22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

gidip gelerek sohbetiyle şereflendi ve hasretini gidermeye çalıştı.<br />

İki sene sonra kâdılık vazîfesinden ayrılarak dünyâdan tamamıyla uzaklaşıp, Sıbgatullah<br />

Arvâsî hazretlerinin hizmet ve sohbetlerine döndü. Çoğu geceler uyumaz, hocasının odasının<br />

penceresine bakan bir taşın üzerinde oturur, yaz-kış, kar-yağmur demez sabaha kadar o taşın<br />

üzerinde beklerdi. Dokuz sene müddetle şeyhinin sohbetinde ve hizmetinde bulunduktan<br />

sonra evliyâlıktaki en olgun ve en yüksek dereceye ulaştı. Sıbgatullah Arvâsî hazretleri ona<br />

icâzet vererek irşâdla, yâni İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlatmakla vazîfelendirdi.<br />

Tasavvufta insanları yetiştirmeye başlamadan önce bütün arâzisini satarak Allahü teâlânın<br />

rızâsı için harcadı. Bu hususta; "İnsanlardan dünyâyı terk etmelerini isterken nefsimin dünyâ<br />

malı karşısındaki durumunu öğrenmek istedim. Gasv'ın yâni Sıbgatullah Arvâsî hazretlerinin<br />

himmetiyle Allah'a tevekkülümün tamam olduğunu gördüm." dedi.<br />

İrşâd için vazîfelendirildikten sonra talebesi Şeyh Fethullah-ı Verkânîsî'nin dedesi Şeyh<br />

Muhammed'in Verkânîs köyündeki türbesini ziyâret etti. Bu ziyâret esnâsında kendine;<br />

"Seydâ" adıyla anılması işâret edildi. Bundan sonra Seydâ ismiyle meşhûr oldu. Gittiği<br />

yerlerde insanlara İslâm dîninin emir ve yasaklarını anlatmak sûretiyle, onların dünyâ ve<br />

âhiret saâdetine kavuşmaları için çalıştı.<br />

Bir ara hac ibâdetini îfâ etmek için Mekke-i mükerremeye gittti. Bu vazîfesini yaptıktan<br />

sonra sevgili Peygamberimizin kabr-i şerîfini ziyâret etmekle şereflendi. Medîne-i<br />

münevverede İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin torunlarından Şeyh Muhammed Mazhar<br />

Efendiyle buluşup sohbette bulundu. Hacdan dönünce, hocasının emriyle, Bitlis vilâyetine<br />

bağlı Nurşîn nâhiyesinde yerleşerek irşâd vazîfesine devâm etti.<br />

Hocasının vefâtından sonra insanlara Allahü teâlânın dîninin emir ve yasaklarını anlatmaya<br />

devâm etti. Gönül alıcı sohbetleriyle insanların dünyâ ve âhiret saâdetine kavuşmaları için<br />

çırpındı.<br />

Zikirle ilgili olarak talebelerinin sorduğu bir suâl üzerine şöyle buyurdu:<br />

"Bu Hâlidiye büyükleri sesli zikir yapmazlar, talebe kıbleye karşı edeple oturmalıdır. Hâzır<br />

bir kalb ile zikirde bulunmalıdır. Çünkü zikir esnâsında kalbin hâzır olması muhakkak<br />

lâzımdır. Zikirden maksad tevhid olup, Allahü teâlânın birliğini hatırlamak, dile getirmektir.<br />

Hattâ tesbih tanelerini bir eksik mi, fazla mı çektim diye takılmamak gerekir. Çünkü<br />

tesbihleri söylemekten maksad hâldir. Bir eksik veya fazla olmuş ne çıkar."<br />

Abdurrahmân Tâgî hazretleri halka açık olan sohbetlerinin birisinde buyurdu ki:<br />

"Bir defâ keşif yoluyla elimde bir böcek gördüm. Baktım ki akreptir. Hemen yere attım. Yere<br />

düştükten sonra baktığımda ayıya benzer bir hayvan onunla oynuyordu. Tekrar dikkatli<br />

baktım o hayvan domuz idi."<br />

Talebelerinden biri ona;<br />

"Efendim bu hayvan neye işârettir?" diye sorunca;<br />

"O domuz kılığına sokulmuş bir insandır. Önceleri hocasına ihlâsla bağlı iken, sonraları onun<br />

büyüklüğünü inkâr eden kişidir. Böyle kişilerin âhirete îmânsız gideceğinde bütün evliyâ<br />

ittifak etmişlerdir. Sıbgatullah-i Arvâsî'nin zamânında zannederim ki münkirlerden yâni onu<br />

inkâr edenlerden îmânsız gidenler oldu. İnkâr edenler ya câhillikten veya ilimden dolayı<br />

inkâr ederler. Câhillikten olan inkâr; zarar bakımından, ilimden dolayı olan inkârdan daha<br />

azdır. İnkârın en zararlısı velî bir zâtı hased etmekten dolayı olanıdır."<br />

Talebelerinden biri o akrebin ne olduğunu sordu.<br />

"Aynı domuz olan kimsedir. Düşmanlığını açıktan yaptığı için o şekilde göründü." buyurdu.<br />

Olgun bir mürşidin, yol gösterici rehberin durumuyla ilgili olarak sorulan bir soruya da şöyle

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!