22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sene daha yandı. Sapsarı oldu. Bin sene daha yanıp, simsiyah oldu. Onun için Cehennem koyu ve<br />

siyahtır. Alevleri ve parçaları parlamaz; seni Peygamber olarak gönderen Allahü teâlâya yemin<br />

ederim ki, Cehennem elbiselerinden birisi, dünyâdakilere gösterilmiş olsaydı, hepsi ölürlerdi. Eğer,<br />

Cehennem'in içecek kovalarından bir tânesi, dünyâ suyuna dökülmüş olsaydı, ondan tadan herkes<br />

ölürdü. Eğer, Allahü teâlânın bildirdiği zincirden bir arşın, dünyâdaki dağlar üzerine konulsaydı,<br />

bütün dağlar erirdi. Bir kimse Cehennem'e girip, çıksaydı, yeryüzündekiler onun kokusundan<br />

ölürlerdi." dedi. Bunun üzerine Peygamber efendimiz ağladılar. Resûlullah efendimiz ağlayınca,<br />

Cebrâil aleyhisselâm da ağladı ve; "Yâ Muhammed! Sen de mi ağlıyorsun, halbuki Allahü teâlâ seni<br />

günahdan muhâfaza eyledi." deyince, Resûlullah efendimiz; "Allahü teâlâya şükredici bir kul<br />

olmayayım mı?" buyurdu. Resûlullah efendimiz ile Cebrâil aleyhisselâm ağlarlar iken, gökten bir<br />

ses; "Ya Muhammed, yâ Cebrâil! Şüphesiz Allahü teâla sizi, günâh işlemiyecek şekilde yarattı. Onun<br />

için, yâ Muhammed! Allahü teâlâ seni bütün peygamberlerden üstün kıldı. Yâ Cebrâil! Seni bütün<br />

gök meleklerinden üstün kıldı." dedi.<br />

"Ey müminlerin emîri! En üstün şey takvâdır. Çünkü, kim, Allahü teâlâya itâat için şeref isterse,<br />

Allahü teâlâ onu yükseltir. Kim de şerefi günâh işlemek için isterse, Allahü teâlâ onu alçaltır."<br />

Halîfenin yanından ayrılırken, halîfe ona hediyeler vermek istedi. Fakat kabûl etmedi ve; "Benim ona<br />

ihtiyâcım yok. Ben nasîhatı, dünyâlık karşılığında satmadım." buyurdu.<br />

1) Miftâh-us-Seâde; c.1, s.340, c.2, s.17,77,165,218,242<br />

2) Meşâhir-i Eshâb-ı Güzîn; s.177<br />

3) El-A'lâm; c.3, s.320<br />

4) Fihrist; s.227<br />

5) Vefeyât-ül-A'yân; c.3, s.127<br />

6) Hilyet-ül-Evliyâ; c.6, s.135<br />

7) Tehzîb-ül-Esmâ ve'l-Luga; c.1, 298<br />

8) Şezerât-üz-Zeheb; c.2, s.241<br />

9) Tezkiret-ül-Huffâz; c.1, s.178<br />

10) Tehzîb-üt-Tehzîb; c.6, s.238<br />

11) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye (49. Baskı); s.1075<br />

12) Mu'cem-ül-Müellifîn; c.5, s.163<br />

13) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.2, s.175<br />

EYYÛB-İ SAHTİYÂNÎ;<br />

Yedinci ve sekizinci asırlarda yaşamış velîlerden ve Tâbiînin büyüklerinden. Hadîs ve fıkıh<br />

âlimlerinden olup, ismi Eyyûb bin Ebî Temîme el-Keysân'dır. Künyesi Ebû Bekir'dir. Basralı<br />

olduğu için Basrî, Basra'da deri satıcılığıyla meşgûl olduğu için Sahtiyânî nisbeleriyle<br />

meşhûr olmuştur. Bâzı kaynaklarda Eyyûb-i Sahtiyânî yerine Ebû Eyyûb Sahtiyânî diye de<br />

yazılmıştır. Tâbiînin en gençlerinden olup, 685 (H.66 veya 67) senesinde Basra'da doğdu.<br />

748 (H.131) senesinde tâûn hastalığından Basra'da vefât etti. Kabri oradadır.<br />

Hadîs ve fıkıh ilimlerinde mütehassıs olan Eyyûb-i Sahtiyânî hazretleri, Eshâb-ı kirâmdan<br />

Enes bin Mâlik'i radıyallahü anh görüp onun sohbetinde bulundu. Ondan hadîs-i şerîf<br />

rivâyetinde bulundu. Amr bin Seleme, Humeyd bin Hilal, Ebû Kilâbe, Kâsım bin<br />

Muhammed, Abdurrahmân bin Kâsım, Nâfî ibni Âsım gibi zâtlardan da hadîs-i şerîf rivâyet<br />

etti. Kendisinden de çok sayıda âlim hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bunlardan bâzıları: İmâm-ı<br />

A'meş, Katâde bin Diâme, Süfyân-ı Sevrî, Süfyân bin Uyeyne, Mâlik bin Enes, İbn-i İshâk,<br />

Saîd bin Ebî Anübe, meşhur iki Hammâd ve İbn-i Aliyye gibi zâtlardır.<br />

Ebû Eyyûb-i Sahtiyânî hadîs ilminde hâfız idi. Yâni yüz bin hadîs-i şerîfi senetleriyle birlikte<br />

ezbere bilirdi. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden sekiz yüz kadarı meşhûr altı hadîs kitabı olan<br />

Kütüb-i Sitte'de yer almıştır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!