22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

saltanatına göz dikiyor." dediler. Sultan, adamlarını gönderip onu gemiyle Merrakeş'e getirtti.<br />

1142 (H.536) senesinde yolda veya Merrakeş'e ulaştığı günün akşamı vefât etti. Sultan,<br />

İbn-ül-Ârif'in böyle bir şeyle ilgisi olmadığını anlayıp, kendisinin aldatıldığını öğrenince,<br />

yaptıklarına pişman oldu. İftirâcıların elebaşısı olan Meriyye şehri ileri gelenlerinden<br />

Ebü'l-Esved'i cezâlandırdı. İbn-ül-Ârif, sultanın da katıldığı kalabalık bir cemâat tarafından<br />

kılınan cenâze namazından sonra Merrakeş'te toprağa verildi.<br />

Ömrünü İslâmiyetin emir ve yasaklarını öğrenmek, öğretmek ve talebe yetiştirmekle geçiren<br />

İbn-i Ârif hazretleri kıymetli eserler de yazdı. Bunlar; Metâliu'l-Envâr ve Menâbiü'l-Esrâr<br />

ile Mehâsinü'l-Mecâlis olup, Mehâsinü'l-Mecâlis adlı eserinin el yazması Süleymâniye<br />

Kütüphânesi Fâtih kısmı 2650/2 numarada, Bâyezîd Kütüphânesi Veliyyüddîn Efendi kısım<br />

1821/20 ve 1828/4 numaralarda kayıtlıdır.<br />

FİLAN HASTALIĞA İYİ GELİRİM<br />

Talebesi Ebû Abdullah Gazâlî anlatır: "Bir gün hocam İbn-i Ârif'in huzûrundan dışarı çıktım. Boş bir<br />

arâzide yürümeye başladım. Gördüğüm her ağaç, yaklaştığım her ot dile gelip bana; "Beni kopar! Ben<br />

filan hastalığa iyi gelirim. Filanca hastalığın şifâsı bendedir." demekteydi. Bu hâle hayret ettim. Geri<br />

dönüp durumu hocama anlattım. Bana; "Biz seni böyle diyesin diye mi terbiye ettik. Allahü teâlâ<br />

takdîr etmedikçe, hiçbir şey sana fayda ve zarar veremez. Sana fayda veririz diyen otların ve ağaçların<br />

sana bir faydası oldu mu?" buyurdu. "Efendim! Tövbe ettim." dedim. Devâm ederek buyurdu ki: "Hak<br />

teâlâ seni imtihan etmiştir. Ben sana Allahü teâlânın yolunu gösterdim. Seni O'ndan başkasına<br />

ısmarlamadım. Eğer gerçekten tövbe ettiysen, geri dön, o ağaç ve otlar sana söz söylemezler." Geri<br />

dönüp, ot ve ağaçların yanından geçtim. Hiç bir kelime işitmedim. Allahü teâlâya şükredip, hocamın<br />

huzûruna gelerek durumu arzettim. "Allahü teâlâya hamd ve şükürler olsun ki, sana kendi yolunda<br />

bulunmayı nasîb etti. Seni, bir kısım insanlar gibi yanlış yollara saptırmadı." buyurdu.<br />

1) Nefehâtü'l-Üns; s.607<br />

2) Ravdü'r-Reyyâhîn; s.254, 271<br />

3) Vesâyay-ı İbn-i Arâbî; s.316<br />

4) Mu'cemü'l-Müellifîn; c.2, s.164<br />

5) Vefeyâtü'l-A'yân; c.1, s.168<br />

6) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.6, s.231<br />

7) Brockelman; Gal.1, s.434<br />

İBN-İ ATÂ;<br />

Evliyânın büyüklerinden. İsmi Ahmed bin Muhammed bin Sehl bin Atâ, künyesi<br />

Ebü'l-Abbâs'tır. Aslen Bağdatlıdır. İbn-i Atâ, zamânın büyük âlimlerinden ilim öğrenmiş ve<br />

hadîs-i şerîf dinlemiştir. Vaktini, ilim öğrenmek ve öğretmekle, ibâdet ve Kur'ân-ı kerîm<br />

okumakla geçiren İbn-i Atâ, 923 (H.311) veya 931 (H.319) yılında vefât etti.<br />

İbn-i Atâ, Yûsuf bin Mûsâ el-Kattân, Fadl bin Ziyâd, Cüneyd-i Bağdâdî, İbrâhim Mâristânî<br />

ve daha birçok âlimden ilim öğrenmiş, hadîs-i şerîf dinlemiştir. Kendisinden ise, Muhammed<br />

bin Ali bin Atabiş en-Nâkid, İbn-i Hafîf ve daha birçok âlim ilim öğrenmiş, hadîs-i şerîf<br />

rivâyet etmiştir.<br />

İbn-i Atâ için, Ebû Saîd Harrâz: "Tasavvuf, güzel ahlâktır. Ben bunun ehli olarak, Cüneyd-i<br />

Bağdâdî ve İbn-i Atâ'dan başkasını görmedim." Ebü'l-Hüseyin Muhammed bin Îsâ bin Hâkan<br />

"O, gece ve gündüz iki saat uyurdu." Abdullah bin Muhammed es-Seczî ise; "Ben evliyâ

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!