22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

2) Rehber <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.7, s.8<br />

3) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (49. Baskı) s.1080<br />

4) Makâlât, Süleymâniye Kütüphânesi, Denizli Kısmı, No: 131/4)<br />

5) Tiryâk-ul-Muhibbîn; s.47<br />

6) Tıbyân-ül-Vesâil; c.1, s.129<br />

7) Kâşif-ül-Esrâr; s.3<br />

8) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.10, s.129<br />

9) Sefînetü'l-Evliyâ; c.1, s.395<br />

10) Makâlât- E. Coşan<br />

HACI DEDE<br />

Şeyh Şâbân-ı Velî hazretlerinin halîfesi olan Hacı Dede'nin türbesi Kastamonu Beyçelebi<br />

Mahallesinin Canlı sokağındadır. bölge halkı tarafıdan sık sık ziyâret edilmekte olan<br />

türbedeki diğer kabirler de Hacı Dede'nin çocuklarına âittir.<br />

HACI DOST MUHAMMED KANDEHÂRÎ;<br />

Hindistan'ın meşhûr velîlerinden. Doğum târihi bilinmemektedir. 1867 (H. 1284) senesinde<br />

vefât etti. Ahmed Saîd-i Serhendî hazretlerinin talebesidir. Onun sohbetinde kemâle ulaştı.<br />

Tasavvufta yüksek derecelere kavuştu.<br />

En meşhur talebesi Hacı Muhammed Osman Sâhib'dir. On sekiz sene sohbetinde bulundu.<br />

Hocasının en seçkin talebesiydi. Nakşibendiyye, Kâdiriyye ve Çeştiyye tarikatlarından icâzet<br />

vermiştir. Vefâtından sonra yerine geçip, insanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını<br />

bildirdi.<br />

Hacı Dost Muhammed Kandehârî'nin sevdiklerine yazdığı mektuplar toplanarak Mektûbât<br />

adı verildi. Bu Mektûbât'ındaki otuz mektubu Muhammed Zâhid bin Sirâceddîn'in emri ile<br />

Atâ Muhammed tarafından 1895 senesinde Mültan'da basılmıştır.<br />

Molla Mîr Vâiz Sâhib Ahmedzâde'ye yazdığı bir mektupta şöyle buyurdu:<br />

"Ey kardeşim biliniz ki gerçek evliyâ ile evliyâlık iddiâsında bulunan sahte kimseler<br />

arasındaki fark şöyle isbat olunur. Gerçek evliyânın birinci alâmeti Ehl-i sünnet vel cemâat<br />

îtikâdında olması ve bunda derinleşmesidir. Ehl-i kıble olan sapık fırkaların, şianın,<br />

vehhâbîliğin, râfizîliğin ve diğerlerininsapıklıkalrından uzak olmasıdır. Şaz olan yâni meşhur<br />

olmayan rivâyetlerle amel etmemesidir.<br />

İkinci alâmeti ise, dört hak mezhebin yâni Hanefî, Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheblerinden<br />

birinin fıkıh kitaplarına uygun amel etmesidir. Öyle ki farz, vâcip, sünnet, müstehab ve<br />

mendublardan hiçbirini kaçırmaması bu hususta hatâsı ve noksanı bulunmaması lâzımdır.<br />

Çünkü zâhirin bunlarla düzeltilmesi, zînetlenmesi bâtının da düzeltilip zînetlenmesine vesîle<br />

olur.<br />

Üçüncü alâmet olarak da tasavvuf ehli olanın tövbe, zühd, tevekkül, kanâat, uzlet (yâni dîni,<br />

ahlâkı bozan kimselerden ve şeylerden sakınmak), zikir teveccüh, sabır, murâkabe ve rızâyı<br />

elde etmesidir.<br />

Yine evliyânın sohbetinde öyle bir tesir olur ki, dünyâ sevgisi ve dünyâya düşkün olanların<br />

sevgisi onun sohbetinde bulunanların kalbinden çıkar. Kalbinde bunlara karşı soğukluk hâsıl<br />

olur. Sohbetinde bulunanlar gafletten kurtulurlar.<br />

Gerçek velî kendini hiçbir kimseden üstün görmez ve aslâ medhetmez. Ahlâk-ı hamîdiye ve

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!