22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dervişlerinin ihtiyaçlarını temin etmek için çalıştı. On altı sene müddetle değişik<br />

memleketlere seyâhat edip insanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlattı. Pekçok kimse<br />

onun sohbetlerinde bulunup, istifâde etti. Bu sırada Horasan'a kadar gittiği, kaynaklarda<br />

bildirilmektedir.<br />

Gavsî Ahmed Dede, hocası Sâlih Dede Efendinin vefâtından sonra İstanbul'a geldi. Galata<br />

Mevlevîhânesi Şeyhi Ârızî Dedenin yanında Mesnevîhân yâni Mesnevî okuyucusu oldu. Bu<br />

sırada birçok nât-ı şerîfler yanında, tasavvufî şiirler söyledi. Yazdığı şiirleri Ârizî Dedeye<br />

okuyunca, Ârizî Dede ona teberrüken Gavsî mahlasını verdi. Bundan sonra Gavsî diye<br />

meşhur oldu. Bu vazîfeye devâm ederken aldığı mânevî bir işâret üzerine Fâtih'te<br />

SultanSelîm Câmii yakınındaki evinde inzivâya çekildi. İbâdet ve Allahü teâlânın ismini anıp<br />

zikirle meşgul oldu. Kasımpaşa Şeyhi Seyyid Halil Dede Efendiyle zaman zaman görüşüp<br />

sohbette bulundu. Seyyid Halil Dede'nin teşvikiyle Mevlevîhâne şeyhliğini istemek<br />

üzereEdirne'de bulunan pâdişâhın huzûruna gitmeye karar verdi. Bu yolculuğa çıkmadan<br />

önce Mevlânâ Dergâhı şeyhi Çelebi Efendi tarafından kendisinin Galata Mevlevîhânesi<br />

Postnişînliğine tâyin edildiği bildirildi. Fakat Gavsî Ahmed Dede kendisinin bu vazîfeyle<br />

vazîfelendirilmesini pâdişâha arz etmek üzere Edirne'ye gitti. Pâdişâha durumu arz edip<br />

konuyla ilgili berâtını alarak İstanbul'a döndü. Yirmi bir sene bu makamda kalıp insanlara<br />

İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlattı.<br />

Nâyî Osman Dedenin kayınpederi olan Gavsî Ahmed Dede, Galata Mevlevîhânesi şeyhi<br />

olarak vazîfe yaptığı sırada 1697 (H.1109) senesinde vefât etti.Vazîfe yaptığı Galata<br />

Mevlevîhânesi bahçesine defnedildi.<br />

Ârifâne şiirleri bulunan Gavsî Ahmed Dedenin Dîvân'ı vardır.<br />

DÂVETE İCÂBET<br />

Galata Mevlevîhânesi şeyhliği sırasında Halvetiyye yolu büyüklerinden Muhammed Nasûhî Üsküdârî<br />

hazretleri ile görüşüp sohbette bulundu. Muhammed Nasûhî hazretleri, Üsküdar'da yaptırdığı dergâhın<br />

açılışı sırasında Gavsî Ahmed Dedeyi de dâvet etti.<br />

Gavsî Ahmed Dede, dâveti kabûl etti. Fakat Üsküdar'a gidecekleri gün sâhile vardıkları zaman hava<br />

rüzgarlı ve denizin dalgalı olduğunu gördüler. Bu sebeple kayıklar yolcu taşıyamıyorlardı. Bâzı<br />

kayıkları dalgalar deniz dışına atmış, bâzıları da dalgalar arasında bir o tarafa bir bu tarafa yatıyordu.<br />

Gavsî Ahmed Dedenin yanında bulunan bâzı kimseler bu fırtınalı havada yola çıkılamayacağını<br />

söylediler. Halbuki Gavsî Dede, verdiğimiz sözde durmalıyız ve Üsküdar'a gitmeliyiz diyordu. Gavsî<br />

Dedenin büyük bir velî olduğunu bilen bâzı arkadaşları ise, ona teslim olup gitmek istiyorlardı. O<br />

sırada deniz üzerinde bir gemi peyda oldu. Gavsî Dede ve onun büyüklüğünü bilen talebeleri hemen<br />

gemiye bindiler. Gavsî Dedenin büyük bir velî olduğunu bilmeyenler ise tereddüd ettiler. Fakat<br />

diğerleri binince onlar da bindiler. Deniz bir müddet durgunlaştı. Allahü teâlâya tevekkül edip gemiye<br />

binen Gavsî Dede, yanındakilerle birlikte sağ ve sâlim Üsküdar'a ulaştı.<br />

Allahü teâlâ Gavsî Dedeye verdiği sözde durmak istemesi, kendisine tam tevekkül ile bağlı olması<br />

sebebiyle kerâmet olarak bu hâli ihsân etti. Gavsî Dedenin büyüklüğünü bilmeyen diğer dervişleri de<br />

onun büyüklüğünü anladılar. Gavsî Dede, Nasûhî Muhammed Efendinin dâvetine icâbet edip,<br />

dergâhının açılışında bulundu. Onunla uzun sohbet edip biribirlerinden istifâde ettiler.<br />

1) Selîm Tezkiresi; s.494<br />

2) Vekâyiü'l-Füdelâ; c.2, s.198<br />

3) Sefîne-i Nefîse-i Mevleviyân; c.5, s.144<br />

4) Osmanlı Müellifleri; c.1, s.101

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!