22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

diyordu. Bu müjdeyle orada bulunan üç yüz kadar kâfir müslüman olup, Huzeyfe hazretlerine<br />

talebe oldular.<br />

1) Hadîkat-ül-Evliyâ; s.195<br />

2) Sefînet-ül-Evliyâ; s.28<br />

3) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.3, s.191<br />

HÜSÂMEDDÎN MÜLTÂNÎ;<br />

Hindistan'da yetişen evliyânın büyüklerinden. Doğum târihi belli değildir. Nizâmüddîn-i<br />

Evliyânın sohbetlerinde bulunarak yetişti. İslâmiyetin emirlerini yerine getirmekte, hocasına<br />

olan muhabbet ve bağlılıkta, diğer arkadaşlarından ilerideydi. Hâce hazretleri bu talebesi<br />

hakkında; "Dehli, onun himâyesindedir" buyururdu.<br />

Gönlü her ân Allahü teâlâ ile olan Hüsâmeddîn Mültânî, başka şeylerle pek ilgilenmezdi.<br />

Düşüncesi yalnız bu olduğundan, kendinden geçmiş hâlde bulunurdu.<br />

Hüsâmeddîn Mültânî bir gün, omuzunda seccâdesi ile bir yerden geçiyordu. Bir ara seccâdesi<br />

omuzundan düştü. Fakat o bunu farkedemedi. Bunu gören birisi, ikâz etmek maksadıyla,<br />

"Şeyh! Şeyh!" diye seslendi. O ise, kendisinde şeyhlik sıfatı görmediği için, bu sesin<br />

kendisine hitâb ettiğini dahî düşünmemişti. Nihâyet o kimse, koşarak arkasından yetişti. "Kaç<br />

defâdır size sesleniyorum, duymadınız mı?" dedi. Buna cevâben: "Sesinizi duydum. Fakat<br />

kendimde şeyhlik sıfatı görmediğim için cevap vermedim. Kusûra bakmayın. Alâkanız,<br />

îkâzınız için teşekkür ederim." dedi.<br />

"Tasavvuf yolunda ilerleyebilmek için, Ehl-i sünnet îtikâdında olmak, haramlardan sakınmak<br />

ve ibâdetlerde gevşeklik göstermemek şarttır." kâidesini çok iyi bilen Hüsâmeddîn Mültânî,<br />

her hâlinin dîne uygun olmasına çok dikkat ederdi. Haramlarla birlikte şüphelilerden de uzak<br />

durur, devamlı ihtiyatlı hareket ederdi. Fıkha âit mevzûlarda Hidâye ve Pezdevî'nin usûlünü,<br />

tasavvufda da Kût-ül-Kulûb ve İhyâ-ül-Ulûm isimli eserleri sanki ezbere bilirdi.<br />

Hüsâmeddîn Mültânî hazretlerinin hocası Hâce Nizâmüddîn-i Evliyâ, bu yüksek talebesine<br />

bir nasîhatinde buyurdu ki: "Evliyâlık yolunda bulunanların meşgûliyeti şu altı şeydir: 1)<br />

Nefsin arzularını kırıp, kötülüklerini yok etmek. 2) Devamlı abdestli bulunmak. Tamâmen<br />

uyku bastırmadıkça uyumamak ve uyanınca derhâl abdest almak. 3) Çok oruç tutmak. 4)<br />

Söylediği bütün sözler doğru olmak. Hak teâlânın zikri olmayan sözü söylemeyip sükût<br />

etmek. 5) Kendisini, mânevî olarak terbiye edip yetiştiren hocasını düşünmek, ona bağlılığı<br />

devamlı artması ve devamlı olarak Allahü teâlâyı zikretmek. Yaptığı bütün işlerinde O'nun<br />

rızâsını düşünmek. 6) Hak teâlâyı düşünmekten başka her hâtırayı, kalbe gelen düşünceyi<br />

söküp atmak."<br />

Hüsâmeddîn Mültânî, Hâce Nizâmüddîn-i Evliyâ'dan icâzet ve hilâfet almakla şereflendiği<br />

zaman, hocasından nasîhat etmesini istedi. O da üç defâ; "Dünyâyı terk, dünyâyı terk,<br />

dünyâyı terk." buyurdu. Sonra da; "Kırda bir yere gidip orada yalnız kalmayı tercih etme!<br />

Şehirde insanlar arasında bulun ki, senden istifâde etsinler ve insanlardan bir şey bekleme."<br />

dedi.<br />

Bundan sonra Gücerât (Ahmedâbâd) beldesine giden Hüsâmeddîn Mültânî, orada insanlara<br />

doğru yolu göstermekle meşgûl olup,1334 (H.735) senesinde bu şehirde vefât etti. Kabri<br />

orada tanınmakta ve ziyâret edilmektedir.<br />

1) Ahbâr-ul-Ahyâr; s.95

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!