22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sirruh" buyurdu ki: "Pazarda çok kimse vardır ki, sûfîler halkasında oturanlardan daha<br />

kıymetlidirler." Bir kerre de buyurdu ki: "Öyle kimse tanıyorum ki, pazarda her gün üç yüz<br />

rekat namaz kılmakta ve otuz bin tesbîh okumaktadır." Bâzısı demiştir ki, bu kimse,<br />

kendisidir.<br />

Hulâsa, dîne, ibâdetine yardım niyeti ile dünyâya çalışanlara, hep böyle sevap vardır. Yalnız<br />

para kazanıp, dünyâ malı toplamak için çalışanlar, sevaptan mahrûm kalır. Hattâ bunlar,<br />

câmide, namazdayken de, kalpleri dükkânın hesâbındadır. Fikirleri dağınıktır.<br />

5. Dünyâ işlerine çok düşkün olmamalıdır. Sabah namazı kılmadan ve kitap okuyup birkaç<br />

şey öğrenmeden işe gitmemeyi âdet edinmelidir. İhtiyâcı kadar dünyâlık kazanınca, âhireti<br />

kazanmakla meşgûl olmalıdır. Çünkü, âhiret hayâtı sonsuzdur ve ona ihtiyaç daha çoktur ve<br />

âhiret ticâretinde iflâs etmek üzeredir. İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe'nin hocası Hammâd, ticâret<br />

yapardı.Baş örtüsü satardı. Her gün, iki habbe kazanınca eşyâyı toplar pazardan çıkardı.<br />

Büyüklerden bâzısı dükkâna, haftada iki gün giderdi.Bir kısmı da, Cumâ'dan başka her gün<br />

gider, öğle namazında geri dönerdi. Bir kısmı nihâyet ikindiye kadar alış veriş ederdi.Hepsi<br />

ihtiyâcı kadar kazanınca câmiye gider, ibâdetle, ilim öğrenmekle akşamı yapardı.<br />

6. Şüpheli şeylerden kaçınmalıdır. Harama yaklaşan zâten, âsî, fâsık olur. Kalbine sıkıntı<br />

getiren şüpheliyi almamalıdır. Zâlimlerle, hîle, hıyânet edenlerle, yemîn ile satanlarla,<br />

dükkânında haram şey satanlarla alış veriş etmemelidir. Zâlimlere, fâsıklara veresiye<br />

satmamalıdır. Çünkü, öldükleri zaman üzülür. Hâlbuki, zâlimler (yâni müslümanlara ve<br />

İslâmiyete eli, dili ve kalemi ile zarar verenler) öldüğü zaman üzülmek günahtır. Onlara<br />

yardım etmek câiz değildir. Velhâsıl, herkesle muâmele etmemelidir. Doğru insan aramalıdır.<br />

7. Alış veriş yaptığı kimse ile olan sözlerini, hareketlerini, aldığını, verdiğini iyi ve doğru<br />

hesâb etmelidir. Kıyâmette, bunların hepsinden hesâb vereceğini bilmelidir. Büyüklerden<br />

biri, bir bakkalı rüyâda görüp, Allahü teâlâ sana ne yaptı, dedi. Önüme elli bin sahife<br />

koydular. Yâ Rabbî! Bu sahifeler kimlerindir, dedim. Elli bin kişi ile alış-veriş yapmışsın.<br />

Her sahife, bunların birisi ile olan muâmeleni göstermektedir, dediler. Baktım, her sayfada<br />

bir kimse ile olan muâmelemin inceden inceye yazılmış olduğunu gördüm, dedi. Bir kuruş<br />

hîle yapan, bir kuruş hak yiyen, cezâsını çekecektir ve hiçbir şeyin yardımı olmıyacaktır."<br />

Âhiretin dünyâdan daha iyi olduğuna inanan kimse, bunların hepsini de yapabilir. Bunların<br />

hepsini gözetmek, yapsa yapsa, insanı fakîr yapar. Sonsuz saâdete, ebedî rahatlığa sebeb<br />

olacak, birkaç senelik fakîrliğe elbette katlanılır. Nitekim birçok kimse, birkaç şey kazanmak<br />

için, fırtınalı, karlı havalarda, sıkıntılı yolculuklara; bir rütbeye, dereceye yükselmek için de<br />

nice mahrûmiyetlere katlanıyor. Hâlbuki, ölüm gelince, bütün kazançlar elden çıkmakta,<br />

çalışıp çabalamaları boşuna gitmektedir.<br />

Kendisi haramlardan ve şüphelilerden şiddetle kaçınan İmâm-ı Gazâlî hazretleri helâl<br />

kazanmanın önemiyle ilgili olarak buyurdu ki: Helâl kazanabilmek için, önce helâli<br />

öğrenmek lazımdır. Helâl ve haram meydandadır. İkisi arasında şüpheli olanları tanımak<br />

güçtür. Şüphelilerden sakınmayan, harama düşer.<br />

Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîmde Mü'minûn sûresi, elli ikinci âyetinde meâlen buyuruyor ki:<br />

"Ey Peygamberlerim! (salevâtullahi aleyhim ecma'în) Helâl ve temiz yiyiniz ve bana lâyık<br />

ibâdetler yapınız!" İşte, Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem bunun için; "Helâl<br />

kazanmak her müslümana farzdır." buyurdu ve yine buyurdu ki: "Bir kimse, hiç haram<br />

karıştırmadan, kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ, onun kalbini nûr ile doldurur.<br />

Kalbine, nehirler gibi hikmet akıtır. Dünyâ muhabbetini, kalbinden giderir."<br />

(Dünyâlık kazanmak için çalışmak günâh değildir. Dünyâlık sevgisi, dünyâya gönül<br />

bağlamak günahtır.) Sa'd bin Ebî Vakkâs radıyallahü anh dedi ki: "Yâ Resûlallah!(sallallahü<br />

aleyhi ve sellem) Duâ buyur da, Allahü teâlâ, benim her duâmı kabûl etsin!" Cevâbında<br />

buyurdular ki: "Dua kabûl olmak için, helâl lokma yiyiniz!" Peygamber efendimiz diğer

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!