22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

KENDİNİ YERDE BULDU<br />

Ferîdüddîn Mes'ûd Genc-i Şeker, bir gün talebeleriyle bir mecliste otururken, birçok esrarlı işlerde<br />

usta olan bir yogi içeriye girdi. Gâyesi uzun süredir şöhretini duyduğu velînin mânevî gücünü tesbit<br />

etmekti. Genc-i Şeker'i görür görmez kendini yerde bulan yogi, kalkmak istediyse de kalkamadı.<br />

Genc-i Şeker ona başını kaldırmasını söyledi, fakat yogi ne başını kaldırabildi, ne de konuşabildi.<br />

Genc-i Şeker şiddetle ısrâr edince, yogi büyük bir güçlükle başını kaldırdı ve titrek bir sesle:<br />

"Sizin heybetiniz beni o kadar etkiledi ki, konuşamıyorum." dedi. Bunun üzerine Genc-i Şeker orada<br />

bulunanlara hitâben:<br />

"Bu, kendi gücünün gurûru ile benim karşımda övünmeye gelmişti. Fakat Allahü teâlâ kibirlenmeyi<br />

aslâ sevmez. Kibrine tövbe etmemiş olsaydı, ölünceye kadar bu durumda kalırdı." buyurdu.<br />

Bu durumdan sonra, yogi ve adamları müslüman olup Ferîdüddîn Genc-i Şeker'in talebelerinden oldu.<br />

İSTEDİĞİN BİR ŞEY VAR MI?<br />

Şems Dâbîr, zamânının bilgili şâirlerinden biriydi. Genc-i Şeker'den ders almıştı. Bir gün hocası<br />

Ferîdüddîn Şeker'in huzûrunda bir kasîde okudu. Bu kasîde hocasının çok hoşuna gitti ve ona; "Bu<br />

fakirden istediğin bir şey var mı?" diye sordu. O da; "Efendim, annem çok yaşlıdır ve yardıma<br />

muhtaçtır. Fakat ben, fakirliğim yüzünden ona karşı vazifemi yapamıyorum." dedi. Genc-i Şeker;<br />

"Pekâlâ, biraz Allah rızâsı için sadaka getir." dedi. O da biraz bozuk para getirdi. Genc-i Şeker bu<br />

parayı oradakilere dağıttı. Bundan sonra Genc-i Şeker, Şems Dâbîr'in zengin olması için duâ etti.<br />

Birkaç ay sonra Şems Dâbîr Delhi'deki Sultan Nâsırüddîn Mahmûd tarafından iyi bir vazifeye tâyin<br />

edildi. Daha sonra Sultânın hazînedârı oldu. Şems Dâbîr, Sultan Nâsırüddîn'in yerine geçen Sultan<br />

Balban zamânında bile bu makamda kaldı ve kalan ömrünü Genc-i Şeker'in bereketiyle refah içinde<br />

geçirdi.<br />

FERİD İÇİN BİR ŞEYLER YAPIN<br />

Ferîdüddîn Genc-i Şeker herkesi sever ve bağışlardı. Kendisini öldürmeye gelen en azılı düşmanlarını<br />

bile bağışlar ve kimseyi sıkıntı içinde görmeye dayanamaz, derhâl yardım elini uzatırdı. Acûzân'da bir<br />

memur, bir gün Genc-i Şeker'den hükümetin tâkibâtına karşı yardım istedi. Genc-i Şeker'in yumuşak<br />

kalbi anlatılanlara çok üzüldü. Vâliye bir mesaj yazarak; "Ferîd için bir iyilik yapın ve bu fakir<br />

arkadaşı cezâlandırmayın." ricâsında bulundu. Fakat vâli söz dinlemedi, aksine o kişiyi daha da<br />

sıkıntıya soktu. Genc-i Şeker, vâliye kızacak veya kendi talebesi ve çok âdil bir insan olan sultâna<br />

bildirecek yerde, o kişiye haber göndererek; "Anlaşılıyor ki, sen de emrin altındaki insanların<br />

sıkıntılarına kulağını tıkamışsın." dedi. Vâli kabahatini anladı ve; "Evet ben katı kalbliyim, fakat<br />

bugün tövbe ediyorum. Bundan sonra kimseye sıkıntı vermeyeceğim." dedi.<br />

Bir zaman sonra da vâli memurdan memnun oldu ve onu mükâfatlandırdı. Özür dileyerek, kimseye<br />

sıkıntı vermeyeceğini ifâde etmek üzere Genc-i Şeker'in dergâhına geldi. Böylece zâlimle mazlumun<br />

davranışını, sâdece sevgi ve ihsân yoluyla düzeltmiş oldu.<br />

1) Kâmûs-ul-A'lâm; c.5, s.3404<br />

2) Siyer-ül-Evliyâ<br />

3) Râhat-ül-Kulûb (Nizâmüddîn Evliyâ)<br />

4) Fevâid-üs-Sâlihîn<br />

5) Delîl-ül-Ârifîn<br />

6) Tam İlmihâl Seâdet-iEbediyye (49. Baskı); s.1149<br />

7) Siyer-ül-Aktâb; s.161<br />

8) Ahbâr-ül-Ahyâr; s.58, 73<br />

9) Hediyyet-ül-Ârifîn; c.1, s.201

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!