.Mısır halkı onlara değer veriyor, saygı ve<br />

hürmette kusûr etmiyorlardı. İbrâhim Gülşenî'nin Mısır'a gelmesini halk büyük bir sevinçle<br />

karşıladı. Kâdı'l-kudât Abdülberr bin Şahna, Tîmûrtaş ve Şâhin efendilerin ricâsı üzerine<br />

Kubbet-ül-Mustafâ denilen yerde yerleşti. İnsanlara nasîhate, ibâdetleri yapmanın,<br />

haramlardan kaçmanın fazîletini anlatmaya başladı. Kısa zamanda Sultan Gavrî başta olmak<br />

üzere herkes onu çok sevdi. Onun kalblere şifâ olan sözlerini hep dinlemek, hiç kaçırmamak<br />

için huzûrunda bulunmaya gayret ettiler. Gelenlerin çok olması üzerine, hükümdâr ona,<br />

Müeyyediye'de bir medrese yaptırdı. İbrâhim Gülşenî oraya giderek, insanlara Ehl-i sünnet<br />

îtikâdını ve Gülşeniyye yolunu anlatmaya başladı.<br />

Bu arada Memlûklerin Safevîleri desteklemesi yüzünden Osmanlılarla arası açılmıştı.Sultan<br />

Gavri, İbrâhim Gülşenî hazrelerinin karşı çıkmasına rağmen, devlet adamlarının ısrarı<br />

üzerine, Yavuz Sultan Selîm üzerine yürüdü. Ancak yapılan savaşta hayâtını kaybetti. Onun<br />

yerine tahta çıkan Tomanbay, İbrâhim Gülşenî'ye gelip duâ istirhâm eyledi. Şeyh dedi ki:<br />

"Siz duâya kâbiliyet ve istidâd hâsıl eyleyin ki duâ size ulaşsın. Sultanların duâya istidâdı<br />

adâlettir. Ol dahi Allahü teâlânın kitâbı ile hüküm vermektir. Her kim Allahü teâlânın emri<br />

üzere hüküm etmez ise zâlimdir. Sultanım! Eğer makâm-ı selâmette olmak istersen, Selîm'e<br />

tâbi olasın." Bu nasîhatlere rağmen Tomanbay Ridâniye'de Yavuz'un karşısına çıktı. Bozguna<br />

uğradı, sonra yakalanarak îdâm edildi.<br />

Sultan Selîm Han böylece Mısır'ı zaptettiğinde, İbrâhim Gülşenî hazretleri onu:<br />

Azîzim hayr-ı makdem ömrümün vârı safâ geldin.<br />

Keremler eyledin gönlümün sultânı safâ geldin.<br />

diyerek karşıladı.Yavuz Sultan Selîm Han da bu büyük âlime çok gönülden hürmet gösterdi.<br />

Pekçok yeniçeri ve sipâhi sohbetiyle şereflendi, duâsını alarak feyz ve bereketlerinden<br />

istifâde etmeye çalıştılar.<br />

Mısır'da İbrâhim Gülşenî hazretlerinin talebeleri ve sevenleri çoğaldı. Nâmı, zamânın sultânı<br />

Kânûnî Sultan Süleymân Hana erişti. Sultan Süleymân Han, onu İstanbul'a dâvet eyledi.<br />

İstanbul'a gelen İbrâhim Gülşenî hazretlerine çok hürmet gösterdi, ikrâmlarda bulundu. O<br />

sıralarda İbrâhim Gülşenî yüz dört yaşlarındaydı. Gözlerinde bir rahatsızlık hissediyordu.<br />

Görmesi çok zayıflamıştı. Durumu Pâdişâha arz eyledi.Sultan da Kehhâlbaşı'na<br />

(Sürmecibaşına) emrederek, gerekli ihtimâmı göstermesini emretti. Kehhâlbaşı, bütün<br />

gayretini sarf ederek, Allahü teâlânın izniyle kısa zamanda yeniden gözlerinin açılmasına<br />

sebeb oldu. İbrâhim Gülşenî sıhhate kavuşunca, Çıkrıkçılar başındaki Atik İbrâhim Paşa<br />

Câmiinde halka vâz ve nasîhat etmeye başladı. Kısa zamanda İstanbulluların gönlünde taht<br />

kuran İbrâhim Gülşenî'ye, devlet erkânından ve halktan pekçok kimse talebe olmakla<br />

şereflendi. Pâdişâh, şeyhülislâm, âlimler ve evliyâ onun ilimdeki üstünlüğünü çok takdir<br />

ettiler. Bir müddet İstanbul'da kalan İbrâhim Gülşenî hazretleri, Pâdişâhtan izin alarak tekrar<br />

Mısır'a döndü.<br />

İbrâhim Gülşenî, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî hazretlerinin Mesnevî'si tipinde, ona eş olarak,<br />

kırk gün içinde kırk bin beytlik Farsça bir mesnevî yazdı. Ma'nevî ismini verdiği bu kitabı<br />

çok kıymetlidir.<br />

Talebelerine daha çok Mevlânâ hazretlerinin Mesnevî'si ile kendisinin Mâ'nevî isimli<br />

eserinden okuturdu. Nitekim şöyle denilmiştir:<br />

Gülşenî dervişi güldür, goncalardır Mevlevî,<br />

Bülbül-i Şeydâ okur geh Mesnevî, geh Ma'nevî.<br />

İbrâhim Gülşenî hazretleri 1534 (H.940) senesi Şevvâl ayının dokuzuncu gününde, Kelime-i

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!