22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

"Evet, onların yolları ve dersleri kıymetlidir. Ancak bizim yolumuzdan ve derslerimizden de<br />

istifâde edersen, dedenle aynı yolda yürümüş olursun. Çünkü onunla biz aynı derecedeyiz."<br />

buyurdu. Bereketlenmek için ondan da ders aldı. Bundan sonraFahr-ül-Fârisî hazretleri,<br />

Resûlullah efendimize kadar hocalarını şöyle saydı:<br />

"Biz, babam ve hocam İmâm Ebû İshak İbrâhim binAhmed Fârisî'den ders aldık. O da Nâsır<br />

bin Halîfet-il-Beydâvî'den, o da Ebû İshak bin İbrâhim bin Şehriyâr-il-Kazrûnî'den, o da Ebû<br />

Muhammed Hüseyin bin Ekâr'dan, o da Ebû Abdullah ibni Hafîf Şîrâzî'den, o da Câfer<br />

Huzâ'dan, o da Ebû Ömer Estahrî'den, o da Ebû Türâb Nahşebî'den, o da Şakîk-i Belhî'den, o<br />

da İbrâhim bin Edhem'den, o da Ebû İmrân Mûsâ bin Yezîd Râî'den, o da Veysel Karânî'den,<br />

o da hazret-i Ömer ve hazret-i Ali'den, onlar da Resûlullah efendimizden aldılar." buyurdu.<br />

Bir vâzında tövbe hakkında şöyle buyurdu:<br />

Allahü teâlâ, Nûr sûresinin 31. âyet-i kerîmesinde meâlen; "Ey müminler! Hepiniz, Allahü<br />

teâlâya tövbe ediniz. Tövbe etmekle kurtulabilirsiniz." buyurdu.<br />

Resûlullah efendimiz de Eshâbına (radıyallahü anhüm); "Sizden biriniz bineğini kaybedip,<br />

sonra onu bulunca sevinmez mi?" diye sordu. Onlar; "Evet, sevinir yâ Resûlallah!"<br />

deyince, Resûlullah efendimiz; "Nefsim yed-i kudretinde olanAllahü teâlâya yemîn<br />

ederim ki, Allahü teâlâ, kulunun tövbesine, sizden birisinin bineğini bulduğu zamanki<br />

sevinmesinden daha fazla sevinir." buyurdu. Allahü teâlânın sevinmesi: Tövbe eden kulunu<br />

af ve magfiret ederek ihsânda bulunması, tövbesini kabûl ederek ona ikrâm etmesidir.<br />

Tövbenin üç şartı vardır: Yaptığı günahlara pişmân olmak, o anda günahtan el çekmek, sonra<br />

bu günahları ve benzerlerini bir daha işlememeye karar verip azmetmektir.<br />

Resûlullah efendimizin bir hadîs-i şerîflerinde: "Nedâmet, pişmanlık tövbedir." buyurması,<br />

yapılan günâha pişmanlık duyulması, tövbenin en büyük şartı olduğundandır.<br />

Tövbe, rücû etmek, dönmek demektir. Hadîs-i şerîfte şöyle buyuruldu: "Dikkat ediniz!<br />

Âdemoğlunun cesedinde bir et parçası vardır ki, o iyi olunca, bütün beden iyi olur. O<br />

bozuk olunca, bütün beden bozuk olur. Dikkat ediniz! O et parçası kalptir." Kalp,<br />

yapılan günah ve kötülük sebebiyle uyanıp, Allahü teâlânın yardımı ile onda, o günahları terk<br />

ettirecek ve bir daha o günahlara döndürmeyecek bir durum hâsıl olursa; insan, Hakka tâate,<br />

O'nun rızâsını kazanmaya dönme sebeplerine hazırlanmak için harekete geçer ki, bunun<br />

kapısı da tövbedir.<br />

Tövbeye hazırlanmanın alâmetlerinden biri de, kötü arkadaşları terk etmektir. Çünkü, kötü<br />

arkadaşlardan uzaklaşmak, onlarla düşüp kalkmamak, kalpte Allahü teâlânın emirlerine karşı<br />

gelme hâlini ortadan kaldırır. Kötü arkadaşların yanından ayrılınca, artık, iyi ve sâlih<br />

arkadaşlarla berâber oturup kalkmaya başlar. Sâlih, iyi ve temiz arkadaşlar, onun cehâletten<br />

ilme, kibirden hilme ve cimrilikten cömertliğe, dünyâ hırsı ve ona düşkün olmaktan kanâate,<br />

uzun emel sâhibi olmaktan zühde ve dünyâya rağbet etmemeye, ayrılıktan birliğe, hep<br />

kendisini düşünüp, kendisi için istemekten başkalarını kendisine tercih etmeye, yâni îsâra,<br />

dünyâdan âhirete, gülmekten dolayı yaptığı kötülükler ve günahları için ağlamaya, onlar için<br />

pişmân olmaya, gaflet hâlinden uyanıklık hâline dönmesini temin ederler.<br />

Tövbe, yapılış gâyesine göre üç çeşittir: Birincisi, herkesin bildiği tövbedir. O da;<br />

günâhından dolayı cezâ görmekten kurtulmak için tövbe eden kimsenin tövbesidir. İkincisi;<br />

"inâbe" dir ki, bu da; daha fazla sevâba ve yüksek derecelere kavuşmak isteyen kimsenin<br />

tövbesidir. Üçüncüsü de; "evbe"dir ki, o da; sevap arzusu veya azap korkusundan değil,<br />

yalnız Allahü teâlânın rızâsını kazanmak için yapılan tövbedir.<br />

Fahr-ül-Fârisî buyurdu ki:<br />

"Şu üç şey takvânın, haramdan kaçmanın îcâbıdır: Birincisi; Allahü teâlâyı tanıyıp O'na şirk<br />

koşmamak. İkincisi; Allahü teâlâya itâat edip, isyân etmemek. Üçüncüsü; Allahü teâlayı anıp

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!